You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
EGEMEN TOKATLIOĞLU<br />
n 80’li ve 90’lı yılların başlarını yaşamış<br />
sinemasever herkesin hemfikir olduğu bir<br />
konu varsa o da mutlaka o dönemin korku/<br />
gerilim filmlerinin hayatlarına bir şekilde<br />
damga vurduğudur. Özellikle 70’lerin sonunda<br />
başlamış ve 90’ların ikinci yarısına kadar<br />
büyük bir furya haline gelen Teen Slasher alt<br />
türü, korku film severlerin favorisi olmuştur.<br />
80’ler döneminin korku sineması adına ikon<br />
karakterlerinin olduğu su götürmez bir gerçektir.<br />
Michael Myers, Freddy Krueger, Jason<br />
Voorhees gibi dönemin oldukça beğenilen<br />
filmlerinin ana karakterleri yıllar geçmesine<br />
rağmen hala hatırlanmakta, hatta ve hatta<br />
yeni kuşaklar tarafından da benimsenmektedirler.<br />
Oyuncak bebek Chucky’de bildiğimiz<br />
gibi hayatımıza 80’li yılların sonunda giren<br />
ikon karakterlerden biridir. 1988 yılında ilk<br />
filmini seyrettiğimiz ‘Çocuk Oyunu’ (Child’s<br />
Play) dönemin korku filmlerine ayrı bir renk<br />
katmıştı. Bunun nedeni ise sapkın katil karakterin<br />
bir bebek olmasıydı. Azılı bir suçlu olan<br />
Charles Lee Ray’in şeytani bir ayin ile bedenini<br />
oyuncak bir bebeğin içine saklaması ve<br />
bir ailenin bu bebeği alması ile korku dolu<br />
anların başlamasına şahit olmuştuk. Bu film<br />
80’lerin korku furyasında kendine öyle bir<br />
yer edindi ki devam niteliğinde çekilen 5 film<br />
de yine aynı heyecanla sevenleri tarafından<br />
beğeniyle izlendi. En son filmi 2004 senesinde<br />
‘Seed Of Chucky’ adıyla çıkan film<br />
serinin son halkası niteliğindeydi. Şimdiye<br />
kadar… Bu ay içerisinde ülkemizde DVD ve<br />
Blu-ray olarak satışa çıkacak olan ‘Curse<br />
Of Chucky’ uzun bir aradan sonra Chucky’i<br />
hayranlarıyla buluşturuyor. Ama ne buluşma!<br />
Yönetmen Don Mancini orijinal filmin (Child’s<br />
Play – 1988) senaryosunu yazan kemik isim.<br />
Yani bir nevi köklere geri dönüş denebilir. Bu<br />
sefer kamera arkasına geçmeyi tercih eden<br />
Mancini bundan önceki son Chucky filmi olan<br />
2004 yapımı ‘Seed Of Chucky’nin de kamera<br />
arkasındaki isimdi. Bu filmin<br />
büyük bir özelliği son filmlerde<br />
gördüğümüz ve çıtayı -bana<br />
göre- düşüren espri ve korku/<br />
komedi unsurları yerine ilk iki<br />
filmde var olan, az diyalog çok<br />
gerilim formülüne geri dönüş<br />
niteliği taşıması. Bu nedenle<br />
köklere dönüş sanırım doğru<br />
bir tespit olacaktır. Tabii ki kast<br />
ettiğim az diyalog, Chucky’nin<br />
daha az konuşması ama daha<br />
gerilimli sahneler yaratması.<br />
Son filmlerde çenesi düşük ve<br />
espri anlayışı tavan yapmış bir<br />
Chucky izliyorduk ki kimi fanlara<br />
göre bu eğlenceliydi. Fakat<br />
bu eğlenceli oluşu filmin gerilim/korku<br />
yönüne aynı oranda<br />
balta vuruyordu. İşte tam bu<br />
noktada bu film, Chucky efsanesini<br />
yine 80’lerin korku/gerilim<br />
düzeyine taşımış. Başarılı da<br />
olmuş.<br />
80’ler klişelerini barındıran<br />
film bize o dönemin sıklıkla<br />
rastladığımız koşan ama katilden bir türlü kaçamayan<br />
kurban karaktere, ani hareketlere ve<br />
bununla birlikte bizi korkutan ses efektlerine yani<br />
özlediğimiz ne varsa yer vermiş. Benim gibi yeni<br />
dönem korku filmlerindeki dijital kaosun aksine<br />
80’ler klişelerini özleyen herkesi tatmin edecek<br />
daha pek çok ayrıntı mevcut.<br />
Filmimiz Bu sefer büyük bir malikanede geçmektedir.<br />
Tekerlekli sandalyeye mahkum Nica,<br />
büyük bir depresyon geçiren annesi Sarah ile<br />
yaşamaktadır. Bir gün evlerinin kapısının çalması<br />
ve isimsiz bir paketin ellerine ulaşması ile sakin<br />
hayatları bir kabusa dönüşecektir. Buraya kadar<br />
80’lerden alışık olduğumuz bir senaryo görmekteyiz.<br />
İşin heyecanlandıran kısmı da bu olsa gerek.<br />
Chucky’nin bir eve geldiğini, o evde olduğunu ve<br />
her an ne yapacağını bilmememiz bizi germeye<br />
yetiyor. Nica’nın annesi Sarah’ın intihar ederek