çocukluk çaÄında kronÄ¡k florozÄ¡sÄ¡n kardÄ¡yak etkÄ¡lerÄ¡ - Süleyman ...
çocukluk çaÄında kronÄ¡k florozÄ¡sÄ¡n kardÄ¡yak etkÄ¡lerÄ¡ - Süleyman ...
çocukluk çaÄında kronÄ¡k florozÄ¡sÄ¡n kardÄ¡yak etkÄ¡lerÄ¡ - Süleyman ...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
değişkenliği ile beraber miyokardiyal enfarktüslü hastalarda artmış mortalite ilk kez<br />
Wolf ve ark. (156) tarafından gösterilmiştir.<br />
Kalp hızı değişkenliğinin azalmasına birçok kardiyak ve kardiyak olmayan<br />
hastalıkta rastlanılmaktadır. Diyabetik nöropati gelişmiş hasta grubunda kalp hızı<br />
değişkenliğinin zamana bağımlı parametrelerindeki saptanan değişiklik sadece<br />
prognozu belirlemekle kalmayıp aynı zamanda nöropati gelişiminin saptanmasında da<br />
değerli bulunmuştur. Miyokardiyal disfonksiyon ve kalp yetmezliği sempatik sinir<br />
sistemi aktivasyonu ve dolaşan katekolamin seviyesinin artışı ile karakterize olan<br />
hastalıklardır. Kalp hızı değişkenliği parametrelerindeki azalma bu durumun ağırlığı ile<br />
paralel seyreder. Kalp nakli yapılan hastalarda azalmış kalp hızı değişkenliği ile beraber<br />
spektral komponentlerin olmadığı saptanmıştır. Bu hastalarda spektral komponentlerin<br />
tespit edilmesi kardiyak inervasyonun tekrar başladığını gösterir. Bu süre organ<br />
naklinden 1–2 ay sonra başlar ve temel olarak sempatik sistem tarafından<br />
sağlanır (157,158).<br />
Bazı antiaritmik ilaçlar (flekainid, propafenon), zamana bağımlı kalp hızı<br />
değişkenliği parametrelerini azaltırken bu etki amiodaronda saptanmamıştır. Bir başka<br />
çalışmada propafenonun kalp hızı değişkenliğini azalttığı, düşük frekans (LF)<br />
parametresini yüksek frekanstan (HF) daha fazla azalttığı, sonuçta LF/HF oranının<br />
azaldığı saptanmıştır. Bu nedenle bazı antiaritmik ilaçların kalp hızı değişkenliğini<br />
azaltarak mortaliteyi artırdığına inanılmaktadır. Fakat bu değişikliğin mortaliteye direkt<br />
etkisinin olup olmadığı bilinmemektedir. β blokerlerin kalp hızı değişkenliğine olan<br />
etkisinin beklenildiği kadar fazla olmadığı saptanmıştır. Bununla birlikte β blokerlerin<br />
sabah saatlerinde LF komponentin artışını önlemektedir. Bilinci açık MI geçirmiş<br />
köpeklerde kalp hızı değişkenliğinin değişmediği saptanmıştır. Düzenli egzersizin<br />
insanlarda otonomik dengeyi düzenleyerek kardiyak mortaliteyi önlediği<br />
saptanmıştır (159–161).<br />
Kalp hızı değişkenliğinin klinik önemi 1980'lerde akut miyokard enfarktüsü<br />
sonrası bu yöntemin güçlü bir tahmin edici olduğunun saptanması ile anlaşılmıştır.<br />
Günümüzde yeni geliştirilen dijital, yüksek frekanslı, 24 saatlik, çok kanallı EKG<br />
kaydedicilerinin geliştirilmesi sayesinde fizyolojik ve patolojik durumların daha iyi<br />
anlaşılması ve kalp hızı değişkenliğinin risk belirlenmesindeki değerinin artmasına<br />
neden olmuştur (162).<br />
20