7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Halkın<br />
Hukuk<br />
Bürosu<br />
14<br />
KİME, NEYE GÖRE SUÇ?<br />
Geçen hafta televizyonlara<br />
yansıyan önemli haberlerin başında<br />
direnen, yılmayan, yeniden yeniden<br />
deneyen Dev-Genç’lilerin işkenceyle<br />
gözaltına alınma görüntüleri<br />
vardı. Dev-Genç’liler Anayasa’da<br />
tanınan haklarını kullanmak istiyorlardı.<br />
Halkı aydınlatmak, haklarına<br />
sahip çıkmak, kamuoyu oluşturma<br />
ve örgütlenme haklarını kullanıyorlardı.<br />
Ve aynı zamanda Anayasa<br />
ve uluslararası antlaşmalarda<br />
yeri olan ama bugün itibariyle işlevsiz<br />
kalan, milyonların elinden alınan parasız,<br />
demokratik temel haklardan<br />
olan eğitim hakkının sağlanmasını istiyorlardı.<br />
Bunun için halkla iletişim<br />
kurabilecekleri, duyarlılık oluşturabilecekleri<br />
en uygun yerde çadır kurdular.<br />
Dev-Genç’liler daha önceki<br />
kampanyalarında da kah büyük alışveriş<br />
merkezlerin önünde, kah hapishanelerin<br />
önünde kah adliyelerin önünde<br />
çadır kurmuşlardı, ya haksız tutuklamaları<br />
teşhir etmiş ya da parasız<br />
eğitim taleplerini haykırmışlardı. Çadır<br />
kurdukları birçok yerde çadır kurmanın<br />
yasak olduğu söylenmemişti onlara.<br />
Ancak Kocaeli ve İzmir ilinde<br />
“Füze Kalkanına değil Demokratik<br />
Lise İstiyoruz” kampanyası çerçevesinde<br />
kurdukları her çadıra yasadışı diyerek<br />
saldırdılar, çadır kuranları işkenceyle<br />
gözaltına aldılar. En son<br />
Kocaeli’de 8 defa saldırmış ve çadırlarına<br />
el koymuşlardı. Dev-Genç’liler<br />
ise yasaların, polisin, valinin keyfine<br />
göre değişmediğini, çadır kurmanın yasak<br />
olamayacağını bildiklerinden hakları<br />
korumak için defalarca gözaltına<br />
alınma pahasına yine çadırlarını kurdular.<br />
Polis Dev-Genç’lileri suç işledikleri<br />
iddiasıyla gözaltına aldı ama<br />
esas suç işleyen kimlerdi?<br />
Polis Halka Karşı Suç İşliyor<br />
Polis Dev-Genç’lileri gözaltına<br />
alırken düşünceyi, ifade özgürlüğünü<br />
ve örgütlenme hakkını engelleme<br />
suçunu, kötü muamele ve<br />
işkence suçunu, görevi kötüye kullanma<br />
suçunu işlemiştir. Anayasal<br />
hakların kullanılmasını engellemiştir.<br />
Dev-Gençliler gerçeğin üzerine atılan<br />
perdeleri yırttıklarından rahatsızlık ya-<br />
ratmayı sürdürüyorlardı. Onların bildiğini<br />
polislerde çok iyi biliyor ki, çadır<br />
kurmak suç değildir, özellikle<br />
çadır halkın ilgilendiren bir sorun üzerine<br />
kurulmuşsa polisin görevi onları<br />
engellemek değil onlara yardımcı<br />
olmaktır. Ancak bizim ülkemizdeki<br />
polis halkın çıkarını göz önüne almak<br />
yerine Amerika’nın çıkarı gözettiğinden<br />
yasaları askıya alabiliyor, temel<br />
haklar kısıtlanabiliyor. Öyle ya,<br />
kimse devlete ayna tutmamalı, devleti<br />
teşhir etmemeli, temel haklarına<br />
sahip çıkmamalıdır. Öyle ki, hukuk kişiye,<br />
sınıfa göre uygulansın. Halkın<br />
çıkarı mı, Amerika’nın, büyük şirketlerin<br />
çıkarı mı önemlidir. AKP iktidarı<br />
için Amerika’nın çıkarı önemlidir<br />
elbette. Ve bu çıkar nedeniyle yasaları<br />
hiçe sayarak saldırdı Dev-<br />
Genç’lilere.<br />
Nitekim birçok örnekte gördüğümüz<br />
gibi halkın çıkarı, halkın menfaati<br />
söz konusu olduğunda yasalar işlevsizleşir,<br />
muhalifleri, devrimcileri susturmak<br />
söz konusu olduğunda en ağır<br />
cezaları gerektiren suçlarlar icat edilir.<br />
Halk düşmanları ise aklanır, korunurlar.<br />
Mesela <strong>Yürüyüş</strong> dergisini satarken<br />
polis kurşunu ile vurulan Ferhat<br />
Gerçek’i faillerin ortaya çıkmasını<br />
engellemek için davanın önemli delili<br />
olan Ferhat’ın tişörtü kaybedilir, davaya<br />
ilişkin belgeler adli tıp kurumundan<br />
bir türlü gelmez, devlet tişörtü<br />
kaybedenlerden hesap sormaz ama<br />
Ferhat’ın vurulduğu anda eylemcilerin<br />
polis araçlarına zarar verdiği id-<br />
diasıyla Ferhat hakkında tazminat<br />
davası açılır. Üstelik Ferhat’ı vuranlardan<br />
biri tarafından tutulan tutanak<br />
nedeniyle dava açılır. Yani delile<br />
dayanmadan dava açılır. Devlet yaşama<br />
hakkını koruyacağına, yaşama<br />
hakkına saldırıda bulunanları cezalandıracağına<br />
Ferhat’a ilgisi olmadığı<br />
eylemlerden dava açar. Devlet devrimcilerden<br />
hesap sormayı unutmaz.<br />
Örneğin mevcut yasalar yetmezmiş<br />
gibi, devrimcilere daha çok cezalar verebilmek<br />
için sıradan ateşleyici niteliğine<br />
sahip Molotof kokteylin bomba<br />
sayılması gerektiği ve daha ağır cezalandırılması<br />
için çalışmalar yapmaya<br />
başlar. Devrimcileri terörist yaftası ile<br />
infaz eder, Diyarbakır’da üniversite<br />
öğrencisi Murat Elibol’u sırtından<br />
vurduğu gibi, yaşama hakkını hiçe sayar.<br />
Oysa devletin görevi yaşama<br />
hakkını korumakken polise doğrudan<br />
ateş etme yetkisi veren yasal düzenlemeler<br />
gerçekleştirir.<br />
Sonuç olarak yasalarda, cezalarda<br />
iktidarın çıkarına göre değişebilir,<br />
herkese eşit uygulanmaz, aynı eylemden<br />
dolayı polisler ceza almazken,<br />
devrimciler ömür boyu ceza ile cezalandırılabilir.<br />
Devlet şiddet kullanma<br />
yetkisine halkı korumak, halkın güvenliliğini<br />
sağlamak için sahiptir. Bu<br />
yetkiye dayanarak yargılama ve cezalandırma<br />
yapabilir. Ancak halk için<br />
yapılmayan hiçbir eylem meşru olamaz,<br />
rıza gösterilmesi istenemez.<br />
Halk çıkarına aykırı uygulamalar<br />
gayrı meşrudur.<br />
FESTUS OKEY’İ ÖLDÜRENLER DEĞİL<br />
KATİLLERİN PEŞİNE DÜŞENLER YARGILANIYOR<br />
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Yönetim Kurulu Üyesi Av. Güray<br />
Dağhakkında, Taksim Polis Merkezi’nde öldürülen Festus Okey hakkındaki<br />
dava sürecine ilişkin olarak NTV'de katıldığı Mirgün Cabas'ın programında<br />
yaptığı açıklamalar nedeniyle “Adil yargılanmayı etkilemek”<br />
suçundan dava açıldı.<br />
Davanın ilk duruşması 7 Aralık günü Çağlayan Adliyesi’nde 35. Asliye<br />
Ceza Mahkemesi’nde görülecek. ÇHD, 6 Aralık günü yaptığı çağrı ile,<br />
mahkemeye katılım çağrısında bulundu.<br />
Festus Okey’i öldürenler cezalandırılmazken, davayı sahiplenen Av.<br />
Güray Dağ cezalandırılmak isteniyor. Bu davayla birlikte, devletin katliamcıların,<br />
katillerin devleti olduğu; adalet dedikleri şeyinse devletin çıkarları<br />
olduğu bir kez daha görülüyor.<br />
ORTADOĞU’DA NATO’NUN ASKERİ,