12.07.2015 Views

Halk Düşmanı AKP'ye Karşı - Yürüyüş

Halk Düşmanı AKP'ye Karşı - Yürüyüş

Halk Düşmanı AKP'ye Karşı - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayı: 301<strong>Yürüyüş</strong>29 Ocak2012Akdağ ki, geçmişte doktorluk yaptığından,halkın hastane kapılarında nesıkıntılar yaşadığından dem vurup, budemagojilerin ardına sık sık sığınmayakalkan alçağın tekidir.İşte AKP’nin “herkese doğumundanölümüne sağlık sigortası”dediği yalanın aslı budur. Prim ödeyecekdurumda olanın dahi sağlıkhakkından gerektiği ölçüde yararlanamayacağı,ödeyemeyenlerin çokbüyük borç yükü altına gireceği, hacizyoluyla paranın temin edileceği,bunun gerçekleşmemesi durumundada o çok övdükleri F Tipi hapishanelerehalkın konulacağı gerçeğiylekarşı karşıyayız. (AKP’nin nedenbu kadar çok hapishane açtığışimdi daha iyi anlaşılmıyor mu!)Bu Deli Dumrul Yasasıdır.Geçenden 5, Geçmeyenden 10 AkçeAlınacak Bu Uygulamayla!Bu konuda eleştiri alan BaşbakanErdoğan her zamanki üslubuyla yalanlarıgerçekmiş gibi, yanlışları dadoğruymuş gibi göstermeye çalışıyor."Toplumun huzur vemutluluğunu esas alandiğer sosyal politikalargibi Sosyal GüvenlikReformu ile ilgilidüzenleme de toplumunhuzurunu, mutluluğunuesas alıyor."(!)(Recep Tayyip Erdoğan)Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık SigortasıYasa Tasarısı’nı değerlendirirken“Birçok meselede olduğu gibiçözümsüzlüğü çözüm gibi gösterenler,ucuz popülizme teşebbüs etmesinler.Konuyu istismar aracı halinegetirmek isteyenler, realite ile yüzleşmekzorundadır” diye arsızca karşıçıkanları suçlayarak tehdit etti.Gerçekler Güçtür,Israrcı Ol, Teslim Olma!Neymiş <strong>Halk</strong>ın YüzleşmekZorunda Olduğu “Realite”?Düzeninizin soygun ve talan düzeniolduğu mu?Yaptığınız her şeyi riyakarlıkla hayatageçirdiğiniz gerçeği mi!<strong>Halk</strong>tan oy alırken yoksul oluşlarınıgözettiğiniz ama soygun yaparkengözünün yaşına bile bakmadığınız mı!Neymiş “realite”?Emperyalizmin kurumlarının talimatlarıylahastaneleri de sattığınız,ölümüzün, sakatımızın, hastamızınüzerinden bile nasıl kar elde edeceğinizhesabı yaptığınız mı! Nedirrealiteniz?SGS'li herkesin ister devlet hastanelerindeister özel hastanalerde nereyiisterse orada tedavi olabildiği yalanı paramparçadır.Parasız pulsuz bırakılan,haksız hukuksuz bırakılan halk içinher hastane artık yoktur. Hastanelersoygun kapısıdır. Özel hastaneleri adresolarak gösterip bir süre halkı aldatmış,suni rahatlama psikolojisi yaratmışolsanız da asıl yaptığınız halkıkandırmak, halkla alay etmekti. Şimdibu kandırmaca devri de bitmiştir.<strong>Halk</strong>ın bedeller ödeyerek kazandığısağlık hakkı, emperyalizmin talimatlarıdoğrultusunda gaspedilmiştir.Çok geçmeyecek, halk yaşadıklarından,gerçeklerden bunu da görecekve sizi de alaşağı edecektir.Ankara Ege Mahallesi’nde<strong>Yürüyüş</strong> dergisinin tanıtım ve satışını yapıyorduk.Hemen bütün siyasetlerin kitle çalışması yaptığı, bizim desık sık gittiğimiz bir caddede kapıları çalmaya başladık. İkikişiydik, başta ikimiz birden çalıyorduk kapıları. Sonra çokfazla vaktimiz olmadığı için birimiz apartmanın girişinden,birimiz de en üstten çalmaya başladık kapıları.İlk çaldığım kapıyı bir abla açtı. Ben de önce kendimizitanıttım. Nereden niye geldiğimi, kapıyı neden çaldığımıanlattım. O haftaki gündemi anlatmaya dergininyazılarından bahsetmeye başladım ki abla sözümü kesti.“Biz zaten biliyoruz bunları. Sen bu dergiyi bilmeyenleregötür” dedi. Daha çok demokrat kesimin oturduğumahallelerde karşılaştığımız genel bir ifadeydi bu.Herkes her şeyi biliyor, herkes devrimci. Ne o dergiyiokumaya ihtiyaçları var, ne de devrimcilere. Bu tarzilk önceleri bende bir yılgınlık yaratıyordu. Daha fazlaanlatmak istemiyordum. Ya da ama asıl sizin bu devrimcilerisahiplenmeniz gerekir gibi bir cümleyle söylediklerinikabul eder görünüp dergiyi verebilme kaygısıtaşıyordum. Ama bir süre sonra bu geri adımın arkası gelmezoldu. Sürekli alttan almaya başlamıştım. Artık yeterdedim!..O haftaderginin kapağındaHüsnüYıldız’ın fotoğrafıvardı. Toplu mezarlara gömülen kardeşi Ali Yıldız’ıncenazesini alabilmek için ölüm orucuna başlamıştı.Ablaya Ali Yıldız kim diye sordum. Sadece bu kadar. Ablaafalladı. Bilmiyorum dedi. Ben de “Abla bak elbette herbirimizinbildiği çok şey var, ülkemizde faşizmin zulmündennasibini almamış yoktur. Ama bak Dersim'debir direniş var ve sen bunu bilmiyorsun. Bırak da anlatayım.Sonra sen dergiyi almasan da olur” dedim. Ablabeni dinledikten sonra dergiyi aldı, hadi içeri gir dedi. Bende aşağıda arkadaşım bekliyor dedim. Bunun üzerine “Alo zaman dergini, evimden içeri girmezsen almam dergini”dedi. Aşağıdaki arkadaşımı çağırdım. Abla bize evdekibütün malzemeleri masanın üstüne serdiği birkahvaltı hazırladı. Biz kahvaltı yaparken evdeki sorunlarınıanlattı, derdini döktü. Kızının düğününe davet etti.Kalabalık gelin, hepiniz gelin dedi. O abla daha sonra davetiyebırakmak için geldi. Sonra her hafta yaptığımızkahvaltılara gelmeye başladı.Bu örnekte ve daha sonra yaşadığım birçok örnekteşu dersi çıkardım: Birincisi gerçekler çok büyük bir güçtür.İkincisi kimsenin statülerini kabul etme ve ısrarcıol. Kazanan hep gerçekler olacak.32<strong>Halk</strong> <strong>Düşmanı</strong> AKP’ye <strong>Karşı</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!