7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
7 Günde 15 Saldırı, 60 Gözaltı Yuh Size - Yürüyüş
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Sayı: 298<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
11 Aralık<br />
2011<br />
38<br />
Ülkemizde Gençlik<br />
Gençlik Federasyonu’ndan<br />
Demokratik Mücadelede 'Mevzi Savaşı'<br />
Yalnız Militan ve Meşru Mücadeleyle Kazanılır!<br />
Tam 7 gün süren bir direniş...<br />
AKP, işbirlikçiliğini, uşaklığını<br />
büyüttükçe, 'Bağımsız Türkiye' diyenlere,<br />
'Parasız Eğitim' isteyenlere<br />
azgınca saldırıyor. Kocaeli’de Liseli<br />
Dev-Genç’lilere 7 günde tam <strong>15</strong><br />
kez saldırdı. <strong>60</strong> kişiyi gözaltına<br />
aldı.<br />
Bu olay Tunus veya Mısır' da yaşanmadı.<br />
Ya da emperyalistlerin ve işbirlikçilerin<br />
işgal etmek için bahane<br />
yaratmaya çalıştıkları Suriye’de de<br />
yaşanmadı. Söz konusu olan saldırı,<br />
yaratılan direniş ve zafer Kocaeli<br />
Sabri Yalım Parkı'nda gerçekleşti.<br />
29 Kasım Salı günü Sabri Yalım<br />
Parkı'nda 'Füze Kalkanı Değil, Demokratik<br />
Lise İstiyoruz' kampanyası<br />
kapsamında Liseli Dev-Genç’liler<br />
çadır açıp 5 gün boyunca 'vatanın<br />
parsel parsel satılmasını' anlatacaklardı<br />
halka. Açtılar da çadırlarını.<br />
Ve her defasında saldırdı AKP'<br />
nin işkenceci polisi, işkenceyle gözaltına<br />
aldı, adeta olağanüstü hal<br />
ilan edildi Kocaeli' de. 300 polisle<br />
işgal ettiler Sabri Yalım Parkı' nı.<br />
AKP'nin ‘kahraman’ polisi göz<br />
açtırmıyordu kimseye, çünkü Kocaeli<br />
Valisi ‘Kimse çadır açmayacak orada<br />
, pankart asmak bile yasak' diyordu.<br />
Tam 7 gün boyunca çadır<br />
açtılar Dev-Genç’liler, saldırıya<br />
uğrayıp gözaltına alınacaklarını<br />
bile bile. 7 günde <strong>15</strong> kez saldırıya<br />
uğradılar ve <strong>60</strong> gözaltı yaşadılar.<br />
Ama geri adım atmadılar. Direnişlerinin<br />
son günü bir avukatlık bürosundan<br />
kampanyanın adının yazılı<br />
olduğu bir pankart sallandırdılar ,<br />
tekrar girdiler Sabri Yalım Parkı' na<br />
aynı kararlılık ve cesaretle ve açtılar<br />
tekrar çadırlarını. Bu sefer saldırmaya<br />
cesaret edemedi kahraman AKP'nin<br />
polisi. Çünkü 7 gündür süren kararlı<br />
bir direniş vardı karşılarında,<br />
7 gündür artan halk tepkisi vardı<br />
karşılarında ve 7 gündür direnen<br />
DEV-GENÇ'liler vardı karşılarında.<br />
Çünkü bu bir savaştı, bu bir<br />
'Mevzi Savaşı'ydı. Çünkü savaş her<br />
alanda düşmanla yürütülen mücadeleydi,<br />
bu nedenle geri adım atmadı<br />
Dev-Genç’liler.<br />
Bu direniş sürecinde önlerinde 2<br />
seçenek vardı; ya bir daha çadır açmayıp<br />
gerçekleşen saldırıya boyun<br />
eğeceklerdi ki bu kendi meşruluğunu<br />
inkar etmekti ve daha sonraki süreçlerde<br />
tavizler vererek düşmanın<br />
saldırılarının artmasına zemin hazır-<br />
Tam 7 gün boyunca çadır<br />
açtılar Dev-Genç’liler,<br />
saldırıya uğrayıp gözaltına<br />
alınacaklarını bile bile.<br />
300 polisle,<br />
100 zabıtayla saldırdılar.<br />
7 günde <strong>15</strong> kez saldırıya<br />
uğradılar ve <strong>60</strong> gözaltı<br />
yaşadılar.<br />
layacaktı. Ya da 7 gün boyunca yaptıkları<br />
gibi saldırıya, baskıya boyun<br />
eğmeyeceklerdi; bu da 'mevzi savaşı'nda<br />
her zaman büyük kazanımlar<br />
getirmese de düşmanın saldırılarının<br />
büyümesine engel olmak ve var olan<br />
mevziyi büyütmektir.<br />
Devletin gençliğe yönelik bu yoğun<br />
saldırılarının birçok amacı vardır:<br />
En başta var olan meşru ve militan<br />
mücadeleyi yok etme amacı taşır,<br />
hesap sorulmayan, ses yükseltilmeyen<br />
toz pembe bir ülke; başka bir<br />
amacı da gözdağıdır, var olan gençliği<br />
ve onun mücadelesini pasifize etmek,<br />
halkı kendi belirledikleri gündemler<br />
üzerinde hareket ettirmektir. <strong>Günde</strong>mi<br />
devrimciler belirlememelidir,<br />
böylece muhalif tek bir ses de olmaz.<br />
Onlara göre 'halk füze kalkanını<br />
gündemine almamalıdır veya parasız<br />
eğitimi gündemine almamalıdır.<br />
Onun yerine Başbakan'ın Ortadoğu'da<br />
nasıl belirleyici bir rol oynadığı,<br />
diktatörlere nasıl meydan okuduğu<br />
gündem olmalıdır.<br />
Mevzi savaşında devletin saldırılarının<br />
bir özelliği ise devletin acizliğini<br />
gösteriyor olmasıdır. Çünkü<br />
devlet, en başta engelleyemediği<br />
gençliğin demokratik mücadelesine<br />
set koymak için kesin ve son çare olarak<br />
saldırıları ve komployu görüyor.<br />
Düşünün... 8' er kişilik ekiplerle çadır<br />
açan Dev-Genç’lileri engellemek<br />
için devlet 300 polis ve 100' ü<br />
aşkın zabıtayı salıyor üstlerine.<br />
Bu onlar için normal olandır.<br />
<strong>Saldırı</strong>lar bu kadar yoğunken esas<br />
olarak bizler ne yapmalıyız, gençliği<br />
nasıl katabiliriz bu mevzi savaşına?<br />
İlk olarak yürüttüğümüz demokratik<br />
mücadelenin 'meşruluğuna'<br />
güvenmeliyiz. Yani yaptığımız<br />
hiçbir şeyden en ufak bir şüphe<br />
duymamalıyız, kafamız bu yönde<br />
net olmalıdır. Örnek olarak; Dev-<br />
Genç’lilerin çadır açma amacı 'Ülkede<br />
kurulacak olan füze kalkanının<br />
yapımının durdurulması ve<br />
demokratik liselerin kurulmasıdır'.<br />
Burada meşru olan tabi ki<br />
Dev-Genç’lilerdir. Eğer Dev-Genç’liler<br />
meşruluklarına en ufak bir güvensizlik<br />
duysalardı bu direniş zaferle<br />
sonuçlanmazdı. İşte devrimciler için<br />
meşruluk bu kadar nettir. Meşruluğun<br />
gücü bu kadar büyüktür. 300 polisle,<br />
bir o kadar zabıtayla 7 gün boyunca<br />
karşımızda rezil rüsva oldular.<br />
Bir saldırıyla bizi dağıtacaklarını<br />
sanmışlardı. Ve her saldırışlarında<br />
karşımıza daha çok polisle, zabıtayla<br />
çıktılar ama bizim meşruluğumuzun<br />
gücü karşısında eridiler.<br />
Biz yüzlerce polis ve zabıtaya karşı<br />
koyan bu gücü meşruluğumuza ve<br />
bize yol gösteren 42 yıllık mücadele<br />
tarihimize borçluyuz. Şan olsun Dev-<br />
Genç’lilere, şan olsun Dev-Genç’in 42<br />
yıllık onurlu mücadele tarihine.<br />
Yaşasın Dev-Genç!<br />
Yaşasın Dev-Genç’liler!<br />
ORTADOĞU’DA NATO’NUN ASKERİ,