ce2f0619a556421a63338ed4a4d69de0847c0699
ce2f0619a556421a63338ed4a4d69de0847c0699
ce2f0619a556421a63338ed4a4d69de0847c0699
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
yıllarca önce mi gördüğünü bir türlü çıkaramaması, anımsayamaması<br />
gibi, bütün bu aklına gelen şeyleri o gece mi düşünmüştü,<br />
daha sonra mı, gece karşı kıyıdan gelirken mi, yoksa şimdi mi,<br />
kestiremiyor. Silkinmeğe, bu durumdan kurtulmağa uğraşıyor,<br />
çabalıyor. Uykusu var. O gece...<br />
O gece korku baskındı, o gece, daha çok, zindanı düşünüyordum;<br />
uzun uzun kendi haklarımı, başkasının haklarını, ancak sandalın<br />
içinde, kürek çekerken, uyumamak için kendimi düşünceye<br />
zorlarken düşündüm, diye karar veriyor... Karar verebilmesi, verebildiğinin<br />
farkına varması uyandırıyor onu uykudan.<br />
Yıllarca yalan söylemiş, yalan yaşamış olacağım, diye bağlıyor<br />
düşüncesini. Oysa bunu istemiyorum. Ama zindana atılmak<br />
da beni korkuttuğuna göre, inandığımı sandığım şeye beni bağlayan<br />
inanç bağlarının ne kadar ince, ne kadar dayanıksız olduğunu<br />
anlıyorum. |<br />
Tabiî, bunu anlamak o kadar kolay olmamıştı. Anlamaktan<br />
sonra gelen bir hal vardı: Kavramak. Anladığının bütün ağırlığını<br />
beyninde duymak, ellerinde, kollarında, damarlarında duymak.<br />
Andronikos, inancının gevşekliğini kavradığı zaman gözünü sıkı<br />
sıkı yummuş, Tanrım, beni yerin dibine geçir, beni şimdi öldür,<br />
canımı al, diye yakarmıştı. Yer yanlmamıştı, onu içine çekmemişti.<br />
Ölmemişti. Tanrı almamıştı canını. O zaman gözünü açmıştı,<br />
bunu sonuna dek yaşamalıyım, acıyı son damlasına dek içmeliyim,<br />
demişti. Başkalarına bunu söylemek, başkalarına bunu<br />
öğretmek iyiydi. Şimdi kendim de bunu başarabilmeli, utancımı<br />
son damlasına değin içebilmeliyim, demişti.<br />
O halde, geçen yıllar boyunca, istemeyerek, bilmeyerek de<br />
olsa, yalan söylemişim.<br />
Başı dönüyordu bunu düşünürken. Hâlâ da dönüyor. Ama<br />
şimdi uykusuzluğu, kamının açlığı da var. Yalnız, bu düşüncenin<br />
tedirgin edici olmaktan, baş döndürücü olmaktan çıkacağına da<br />
hiç inanmıyor.<br />
Yeni bir yalan mı yaratayım; eski yalanı aydınlığa çıkardığım<br />
gün, yalan söyleme olanaklarına mı son vereyim?<br />
Bu düşünce epey uğraştırmıştı onu.<br />
Zindana atılmak da beni korkuttuğuna göre, inancımın ağırlı<br />
37