10.07.2015 Views

Emperyalistler, halklar›n de¤erlerine sayg›y› ö¤renecek!

Emperyalistler, halklar›n de¤erlerine sayg›y› ö¤renecek!

Emperyalistler, halklar›n de¤erlerine sayg›y› ö¤renecek!

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Birkontrgerillaeleman›cezaland›r›ld›!Polis vekontrgerillabas›n›sansürledi...Kontraitirafediyor:Yapt›¤›m›zher fleydevletinbilgisidahilinde...www.yuruyus.comHaftal›k Dergi / Say›: 3912 fiubat 2006Fiyat›: 1 YTL(kdv dahil)info@yuruyus.com<strong>Emperyalistler</strong>,<strong>halklar›n</strong> <strong>de¤erlerine</strong><strong>sayg›y›</strong> <strong>ö¤renecek</strong>!Ormanlar›biz yakt›kinfaz ettikkaybettikcesetleribarajlaragömdük....ISSN 13005 - 7944


‹stanbul’da Grup Yorum CoflkusuGeçen y›l, Harbiye Aç›k Hava Tiyatrosu’nda20. Y›l Konseri gerçeklefltirenGrup Yorum, yaklafl›k 5 aysonra ‹stanbul’da yeniden dinleyicilerininkarfl›s›na ç›kt›. 4 fiubat günü YeniMelek Gösteri Merkezi’nde ilk defakonser veren Grup Yorum, yaklafl›k2000 kifliye seslendi.Konserde 20 y›ll›k birikimlerindenoluflan flark›lar›n› ve marfllar›n› söyleyenGrup Yorum, dinleyicilerini halaylarlacoflturdu. Çok k›sa bir süresonra yeni albümlerinin yay›nlanaca-¤›n›n müjdesini de veren Grup Yorum,konserde eski flark›lar›ndan oluflangenifl bir repertuvar sundu. Yenialbüme girmeye aday olan “S›raNeferi” adl› eserleri dinleyicilertaraf›ndan be¤eniyle karfl›land›.Eski Grup Yorum elemanlar›ndanHilmi Yaray›c›’n›n da“Cemo”yu seslendirerek kat›ld›-¤› konserde, bir okul olan GrupYorum, bu misyonuna uygunolarak sahneye, bünyesine yenielemanlar katm›fl olarak ç›kt›.Coflkunun hep dorukta oldu-¤u, kimi zaman sol yumruklar›ns›k›ld›¤›, kimi zaman sloganlar›nhayk›r›ld›¤›, kimi zaman daomuz omuza halaylara duruldu-¤u gözlenen konserin ilk bölümünde,“fiahan Kanatl›lar”, “Bir O¤ul Büyütmelisin”,Haydi Kolkola”, “Halk›m›-z›n Gelini”, “Üçleme” gibi, Yorum’ungenifl kitlelerce sahiplenilen flark›lar›yerald›. ‹kinci bölümde ise, a¤›rl›kl›olarak halay türküleri yeral›rken, herzaman oldu¤u gibi, binlerce kiflininhep birlikte söyledi¤i “Hakl›y›z Kazanaca¤›z”marfl›yla konser sona erdi.Dinleyicilerin hemen tüm parçalarakat›ld›klar› ve ölüm oruçlar› ile ilgilisloganlar att›klar› görülürken, flehitve tutsak ailelerinden oluflan TA-YAD’l› Aileler de konseri izleyenleraras›ndayd›.Yürüyüfl Antalya Meydanlar›ndaOkurlar›m›z, 4 fiubat’ta Antalya K›flla HanMeydan›’ndayd›lar. Yaklafl›k 1,5 saat boyunca,Yürüyüfl Dergisi’nin kapa¤›nda“Emperyalizmin büyük korkusu: Komünizm”yaz›l› 37. say›s›n›n tan›t›m› ve sat›-fl›n› yapt›lar. Uzun süredir birçok ilde, ilçedeyank›lanan Yürüyüfl’ün sesi, Antalya caddelerinde,sokaklar›nda da yank›land›. Bu sesisusturmak isteyen baz›lar›n›n nafile müdahalelerinera¤men, okurlar›m›z “Ba¤›ms›zl›k, demokrasi, sosyalizm için Yürüyüflokuyal›m, gerçekleri ö¤renelim” ça¤r›s›yla, derginin içeri¤i hakk›nda halk›bilgilendirerek bir kez daha Türkiye gerçe¤ini anlatt›lar.Yürüyüfl okurlar›, geçen hafta ayr›ca ‹stanbul Gülsuyu ve Befliktafl’tayd›.8 okurumuzun kat›ld›¤› sat›flta Gülsuyu'nun pek gidilmeyen mahallerine gidilerektek tek kap›lar çal›nd› ve Yürüyüfl'ün tan›t›m› yap›ld›. Megafonla 38. say›m›z›nkonular›n›n duyurular› yap›ld›. Yaklafl›k 3 saat içinde 131 dergi sat›ld›.6 fiubat’ta ise, Yürüyüfl okurlar›, yo¤un kar alt›nda, Befliktafl’›n çarfl›s›, caddelerive sokaklar›ndayd›lar. Okurlar›m›z “Tecrit’e Son” ça¤r›lar› ve Ba¤›ms›zl›kdemokrasi sosyalizm için Yürüyüfl’e davetiyle tan›tt›lar dergimizi.Ça¤r›‹lan● Küçükarmutlu Katliam›Davas›Tarih: 17 fiubat 2006Yer: ‹stanbul 14. ACMSaat: 09.00● ‹dil Kültür MerkeziEtkinlikleri* Film GösterimiGüneflli PazartesilerTarih: 18-19 fiubat 2006Saat: 18.00Ölü Ozanlar Derne¤iTarih: 25 fiubat 2006Saat: 18.00* Erdal Güney KonseriTarih: 26 fiubat 2006Saat: 18.00Sahibi ve Yaz›iflleri Müdürü:Sevtap TÜRKMENGenel Yay›n Yönetmeni:Yasemin ‹LTERGenel Koordinatör:Sad›k ERO⁄LUAdres: Katip Mustafa Çelebi Mah.‹stiklal Cad. Büyükparmakkap› TelSok. No:4 Kat:4/2 Beyo¤lu/‹STANBULTelefon: 0 212 251 94 21Faks: 0 212 251 94 35Yurtd›fl› Büro: Vak›f EFSANEPieter de Hoochstr. 303021 CS Rotterdam/NEDERLAND‹nternet Adresi: www.yuruyus.comMail Adresi: info@yuruyus.comISSN: 1305-7944Hesap No: 1051 - 1637885 SevtapTürkmen Türkiye ‹fl Bankas› fiiflli fib.Ofset Haz›rl›k: Ozan Yay›nc›l›kBask›: ASPAfi Pazarlama-Evren Mah. GülbaharCad. No:7 Ba¤c›lar/‹ST. Tel: 0 212 655 88 64Da¤›t›m: Merkez Da¤›t›m Pazarlama San. ve Tic.A.fi. Tel: 0 212 354 37 67Fiyat›: 1 YTLAvrupa: 4 EuroAlmanya: 4 EuroFransa: 4 Euro‹sviçre: 6 FrankHaftal›k Süreli Yerel Yay›nHollanda: 4 Euro‹ngiltere: £ 2.5Belçika: 4 EuroAvusturya: 4 EuroTarih: 13 fiubat 1972Yer: ‹stanbul, LeventBa¤›ms›zl›k Demokrasi Sosyalizm Mücadelemizin19 fiubat1972’de ‹stanbulArnavutköy’de kuflat›ld›¤›evde, kuflatmaalt›nda teslim olmamagelene¤inin yarat›c›lar›ndanve Türkiyedevriminin önderlerindenbiri olarakflehit düfltü.1947’de K›rflehir’eba¤l› Hac›bektaflilçesinde do¤duUlafl. ODTÜ ö¤rencisiyken,devrim vesosyalizm kavgas›n›ntam ortas›na at›ld›.Sosyalizm kavgas›n›Ulafl BARDAKÇIsalonlardan, parlamentolardanç›kart›pmeydanlara, halka, da¤lara tafl›yacak bir at›lganl›kla yerald› devrim saf›nda.Teoride ve pratikteki yetkinli¤iyle THKP-C’nin kurucular›ndan biri oldu.28 May›s 1971'de tutsak düfltü Ulafl. "Ulafl Bardakç› ad›m, 1947 do¤umluyum.Türkiye Halk Kurtulufl Partisi Cephesi'nin bir savaflç›s›y›m"... Bu cümledenfazlas›n› alamad›lar ondan.THKP-C’nin Genel Komite üyesiydi. fiehir gerillas›n›n önderi, komutan›yd›.Ad›, tarihe, “Mahir Hüseyin Ulafl...” slogan›nda kavgaya ça¤r›, sonuna kadar savafltalimat›yla maloldu.THKP-C önderlerindendir. 19 fiubat 1972'de, Mahir'le birlikte gerçeklefltirdi¤iözgürlük eylemi sonras›nda ‹stanbul-Arnavutköy'de kuflat›lan üste düflmanakurflun saçarak ölümsüzleflti."Tevkifat›n bafllad›¤› haberi geldi¤indeevde Ulafl, Ziya ve ben vard›k. Haberigetiren arkadafllar ev arama çabas›na girifltiler.Sonunda 13 fiubat günü bir yer bulunmufltu ama orayaancak akflam hava karard›ktan sonra gidebileceklerdi.Ulafl'la, Ziya eflyalar›n› toplad›lar... Kap›ya ç›kt›m. Merdivenlerinönünde 15 kadar sivil giyimli flah›s alçak sesle bodrumugöstererek konufluyorlard›... Ellerindeki silahlar› o s›radagördüm. 'Geldiler' dedim sadece. Onlar da kimin geldi¤inisormad›lar. Zaten bu s›rada... içeriye atefl etmeye bafllad›lar.Ziya ve Ulafl atefle karfl›l›k verdiler... Bu arada bir iki el bombas›att›lar. Hatta yatak odalar›ndan birinin panjurunun kapal›oldu¤unu farketmeden att›klar› bir bomba panjura çarp›podaya düfltü. Odada patlar diye Ulafl koflup benim üzerime kapanm›flt›,korumak için. Bereket patlamad›. Çat›flma s›ras›ndaZiya çevresiyle pek ilgili de¤ildi. Ulafl ise s›k s›k benim tutuklukyapan silah›mla ilgilenmek zorunda kal›yordu... Bir araevden ç›kmaya karar verdiler san›r›m. Önce Ulafl yola bakan16 fiubat22 fiubat16 fiubat 1991‹stanbul Okmeydan›’nda, emperyalist savafla karfl›halk› mücadeleye ça¤›r›rken gözalt›na al›nd›. ‹flkencecilerönünde boyun e¤medi¤i için Beyo¤lu Emniyeti’nin 3.kat›ndan afla¤›ya at›ld›. Kald›r›ld›¤› hastanede flehitAli R›za A⁄DO⁄ANdüfltü.Ali R›za, 1971 Tunceli Ovac›k do¤umluydu. Yedi çocukluyoksul bir Kürt iflçi ailesinin o¤lu olan Ali R›za, ortaokuldayken ö¤reniminib›rakmak zorunda kald›. Oturduklar› Okmeydan› Örnektepe Mahallesi’ndeçocukluk arkadafllar›, çevresinde bulunan insanlar gibi o da devrimciharekete sempati duydu ve mücadeleye kat›ld›.Serdarlar’la tutufltuk,Serdarlar’la yürüyoruz!Ölüm orucunun121. flehidi SerdarDemirel, ‹sviçre'deBasel Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplant›yla an›ld›.Anmaya kat›lanlar, slayt gösteriminde, Serdar Demirel'inhücredeki resimlerini, sloganlarla topra¤a verilmesini,Serdar için yap›lan eylemleri izlerken, Serdar’›n direniflsürecini an an yaflarken, kavgan›n büyük bir irade ve büyükbir fedakarl›kla sürdü¤üne bir kez daha tan›kl›k ettiler.Anmada havaya kalkan yumruklar, bu iradenin ve fedakârl›¤›ntemsilcisi olan tüm Serdarlar için sayg›ya durdu,“Bende Serdargibiolaca-¤›m” and›geçtiyüreklerden.yatak odas›n›n penceresinden atlad›.Bu s›rada 'yand›m anam' diyeOnlara dair...Ulafl BARDAKÇIbir ses duyduk. Çat›flmada a¤›r yaralananpolisti. Ulafl atlad›¤›ndaonunla yüzyüze gelmifl..."Tarih: 19 fiubat 1972Yer: ‹stanbul Arnavutköy"Sabah yediye geliyordu. Evin çevresi askerlerle çevriliydi...bizim evin kap›s›n› çald›lar. Kap›y› açt›m bir y›¤›n adamgirdi içeriye. Evde kimsenin olup olmad›¤›n› sordular! 'Yok'dedim. Tam giderlerken polisin birisi Ulafl'›n paltosunu ve ceketinigördü... Kuflkuland›lar ve tekrar eve girdiler. An›nda silahlarpatlamaya bafllad›. ‹çeriye giren polisler bunun üzerined›flar›ya kaçt›lar. Çat›flman›n 15-20 dakika sürdü¤ünü san›yorum..."Ulafl'›n mavzeri türkü söylüyordu. Art›k hep böyle ölecektibizimkiler. Nesilden nesile geçecek bir gelene¤in yarat›c›s›,bafllang›c›yd› onlar. Ulafl'›n ilk sat›rlar›n› yazd›¤› türkü, 30Mart 1972'de K›z›ldere'de bir manifestoydu art›k. Genç Cephelilerbu manifesto'nun yolunda ilerleyeceklerdi...


Bütün halklar;‘terörist’ olun!Hazreti Muhammed’in beline bombalar sar›lm›fl bir terörist olarakçizilmesi hakaretine verilecek en iyi karfl›l›k, bütün ezilenlerin okarikatürde resmedilen tavr› paylaflmas›d›r. Tüm ezilen, horlanan,sömürülen halklar, emperyalizm için bir canl› bomba olmal›d›r...Yayg›n olarak “karikatür krizi”olarak adland›r›lan olay; emperyalizmin<strong>halklar›n</strong> <strong>de¤erlerine</strong>sald›r›s› ve <strong>halklar›n</strong> buna tepkisidir.Karikatürler, densizliktir, provokasyondur,k›flk›rtmad›r. Fakat bu s›fatlar›nhepsi do¤ru olmas›na karfl›nolay› izah etmekte yetersizdir. Çünküsorun birkaç karikatüristin veyayay›n organ›n›n densizli¤inin ötesindedir.Onlara bu cesareti veren,bu ortam› oluflturan bizzat emperyalistpolitikalar›n kendisidir. “Yabanc›lara”düflmanl›k, kendi kültüründenolmayan, emperyalist kültüre“uyum” sa¤lamayan tüm halklar›afla¤›lama, küçümseme ve kendi anlay›fl›n›dayatma, emperyalist ülkelerinhemen hepsinde “devlet politikas›”haline getirilmifltir. Bu politikasürdü¤ü müddetçe sanatta, edebiyatta,medyada ve baflka alanlardabenzeri afla¤›lamalar›n, hakaret vedayatmalar›n bundan sonra da görülmesihiç flafl›rt›c› olmayacakt›r.Milyarlarca müslümana hakareteden karikatürler, emperyalistsald›rganl›¤›n pervas›zl›kta ulaflt›¤›noktay› gösteriyor. Pervas›zl›¤›nbafllang›ç noktas›, sosyalist sisteminy›k›lmas›d›r. Pervas›zl›¤› teorilefltiren“tek kutuplu dünya” tan›m›d›r.Bunun anlam›, art›k emperyalizmindünyadaki tek ve mutlak egemengüç oldu¤udur. Tek kutuplu dünyan›npolitik, kültürel anlamdaki tezahürüise, kendi yönetim biçimini,kendi politikalar›n›, kendi kültürünütüm halklara dayatmas› olmufltur.Bu dayatman›n Türkçesi fludur:“Benim gibi düflüneceksin, benimgibi yaflayacaks›n, benim gibi giyinecek,benim piyasaya sürdüklerimitüketecek ve benim izin verdi¤im s›-n›rlar içinde muhalefet yapacaks›n.”Ony›llard›r “inançlara sayg›, karfl›l›kl›hoflgörü, uyum içindeyaflama” sözlerini dillerinden düflürmeyen,tüm dünyaya bu konuda yukar›danbak›p ders veren Avrupaemperyalistlerinin “inançlara sayg›-s›zl›k, farkl› olana hoflgörüsüzlük”oldu¤u apaç›k olan karikatürleri sahiplenmesi,Danimarka’dan Norveç’e,Fransa’dan Almanya’ya pekçok ülkenin yay›n organlar›nda yay›nlamakta›srar etmesi, iflte bu dayatman›nifadesidir. Avrupa emperyalistleri,bugün ülkelerindeki “yabanc›lar›n”okulda, sokakta dahikendi dillerini konuflmas›n›, kendigiysilerini giymesini yasaklamayaçal›flmakta, “vicdan testleri”yle yabanc›lar›nbeyinlerine hükmedilmekistenmektedir. Dayat›lan “ya bizimkültürümüze uyum sa¤lars›n, ya Avrupa’y›terkedersin” politikas›d›r;ki bu, faflizmin “ya sev ya terket”politikas›n›n bir versiyonundan baflkabir fley de¤ildir.Emperyalizmin tüm tarihi asl›ndabu dayatmayla flekillenmifltir.Yüzy›llard›r ayak bast›klar› her yerde,<strong>halklar›n</strong> inançlar›n›, kültürlerini,dillerini, hatta kendilerini yoketmifl,kendi kültürlerini, inançlar›n›,sistemlerini egemen k›lm›fllard›r.Halklar›n mücadelesiyle, sosyalistdevrimlerle geriletilen sömürgecilikkültürü, “tek kutuplu dünya”dan ald›¤›cüretle yeniden hortlam›flt›r.Bugün, bu dayatma, terörizm demagojisiyleharmanlanm›fl olarak, tümdünya <strong>halklar›n</strong>a, tekellerin dünyadüzeni önünde boyun e¤dirme amac›ylasürdürülmektedir.Karikatürlerde, Hazreti Muhammed’i“terörist” olarak resmetmifllerdir.Bu, 11 Eylül 2001’den itibarengelifltirilen emperyalist söylemiözetliyor. Karikatür, Hazreti Muhammednezdinde karfl›lar›ndakitüm müslümanlar› “terörist” olarak 3 Bütün halklar “terörist” olun5 ‹nançlara sayg› gösterin!8 Trabzon13 Baflbakan, Adalet Bakan›; Ankara’da m›s›n›z?14 Bir kontrac› cezaland›r›ld›16 Emek: Direnifli K›rma Oyunu Tutmad›19 “Sana sevgi, sana sayg›, sana bin selam”20 Röportaj: “Onur, ölümden üstündür!”22 Tecrit: Tecrit hastal›k üretiyor25 1986’dan... 2006’ya TAYAD 20. YILINDA29 Emperyalist sald›rganl›¤›n karfl›s›nda dikilelim32 ‹nternet Kafeler ve Kültürel CephedeMücadele Görevi34 Komplo Çöktü, Davas› Sürüyor35 Hayat›n ‹çindeki Teori:Ülke özgür de¤ilse, inançlar da özgür olmaz!39 Kapitalist Batakl›k:‘Vesika’ bekleyen 27 bin kad›n›m›z40 Yaz› Dizisi: Halk Örgütlülükleri-bölüm 644 Gençlik: Tutsakl›k y›ld›ramad›46 Cephe’den Cumhuriyet Gazetesi’ne Tekzip48 Kurtlar Vadisi- Irak50 Dünya: Avrupa’da emekçi eylemleri


gördüklerinin ifadesidir. Emperyalizmiçin ç›karlar›n› tehdit eden, düzeniönünde boyun e¤meyen hergüç, her ülke, her halk “terörist”tir.Müslümanlar da bugün öyle gösteriliyor.Asya’n›n, Afrika’n›n yoksullu¤amahkum edilmifl müslümanhalklar›, inançlar› afla¤›lanan, yasaklanan,Afganistan’da, Irak’ta oldu¤ugibi ülkeleri iflgal edilen müslümanlar,emperyalizme karfl› öfkedoludurlar. Bu öfke kendini do¤ru/yanl›flbirçok biçimde ifade ediyor.Emperyalizm, milyarlarca müslüman›“terörist” ilan ederek, hemsald›r›lar›na meflruiyet kazand›rmakistiyor, hem de ideolojik, politik vekültürel olarak onlar üzerinde birbask› oluflturmaya çal›fl›yor.Emperyalizmin 1990’daki Körfezsald›r›s›yla Ortado¤u’ya askeriolarak müdahalesinden itibaren yap›lanHollywood filmlerinde neredeysetüm teröristler “müslüman”d›r.Hat›rlay›n, önceki dönemdede Hollywood filmlerinde “terörist”rolünde mutlaka “Do¤u Blokuajanlar›”ndan biri veya bir “komünist”olurdu. Çünkü emperyalizmino zamanki öncelikli hedefi oydu.Kötü bak›fll›, kötü giyimli, saç› sakal›birbirine kar›flm›fl, esrar kullananmüslüman tipi veya donuk bak›fll›,so¤uk, hissiz, ac›mas›z katillerolarak resmedilen Rus veya Do¤uAlman tipi, emperyalizmin “kendindenolmayan”, önünde boyune¤meyen her dinden ve milliyettenhalk› afla¤›lamas›n›n tipik örnekleridir.‹yi, güzel, do¤ru, medeni, ça¤dafl,uygar, her fley emperyalizmegöre tan›mlan›r ve emperyalizminçizdi¤i çerçevede olmayan her fleyve herkes, kötü, çirkin, ça¤d›fl›d›r.Ve tabii “terörist”tir!Önceleri “terörist”ten anlafl›lankiflilerdi; sonra örgütler teröristilan edildi, ard›ndan ülkeler teröristilan edildi, flimdi s›ra <strong>halklar›n</strong> teröristilan edilmesine geldi. Afganistanhalk›, Irak halk›, Küba halk›,tüm müslüman halklar, terörist.“Karikatür olay›”nda görülmesi gerekeniflte as›l budur. Emperyalistyöneticilerin dört ay önce yay›nland›¤›ndanbu yana hiçbir müdahaledebulunmamalar›, “bas›n özgürlü-¤ü”yle aç›klanabilecek bir fley de-¤ildir. Ayn› Avrupa ülkelerinde örne¤inHazreti ‹sa’ya yönelik birçokfilme, karikatüre, yaz›ya müdahaleedildi¤inin örnekleri de çoktur. Müdahaleedilmemesi, karikatürlerinemperyalist politikayla uyumlu olmas›ndand›r.Ezilenler, terör demagojisiyle sindiriliptecrit edilmek isteniyor.Bugün için müslümanlar›n psikolojik,moral ve kültürel aç›dan sindirilmesi,emperyalizmin Ortado-¤u’daki planlar›n›n önünün aç›lmas›demektir. Bugün karfl› karfl›ya oldu-¤u en güçlü direnifllerden ikisi olanIrak ve Afganistan direnifllerininmüslüman halklardan tecrit edilerekzay›flat›lmas› demektir. Müslümanlarayönelik “terörist”, “ça¤d›fl›”,“ilkel” afla¤›lamas› y›llard›r sürdürülmeklebirlikte, do¤rudan müslümanlar›nen kutsal de¤eri hedef al›-narak bir anlamda karikatürlerlemüslümanlar›n bam teline bas›lm›flt›r.Komplo, provokasyon teorilerinegerek yoktur; karikatürleri gizliservisler mi çizdirdi, onlar m› bast›rd›,bu sonuçlar› bilerek mi yapt›-lar gibi sorular spekülatiftir. Mesele,yukar›da vurgulad›¤›m›z gibi, müslümanhalklara yönelik afla¤›lamave dayatma politikas›n›n tüm emperyalistülkelerde yürürlükte olmas›d›r.Emperyalizm, ezilen halklarakarfl› her türlü afla¤›laman›n, hakaretin,dayatman›n ortam›n› yaratmakta,bu ortamda ortaya ç›kanolaylar› ve olgular› da o anki politikalar›nagöre flu veya bu do¤rultudakullanmaktad›r.412 fiubat 2006 / 39Hazreti Muhammed’in belinebombalar sar›lm›fl bir teröristolarak çizilmesi hakaretine verileceken iyi karfl›l›k, bütün ezilenlerino karikatürde resmedilen tavr› paylaflmas›d›r.Evet, tüm ezilen, horlanan,sömürülen halklar, emperyalizmiçin bir canl› bomba olmal›d›r.Öyle bir bomba ki, milyarlar halindeaya¤a kalkt›¤›nda, milyarlar halindebeline silah›n› bombas›n› kufland›¤›nda,emperyalizmin kaçacakyeri kalmas›n. Bugün emperyalizmnezdinde “terörist” olmak, emperyalizmkarfl›s›nda inançlar›n›, düflüncelerinisavunmakt›r. “Terörist”olmak emperyalizmin dayatt›¤› siyasal,kültürel kal›plara girmemektir.Emperyalizme karfl› meydanlardave da¤larda ve feda eylemleriyledirenmektir. Öyleyse bütün halklar“terörist” olmal›d›r.Biz Marksist-Leninistler, bu karikatürlerde,bir gerçe¤i daha görüyoruz.Daha 20-25 y›l önce, ilericirejimlere karfl› savaflan islamc›lar,emperyalizmin medyas›nda “mücahitler”olarak gösteriliyordu. Komünizme,devrimcilere karfl› savaflan“sar›kl› cihad savaflç›lar›”, emperyalizminmüttefikleriydiler. “Terörist”olmak bir yana, “k›z›l teröre”karfl› ç›kan özgürlük savaflç›lar›yd›-lar. Bu ittifak›n ad› “yeflil kuflak”t›.Karikatürlerde görüyoruz ki, yeflilkuflak flimdi emperyalizmin boynunadolanm›flt›r. Emperyalizm, tümislam dünyas›n› kendine düflmanolarak görmektedir ve asl›nda daböyledir. Müslüman halklara düflen,emperyalizmin boynuna dolananyeflil kufla¤› daha da s›kmakt›r. Emperyalizmletüm ekonomik, siyasi,sosyal ba¤lar›n› kopararak, geçmifltekikullan›lman›n intikam›n› daalacak flekilde s›kmakt›r.Bütün halklar, dini ve milliyeti neolursa olsun, emperyalizmekarfl› birleflmelidir. Dünya halklar›,“yeflil”, k›z›l, her renkten kuflakla,Asya’dan, Afrika’dan, Avrupa’dan,Latin Amerika’dan emperyalizmikuflatmal›d›r. 20. yüzy›l›n bafl›ndanbu yana, emperyalizmle halklar aras›ndabir “bar›fl” hiç olmam›flt›r. Süreklibir savafl halidir bu. Ve savafl›nesas› s›n›fsald›r. Dünya halklar›,kendilerini katleden ‘Patriot’ bombalar›yla,<strong>halklar›n</strong> de¤erlerini yoketmekiçin televizyon ekranlar›ndanhergün beyinlere ya¤d›r›lan“kültürel” bombalar ve dayatmalararas›nda bir fark olmad›¤›n› bilerek,her alanda, her konuda emperyalizmekarfl› direnifli yayg›nlaflt›rmal›-d›r. Emperyalizmin halklar› dinler,milliyetler temelinde bölmesine izinvermeden tüm ezillen halklar birleflelimve emperyalizme karfl› mücadeleyiyükseltelim...


Hazreti Muhammed'in karikatürleriylebafllayan “kriz” sürüyor.Onlarca müslüman ülkedekigösterilerde Danimarka,Norveç baflta olmak üzereAvrupa’ya yönelik öfke var.Lübnan, Irak, Endonezya,Afganistan, Filistin bafltaolmak üzere gösterilere kat›lanyüzbinler, emperyalistlerinbayraklar›n› yak›yor,inançlar›na sayg› gösterilmesini,özür dilenmesini istiyor.Afgan iktidar› gibi,efendilerine kendilerini ispatetmek için, gösteri yapanhalk› kurflunlayanlarise, yüzkaras› olarak geçiyorlartarihe.Emperyalist cephede ise,küstahl›k ve afla¤›lama sürüyor.Danimarka Baflbakan›özür dilememekte ›srarederken, di¤er emperyalistliderler, giderek kendi ç›-karlar›n› vuran öfkenin büyümesikarfl›s›nda,“karikatürlerinbas›n özgürlü¤üolamayaca-¤›” yönünde aç›klamalaryap›yorlar.Ancak bugöstermelikaç›klamalar, aslaonlar›n inançlarasayg› gösterdiklerindenkaynaklanm›yor. Belirtti¤imizgibi, artan öfkenin giderek emperyalistpolitikalara isyana dönüflmesidironlar› korkutan.Emperyalist sald›rganl›¤a son!‹nançlara Sayg› Gösterin!ÖZÜR D‹LEY‹N!Amerikan emperyalizmi ise, ilkgünlerde yapt›¤› “inançlara sayg›gösterilmelidir” aç›klamas›n›n nekadar riyakarca oldu¤unu çok k›sasürede ortaya koydu. Sanki iflgal ettikleriülkelerde <strong>halklar›n</strong> tüminançlar›n› ayaklar alt›na alanlar,Guantanamo'da Kur'an'› tuvaletekoyanlar kendileri de¤ilmifl gibi“inançlara sayg›dan” sözeden Amerikanemperyalizmi, tam bir f›rsatç›-l›k örne¤i ile Suriye ve ‹ran’› suçlad›.Elçiliklere yönelik kitlesel fliddetibahane yapan ABD D›fliflleriBakan› Rice, “Suriye ve ‹ran fliddetidestekleyerek krizi derinlefltiriyor”aç›klamas› yapt›.Tüm “müslüman ülkeler”de protestolarsüreklilik ve kitlesellik kazan›rken,Türkiye’de islamc›lar›nsuskunlu¤u hala dikkat çekiyor. Geçenhafta belirtti¤imiz gibi, bununtemelinde; islamc›l›¤›n iktidarla bütünleflmesive iktidar›n Avrupa emperyalizmiyleiliflkileri yat›yor. Biraya¤› iktidarda olan islamc›lar asladüzenle çat›flmak istemiyorlar.Emperyalizmin Dini, ‹nanc›,Kültürü, Ahlak› Yoktur!512 fiubat 2006 / 39Ortado¤u, Asya ülkelerinde ortayaç›kan öfkenin salt dini temeldeaç›klanamayaca¤› çok aç›kt›r. Halklarçok do¤ru flekilde, sald›r›n›n ideolojik,siyasi boyutunu kavram›fl, enaz›ndan yaflad›klar›n›n verdi¤i deneyimlesezmifllerdir. Sorunungiderek sosyal, siyasal bir temeleoturmas› ve bu durumunemperyalistler taraf›ndanda tart›fl›l›r hale gelmesidikkat çekicidir. Özellikleson ony›lda yaflananlar düflünüldü¤ünde,elçilikleri atefleveren, giderek büyüyen öfkeninalt›nda yatan as›l nedende ortaya ç›kmaktad›r.Emperyalizmin sald›-r›lar› özellikle Ortado¤u, Asyave Latin Amerika’da yo-¤unlaflmaktad›r. Latin Amerika’dakendini do¤rudan siyasaltemelde, halk hareketleriylea盤a vuran, emperyalistpolitikalara karfl› öfke,Ortado¤u ve Asya co¤rafyas›ndakonjonktürel olarak islamdangüç almaktad›r.Halklar›n, egemen s›n›flar›n,emperyalistlerinbask› ve sömürüpolitikalar›nakarfl› aya¤a kalk›fllar›ndaçeflitlietkenlerin, motivasyonkaynaklar›n›nbulunmas›do¤ald›r. Tarihselolarak dabuna iliflkin çoksay›da örnek mevcuttur. fieyh Bedreddin’denBabailer’e kadar bu topraklardageliflen isyanlarda da “din”,halk kitleleri aç›s›ndan zulme ve sömürüyebaflkald›r›n›n bir anlamda“meflru” zemini olmufltur.Bugün Ortado¤u’dan Asya’yamüslüman ülkelerde biriken öfkeninkarikatürlerle a盤a ç›kmas› daayn› derecede do¤ald›r. Öfkenin temelindeiflgallere, afla¤›lamalara,sömürüye isyan vard›r. Yani, emperyalistpolitikalard›r hedefteki.Bunu söylerken, elbette dini temelinhiç olmad›¤›n› söylemiyoruz.Aksine, emperyalistler karfl›s›ndabir direnç noktas› ifllevi görmektedirbu halklar aç›s›ndan din. Bu durumunne denli ‘do¤ru bir temel”


oldu¤u ayr› bir tart›flmad›r.Afganistan'a, Irak'a yönelik sald›r›s›n›nH›ristiyanl›¤› egemen k›lmayayönelik bir savafl olmad›¤›gibi, emperyalizmin islama yönelikhakaretleri, afla¤›lamalar› da, böylede¤ildir. Çünkü emperyalizmin, tekelciburjuvazinin dini yoktur,inanc› yoktur.Zaten “Haçl› Seferi” de “H›ristiyanl›k”için yap›lan bir savafl de-¤ildi. Din, sadece halklar›, baflkahalklara karfl› savaflt›rmak için kullan›lan,istismar edilen bir unsurdu.‹slama hakaret ederken, onlar›nderdi h›ristiyanl›k de¤ildir. Bu iyigörülmelidir. Emperyalist tekellerinç›karlar› neyi gerektiriyorsa,emperyalizm o inançtad›r. Bugünemperyalizmin ç›karlar›, halklar›bölmek, birbirine düflürmektedir.“Medeniyetler çat›flmas›” teorisiniyaparak müslüman ve h›ristiyanhalklar› birbirine düflmanlaflt›rmayaçal›flan, bizzat emperyalizmdir.Avrupa'da kol gezen ‘yabanc›düflmanl›¤›’n› körükleyen bizzatemperyalistlerdir.Emperyalizmin dünya çap›ndaöncelikli hedeflerinden biri Ortado-¤u ve Kuzey Afrika'da tam egemenli¤inikurmakt›r. Büyük Ortado¤uProjesi ad› verilen proje, bunun projesidir.Bu co¤rafyada ise, emperyalizminkarfl›s›nda a¤›rl›kl› olarakmüslüman halklar vard›r. Müslümanhalklara yönelik iflgaller, tehditler,ambargolar, inan›fl›na karfl›hakaretler bu projenin parças›d›r.Yar›n, H›ristiyan bir ülke, h›ristiyanbir halk emperyalizmin ç›karlar›n›tehdit ederse, emperyalizmin o<strong>halklar›n</strong> üzerine bombalar ya¤d›raca¤›ndan,bu kez h›ristiyan dininesald›rarak halklar› bölüp parçalamayaçal›flaca¤›ndan kimsenin kuflkusuolmas›n. Afganistan sald›r›s› öncesindeemperyalizmin uçaklar›n›nYugoslavya'n›n h›ristiyan halklar›üzerine bombalar ya¤d›rmakta tereddütetmedi¤i hat›rlanmal›d›r.Halklara Ait Ne VarsaYok Etme Sald›r›s›Emperyalist liderlere seslenerek;“baflaramayacaks›n›z! Halklar›niradesini yok edemeyeceksiniz.Halklar›n inançlar›na yöneliksald›r›lara son verin! Müslümandünya <strong>halklar›n</strong>dan özür dileyin!”diyen Haklar ve ÖzgürlüklerCephesi de, yapt›¤› aç›klama ileemperyalist sald›r›n›n karfl›s›na dikildi.Aç›klamada flöyle denildi:Bizim dünya düzenimize boyune¤eceksiniz... Bizim gibi düflüneceksiniz,bizim gibi yaflayacaks›n›z.E¤itim, kültür, ahlak,din, gelenek her fley bizim belirledi¤imizgibi olacak. Bizim onayvermedi¤imiz tüm düflünceler veinançlar, ülkeler, örgütler ve halklaryokolacak!Emperyalizmin özellikle 11 Eylül2001'den, Amerika'da Pentagonve ‹kiz Kuleler'e yönelik eylemlerinard›ndan tüm dünya <strong>halklar›n</strong>akarfl› t›rmand›rd›¤› savafl›n özü ifltebuydu. Emperyalizmin <strong>halklar›n</strong>tüm <strong>de¤erlerine</strong> sald›rd›¤› bu savafl,5 y›ld›r tüm vahfletiyle, tüm fliddetiylesürüyor. Afganistan'a ya¤d›r›-lan bombalar, Irak'taki katliamlar,Guantanamolar, Ebu Gureybler, FTipleri, ambargolar, terör yasalar›,“terör örgütleri” listeleri, tüm dün-Küstahl›¤›n siyasi çizgisi ve AKPKarikatürleri yay›nlayan gazetelerebak›ld›¤›nda, tümünün “muhafazakardemokrat” ya da “H›-ristiyan demokrat” olarak ifade edilenSA⁄ çizginin yay›nlar› oldu¤ugörülmektedir. Ayn› flekilde, DanimarkaHükümeti dahil, onay verenlerde, SA⁄ parti hükümetleridir.Yani, gerçekte bas›n özgürlü¤üyleuzaktan yak›ndan ilgisi olmayan birsiyasal anlay›fl›n temsilcileridir.‘Müslüman demokrat’ AKP,siyasi olarak nerede duruyor; Avrupa’dahangi partilerin grubuna kat›-laca¤›n› söylüyordu? ‹flte bunlar›n!Dini kullanan, tekellerin ç›karlar›n›çok daha pervas›z bir flekildesavunan SA⁄ ideoloji, ayn› zamandabaflka inançlara karfl› da sayg›-s›z, düflmand›r, ›rkç›d›r. Sosyal demokratlarda pirupak olmamaklabirlikte, emperyalist gericili¤inbayra¤› her zaman bu çizgi taraf›ndandalgaland›r›lm›flt›r.Bugün karikatürleri elefltirenAKP vb. SA⁄ partiler de gerçektekendi inanc›n›n, düflüncelerinin d›-fl›ndaki inanç ve düflüncelere karfl›düflmand›rlar. “Sayg›” gibi kavramlar›ancak ifllerine gelince kullan›rlar.Alevi düflmanl›¤›n›n bu çizginintemel özelliklerinden biri olmas›bofluna de¤ildir.Sol ise, örne¤in Danimarka solukendi baflbakanlar›n› elefltirmekte,kendi bayraklar›n›n Nazi bayra¤›nadönüfltü¤ünün karikatürlerini yay›nlayarakcevap vermektedirler.Ve Avrupa’da hiçbir sol gazete buküstahl›¤a ortak olmam›flt›r.‹nançlar›na hakareti hakl› olarakprotesto eden, inanan insanlar›m›z;ortaya ç›kan bu çarp›c› tabloyugözden kaç›rmamal› ve y›llarcadestekledikleri SA⁄ partilerin kimleroldu¤unu iyi görmelidir. SA⁄,dincisi ve milliyetçisi ile siyasal gericili¤inkalesidir. Halklar›n kardeflli¤ini,inançlara <strong>sayg›y›</strong> savunanlarSA⁄ partilere kendilerini kulland›rmamal›d›rlar.612 fiubat 2006 / 39


ya <strong>halklar›n</strong>a gözda¤›n›n araçlar›olarak uyguland›, devreye sokuldu.‹slam›n peygamberi ve yeryüzündekimilyarlarca müslüman içinkutsall›¤› tart›fl›lmaz olan HazretiMuhammed'in karikatürlerinin, aç›kbir tahrik ve k›flk›rt›c›l›kla, birçokAvrupa ülkesi bas›n›nda bas›lmas›,emperyalist ülke yöneticileri taraf›ndansavunulmas›, emperyalizmindünya <strong>halklar›n</strong>a karfl› sald›r›s›n›nbir parças›d›r.Bu sald›r› yaln›z askeri, ekonomik,politik de¤ildir.Bu sald›r› HALKLARA A‹TNE VARSA, her fleyi yoketmeyeyönelik topyekün bir sald›r›d›r.Bu sald›r› EMPERYAL‹ZMEKARfiI OLAN HER fiEY‹ yoketmesald›r›s›d›r.Halklar›n düflüncelerine, inançlar›na,kültürlerine emperyalizmedirenen müslüman veya h›ristiyanülke yönetimlerine, emperyalizmedirenen devrimci, vatansever, islamc›tüm örgütlere sald›r›n›n tekbir nedeni vard›r: Emperyalist tekellerinç›karlar›!Bugün emperyalizme karfl› nefretibesleyen tüm moral, manevi de-¤erler, dini inançlar, ahlaki de¤erler,ideolojik düflünceler, emperyalizminöncelikli hedefidir.Emperyalizm için aslolan, <strong>halklar›n</strong>bu i¤renç, afla¤›l›k düzene boyune¤ip e¤memesidir. Boyun e¤iyorsaonun inançlar› “iyi inanç”,boyun e¤iyorsa onun rejimi “iyi rejim”,boyun e¤iyorsa onun kültürü“iyi kültür”dür. Boyun e¤iyorsaonun düflüncesi “iyi düflünce”dir.Boyun e¤meyen tüm inançlar, rejimler,kültürler, düflünceler, hepsikötüdür, hepsi DE⁄‹fiT‹R‹LME-S‹, YOKED‹LMES‹, DÜZEL-T‹LMES‹ gereken fleylerdir.Emperyalizm, geçen yüzy›ldabile efli görülmemifl bir ya¤ma vetalan› sürdürebilmek için <strong>halklar›n</strong>ulusal, dinsel, s›n›fsal tüm kimlikleriniyokederek, <strong>halklar›n</strong> tüm direnifliradesi ve motivasyonlar›n› silmekistiyor. Amaç; tüm dünyay›kendisine tabi k›lmakt›r.Bugün inançlara yönelik bu sald›r›n›nbafl›n›, “düflünce özgürlü-¤ü”, “inançlara sayg›” flampiyonlu-¤unu kimselere b›rakmayan Avrupaemperyalizmi çekmektedir. Avrupaemperyalizminin “dinler,inançlar aras›nda hoflgörü” maskesidüflmüfltür. Dün Amerika'y› bukonuda güya elefltiren Avrupa emperyalizmi,flimdi sald›r› bayra¤›n›devralm›flt›r. Ve sergilenen tiyatroyabak›n ki, bu kez de ABD sözcüleri,Avrupa'n›n “karikatürlerlemüslümanlar› afla¤›lamas›”n› elefltirmektedirler.<strong>Emperyalistler</strong>in ve iflbirlikçilerinin<strong>halklar›n</strong> inançlar›na, de-¤erlerine ve iradelerine yöneliksald›r›lar›na karfl› ç›kal›m!Müslüman, h›ristiyan, musevi,budist veya ateist, hangi dinden veinançtan olursa olunsun, emperyalizmin<strong>halklar›n</strong> <strong>de¤erlerine</strong> yöneliksald›r›s› karfl›s›nda tav›r al›nmal›d›r.Mesele, din meselesi de¤il, <strong>halklar›n</strong>afla¤›lanmas›, iradelerinin ezilmekistenmesidir. Emperyalizme<strong>halklar›n</strong> de¤erleriyle pervas›zcaoynayamayacaklar›n› gösterelim.Unutulmamal›d›r ki, emperyalistler<strong>halklar›n</strong> inançlar›na bu kadarpervas›zca sald›r›rken, en büyük cesaretive deste¤i, iflbirlikçi yönetimlerden,özellikle ve en baflta da “islamc›”,“Müslüman” geçinen iflbirlikçiyönetimlerden almaktad›rlar.Bu iflbirlikçiler, Suudi Arabistan'danÜrdün'e, Pakistan'dan Kuveyt'ten Türkiye'yekadar pek çok ülkede iflbafl›ndaolan “islami” iktidarlard›r.<strong>Emperyalistler</strong>i ve iflbirlikçilerinibirlikte mahkum edelim.Temel Haklar Federasyonu: Özür Dileyin!Temel Haklar Federasyonu üyeleri,7 fiubat günü Taksim ‹stiklalCaddesi üzerinde bulunan Frans›zKonsoloslu¤u önünde yapt›klar›eylemle, emperyalistlerin <strong>halklar›n</strong><strong>de¤erlerine</strong> sald›r›lar›n› protesto ettiler.Sloganlarla konsolosluk önünegelen federasyon üyeleri, “‹nançlaraSayg› Gösterin Özür DileyinEmperyalist Sald›rganl›¤a Son”pankart› ve "<strong>Emperyalistler</strong>in ‹nançlar›Yoktur, Onlar Herfleyi Ç›karlar›‹çin Sadece Kullan›rlar", "‹nançlaraSald›r›p Halklar Aras›nda Düflmanl›kYarat›lmak ‹steniyor" dövizleritafl›d›lar. Temel Haklar Federasyonuad›na aç›klamay› yapanÇayan Güner, karikatürleri ‘küstahça’diye nitelendirirken, “Bu öfkeyiyaratan emperyalizmin kendisidir...Yoksulhaklar› afla¤›layan zenginemperyalistlerin fl›mar›kl›¤›d›r.‹flte bunun içindir ki müslümanlar›ninanç temelinde a盤a ç›kan öfkesiayn› zamanda emperyalizmtaraf›ndan ezilen, ülkeleri iflgaleu¤rayan, afla¤›lanan horlanan<strong>halklar›n</strong> öfkesidir vehakl›d›r” diye konufltu. Eylemsloganlarla sona ererken, çevredetoplanan halktan pankart›okuyanlar›n kitleye kat›larakdestek verdikleri görüldü.Temel Haklar Federasyonu10 fiubat Cuma günü deDanimarka Konsoloslu¤u önündeydi."‹nançlara Sayg› Gösterin ÖzürDileyin Emperyalist Sald›rganl›¤a Son"pankart› açan federasyon üyeleriad›na Aysu Baykal aç›klama yapt›.50 kiflinin kat›ld›¤› aç›klama "‹nançHakt›r ‹nanca Sayg› Gösterin,<strong>Emperyalistler</strong> Özür Dilesin" sloganlar›n›nat›lmas›n›n ard›ndan ABbayra¤›n›n yak›lmas›yla sona erdi.712 fiubat 2006 / 39


Trabzon◆ Polisi, mülki amirleri, MHP’lileri ve tarikatlar› ile;‘milliyetçilik’ ad› alt›nda faflist mafyan›n, kontrgerillan›nesir almak istedi¤i bir kent◆ ‘Vatandafl tepkisi’ diyerek bunlar› meflrulaflt›ranlar,hesab›n› vermeden yaflananlar› elefltiremez! Herkesdönüp TAYAD’l›lara linç giriflimine ne dedi¤inebakmal›Trabzon'da Sancta MariaKatolik Kilisesi RahibiAndrea Santore (60), 5fiubat günü kilisede u¤rad›¤› silahl›sald›r›da hayat›n› kaybetti.16 yafl›ndaki O.A. “fail” olarakilan edildi. Neden öldürdü¤üne iliflkinise, bilinçli bir bilgi kirlenmesiortal›¤› kaplad›. Zira, Hz. Muhammedkarikatürlerine protestolarlaba¤lant›l› olmas› birçok yönüyledüzen aç›s›ndan iyi olmayacakt›.Zira, Il›ml› ‹slam’›n ne kadar usluoldu¤unu kan›tlamak için islamc›taban› sokaklara b›rakmayan AKPiktidar›n›n nas›l bir ülkeyi yönetti¤i,siyasi kültürel olarak bu “iklimin”nas›l yarat›ld›¤› vb. birçok olgu tart›flmayaaç›lacakt›. Üstelik KadiriTarikat›’n›n da ad› geçiyordu ki, budurum AKP aç›s›ndan oligarfli içiiktidar kavgalar›nda da aleyhineolacak bir durumu beraberinde getirebilirdi.Bu yüzden; “haraç” meselesinden,“misyonerli¤e” kadar birçokgerekçenin tümü birden piyasayasürüldü, oligarfli aç›s›ndan en “makulünü”piflirmek, “Türkiye’yi enaz zararla kurtarmak” için yetkililercealtan alta aç›klamalar yap›ld›.Rahibin öldürülme gerekçesi neolursa olsun, “Trabzon’da neler oluyor?”sorusuna verece¤imiz cevaplaraç›s›ndan temel bir belirleyicili-¤i olmayacakt›r. Ancak “ek” baz›tart›flmalar› gündeme getirebilir.Trabzon’un Son Bir Y›l›“Neden Trabzon” diye soruluyor.Herkesin kendine göre bir cevab›da var. Yaflananlar›n as›l sorumlular›suçu üzerlerinden atmakiçin “Trabzon’u terör örgütleri üsseçti” demagojisine sar›l›yor. Kimisi,hiçbir bilimselli¤i olmayan“Trabzonlu’nun tezcanl›l›¤›” ileaç›klamaya çal›fl›yor. Bir baflkas›“basiretsiz vali” diyerek her fleyibir valiye yükleme, düzeni aklamayoluna gidiyor vs.Daha gerilere gitmek de mümkünancak Trabzon’un son bir y›l›nabakal›m öncelikle.Prof. Saadettin Güner ve o¤luöldürüldü. “Yanl›fll›kla” denildi vemafya bir gün sonra ayn› yerde bukez “do¤ru” kifliyi, Engin Bayramo¤lu’nuöldürdü.6 Nisan’da TAYAD’l›lar F Tipleri’niprotesto eden bildiriler da¤›t›rkenpolis ve MHP taraf›ndan örgütlenenkalabal›k bir güruh taraf›ndanlinç edilmek istendi. Yalan, “bayrakyakt›lar” fleklindeydi. Yerel bas›n,MHP ve Kadiri Tarikat› milliyetçiliklebeyni teslim al›nan kitlelerik›flk›rtmada temel rol oynad›lar.TAYAD’l›lara yönelik linç giriflimi,ilkine devlet kat›nda gösterilenhoflgörüden cesaret alarak ikincikez 10 Nisan’da tekrarland›. Her ikiolayda da hükümet, vali, polis, kentin“sivil toplum kurulufllar›”, bas›nyani tüm düzen güçleri TAYAD’›suçlad›, linç giriflimi “vatandafl tepkisi”olarak meflrulaflt›r›ld›.Bu olaydan bir süre sonraPKK’li olduklar› belirtilen üç kifliözel tim operasyonu s›ras›nda linçedilmek istendi.Trabzonspor'lu iki tan›nm›fl futbolcuFatih Tekke ve Gökdeniz Karadeniz'inaraçlar› ile iflyerlerininkurflunlanmas› olay› yafland›.Ve son olarak rahip öldürüldü.Linç Giriflimi veKontrgerillaTüm bunlar, kentte aç›k bir mafya,çete, faflist örgütlenmesi bulundu¤unugösteren örneklerdi. Ki,tüm bunlar devletten ba¤›ms›z de-¤ildir. Karadeniz Bölgesi, devrimcimücadelenin geliflimine, bu konudatafl›d›¤› dinami¤e karfl› uzun süredirkontrgerilla taraf›ndan yo¤unlafl›lanbir aland›r. Bu geliflmeler de kontrgerillan›nresmi ve gayri-resmi örgütlenmelerid›fl›nda düflünülemez.Denilebilir ki; bunlar herhangibir kentte de yaflanabilirdi. Evet!Ancak Trabzon’u “özgün” k›lan as›lolay, linç giriflimidir. Bunun politik,ideolojik zemininin, örgütlenmearaçlar›n›n kentte varl›¤›d›r.Trabzon’u tart›flan herkesin, linçgiriflimini, TAYAD’› tart›flmas› kaç›n›lmazd›r.Bas›n›n bu konudakisansürcü tutumu çok iyi bilinmesinekarfl›n, sat›r aralar›nda da olsa, buhat›rlatmay› yapmak durumundakalmas› bu gerçe¤in sonucudur. Rahibinöldürülmesini bas›n›n hangimanfletlerle duyurdu¤una bakal›m:Hürriyet: “Yine o bilinen provokatör”...Sabah: “Rahibe karanl›kkurflun”... Milliyet: “Büyük provokasyon”...Vatan: “Karikatür cinayetimi?”... Yeni fiafak: “Kilisedealçak provokasyon”...Hemen tamam› “provokasyondan”sözetmekte. Peki, “provokatörkim?” 16 yafl›ndaki çocuk olmad›¤›aç›k; o zaman kim? Linç giriflimininzeminini haz›rlayan süreçve sonras›ndad›r bu sorunun cevab›.Bugün Trabzon’da yaflananlar›tart›flt›ran; milliyetçili¤in ve flove-812 fiubat 2006 / 39


Meydanlarda günlercehayk›rd›k bu talebi, adaletistedik. Provokatörleritutuklamayanlar bugün yaflananlar›nsorumlular›d›r.nizmin k›flk›rt›lmas›d›r. MHP’ninbu zeminde halk› kullanmas›d›r.Her türlü pisli¤in içinde olan mafya,çete örgütlenmelerinin kendilerini“milliyetçi” kisvesi ile meflrulaflt›rmas›d›r.Bu kesimlerin devlet taraf›ndankorunmas›d›r. Polis flefininSedat Peker’in yak›n adam›yla ortakflirket kuracak kadar pervas›zcahareket etti¤i, faflist mafyan›n üssühaline getirilmek istenen bir kentimizoldu¤u için tart›fl›lmaktad›r.“Burada konufltu¤um insanlar›nço¤u, ‘as›l Kurtlar vadisi Trabzon’da.Burada Polat çok. Bir olayoluyor, adamlar gözalt›na al›n›yor,birkaç gün sonra serbest kal›yorlar.Devlette onlar› koruyanlar var. Bizimbildi¤imizi devlet bilmiyor mu’diyor...” (Milliyet muhabiri AliEyübo¤lu, 7 fiubat)Halk gerçekleri görüyor. YineAli Eyubo¤lu, Trabzon halk›ylayapt›¤› röportajlardan ‘ortak görüfl’olarak flu bilgiyi veriyor:“Sald›r›n›n sebebi haraç. Amanamlu futbolculara do¤rultana kadaronca insan›n öldürülmesi, yaralanmas›,iflyerlerinin kurflunlan›p,ço¤unun faili meçhul olmas› isedevletin zaaf›.” (Milliyet 6 fiubat)Peki kimdir bu haraçç›lar?TAYAD’l›lara yönelik linç girifliminekat›lanlara bak›n, ayn› kesimleroldu¤unu göreceksiniz. Yineayn› kesimler taraf›ndan korunmufllard›r.Yani kentte bir “güvenlik”zaaf› yoktur, tersine “güvenlikçilerin”gücüyle yarat›lan sonuçtur bunlar.Rahibin öldürülmesine kadargelen süreçte, devlet her fleyden bilgisahibidir ve körüklemifltir. fiovenizmi,milliyetçili¤i körükleyen,hak ve özgürlük mücadelesini “terör”olarak niteleyip buna yöneliksald›r›lar› meflru gören devlettir.Genelkurmay’›n “sözde vatandafl”aç›klamas›ndan; kontrgerillatetikçilerinin “kahraman” ilan edilmesinden,Susurlukçular’›n “Türkiyesizinle gurur duyuyor” sloganlar›ylakarfl›lanmas›ndan, halk› katledenlerin“kurflun atan da yiyende...” diye ülkeyi yönetenlerce kucaklanmas›ndan,kontrgerilla tetikçisiMHP’lilerin düzenin ç›karlar›için meflrulaflt›r›lmas›ndan ba¤›ms›zde¤ildir bugün yaflananlar.TAYAD’l›lara yönelik linç giriflimi,bu politikalar›n doruk noktas›olmufl, sonuçlar› itibariyle herkesingörebilece¤i aç›kl›¤a kavuflmufltur.Suçlu: Linç KültürüBu gerçekler ortadayken, bugünç›k›p kimileri “bar›fl, teröre karfl›birlik” gibi ça¤r›lar yap›yorlar. Herfleyi 16 yafl›ndaki bir çocukla aç›klay›p,sorunun siyasal, ideolojik vefiili sorumlulu¤undan kurtulmak istiyorlar.Ancak, bu kesimlerin linçgiriflimi karfl›s›nda ald›klar› tutumabak›lmadan, bugün söylediklerininhiçbir de¤eri yoktur, yaland›r.Örne¤in, Baflbakan Tayyip Erdo¤an,rahibin öldürülmesini “fliddetlek›n›yor”. Peki ayn› Erdo¤anlinç giriflimi için ne demiflti;"Trabzon'da olan olaylarda, tabiiki halk›m›z›n hassasiyeti çokama çok önemli. Halk›m›z›n bu hassasiyetlerinigöz önünde bulundurarakherkes kendi tavr›n› belirlemelidirve halk›m›z›n bu milli hassasiyetlerinedokunuldu¤u zaman flüphesizki tepkisi farkl› olacakt›r."fiovenist dalgadan yararlanmahesab›yla yap›lan bu aç›klama, alenibir linççi zihniyet de¤ilse nedir?Bunlar yaratm›flt›r “tart›fl›lan Trabzon’u”ve Trabzonlar›!Sadece Erdo¤an m›?Güya “güvenlikten” sorumlu‹çiflleri Bakan› Abdülkadir Aksu,bak›n ne diyordu: “Aziz milletimizinüzerinde hassasiyetle durdu¤ukonular bizim de üzerinde durdu¤umuzkonulard›r.”Ne demek flimdi bu! “Aziz millet”kim? Faflistler!Bugün Trabzon’da bulunan “siviltoplum örgütleri” ortak aç›klamayaparak, “bar›fltan” sözedip, rahibinöldürülmesini k›n›yorlar. Linçsonras›nda da Trabzon’un “siviltoplum örgütleri”nin ortak aç›klamas›olmufltu. Hat›rlayal›m:“Bu eylemle iç ve d›fl düflmanlar›namaçlar›na hizmet edilmifltir.fiehrimizin ve milletimizin huzurunubozmak isteyenlerin halk nazar›ndakarfl›laflmas› gereken tepki, olayan›nda verilmifltir. Halk›m›z›n sa¤duyusuna teflekkür eder, bölücü terörörgütünün yapt›¤› bu eylemi fliddetlek›nar›z”. (Türkiye Kamu-Sen,EMO, ‹nflaat Mühendisleri Odas›,Esnaf ve Sanatkarlar Odas›, MakineMühendisleri Odas› ve Türkav’›n 6Nisan tarihli aç›klamas›)Görüyor musunuz, vatan milletedebiyat› ile linç kültürü nas›l savunuluyordu.Devam edelim:“Trabzon halk› dünde bu gündegerekli tepkisini göstermifltir, yar›nda gösterecektir”. (Trabzon ÜlküOca¤› Baflkan› Tolgay Sivrikaya’n›n6 Nisan tarihli aç›klamas›)Suçlu mu ar›yorsunuz; iflte konufluyor!Devam edelim:“Bir avuç kendini bilmez bölücüörgüt sempatizan›n›n propagandamaksatl› eylemine büyük üzüntü venefret duygular›yla flahit olduk. Sorumluvatandafllar olarak tüm hemflerilerimizibu nevi olaylarda güvenlikgüçlerimize yard›m etmeyedavet ediyoruz.” (AKP Trabzon ‹lBaflkan› Ahmet Metin Genç’in 6Nisan tarihli aç›klamas›)Bu da iktidar partisi. Nas›l yard›medilecek güvenlik güçlerine?Linç ederek mi? Öyle oldu¤u aç›kve “terör” demagojisi ile flovenizmi,milliyetçili¤i, linç kültürünü k›flk›rt-912 fiubat 2006 / 39


may› sürdürüyor bu kafa!Ya, kentin Tabip Odas› Baflkan›Ahmet Ömero¤lu’nun aç›klamas›nane demeli! Linç güruhuna, “Sa¤olungençler, sa¤olun Trabzonlular”diye teflekkür ediyordu, bu SivilToplum Kuruluflu yöneticisi.Bunlar›n neresi “sivil toplum”,neresi “bar›fltan, kardefllikten” yana!Sadece, kendi gibi düflünmeyenleri,s›rtlar›n› devlete dayayaraksindirmeyi, yoketmeyi biliyorlar.Bugün kendini sütten ç›km›fl akkafl›k gibi pazarlayan Trabzon ValisiHüseyin Yavuzdemir’i de unutmamal›y›z.TAYAD’l›lara ikincisald›r› sonras›nda, yasal bir hakk›nkullan›m›n›n üç befl çapulcu taraf›ndanyokedilemeyece¤inden sözetmemiflti,kentte yasalar› uygulamaklayükümlü en büyük mülkiamiri. Tersine, TAYAD’› “Trabzon'dakamu düzenini bozmakla”suçlam›flt›. Ayn› sözlerin alt›na imzaatan ‹l Jandarma Komutan› JandarmaK›demli Albay Ali Öz ile EmniyetMüdürü Ramazan Akyürekde valinin yan›nda oturuyordu.Trabzon’daki devletti bunlar!Söyledikleri fluydu bu devletin; çokyaflay›n linççiler, kahrolun “tecriteson” diyenler!Bunlar hat›rlanmadan, bugünanlafl›labilir mi? Ayn› valinin dahaortada cinayetin nedenine iliflkinhiçbir fley yokken, “bu rahip hakk›ndadaha önce misyoner faaliyetleriyapt›¤› flikayetleri gelmiflti...”sözleri, bu geliflmelerle birlikte düflünüldü¤ündeancak yerine oturur.Zira, kafa sadece kontrgerilla yöntemlerineçal›fl›yor, daha bafltan“misyoner rahibin” öldürülmesini,en az›ndan bir kesim taraf›ndanmeflru görülebilecek bir gerekçeyedayand›rmak istiyor. “Misyonerlik”yasak m›? Hay›r! Mant›k ayn›; suçlurahip! Öldüren k›flk›rt›lm›fl!10 Nisan’da sald›r›ya u¤rayanTAYAD’l› Feridun Osmana¤ao¤lu’nunsöylediklerini hat›rlay›n;“Polis müdahale etmedi. Bizi dövenlereisimleriyle hitap ediyordu.”Ve linç güruhuna Trabzon EmniyetMüdürü Ramazan Akyürek’inmegafonla ne dedi¤ini unutmay›n:"Sizlere teflekkür ediyorum ama art›kda¤›l›n bundan sonras› yasa d›fl›olur!" Burjuva bas›n bu emniyetmüdürünü “olaylar› önleyen kahraman”diye lanse etmedi mi? Sakarya,Eskiflehir, Bozöyük ve dahabirçok yerde, Trabzon’dan cesaretalan faflistlerin polis örgütlemesi ilelinç giriflimleri ve sald›r›lara girifltiklerine çabuk unutuldu?Manfletlerinden rahibin öldürülmesinik›nayan burjuva medya veTrabzon halk›na ça¤r›lar yapan yerelbas›na da bak›lmal›.Burjuva bas›n, “basiretsiz” diyeher fleyi valiye yükleyerek, flovenizmi,iflbirlikçi milliyetçili¤i nas›l körüklediklerinive “vatandafl tepkisi”diye meflrulaflt›rd›klar›n› gözlerdenuzak tutmak istiyor.Oysa ayn› valinin lince iliflkinaç›klamalar› karfl›s›nda hiçbir gazete,“devletin görevi demokratikhakk›n› kullananlar› tehdit, linççilerisavunma olamaz, bu nas›l vali”diye manflet atmam›flt›. Ayn› bas›n,lincin baflsorumlusu MHP’yi de teflhiretmekten ›srarla kaç›nm›flt›.fiimdi “Trabzon’da neler oldu¤unu”tart›fl›yorlar. Arflivlerine baks›nlarneler oldu¤u ve kimin yapt›¤› aç›k!Yerel bas›n da bu sürecin d›fl›ndade¤ildir. “Bayrak yak›ld›” haberlerinas›l yalan oldu¤u biline biline yay›ld›,herkes biliyor. Bunlar aras›ndaçarp›c› bir örne¤i hat›rlayal›m.Kas›rga TV, TAYAD'l›lar›n da-¤›tt›¤› bildiri öncesi üç kez alt yaz›geçerek bayrak yak›ld›¤›n›, PKKbayra¤› aç›ld›¤›n› duyurmufl ve bukonuda ciddi bir cezaya çarpt›r›lmam›fl,“ortada bir fley yokken, kimemir verdi bunun için” gibi en basitsorular sorulmam›fl, kontrgerilla ileiliflkisi a盤a ç›kar›lmam›flt›r.Peki bu TV’nin sahibi kimdi?fiimdi, rahibin öldürülmesinde,16 yafl›ndaki gencin ba¤l› oldu¤u yada feyz ald›¤› belirtilen Kadir Tarikat›ve lideri Haydar Bafl. Nitekimayn› kesimin Yeni Mesaj Gazetesi’ndede sürekli olarak, “SanctaMaria Kilisesi’nin Türkiye’dekimisyonerlik faaliyetlerinde çokönemli bir yere sahip oldu¤u” yaz›-l›yordu.Bu tarikat›n “islamc›l›ktan” çokfaflist damar›n›n ne denli güçlü oldu¤uçok iyi bilinmektedir.Tüm suçlular bunlar de¤ildir elbette.Provokatörler, linççiler yerineTAYAD’l›lar› tutuklayan ve halalinç girifliminin as›l sorumlular›n›a盤a ç›karmayan mahkemeler, bugünyaflananlar›n hesab›n› verecekolanlar aras›nda bafl s›ralardad›r.“Farkl›” Olan› YoketmeKültürü Devlete AittirKarikatürlere iliflkin Ortado¤uülkelerinde yap›lan protestolarda,Türkiye’den daha fazla kilise mevcutolmas›na karfl›n hiçbir rahip öldürülmedi,hiçbir kiliseye sald›r›lmad›.Neden Türkiye’de oldu?Türkiye’de az›nl›klar›, farkl›inanç ve milliyetleri asimile etmeyönteminin bafl›nda yoketme, sürgünetme, katletme gelir. Türkiyetarihi bu konuda binlerce örnekledoludur. Alevi’si, Rum’u, Ermeni’si,Kürt’ü... katletmedi¤i kimse kalmam›fl,devrimcilere karfl› katletme politikas›ise sürekli hale getirilmifltir.Yaklafl›k bir ay önce TrabzonProtestan Cemaati pastörü ve mensuplar›nayönelik fiziki sald›r›lar olmas›nedeniyle, Pastörlerini ve baz›cemaat üyelerini Trabzon d›fl›na ç›-kartt›klar›n› söyleyen Türkiye ProtestanKiliseler Birli¤i Baflkan› ‹hsanÖzbek flöyle diyor;“Bu bask›lar sadece protestanlarve katolikleri kapsam›yor. Trabzonortalamas›na uymayan siyasi,dini, kültürel tüm yap›lara karfl› birbask› var.” (7 fiubat Hürriyet)Hürriyet Yay›n Yönetmeni Ertu¤rulÖzkök de kaç›namad›¤› gerçe¤iflöyle ifade ediyordu:“Bu tahammülsüzlük, cehaletde¤il, devlet politikas›n›n sonucudur.”(7 fiubat Hürriyet)Genelkurmay’›n “sözde vatandafl”aç›klamas›n› hat›rlay›n. “Bizimgibi düflünmeyen, yaflamayanherkes düflmand›r” diyen bu zihni-1012 fiubat 2006 / 39


yet, gerici, milliyetçi, faflist kesimlerinnereden beslendi¤ini de göstermektedir.Hoflgörü masallar› yaland›r,oligarfli tam tersine bu topraklar›ony›llard›r zehirlemekte, kendisigibi düflünmeyeni yoketmeyi mübahgösteren kültürü pompalamaktad›r.16 yafl›ndaki çocuk da, ekilenzehirin bir tohumudur. Cinayetten,y›llard›r patrikhane üzerinden politikayapan islamc›lar ve faflist güçlerde sorumludurlar.Bugün De Gerçek ‹çinTAYAD’›n Tuttu¤uAynadan Bak›lmal›Linç sonras› Trabzon nezdindeortaya ç›kan›n sistemin resmi oldu-¤unu belirterek flöyle demifltik:“Son y›llarda “de¤iflti¤i” söylenenhiçbir fleyin de¤iflmedi¤ine aynatutmufltur: Nas›l yönetiyorlar?Hukuk nedir? Hak ve özgürlüklerinkullan›m›na, muhalif düflünceye nas›lyaklafl›l›r? Faflist hareketin sistemdekiyeri nedir? Genelkurmaydaniktidara bu ülkeyi yönetenlerinpolitikalar›, kafa yap›lar› nedir?Oligarflinin ‘güvenlik güçleri’ demokratikleflebilirmi?... tüm bu sorular,bir tek olay nezdinde bir kezdaha cevaplanm›flt›r. Bu gördü¤ünüz,faflist bir sistemin iflleyiflidir.TAYAD bu sisteme ayna tutmufltur.”TAYAD’›n tuttu¤u aynadan bakmayanlargerçekleri göremezler.Trabzon Halk›;Tüm Türkiye neden Trabzon’utart›fl›yor? Herkes, Trabzon halk›n›nkim oldu¤u, ne düflündü¤ü,nas›l yaflad›¤›, kentteki fuhuflbatakl›¤›n›n nas›l olufltu¤u, mafya-çeteörgütlenmelerinin nas›lbu kadar güç kazand›¤›, linç giriflimindenbu yana Trabzon’unTürkiye halk›n›n kafas›nda nas›lyer etti¤i ve daha yüzlerce sorusorulup, cevaplar veriliyor.Evet; siz de tart›flmal›s›n›z bu sorular›ve daha fazlas›n›.Biz kimiz? Neden bu hale geldik?Kim bizi birbirimize düflürüyor,kim bizlere “senin gibi düflünmeyenkimseyi konuflturma, düflünceleriniaç›klamas›na izinverme, ez, yoket, öldür, linç et!”diyor. Kim bu kültürü beyinlerimizesokuyor? Bu kültürün geldi¤inokta rahip cinayeti olmufltur.Ama san›lmas›n ki, bununlakalacakt›r!Trabzon halk›; gerçekleri tüm ç›plakl›¤›ylatart›flmadan, sorgulamadan,bu yaflananlardan kimlerinç›kar› oldu¤unu anlamadan,çok daha kötü sonuçlarla ç›kacakt›rkarfl›m›za.◆Cinayetler, pervas›zca mafya kurflunlamalar›,haraçlar, fuhufl, linçgiriflimleri; tüm bunlar nedenTrabzon’da yaflanmaktad›r? Bununalt yap›s›n› kim oluflturdu?Birilerinin Trabzon halk›n› kullanmakistedi¤i çok aç›kt›r. Size,“flunu sustur, bunu öldür, ötekinilinç et” diyenler, elbette durupdururken yapm›yorlar bunlar›.Binlerce insan›m›z›n beyinlerini,tüm bunlar› yapacak hale getirenlerin“vatansever” olmad›klar›,sizin ç›karlar›n›z› düflünmedikleriart›k tart›flmas›z olarak ortayaç›km›flt›r.Kim ki; “hay›r kullanma yok”, bütünmesele “Trabzon halk›n›nmilli hassasiyetleridir” ya da “buhalk maneviyat›na, dinine düflkündür”veya “biz tezcanl›y›z,oluyor böyle fleyler” diyorsa, sizeyalan söylüyordur. ‹nanmay›nonlara ve durup düflünün! Çünkübu uydurma yalanlar› anlatanlar,tam da sizi kullananlar yada onlar›n bilinçli/bilinçsiz piyonlar›haline gelenlerdir.Halk› birbirine düflmanlaflt›rmaktanç›kar› olanlar, sadece emperyalistlerve iflbirlikçileridir.<strong>Emperyalistler</strong>; Amerika’d›r, Avrupa’d›r.Onlar›n tüm dünya <strong>halklar›n</strong>auygulad›klar› zulmü anlatmayagerek yok, ülkeleri nas›lsömürdüklerine örnekler vermekgereksiz, ya da Balkanlar’da nas›lH›rvatlar’la S›rplar’› birbirinek›rd›rd›klar›n›n, Irak’ta Sunni ilefiiiler’i çat›flt›rmak istediklerinin,Afrika’da kabileler aras›nda nas›lsavafl ç›kartt›klar›n›n örneklerindenuzun uzun sözetmek de gereksiz.Tüm bunlar› hala yap›yorlar,Hazreti Muhammed’in karikatürlerimeselesi de bu politikan›nbir ürünüdür. Sadece bafl›n›-z› kald›r›p bakman›z, size gerçeklerianlatan devrimcilere kulakvermeniz yeterlidir.<strong>Emperyalistler</strong>in tarihi boyunca,tekellerin ç›karlar› için en s›kbaflvurdu¤u yöntemdir, halklar›birbirine düflürmek. Uluslararas›alanda ülkeleri birbirine düflürürken,birçok ülkede de dini, etnikkimi farkl›l›klar› kullanarak bölüpparçalama, birbirine k›rd›rarakgüçten düflürme ve kendi sömürüpolitikalar›na direnemez halegetirme politikas› izlerler. Buamaçla bizzat provokasyonlara,yalan propaganda ve k›flk›rtmalarabaflvurduklar› gibi, ço¤u zamanda bunu iflbirlikçileri arac›l›-¤›yla yaparlar.Peki emperyalistlerin iflbirlikçilerikimledir? Bugün AKP iktidar›d›r.Dün baflka parti hükümetleriydi.MHP’dir, DYP, ANAP, CHP vetüm düzen partileridir. Hiçbirininiktidar›nda bu iflbirlikçilik politikas›de¤iflmemifltir. Hepsi emperyalistlerinve onlar›n as›l ç›kariliflkisi içinde bulundu¤u tekelciburjuvalar›n isteklerini yerine getirmifllerdir.En keskin “milliyetçi” kesilen vesizi linç giriflimlerinde k›flk›rtan,gençlerimizi tetikçi yapan, mafyaçetelerinin elemanlar› halinegetiren MHP’yi alal›m. ‹ktidar›süresince bütün IMF anlaflmalar›naimza atm›flt›r. Avrupa Birli-1112 fiubat 2006 / 39


¤i’nin bütün isteklerini yerine getirmifltir.Zaten, tarihi boyuncaasla karfl› ç›kmad›¤›, aksinemaddi ve ideolojik olarak beslendi¤iAmerika’n›n bir dedi¤iniiki etmemifltir. 12 Eylül öncesindeise, emperyalistlere hizmetinisilahl› yerine getirmifl, katliamlar,cinayetlerle “Ba¤›ms›z Türkiye”diye hayk›ran devrimcilerin karfl›s›naç›km›fllard›r.‹flbirlikçiler bunlarla s›n›rl› de¤ildir;bu devlet, iktidarlardan da ba-¤›ms›z olarak bütün kurum vekurulufllar› ile, baflta Amerikanemperyalizmi olmak üzere, emperyalistlerinpolitikalar›n› yaflamageçirmektedirler. Hem deony›llard›r bu böyledir. Genelkurmay’›,polisi, yarg› kurumlar›bunlar›n bafl›nda gelmektedir.Türkiye tarihinde ne kadar katliamvarsa, bask› ve sömürüyedair ne varsa hepsi, emperyalistlerinülkemiz üzerindeki ç›karlar›zedelenmesin, Türkiye, ba¤›ms›zbir ülke haline gelerek, halk kendikendini yönetmesin diyedir.◆Bu nedenle en çok da devrimcileredüflmand›rlar. Çünkü devrimciler,sözde de¤il gerçekten ba-¤›ms›z bir Türkiye için mücadeleetmektedirler.Çünkü devrimciler; IMF’nin sömürüpolitikalar›n›n uygulanmad›¤›,halk›n aç ve yoksul olmad›-¤› sosyalist bir Türkiye için mücadeleetmektedirler. Bask›n›nve zulmün son buldu¤u, halk›nbirbirine düflürülmedi¤i bir ülkeninsavafl›n› vermektedirler.Oligarflik devlet ise tüm bunlar›nönüne geçmek için, her türlükontrgerilla yöntemini uygulamaktad›r.Kontrgerillan›n ABDve NATO talimat› ile kuruldu¤uve onlardan beslendi¤i bizzat budevletin generalleri taraf›ndanitiraf edilmifltir.Ve kontrgerillan›n en s›k baflvurdu¤uyöntemlerden biri, kendiiflbirlikçili¤ini gizlemek için devrimcilerhakk›nda yalanlar yaymakt›r;“terörist... d›fl güçlerleba¤lant›l›” gibi demagojiler yapmakt›r.Oysa tam tersine, terörizmde, d›fl güçlerin emir vetalimatlar› ile hareket etmek debu düzenin temel karakterleridir.Baflka ne yapar kontrgerilla devleti?Halk›n birbirine düflürülerek, birleflmesinive böylece mücadeleetmesini önlemeye çal›fl›r. Buamaçla dini, etnik, siyasi düflünce;her türlü farkl›l›klar› kullan›rlar.Sunni’yi Alevi’ye düflmanlaflt›r›r,Müslüman’a H›ristiyan’› k›rd›rmakister. Burada Rum Pontusdevleti kurmak istiyorlar diyerek,sizlere hayali düflmanlar›hedef gösterir.Amaçlar› halk› as›l hedeften uzaklaflt›rmakt›r.As›l hedef; açl›¤›n,yoksullu¤un, zulmün olmad›¤›bir Türkiye için örgütlenmek vemücadele etmektir. Birbirine düflürülenhalk örgütlenemez.Trabzon’da bugün yaflananlar›nalt›nda bunlar yatmaktad›r.Bugün tart›fl›lan; mafya, çeteler,MHP ve polisin birlikte örgütledi¤ilinç giriflimleri, fuhufl, cinayetler...tüm bunlar emperyalistlerinve iflbirlikçilerinin politikalar›n›nsonuçlar›d›r. MHP’si, polisi,mafyas›, çeteleri, tarikatlar› vb.bu politikalar› uygulayanlar olarakkarfl›m›za ç›kanlar ise; onlarahizmet eden piyonlard›r.◆Düflünün; binlerce Trabzonlu topland›ve 5 TAYAD’l›y› linç etmeyekalk›flt›. Polis, yarg›, iktidar,düzen partileri, vali, jandarma;yani bu devletin bütün kurumlar›linççilere sahip ç›kt›, böyle birsuç dahi cezas›z b›rak›ld›.Peki ne oldu? Trabzon halk› nekazand›, ne kaybetti? Orada ikisibayan befl insan› linç etmeyekalk›flanlar m›yd› Trabzon halk›n›temsil edenler? Belki o linççileriniçinde olanlar›n›z vard›; aldat›ld›¤›n›,kullan›ld›¤›n› görenleriniz,piflman olanlar›n›z oldu.fiimdi tüm bunlar› tart›flma zaman›d›r.Trabzon halk›n› kimin ç›-karlar› için kulland›¤›n› görmezaman›d›r. <strong>Emperyalistler</strong>in veiflbirlikçilerin oyunlar›n› reddederek,birleflme ve onlara karfl› mücadeleetme zaman›d›r.Linç Davas›na SürgünTrabzon’daki linç davas› duruflmas› 9 fiubat günügörüldü. ‹stanbul’dan bir grup TAYAD’l› da Trabzon’dayd›.‹stanbul’dan yola ç›kmadan önce Galatasaray Lisesiönündetoplanarak biraç›klama yapanTAYAD’l›Aileler, “ProvokasyonveLinç GiriflimlerininSorumlusuAKP'dir,ProvakasyonlaraSon" pankart› açt›lar. Hasibe Çoban taraf›ndanyap›lan aç›klamada, davan›n Adalet Bakanl›¤›’n›n iste¤ive Yarg›tay onay› ile Erzurum’a sürülmesiningündemde oldu¤u hat›rlat›larak, “Bu sald›r›lar›n arkas›ndakimlerin rolü oldu¤u ortadad›r. Dava unutturulmayaçal›fl›lmaktad›r, gerçek suçlular san›k sandalyesineoturmal› ve yarg›lanmal›d›r. Dava nereye sürülürsesürülsün peflinde olaca¤›z, adalet talebimizi hayk›rmayadevam edece¤iz" denildi.Nitekim mahkeme Erzurum'a sürgün karar› verdi.Adliye önünde pankart açan TAYAD'l›lar›n “NedenErzurum? Bunun cevab›n› hep beraber ilerleyensüreçte görece¤iz...Yeni provokasyonlar›n zeminihaz›rlanmaktad›r. Trabzon halk›n› kand›ramayacaklar›n›anlayanlar mahkemeyi Erzurum’a sürerekErzurum halk›n› kand›rmaya çal›flacakt›r” dedikleriaç›klama halk›n yo¤un ilgisi ile karfl›land›.1212 fiubat 2006 / 39


Baflbakan, Adalet Bakan›; Ankara’da M›s›n›z?Ayd›nlar, Sendikac›lar, Tutuklu Aileleri,‘Ölümleri Durdurmak ‹çin’ Randevunuzu Bekliyor!TAYAD’l› Aileler 1 fiubat’ta ‹stanbul’danAnkara’ya giderek, Ankara’dabulunan demokratik kitleörgütleri, sendikalar, partiler ve ayd›nlarlagörüflmüfl ve tecrit konusundagiriflimlerde bulunmak üzereheyetler oluflturulmufltu. Heyetleringörüflmelerine iliflkin önceki say›-m›zda geliflmeleri aktard›k. TAYADve di¤er kurum temsilcilerinden,ayd›nlardan oluflturulan heyetler,halen Ankara’da giriflimlerini sürdürüyorlar.Fakat esas olarak da iktidaryetkililerinden randevu taleplerinecevap bekliyorlar.AKP’nin sorunu yok sayma politikas›,art›k herkes nezdinde a盤aç›km›fl, sorun yok denilmesine ra¤mensorunun sürdü¤ü de meclistekimilletvekilleri dahil, daha genifl kesimlertaraf›ndan kabul edilmek zorundakal›nm›flt›r.Bu gerçe¤i ölümler dayat›yor.Bu gerçe¤i tecrit gerçe¤ini hiçdurmadan hayk›ran TAYAD’›n sesidayat›yor.Bu gerçe¤i, üç y›ld›r Abdi ‹pekçi’deki“El”in alt›nda duran TA-YAD’l›lar ve “Hapishanelerde 121‹nsan Öldü” yaz›l› döviz anlat›yor.Hiçbir kurum, hiçbir iktidar bugerçekten sonuna kadar kaçamaz.Ankara’da meclis koridorlar›ndayank›lanan “tecriti kald›r›n” 盤l›klar›n›duymazdan gelen iktidar,ölüm orucu direniflindekileri zorlamüdahaleyle katletmek politikas›n›sürdürüyor. Bilindi¤i gibi son olarakdireniflçilerden Fatma Koyup›-nar, bulundu¤u hapishaneden kaç›-r›larak mengelelerin önüne at›ld›.AKP iktidar›, direnifli k›rma,zorla müdahale yöntemlerinin sonuçsuzkalmaya mahkum oldu¤unuönünde sonunda görecektir.Tecrit alt›nda düflüncelerimizide¤ifltirmeyece¤imiz, ba¤›ms›zl›¤›,demokrasiyi, sosyalizmi savunmayadevam edece¤imiz gerçe¤ini tümdünya görüyor, AKP de görmek vekabul etmek zorunda kalacakt›r.Bu kadar ölüme ve direniflin 6.y›l›nda devam ediyor olmas›na ra¤mengörmemekte ›srar etmesi, AKPiktidar›n› daha “eli kanl›” bir iktidarhaline getirmekten baflka bir sonuçvermeyecektir.Tecrite son verilmesi için taleplerinibir aç›klamayla duyuran demokratikkitle örgütü temsilcileri, ayd›nlar,AKP’den randevu bekliyorlar.AKP randevu vermemekle sorumluluktankaçabilir ama ölümlerin a¤›rl›¤›ndanve suçundan kaçamaz.883.GünTAYAD’l›lar tecriti her biçimde ve heryerde anlatmay› sürdürüyorlar. Tecritgerçe¤ini ve “Tecrite Son” hayk›r›fl›n›TBMM’den ülkenin en ücra köflesine kadar ulaflt›rmay› hedefleyenTAYAD’l›lar, bir yandan Ankara’da görüflmeleri sürdürürken,bu konuda yeni bir afifl ve bildiri daha ç›kard›lar.Biliniyor ki, tecriti parçalamak, bir yan›yla da oligarflinin hükümetiyle,medyas›yla uygulad›¤› sansürü parçalamaktan geçiyor veTAYAD’l›lar bu konuda ›srarl›, kararl›lar.Abdi‹pekçiPark›’ndaki direnifl, tüm ülkeyi saran so-¤uklar ve kar alt›nda sürüyor. Buna ra¤menyo¤un bir hafta geçirdiler direnen aileler.Mazlum-Derliler’den, ö¤rencilereturistlere kadar pek çok ziyaretçileri oldu.Aileleri parktan kald›rmak için her yoludenemeye de devam ediyorlar. 7 fiubat’tazab›ta amirleri gelerek “Vali buradankalkman›z› istiyor” dediler. Ailelerde “Biz burada 3 y›ldan beri oturuyoruztecrit ve ölüm oruçlar› devam ediyor. Buzulüm bitmeden kalkmayaca¤›z” diyerekbu davetsiz misafirlerini gönderdiler.1312 fiubat 2006 / 39


Bir kontrac› cezaland›r›ld›“Hiçbir halkdüflman›, hiçbirkontrac› halk›nadaletindenkurtulamaz.”Devrimci Halk Kurtulufl Cephesi,6 fiubat 2006 tarihli aç›klamas›ile, Hakan SARAYLIO⁄LU isimlibir kontrgerilla eleman›n› cezaland›rd›¤›n›duyurdu. ‹nfazlar, kaybetmeler,iflkenceler... halka karfl› birçoksuçun içinde yeralan kontrgerillaeleman›n›n cezaland›r›lmas›, burjuvabas›n taraf›ndan bilinçli birsansüre maruz kald›. Çünkü, alenikontrgerilla elemanlar›n› tutuklamayan,tutuklamak zorunda kald›-¤›n› ilk celsede b›rakan düzeninadaletinin karfl›s›nda, halk›n adaletininsuçlular›n yakas›na yap›flaca¤›gerçe¤inin bilinmesini istemiyorlard›.Bu ve benzeri politikalar›n›n sonucudurki, onlar da kontrgerillan›n“bas›n” aya¤›n› oluflturmaktad›rlar.Dergimize posta yoluyla ulaflanDevrimci Halk Kurtulufl Cephesi’ninüstlenmesinde, 2 fiubat günücezaland›r›larak cesedi ‹K‹TELL‹ORGAN‹ZE SANAY‹‹ BÖLGES‹-NE b›rak›lan Sarayl›o¤lu’nun itiraflar›nada yer verildi. “Hiçbir halkdüflman›, hiçbir kontrac› halk›n adaletindenkurtulamaz” ifadeleriylesona eren aç›klamada, 1966 Adanado¤umlu Hakan Sarayl›o¤lu’nun fluitiraflar›na yerverildi.Her Türlü KontraFaaliyetin ‹çindeHakan SARAYLIO⁄LU, Almanya'dakonsolosluk ateflesi HA-L‹T taraf›ndan örgütleniyor.Almanya'da evlerinin bahçesikamyon tamiri için FERHAT TA-BUR ve ismini bilmedi¤i iki kifli taraf›ndankiralan›yor. Annesi tamirgörünümü alt›nda t›rlara silah yüklendi¤inifarkediyor ve bunuKARLSRUHE Baflkonsolosluk güvenlikateflesi HAL‹T'e iletiyor. Halit,bilgileri oldu¤unu ve kesinliklekimseye bir fley söylememelerinisöylüyor. Özcesi Türkiye devletiAlmanya'yla dan›fl›kl› bir flekilde silahkaçakç›l›¤› yap›yor.Adam yaralamaktan Alman hapishanesinedüflüyor. Atefle HA-L‹T'in giriflimleriyle ülkeye dönmekkoflulu ile serbest b›rak›l›yor.Türkiye'ye dönüyor. Türkiye'de ‹S-MET AYBEK isimli polis amiri ileiliflki sürdürüyor. Kendisine bir tercümebürosu aç›larak tercüman görünümüalt›nda istihbaratta ve operasyonlardakullan›l›yor. Önceleritercümanl›k yapt›r›larak deneniyor.Sonra e¤itilerek her türlü operasyondaaktif olarak kullan›l›yor.1984'de askere gönderiliyor. Askerli¤iniÇorlu Ulafl'da 189. PiyadeKomutanl›¤›'nda da¤c›l›k e¤itimialarak ve ‹zmir NATO LSE Türkkarargah›nda yap›yor. Ayr›ca istihbaratdil okulunda dil e¤itimi al›yor.Hasan Kartal sahte kimli¤i ileve yeflil pasaportla yurtd›fl›na ç›kar›l›yor.Burada bir k›s›m istihbaratve operasyon faaliyetleri gerçeklefltiriyorlar.‹SMET AYBEK'den sonra flu anBOSNA-HERSEK MAL‹ fiUBEMÜDÜRÜ OLAN GÖKTAN DE-M‹R'den TAL‹MAT ALIYOR.fiimdi Edirne Emniyet Müdürüolan HANEF‹ AVCI ile tan›fl›yor.HANEF‹ AVCI kendisine devletmemuru gibi çal›flaca¤›n› anlat›yor.Burada ABDULLAH ÇATLI ilede tan›fl›yor.Silah, istihbarat, sorgu gibi konulardae¤itiliyor. M‹T, J‹TEM ve PO-L‹S'ten dörder kiflilik gruplar, KE-MAL ASLAN, FAT‹H RÜfiTÜÖZG‹RAY, KAZIM HOfiGÖR-DÜ ve kendisinin de içinde oldu¤utoplam 14 kifliden dört tim kuruluyor.Kendilerini KUVAY‹ M‹LL‹-YE Polisi olarak adland›r›yorlar. Herkesimden her çevreden insanlar› al›pe¤itip bu örgüte dahil ediyorlar.Hakan SARAYLIO⁄LU,toplam 14 operasyonda bulundu¤unuitiraf ediyor. Manavgat,‹stanbul, Diyarbak›r, Alanya,Fethiye ve Avrupa'da bu operasyonlarakat›l›yor. Kaybetmeler, failimeçhuller, infazlar, Yunanistan'daorman yang›nlar› gibi, hemenher türlü operasyona çeflitli konumlardakat›l›yor.1412 fiubat 2006 / 39


Manavgat'ta AL‹ GÜNGÖR'ünorganizesi, Emniyet Amiri HA-KAN ve Emniyet Müdürü'nün insiyatifiile üç PKK'linin cesedi ManavgatBaraj›’na at›l›yor.Bu süreçte ‹zmir Ülkü Oca¤›Baflkan› AB‹D‹N B‹LG‹N ile tan›flt›r›l›yor.GÖKTAN DEM‹R veKUTUP isminde iki kifliden emiral›yor. ‹zmir'de AB‹D‹N B‹LG‹Ntaraf›ndan dört faili meçhul cinayetiflleniyor. Cesetlerin Narl›dere'deaskeri bir bölgeye gömüldü¤ünü,ölenlerin Diyarbak›r'l› oldu¤unusöylüyor.1994-1995'de Bodrum'a gönderilir.Bodrum'dan zodiakla kendisiCengiz, Kaz›m ve Ercan isimli birM‹T'çi ile Yunan adalar›nda ormanyak›yorlar.‹stanbul ‹l Jandarma Komutanl›¤›'ndagörevli Mustafa Baflçavufl,bir konuflmalar›nda kendisine,art›k at›fllarda gerçek hedef kulland›klar›n›,bunun için de Beyo¤lu'ndaMHP'li bir ifladam›n›n bürosundansilahla e¤itim amaçl› birisini vurdurdu¤unuanlat›yor. Bu kiflinin ÖnderBABAT oldu¤unu söylüyor.Baz› operasyonlarda CIA, MI-5ve MI-6 ile, Alman BND ile iflbirli-¤i yap›yorlar. BND ile yap›lan iflbirli¤indenbirinde Alman istihbaratç›HANS STENZEL ile birlikte Türkiyeba¤lant›l› bir Yugoslav insan kaçakç›l›¤›operasyonunda HANS denilenkifli JOACH‹M adl› kifliyi kaç›yorkenvuruyor ve nehire atarakbo¤uyor. Olay faili meçhul olarakkal›yor.MI-5 ile, ALEX isimli konsolosluktagörevli kifli arac›l›¤› ile tan›fl›-yor. Ve burada üç ay sözleflmeli personelolarak çal›fl›yor.Birlikte Çal›flt›¤› ve‹flbirli¤i Yapt›¤› ‹nsanlar◆ ‹smet AYBEK: Sar›gazi lojmanlar›ndaoturur, eski emniyet müdürü,aktif, birinci derecede görevli.◆ Göktan DEM‹R: Emniyet Amiri,aktif, ikinci dereceden görevli.‹stanbul'da Foliberjer isimli pavyonagider. Ankara ve ‹zmir'deikamet eder.◆ Ayhan ‹LG‹: Milas J‹TEM amiri,aktif durumda◆ Mustafa BAfiÇAVUfi: ‹l JandarmaKomutanl›¤›'nda J‹TEM timkomutan›.◆ SEVDA⁄: Karadeniz sürücükursu, aktif, Beyo¤lu'nda.◆ Atilla ÇA⁄LAK: Denizli'de TavasHal›’n›n sahibi.◆ Hamza ÇA⁄LAYAN: Pangalt›kumarhanelerinde ifl yap›yor. Örgütleiliflkili.◆ EROL: Örgütle ba¤lant›s› var.Dudullu'lu.◆ Ali S‹NEK: Örgütle ba¤lant›s›var, Balat'da oturuyor.◆ ARMAN: Örgütle ba¤lant›s› var,Üst Göztepe'de Uzunçay›r Sokak'daTV tamir dükkan› var.◆ ‹brahim fiAH‹N: Aktif durumda,örgütle ba¤lant›s› var. ‹zmirKarfl›yaka'da Girne Caddesi'ndeOto Galeri 200'ün sahibi.◆ Hasan TOKER: Faal olarakba¤lant›s› var. Manavgat'ta.◆ Abidin B‹LG‹N: Ba¤lant›s› var,faal. Eski ‹zmir Ülkü Ocaklar›Baflkan›. ‹zmir'de bulunur.◆ Süleyman CANAVAR: J‹-TEM'de üste¤men, örgüt ba¤lant›-s› var.◆ Ali GÜNGÖR: Faal, örgütle iliflkili.Side'de Hilal, Hac› ve Üç Hilalkuyumcular›n›n sahibi.◆ C‹N MUSTAFA: MRT TV sahibi.Manavgat belediye meclisiüyesi. Örgütle ba¤lant›s› var, faal.Manavgat'ta bulunur.◆ Mehmet Ali ÜNAL: Befliktaflbelediye baflkan›n›n akrabas›. Kodisimi KIRIK. Side Kumköy'deapart oteli var. Faal olarak çal›fl›-yor, örgütte tim komutan›. ManavgatSide Kumköy'de bulunur.◆ Zeynel fiENOL: Manavgat belediyebaflkan›, örgütle ba¤lant›s›var. Ankara'dan Manavgat'a geldi,belediye baflkan› oldu.◆ Kemal ASLAN: Faal durumda,1512 fiubat 2006 / 39tim komutan›, aslen Kayserili.‹çel'de bulunur.◆ ALEX: ‹ngiltere Baflkonsoloslu-¤u'nda MI-5 görevlisi. KafeCROWN, GLORIA DEANS,ETAP MARMARA, H‹LTONR‹TZ CARTOON'da bulunur.◆ MART‹N: ‹ngiltere Baflkonsoloslu¤u'ndaMI-6'da. Alex ile ayn›konumda.◆ SAMMY ya da STEAVEN:Amerikan Baflkonsoloslu¤u’ndaCIA görevlisi. Alex ile ayn› durumda.◆ Adnan fi‹Mfi‹RO⁄LU: J‹-TEM'de yarbay.Maafl pirim ve ödemelerini VA-KIFLAR BANKASI arac›l›¤› ileal›rlar. Görevli memur X ad›na diyeal›yor ve Vak›flar’dan çekiyor ya dado¤rudan flah›s ad›na Vak›flar Bankas›'ndançekiyor. M‹T, J‹TEM,Özel Harp ve polis elemanlar›nahep bu sistemle ödeme yap›l›yor.Örgüte Yard›m Eden Kifliler◆ TANSU Ç‹LLER◆ Org. RAGIP ULUBAY◆ Org. MUH‹TT‹N FÜSUNO⁄LU◆ Yarbay ADNAN fi‹Mfi‹RO⁄LU◆ DGM SAVCISI ALTAN SARI◆ KADR‹ BARUT◆ ‹skenderun'da TARZANLAR lakapl›aile.◆ Kad›köy'de ‹LKAY NAKL‹YATDevrimci Halk Kurtulufl Cephesiaç›klamas›n›n sonunda, bu bilgilerinHakan Sarayl›o¤lu adl› kontran›nitiraflar›n›n bir özeti oldu¤u belirtilerek,çok daha ayr›nt›l› krokilianlat›mlar›n›n Cephe’de sakl› oldu-¤unun alt› çizilerek flöyle deniliyor:“HAKAN SARAYLIO⁄LU savaflç›lar›m›ztaraf›ndan gözalt›naal›nm›fl, sorgulanm›fl, bütün bu suçlar›nedeni ile 2 fiubat 2006 günüörgütümüz taraf›ndan cezaland›r›lm›flve cesedi ‹kitelli Organize SanayiiBölgesine b›rak›lm›flt›r.”


TEKEL iflçilerinin ve onlaradestek verenlerin sloganlar› birçokkentte yükseliyor. ‹flçilerin direnifltebir ay› geride b›rakarak kararl›l›klar›n›sergilemeleri ise, AKP iktidar›-n›n direnifli k›rma amaçl› manevralar›n›gündeme getirdi.3 fiubat günü fabrikay› ziyareteden AKP Adana Milletvekili AbdullahÇal›flkan, Tayyip Erdo¤an’›nTürk-‹fl yetkilileri ile de görüflerek,Maliye Bakan› Kemal Unak›tan’a“TEKEL’in kapat›lmayaca¤›, sorununiflçilerin lehine çözülmesi” yönündetalimat verdi¤ini söyledi.Bir önceki hafta da TEKEL’inAdanal› patronlarca sat›n al›nmas›n›söyleyerek özellefltirmenin bir baflkabiçimini savunan Çal›flkan’›n buaç›klamas›, iflçiler taraf›ndan temkinlikarfl›land›. Amaç aç›kt›; direniflibölmek, iflçilerin en az›ndan birk›sm›nda beklenti yaratarak “iktidarçözme sözü verdi b›rakal›m”tart›flmas›n› yaymakt›. Ancak iflçileryapt›klar› toplant›da “fabrika üretimeyeniden geçene kadar direniflsürecek” karar› ald›lar.AKP’nin bu manevras›na iflçilerlebirlikte ilk tepkiyi gösteren yineAdana Temel Haklar oldu. Dernektaraf›ndan yap›lan aç›klamada,“TEKEL iflçilerinin 34 gündür sürendirenifline sesini ç›karmayan iflbirlikçiAKP iktidar›, direniflin büyümesikarfl›s›nda manevra yaparakMalatyaDirenifli K›rma Oyunu Tutmad›direnifli bitirmeyi amaçl›yor” de-¤erlendirmesinde bulunuldu.Çal›flkan’›n aç›klamalar›n›n manevraoldu¤u da k›sa süre sonra anlafl›ld›.‹lk kan›t; 2006 TEKEL ‹flletmeleriÜretim Program› içinde Adanave Malatya’daki fabrikalar›n›nad›n›n dahi geçmemesi oldu. 7 fiubatgünü TEKEL Genel Müdürlü-¤ü’nden Adana TEKEL Fabrikas›’nagelen yaz›da da, emeklili¤i dolanve dolmayan bütün iflçilerin tazminatlar›ve buna ek olarak da %10-20 aras› bir art›flla emekli olabileceklerive iflten ç›kabilecekleri haberiveriliyordu. Yani direnifli bitirinrüflvetiydi bu da.Benzeri bir manevra da, direniflidestekliyor görünen CHP’den geldi.Bir süre önce CHP’li milletvekilleriiflçileri ziyaret etmifl, “GerekirseMeclis’te eylem yapar›z... ‹flçilerisonuna kadar destekliyoruz” gibikonuflmalar yapm›fllard›. Ancak birhafta geçmeden; yerel seçimlerdeCHP Adana Büyükflehir BelediyeBaflkan Aday› olan Bülent Özülkü,fabrikaya talip oldu¤unu aç›klad›.CHP milletvekilleri de Özülkü’yedestek vermekte gecikmediler. Hemde bunu tam bir ikiyüzlülükle “Adana’y›ve TEKEL’i kurtarma” ad›napazarlamak istediler.‹flçiler CHP’nin bu tutumunu,“CHP’nin gerçek yüzünü gördük”fleklinde de¤erlendirerek, “biz Adanal›patronlar için direnmiyoruz”dediler.Tüm bu manevralar, “K‹T’leryabanc›ya gitmesin” demagojisines›¤›n›larak sergileniyor, iflbirlikçisermayenin sat›n almas› “kurtulufl”diye sunulmak isteniyor. Tam da buaflamada, iflçilerin özellefltirme politikalar›nailiflkin siyasal bilincininne denli önemli oldu¤u bir kez dahagündeme gelmektedir. ‹ktidar birflekilde manevra yapmak istiyor veyar›n, iflçinin karfl›s›na “ifl güvencenizigarantiliyoruz” vb. ile de ç›kacaklard›r.Direnifl, özellefltirmeye1612 fiubat 2006 / 39karfl› direnifle dönüfltürülmedi¤inde,buaflamada nas›l bir tutumsergilenece¤ininise hiçbir garantisi yoktur.Malatya’da YürüyüflAdana gibi direnifli sürdüren,Tek G›da-‹fl üyesi Malatya TEKELiflçileri, 6 fiubat günü bir yürüyüfldüzenlediler. TEKEL önünden MerkezPostanesi’ne yürüyen 400 kifli,“Direne Direne Kazanaca¤›z” sloganlar›att›. ‹flçi ailelerinin de kat›ld›¤›eylemde konuflan, Tek G›da-‹flBaflkan› Servet Kocakaya, iflçilerinonurlu ve kararl› bir direnifl sergilediklerinikaydederken, eyleme MalatyaTemel Haklar ve DKÖ'ler dedestek verdi.Direnifle Destek Sürüyor‹lk günden itibaren direniflin hepyan›bafl›nda olan Adana Temel Haklar,2 fiubat 2006 günü de fabrikaönünde oturma eylemi yapt›.‹nönü Park›’ndan TEKEL önünesloganlar ve “TEKEL ‹flçileri Yaln›zDe¤ildir” pankart›yla yürüyerek gelendernek üyeleri, iflçilerin alk›fllar›ylakarfl›land›. Burada yabanc› sigaralar›nmaketi yak›ld›ktan sonra,Temel Haklar ad›na konuflan ErhanBingöl, as›l olarak özellefltirme politikas›n›nkendisine karfl› direnilmesiningereklili¤ine vurgu yapt›.Eyleme iflçiler sloganlarla destekverirken, oturma eylemi s›ras›ndada müzik grubunun seslendirdi¤i iflçimarfllar› hep birlikte söylendi.D‹SK Genel Baflkan› SüleymanÇelebi’nin de bulundu¤u D‹SK yöneticileri3 fiubat günü iflçileri ziyaretettiler. Çelebi, “genel grev” ça¤r›s›ndabulunurken, Emek Platformu’naseslenerek, “Art›k her koyunkendi baca¤›ndan as›l›r mant›¤›n›b›rakal›m. TEKEL’in kapat›lmas›n›,iflsizli¤i, yoksullu¤u, özellefltirmeleriprotesto etmek için genel grev yapal›m”dedi. Tüm konfederasyonlaraAdana’da miting yapma önerisinide dile getiren Çelebi, genel greveiliflkin flöyle konufltu:emek


“fiimdi TEKEL’i kapatmaya çal›flanlar›uyarmak için bir saat ifldurdural›m. Biz buna cesaret edelim.Bir saatten anlamad›lar m›, birgünlük genel grev yapar›z. Onu daanlamazlarsa ifl sonuçlanana kadar,hükümet gidene kadar süresiz genelgreve ç›kal›m.”Ankara Sendika fiubeleri Platformuüyesi 150 kifli, 4 fiubat günüSakarya Caddesi’nde toplanaraközellefltirme politikalar›n› protestoetti. "TEKEL ‹flçisi Yaln›z De¤ildir"ve "Sa¤l›k Hakk›m›z Özellefltirilemez"pankart›n›n aç›ld›¤› eylemde,TÜPRAfi'›n sat›fl›n›n durdurulmas›-na da de¤inildi.Direnifle Ankara’da bir baflkadestek eylemi de Al›nteri, BDSP,EKD, ESP, HÖC, Kald›raç ve Partizantaraf›ndan 3 fiubat günü yap›ld›.Kolej Ziraat Bankas› önünde “TE-KEL ‹flçisi Yaln›z De¤ildir” pankart›aç›larak Özellefltirme ‹daresi önüneyap›lan yürüyüflte, HÖC üyeleri“TEKEL’i De¤il F Tipi HapishaneleriKapat›n”, “Emekçiyiz Hakl›y›zKazanaca¤›z” dövizleri tafl›d›.Özellefltirme ‹daresi önünde grupad›na konuflan Nazl›gül Aktafl, halk›nbirli¤ine de¤inerek, “Büyük direnifller,toplumun tüm kesimlerininbirlikte mücadelesi ile zafere dönüflmüfltür.Devrimci, demokrat tüm kesimlerTEKEL iflçileriyle dayan›flmay›büyütmelidir” diye konufltu.‹zmir’de Ege Temel Haklar taraf›ndan8 fiubat günü AKP Çi¤li ‹lçebinas› önünde yap›lan eylemlekapatma karar› protesto edildi.Samsun’da ise, 2 fiubat günüTEKEL iflçileri AKP Merkez ‹lçebinas› önünde özellefltirme politikalar›n›protesto ettiler. Irmak TEKELve Ball›ca Sigara Fabrikas› iflçilerininyo¤un olarak kat›ld›¤› eylemde,Adana Temel Haklar yine iflçilerin yan›ndaiflçilerin yolu trafi¤e kapatma giriflimisendikac›lar ve polis taraf›ndanengellendi.Hatay’da 4 fiubat günü yap›-lan destek eylemi DDSB, DGH,BDSP, ESP ile HÖC Temsilcili¤itaraf›ndan düzenlendi. Ulus Meydan›'ndayap›lan eylemde, ortakimzal› "Emperyalist Politikalara‹zin Verme, TEKEL ‹flçisi Yaln›zDe¤ildir" pankart› aç›ld›. Kitle ad›-na konuflan Abdullah Lif, “Sonunakadar TEKEL iflçisinin yan›nda olaca¤›z"fleklinde konufltu.Dersim’de de, Temel Haklar’›nda içinde yerald›¤› DKÖ ve sendikalar7 fiubat günü postane önündeaç›klama yapt›. Tüm Bel-Sen TemsilcisiMazlum Do¤an’›n yapt›¤›konuflman›n ard›ndan Malatya,Adana, Ad›yaman TEKEL iflçilerinedayan›flma faks› gönderildi.Balatç›k Tütün ‹flçileriSendikac›lar›n ve PolisinBarikatlar›n› Aflt›2 fiubat günü ‹zmir-Çi¤li/Balatç›k’tabulunan TEKEL Yaprak Tütün‹flletmesi iflçileri de eylemdeydi.Fabrika önünde bafllayan yürüyüfl;“IMF’nin ‹tleri Satt›rmay›z K‹T’leri,‹flçiyiz Hakl›y›z Kazanaca¤›z,TEKEL’e Uzanan Eller K›r›ls›n,Malatya Adana Kapat›lamaz, ‹flçilerBirleflin ‹ktidara Yerleflin” sloganlar›eflli¤inde ve yo¤un polis kuflatmas›alt›nda 1 kilometre sürdü.Sendikac›lar›n polisin talimatlar›n›ikiletmedi¤i görülen yürüyüfleEge Temel Haklar üyeleri de “TE-KEL ‹flçisi Yaln›z De¤ildir” pankart›ylakat›ld›.Yürüyüfle yol boyunca di¤er TE-KEL depolar›nda çal›flan iflçiler dekat›l›rken, Çanakkale Karayolu’nagelindi¤inde iflçilerin önü sendikayöneticilerinin ve polisin kurdu¤ubarikatla kesildi. Türk-‹fl BölgeSekreteri Mustafa Kundakç› iflçilere,sanki sald›r› onlar›n d›fl›ndaym›flgibi “teflekkür” ederek eylemi bitirmekistediler. Sendikac›lar›n konuflmalar›n›nard›ndan, “ayn› yoldangeri dönece¤iz” anonsuna, iflçilerBalatç›k TEKELiflçisi barikatlar›aflarak yürüdü“‹leri, ileri, ileri” diyerek cevap verdilerve ön saflara yüklendiler. Bununüzerine sendika bürokrasisindengüç alan çevik kuvvet panzerlerleyolu kapatt›. ‹flçiler “Pasif Eylem‹stemiyoruz” diye ba¤›rarak barikatayüklenmeye devam etti. ‹flçilerinsendikac›lar›n da yakas›na yap›flt›¤›görülürken, sendikac›lar›nikna çabalar› sonuç vermedi ve öncesendikac›lar›n barikat›, ard›ndan“‹flçiyiz Hakl›y›z Kazanaca¤›z” sloganlar›ile polis barikat› afl›ld›.‹flçiler bir süre Çanakkale Karayolu’ndayürüdükten sonra, kendiiradeleri ile belirledikleri baflka birgüzergahtan yine bir kilometre dahayürüyerek fabrikaya döndüler.Ad›yaman’da EngellemeAd›yaman Temel Haklar’›nAd›yaman TEKEL iflçilerini desteklemekiçin fabrikay› ziyaretleri ise,polis ve sendikac›lar taraf›ndan engellendi.Dernek üyeleri, fabrikaya girmelerininhemen ard›ndan, özel güvenlikve Tek G›da-‹fl Sendikas› Ad›yamanfiubesi Baflkan›’n›n, “deste¤eteflekkür ettikleri, ancak TemelHaklar’› içeri alamayacaklar›” yönündekitavr› ile karfl›laflt›lar.‹flçilerin “ziyaretçilerimiz içerial›nmazsa biz de girmeyiz” deste¤inekarfl›n, sendika bu tavr›nda ›sraredince, bunun nedeni soruldu. Cevapbeklendi¤i gibiydi, direniflingüçlenmesinden korkan “yukar›-dan” yani polis taraf›ndan uyar›lm›fllard›.Ad›yaman Temel Haklardirenifle deste¤e devam edecekleriaç›klamas› yaparken, böyle bir sendikac›l›kanlay›fl›n›n hangi mücadeleyinereye kadar verece¤i kimseiçin s›r olmasa gerek.1712 fiubat 2006 / 39


KARMEZ iflçisi Kazanacak!Sefalet koflullar›nda çal›flt›r›lmalar› karfl›s›nda sendikalaflt›lar.Patronun cevab›, son y›llarda tüm benzer örneklerdekigibi oldu: Sendikaya üye olan 55 iflçi iflten at›ld›.fiimdi fabrika önüne ast›klar› ‘Bu ‹fl Yerinde GrevVar’ pankart› alt›nda direniyorlar.Manisa’n›n Turgutlu ‹lçesi’ndebir direnifl sürüyor; KARMEZ G›daFabrikas›’nda. Onlar›n direnifli, örnekleriher gün her yerde yaflanangerekçelere dayan›yor. Sendikalaflt›klar›için iflten at›lmalar›, sendikalhaklar›n›n tan›nmamas›. Yasalardabu haklar› var, ancak iktidar, devletingüvenlik güçleri ve patron kolkolabu hakk› yokediyorlar.16 Aral›k 2005’te bafllayan grevin50. günü, Ege Temel Haklarüyeleri ile birlikte ziyaret ettik iflçileri.Küçük bir ilçede ve seslerininbilinçli bir flekilde k›s›lmak istendi-¤i bir ortamda 3 fiubat günü gerçeklefltirdi¤imizbu ziyaret kuflkusuzonlara güç ve moral olmufltu.Fabrikada 90’› iflçi 120 kiflininçal›flt›¤›n› söyleyen Cumali C›vg›nisimli iflçi süreci flöyle anlatt›:“1,5 y›l önce hiçbirimiz sendikal›de¤ildik. 90 iflçiden 55’i Tek G›da‹fl Sendikas›’na üye olduk ve yetkiald›k. Elbette KARMEZ sendikal›iflçi istemiyordu. Bu nedenle son birbuçuk y›lda sürekli bir bask› vard›.Sendikadan ayr›lmam›z için birçokarkadafl›m›za para teklif edildi, tehditedildik. Bask›lara dayanamayarakiflten ayr›lanlar oldu. Fabrikamüdürü sürekli hakaret ediyor, istedi¤imgibi iflçi ç›kart›r›m diyordu.KARMEZ G›da’da çal›flanlar›n hemenhepsi burada, Turgutlu’da oturuyor.‹flten ç›kar›lmalardan sonratafleron firma Turgutlu’dan insanlartoplayarak bizim yerimize elemanalmaya bafllad›. Sendikalaflma olmadanönce tafleron firma yoktu.Biz de greve bafllad›k. Sendikal haklar›m›z›ve iflimizi geri istiyoruz,üzerimizdeki bask›lar›n kalkmas›n›istiyoruz. 13 arkadafl 4’er kifli dönüflümlüolarak fabrika önünde grevimizisürdürüyoruz.”Sendikaya üye olan 55 iflçinintümü iflten at›lm›fl durumda.23’ünün davas› Yarg›tay’da sürüyor.19 iflçi tehdit ve rüflvetle direnifltenuzaklaflt›r›lm›fl.Grev çad›r› kurmalar›n›n yasakland›¤›n›ve so¤u¤a karfl› minibüsükulland›klar›n› belirten MünirKorkmaz, en büyük sorunun grevera¤men üretimin devam ediyor olmas›n›gösteriyor. ‹flçilerin 12 saat,bazen de 16-18 saat asgari ücretleçal›flt›r›ld›klar›n› söyleyen Korkmaz,di¤er iflçileri kastederek,“Grevimizle birlikte flimdi onlar›zorlam›yorlar. Bizim sayemizde rahatediyorlar” diyor.Tafleron iflçilerin de hepsi tan›-d›klar› insanlar, “Onlara da bir fleydiyemiyoruz. ‹flsizlik var. Ayr›cakorkuyorlar” diye söze giriyorMükremin Özbak›r isimli direniflçiiflçi. Münir Korkmaz ise bir akrabas›n›nda tafleron olarak çal›flt›¤›n›belirterek, “Tafleron oldu¤u için selambile vermiyor art›k” sözleriyle,patronlar›n iflçileri birbirine düflmanlaflt›rmapolitikas›n›n küçük birörne¤ini veriyor. Cumali C›vg›n,KARMEZ’in en büyük fabrikas›n›nAlmanya’da oldu¤unu, orada da kaçakiflçi çal›flt›rd›klar›n› ekliyor.Taner Y›lmaz da yasal haklar›olan grevi etkisizlefltirmek için konulanyasaklar› anlat›yor: “Çad›rkuram›yoruz. 4 kifliden fazla bekleyemiyoruz.Sendikayla da konufltuk.Onlar da daha fazlas›n›n yasak oldu¤unusöylüyorlar. Ama yasak olmas›nara¤men fabrikada tafleroniflçi çal›flt›r›l›yor. Sendika ‘yasakama adamlar çal›flt›r›yor iflte’ diyor.Engeller kalksa kazan›r›z.”Taner Y›lmaz bas›n›n tutumunada dikkat çekiyor: “Biz burada hakk›m›ziçin direniyoruz. Gazete patronlar›bizi kötü, kavgac›, teröristdiye yans›t›yor. Bu yüzden de bir çekincevar. Mesela grevde oldu¤umiçin babam bana k›z›yor.”Bu esnada Ege Temel Haklarüyeleri, tecrit edilmek, yaln›zlaflt›-r›lmak istenen iflçilere destek içinyanlar›nda olacaklar›n›, 5 fiubat günüyine ve daha kalabal›k geleceklerinibelirtince, iflçiler seviniyor.Nitekim, Temel Haklar üyeleri sözlerinitutuyorlar ve 5 fiubat günü yenidenTurgutlu’ya ulafl›yorlar. ‹flçileronlar› sloganlar ve alk›fllarla karfl›l›yor.Elbette karfl›layan baflkalar›da oluyor. Jandarma, kimlik sormavb. keyfi dayatmalarla direnifle deste¤iengellemek istiyor. Ancak derneküyelerinin kararl› tutumu karfl›-s›nda geri ad›m at›yorlar. Derneküyeleri, desteklerinin sürece¤ini ifadeettikleri ziyareti bitirirken, iflçileronlar› “‹flçiyiz Hakl›y›z Kazanaca-¤›z” sloganlar› ile u¤urluyorlar.Direnifli k›rma yöntemlerindenbiri de rüflvet teklifi. Fabrika müdürüiflçileri tek tek ça¤›rarak para teklifindebulunuyor. “Tabi kabul etmedik”diyor Taner Y›lmaz. MükreminÖzbak›r’›n “en çok bana teklifettiler, yedi milyar” sözleri, gülüflmelereneden oluyor; Cumali C›vg›n,“Tabii sana vereceklerinin çokfazlas›n› kazanacaklar” diye aç›kl›kgetiriyor bu duruma. Çünkü, ifltenç›kar›lan iflçilerin tümü alan›ndausta olan iflçiler. Direnifli k›rarakkendi flartlar›nda yeniden çal›flt›rmahesab› da buradan kaynaklan›yor.Direniflin ne zamana kadar sürece¤isorumuza ise, iflçilerinin tümünündüflüncesini yans›tan MükreminÖzbak›r’›n cevab› net: “Sonunakadar var›z. Sendikal haklar›-m›z› almak istiyoruz.”Taner Y›lmaz ise, sendikan›nkendi bilgileri d›fl›nda anlaflma yapmaolas›l›¤›na ihtimal vermek istemedi¤iniekliyor sorumuz üzerine.Turgutlu ‹lçesi’nde, üzerlerindekibask›ya, tecrit edilmelerine karfl›n,Karmez iflçileri direnmeye devamediyorlar.1812 fiubat 2006 / 39


“Sana sevgi, sana sayg›, sana bin selam”Merhaba Serdar!Hat›rlars›n, Amerikal›katiller y›llarönce mazlum Irakhalk›n› yinebombal›yorlard›.Ad›na da“Körfez Savafl›”dediler, sene1991’di. Oysa ne savafl›,basbaya¤› katliamd›.“Duyulur da durmakolur mu?” demifl halk›-m›z. Biz de durmad›k vegücümüz yetti¤ince vurduk.Vurduk emperyalistkatillerin yüzüne öfkemizi.Hem de öyle birvurduk ki, gazeteler“Amerika, Irak’tan çokTürkiye’de zayiat verdi”diye yazd›lar. Ki zayiatverdikleri yerlerden biride, Adana’yd›. Yani seninhalk›n h›nc› olupemperyalistlere vurdu-¤un yer. Yani senin bunedenle tutsak düfltü¤ünyerdi...Hat›rlars›n, bizim birmarfl›m›z vard›, yine var ve daimadilimizdedir. Bazen “Cesaret” diyean›lsa da, bizim için ad› hep SDBMarfl› oldu: “At›ld›k kavgaya yürüyoruzen önde / devrim bayra¤›m›zellerimizde” diye bafllay›p devameder: “Cesaret, cesaret, daha fazlacesaret”! Ki dün ve bugün, emperyalizmevurman›n yegane yolu budur.Ve biz hep daha fazla cesaretlevurduk emperyalizme. Ol sebeptenkara listelerindeyiz ve ad›m›z› and›kçakorkular› büyür...Hat›rlars›n, bizim bir fliar›m›zvard›: “Daha h›zl› koflmal›y›z!”Böyle demiflti umudumuzun rehberive biz ard›ndan kofltuk hep. Devriminyolu üzerindeki bütün statükolar›parçalay›p hep daha çok ve hepdaha fazla örgütlenmek anlam›nagelir bu fliar›m›z›n anlatt›klar›. Vebizim mekan›m›z›n son befl y›l›ndadaha h›zl› koflman›n ad› ve anlam›Fidan olmakt›r. Ki topra¤› örgütlemekiçin umut ya¤murunda birdamla olduk iflte Serdarca...Hat›rlars›n bizim bir hedefimizvard›: “Yeni insan!” Kapitalizminbulafl›¤›n› tafl›yan “eski” insan›nreddi ve alternatifi olarak küllerindenyeniden do¤an insand› bu. Sonuçalan ve sonuç almak için sadeceelinden geleni yapan de¤il, elindengelmeyeni de getirten insand› hedefimiz.Ve bazen sonuç almak, Çank›r›’n›nkar alt›ndaki topra¤›nda birkardelen olmakt›r...Yani diyorum ki serdengeçtiSDB’li Serdar’›m, hani diyordun yabafllarken “f›rlatt›m oku” diye, yinehedefini buldun ve vurdun! fiimdilikzaiyatlar›n›n fark›nda de¤illerFatma Koyup›nar Kaç›r›ld›Ölüm Orucu direniflçisi Fatma Koyup›nar, 8 fiubat günüsaat 14.00 civar›nda Gebze M Tipi Hapishanesi'ndenzorla kaç›r›larak Gebze Devlet Hastanesi’ne götürüldü.Koyup›nar’›n zorla kaç›r›lmas›na iliflkin ayn› gün biraç›klama yapan TAYAD’l› Aileler, k›sa süre önce ayn›ölüm orucu ekibinde yeralan Serdar Demirel’in de hapishaneidaresinin zorbal›¤›yla hastaneye kaç›r›ld›¤›n› vehastanede “zorla t›bbi müdahale” iflkencesi ile önce haf›-zas›n›n yokedildi¤ini, ard›ndan katledildi¤ini hat›rlatarak,“bugün ayn› zorbal›¤›n, ayn› iflkencenin Fatma Koyup›-nar’a uygulanmak istendi¤ini” belirttiler. TAYAD’l› Aileler’inaç›klamas›nda daha sonra flöyle denildi:ama yar›n, onlar için çok geç olacak.Çünkü yeni insanlar do¤uyorküllerimizden...Sana sevgi, sana sayg›, sana binselam bizim adam, sana bin selam!“... Sen yenilmez flövalyesi susuzlu¤umuzunSen bir alev gibi yanmakta devamedeceksin...”Ellerine bak!Ne müthifl ve kudretliDe¤di¤i yerde nice yang›nDokundu¤u yeri devrim yapar...Ellerin, halk›n umuduYaparken yap›lmas› gerekeni...Ellerin, adaletin yumru¤uY›karken y›k›lmas› gerekeni...Ellerin Serdar’›n elleridirYak›p y›karken zincirleri...Sen de ellerine bak dostum. Nemüthifl, ne kudretliler de¤il mi.Umutlu insan elleri böyledir; kiumutsuzsa bir insan, ellerinin kudretindende bihaberdir. Oysa emperyalizminyüksek teknolojili cümlesofistike silahlar›, halk›n kudretlielleri karfl›s›nda çaresizdir. Ve belkiflimdi flöyle demek gerekir:Befl parma¤›n bir olmayan halininBir olan halidir halk›n yumru¤uVe bir kez s›k›l›nca, ard› devrimdir...“AKP ‹ktidar› 121 ölümü, yüzlerce sakatlanmay›yoksaymaya çal›flt›¤› gibi, zorla müdahaleiflkencesiyle de tutsaklara teslimiyeti dayat›yor.F Tipleri’nin karanl›k hücreleri ile teslimalamad›¤› tutsaklar› y›llard›r Nazi yöntemlerine baflvurarakteslim almaya çal›fl›yor. AKP iktidar› zorla müdahaleninart›k “ölüm” demek oldu¤unu bile bile bunu onayl›yor.Tecrit, 6. y›l›nda direnen tutsaklar› teslim alamad›. Zorlamüdahale iflkencesinden medet umanlar, en baflta bugerçe¤i kabul etmek zorundad›rlar. AKP iktidar› tecritia¤›rlaflt›rmaktan, bunun gibi Nazi yöntemlerine baflvurmaktanderhal vazgeçmelidir.Fatma Koyup›nar’›n zorla hastaneye kaç›r›lmas›ndanve yaflam›ndan baflta AKP iktidar› olmak üzere tecrite destekverenler sorumlu olacakt›r.”1912 fiubat 2006 / 39


Faruk’un, Serdar’›n bayra¤› Fatma Koyup›nar’da:‘Onur, ölümden üstündür!’Fidan Kalflen Ölüm OrucuEkibiÜç yoldafl, üç Cepheli, üç tutsak, 9May›s 2005’te, direniflin ilk flehitlerindenFidan Kalflen’in ad›n› alan 12.Ölüm Orucu Ekibi’nde al›n bantlar›n›ba¤lad›lar. 6. y›l›ndaki direniflin buaflamas›nda bayra¤› onlar tafl›yacaklard›.Ekipten önce Faruk Kad›o¤lu,ard›ndan Serdar Demirel flehit düfltüler.Halen Gebze Hapishanesi’ndebulunan Fatma Koyup›nar ise, açl›¤›nkoynundaki yürüyüflünü yaklafl›k 300gündür inançla, kararl›l›kla sürdürüyor.Masala’n›n flubat say›s› için FatmaKoyup›nar’la yap›lan röportajdan birbölümü okurlar›m›za sunuyoruz:Özgürüm. ÇÜNKÜ; beynimözgür. Dünyadaki en özgür insan, herkoflul alt›nda kendi iradesini kullanabilen,düflünce ve inançlar›n› savunabilen,sonuna kadar diyebilendünyadaki en özgür insan,her koflul alt›nda kendiiradesini kullanabilen, düflünceve inançlar›n› savunabilen,sonuna kadar diyebileninsand›r. Ben de bunuyapabildi¤im için özgürüm.insand›r. Ben de bunu yapabildi¤imiçin özgürüm.Mutluyum. ÇÜN-KÜ; inand›¤›m gibi yafl›-yorum.Gücümü tarihten al›yorum.ÇÜNKÜ; bask›n›n,zulmün oldu¤u her yerde,her tarihte, mutlaka insanl›kad›na baflkald›ranlar daolmufltur ve olacakt›r. Gerekdünya <strong>halklar›n</strong>›n tarihi,gerek Anadolu tarihi bununsay›s›z örnekleriyle doludur.Ve bizim tarihimiz,Mahirler’den bugüne engörkemli örne¤idir. Ezenleroldukça direnenler hep olacakt›r.Bu bilimin de¤iflmez yasas›d›r..Ben de gücümü Spartaküsler’den,Bedreddinler’den, Pir Sultanlar’dan,Mahirler’den, Sabolar’dan, Fidanlar’dan,can ortaklar›m Faruk ve Serdarlar’danal›yorum.“Karay›lan der ki harbe oturak”;ve ben de “harbe oturak” dedim.ÇÜNKÜ; vatan›m iflgal alt›nda. Karay›lanFrans›zlar’› görmüfltü karfl›-s›nda, bugün emperyalizm ve uflaklar›gerçek yüzlerini göstermedenvatan›m›n dörtbir yan›n› iflgal etmifldurumdalar. Vatan namustur. Karay›lan’danöyle bildik, öyle ö¤rendik.Antep, Marafl, Uflak, ‹zmir, Kürdistan...benim vatan›m. Vatan›m iflgalalt›ndayken tek yol, Karay›lan’danö¤rendi¤imizce “harbe oturmak”t›r.Ben de harbe oturdum.Korkmamal›y›z. ÇÜNKÜ;korku insan› küçültür. Elini, kolunuba¤lar. Elbette korku da insani birduygudur. Ancak korku yapacaklar›-m›z önünde engel olmaya bafllad›-¤›nda küçülmeye bafllar›z. Halk›m›-z›n çok güzel bir sözü vard›r: “Korkununecele faydas› yok” diye... Elbettekadercilikten söz etmiyorum...Ancak, korku insan› çaresizlefltirir,iradesini zay›flat›r. ‹nsan bilmedi¤i,tan›mad›¤› fleylerden korkar. Tan›-2012 fiubat 2006 / 39d›kça, ö¤rendikçe korkmamas› gerekti¤ininde fark›na var›r. ‹flte“ABD y›k›lmaz” diyenler, emperyalizmingücüne tapanlar korkarlarve korktuklar› için de yapt›klar› s›-n›rl›d›r. As›l olarak kendi güçlerinin,daha do¤rusu halk›n gücünün fark›ndade¤illerdir... Evet, korkmamal›-y›z. ÇÜNKÜ; xxxxxxx xxxxx...Korkmam›z gereken ise inançlar›m›-za, de¤erlerimize zarar getirmektir.Bizim korkumuz bu olur.Bencillik, çirkinliktir. ÇÜN-KÜ; insan paylaflt›kça insanlafl›r. Vegüzelleflir. ‹nsan sosyal bir varl›kt›r.“Ben” diyen bir insan, sadece ve sadecekendini düflünür. ‹nsan olmaktanuzaklafl›r, çirkinleflir. ÇÜNKÜ;bencillik insan›n do¤as›na da ayk›r›-d›r. ‹nsano¤lu varoldu¤undan bu yana,birlikte üretmifl, birlikte yaratm›fl,birlikte paylaflm›flt›r. Bencil isepaylaflmayand›r. Paylaflmayan iseçirkindir.Devrimci umutlu insand›r. Karamsarl›kla,y›lg›n teorilerle iflimizyok bizim. ÇÜNKÜ; devrimcininkendisi umuttur. Yaflam›, dünyay›çözümlemifl, nereden gelip nereyegidece¤ini bilen insand›r. Bu yüzdenkaramsarl›kla, y›lg›n teorilerle iflimizyok. Biz umut olmaya ve umutluolmaya devam edece¤iz.Yaflamay› seviyorum. ÇÜN-KÜ; yaflamak çok güzel. Ancak biryaflam nedenin varsa. Ve benim binlerceyaflama nedenim var. ‹nsan›namac› olunca yaflamak güzel, sevilesi,anlaml›. Benim de amaçlar›m var,inançlar›m var. Bunlar› gerçeklefltirmekiçin yaflamay› seviyorum.Onur, ölümden üstündür.ÇÜNKÜ; insan onuruyla insand›r.Bir devrimci, dahas› bir insan içinonursuz bir yaflam ölümden beterdir.‹nsana “onur ya da ölüm” tercihi dayat›ld›¤›nda,onursuz yaflamaktansaölmeyi tercih ederiz. Ve bizlere alt›y›ld›r onurumuz olan, bizi B‹Z yapankimli¤imizden, düflünce ve


inançlar›m›zdan taviz vermemiz dayat›l›yor.Bunun için diri diri yak›ld›k.Y›llard›r hücrelerde, tecritte insans›zyaflat›l›yoruz. Ancak biz onurutercih ediyoruz. fiehitlerimiz, sürendireniflimiz bunun kan›t›d›r. Binlerceyaflama nedenim varken, onurumüstün geliyor. xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx.Unutulmayaca¤›z. ÇÜN-KÜ; halklar›m›z›n belle¤i güçlüdür.Halk için savaflan, vatan için ölen insanlarunutulmazlar. xxxxxx xxxxxxxxxxxxxxxxxxxx xxxxxxx xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx Tanr›lardanatefli çalan Promete’den DemirciKawa’ya, Bedreddinler’e Baba ‹shaklar’a,Pir Sultanlar’a nas›l unutulmam›fllarsa,biz de unutulmayaca-¤›z.‹nsanlar› seviyorum. ÇÜN-KÜ; devrimcilik insanlar› sevmeklebafllar. Tan›d›kça, insan›n erdemlerinigördükçe ve insanlar bana emekharcad›kça, ben onlara emek verdikçedaha da çok sevdim.. ÇÜNKÜ;sevginin temeli emektir. Ben de dahainsanca bir yaflam için, insanlar›n dahaiyi yaflamas›, daha mutlu olmas›için savaflt›m, savafl›yorum. Emekverdim, veriyorum. Ve bu eme¤imesahip ç›k›yorum. ‹nsanlar›m böyleyaflas›n istemiyorum. Halk›m, dilinikullanabilsin, çal›flan karfl›l›¤›n› alabilsinistiyorum. K›sacas›, sömürüsüzbir dünya istiyorum. Bu sömürüyeneden olanlardan nefret ediyorum.Tekellerden, Bushlar’dan, holdinglerden,Sabanc›lar’dan, Koçlar’dan,Tayyipler’den, insanlara sömürüve zulmü getirdikleri için nefretediyorum.Sevgili Masala Dergisi, asl›ndatüm ÇÜNKÜ’lerinizin tek bir cevab›var. Marksist-Leninist olan, devrimciolan insan, insanlar› sever, özgürdür,mutludur, gücünü tarihten al›r,umutludur, korkmaz, bencil de¤ildir,yaflam› sever, onurludur ve asla unutulmaz.‹flin s›rr› derginizin isminde...Hepinize en içten sevgi ve selamlar›m›gönderiyorum.Ölüm Orucu 6. Y›l›nda Sürüyor‘Serdar’›n ahde vefas› örnek olacak!’Halen ölüm orucundaki tutsaklar: Fatma Koyup›narDirenifli bafl›ndan bu yana, yani tam 5 y›l, 5 ayd›r KES‹NT‹S‹Zsürdüren DHKP-C tutsaklar›ndan Koyup›nar, 9 May›s 2005’tenbu yana Gebze Hapishanesi’nde ölüm orucunda. Serpil CabadanGebze M Tipi Hapishanesi'nde tutuklu Cabadan, TKEP/L davas›ndanve 26 Haziran 2005‘de bafllad› ölüm orucuna. Mahir Ertu¤rul Zevkliler ve Tahsin Mert‹CCB AF‹D-Sofu davas›ndan tutuklanan ve dört y›ld›r F Tipihapishanelerde olan Mahir Ertu¤rul Zevkliler ve Tahsin Mert, 1Haziran’da süresiz açl›k grevine bafllad›lar. K›r›klar F Tipi’ndebulunan iki islamc› tutsak, eylemlerinin ilerleyen günlerinde 21Ekim’de zorla hastaneye götürüldüler. Eylemlerini ölüm orucuolarak sürdüren Zevkliler ve Mert, flu an 280’li günlerdeler.Eyleme “S›rf fikirleri u¤runa 119 insan ölmüfl durumda. Bu insanlar-neredeyse- gözümüzün önünde ölüyorlar. Ayn› flartlar›paylaflt›¤›m›z insanlar bizim için (de) ölürlerken sessiz kalmam›-z›n ahlaks›zl›k olaca¤›n› düflünüyoruz” diyerek bafllayan iki tutsak,Serdar Demirel’in flehit düflmesi üzerine, K›r›klar F Tipi’ndekiCepheli tutsaklara gönderdikleri mektupta, “Serdar’›n ahdevefas› örnek olacak” diyorlar ve “baflsa¤l›¤›” dilemiyor, “kutluolsun” diyorlar. Yanl›fl soru: “Ölüm Orucunda kaç kifli var?” Do¤ru soru: “Daha geride kaç tutsak var?”TAYAD’l›lar›n Ankara’da yapt›klar› görüflmelerde baz› milletvekilleri,DKÖ yöneticileri flu soruyu sordular: “Ölüm Orucundakaç kifli var?”Oysa bu yanl›fl bir sorudur.Hapishaneleri katliam, tecrit ve yalanla yöneten Adalet Bakanl›¤›,19 Aral›k Katliam›’ndan bu yana tecrit sorununu gizlemekiçin “ölüm orucundakiler flu kadar azald›”, “zaten ölümorucunda üç befl kifli var” demagojisine sar›lm›flt›r.Tecrit sorununun varl›¤›n›n kan›t› 121 ölümdür.Tecrit sorununun varl›¤›n›n kan›t›, 5 y›l 5 ayd›r her an, her saniye,tutsaklar›n tecrite karfl› ölümü göze alan bir direnifl içindeolmalar›d›r.Bir sorun için bir tek kiflinin bile ölüme yürüyor olmas›, o sorununvahimli¤ini, yak›c›l›¤›n› göstermeye yeter. ‹nsan yaflam›-na sahip ç›kanlar, insana de¤er verenler, rakamlara bakmazlar;“B‹R TEK ‹NSAN B‹LE” olsa... düflüncesiyle hareket ederler.Daha geride tecrit hücrelerinde yüzlerce tutsak var. Tecritsona erdirilinceye kadar tutsaklar direnmeye devam edecek.Dikkate al›nacak tek gerçek budur.2112 fiubat 2006 / 39


TecritFiziki, psikolojiketki ve sonuçlar›Tecrit hücrelerinin fiziki, psikolojiketkilerini aktard›¤›m›z yaz› dizimizinilk bölümünde “kendikendine konuflan”, “intihara kalk›flan”,“cam› yumruklay›p ‘insanhücreye s›¤ar m›’ diye ba¤›ran”örneklere ve tecritin fiziki etkilerineyer vermifltik.Tecritin yaratt›¤› tahribat›n örneklerinedevam ediyoruz.(Kaynak: Tecrit: Yaflayanlar Anlat›yor,Boran Yay›nlar›)2Tecrit hastal›k üretiyorTecritin yol açt›¤›psikosomatik bozukluklarTecritin fiziki etkilerini üç bafll›kalt›nda toplam›fl, bunlar›; Kas-iskeleta¤r›lar›, Göz Bozuklu¤u ve PsikosomatikRahats›zl›klar olarak s›-ralam›flt›k.Psikosomatik rahats›zl›klar fluflekillerde ortaya ç›kmaktad›r:a) Kulak Ç›nlamas›:Birçok tutsakta mevcut. K›sa süreli,gün içinde a盤a ç›kan ve birsüre sonra kaybolan çeflidi yayg›n.Daha az görüleni ise sürekli olan›.Kulakta sürekli bir sinyal sesi geliyorve kurtulmak imkans›z hale geliyor.Hapishane revirince verilenilaçlar›n ise, hiçbir etkisinin bulunmad›¤›n›dile getiriyor tutsaklar.“Kulak ç›nlamas› bafllayal› yaklafl›kolarak iki y›l oldu. Arada s›radaolan bir ç›nlama de¤il, gün boyudevam ediyor. Bazen kulaklar›m›kapat›yorum, ç›nlama sesi sankibeynimin içinden geliyor. Gerilimlive stresli oldu¤um zaman ç›nlamadozu daha da art›yor. Sol kula¤›mdaise daha fazla geliyor. Bazen öyleoluyor ki, sesleri anlamakta zorlukçekiyorum, okudu¤um yaz›lar› dahibazen çok geç alg›l›yorum. ‹laç kullan›yordum,malum hiçbir etkisiyok!” (M.D. isimli tutuklu)b) Kalp Çarp›nt›s› ve RitimBozuklu¤u:Kalbinizin delirdi¤i hissine kap›-l›yorsunuz. H›zlan›yor, yavafll›yor,bazen tüm bedeniniz koca bir kalpgibi at›yor san›yorsunuz. Bazen dekalbinize b›çaklar saplan›yor gibia¤r›lar hissediyorsunuz."... Kulak ç›nlamas›, sinirlilik,tahammülsüzlük vb. rahats›zl›klarvard›. Onlar› bir nebze de olsa hallettim.Zaman zaman oluyor. Yaz aylar›n›nas›l geçirdim bana sor. Çokzor oldu. Tecrit ve benim sinirli yap›mbirleflince ortaya kötü bir tabloç›k›yor. As›l rahats›zl›¤›m, kol veparmaklarda uyuflukluk ve s›z› var.Genellikle iflaret parma¤› ve ortaparmakta oluyor. Kalp bölgesindes›z› var. Ve zaman zaman da b›çakgibi saplan›yor ve beni kilitliyor. Oa¤r› geçene kadar k›m›ldayam›yorum.Sigaradan dedim ve sigaray›b›rakt›m. Ama de¤iflen bir fley yok.”(Ö.E. isimli tutuklu)c) Hipertansiyon:Bafl dönmesi ve kalp at›fl›nda düzensizlikolarak kendini gösteriyor."‹ki gündür akflamlar› önce bafl›mdönmeye bafll›yor, sonra birhalsizlik çöküyor. Bafl›m çok fliddetlidönüyor. Yata¤a uzan›yorum yinedurmuyor. Dün akflam baya¤› kötüoldum. Yine bafl›m dönmeye bafllad›.Yatt›m, dalmaya çal›fl›yorum, dalam›yorum.Az sersemlemeye bafllad›¤›manlarda bir titreme bafllad›.Bütün vücudum titremeye bafllad›.Hiç terlemeyen biriydim, su içindekald›m. Titreme elimde de¤il, durduram›yorum.Sanki titremenin merkezikalbimmifl gibi. Sanki kalbimtitriyor da vücudumu titretiyordu...Dedim, gidiyoruz galiba..."d) Nefes Darl›¤›:Havas›z kald›¤›n hissine kap›l›-yorsun. Ne kadar derin soluk al›rsanal havaya doyam›yorsun. Sankiyang›n olan bir ortamdas›n gibi yada kapal› bir kutudas›n ve oksijengittikçe azal›yor. Burun t›kal›, bo-¤az kuru, ci¤erler ise eski bir süngergibi hissi oluyor. Bazen soyunursanrahatlayaca¤›n hissine kap›l›yorsun.Bunun da bir faydas› olmuyor.e) Cilt Hastal›klar›:Bu da farkl› flekillerde gösterebiliyorkendini. Küçük küçük k›rm›z›benekler ç›kabiliyor vücutta. Doktorlar,s›k›nt› ve stresten kaynakl›,k›lcal damarlar patlad›¤› için olufltu¤unusöylüyor. Yine, örne¤in ilginçtirtürkü-marfl söyledikten ya daba¤›rarak konufltuktan sonra vücuttak›rm›z› lekeler ç›k›yor, kafl›nt›bafll›yor... Yayg›n bir di¤er cilt hastal›¤›da ellerde görülen egzama."F tiplerinde belli bir süre sonravücutta k›zarmalar, kafl›nt›lar bafllad›.S›cak suyun alt›na girememe,güneflin karfl›s›nda duramama, s›-cak içecek alamama gibi alerjikfleyler yafland›. Ciltte yaralar olufltu.Bir çok arkadaflta benzer fleyleryaflan›yordu. Uzun bir süre böyledevam etti. Revirde ciddi teflhis koyulmadanverilen ilaçlar ile sorundaha da büyüdü. Terleme an›nda yada havas›z ortamda da benzer fleylerart›yordu. Örne¤in ring ile yap›-lan yolculuklar tam iflkenceye dönüyordu."(S.K. isimli tutuklu)f) Bafl A¤r›s›:Çeflitli bafl a¤r›lar› var. Gün boyusüren fliddetli olmayan, süreklili-¤iyle rahats›z eden, ifl yapmay› engelleyena¤r›lar; enseden bafllay›pyay›lan, gerginlikle beraber bafllayanfliddetli a¤r›lar; migren..."Bafl a¤r›s›n›n normal seyri, d›-flar›dayken ayda birdi. Burada isekimi zaman haftada iki defa, kimizaman iki haftada bir oluyor. Yanidaha da ilerledi. Rahats›zl›k ilerledikçeilaca yüklendim. Bu da rahat-2212 fiubat 2006 / 39


s›zl›¤›n seyrini de¤ifltirdi, tam birk›s›r döngü halini ald›. Ne zamanbafllayaca¤› belli olmuyor. Stres,moral bozuklu¤u, hava de¤iflikli¤ivs. a¤r›y› tetikleyen nedenler, amabunlardan ba¤›ms›z da olabiliyor.A¤r›n›n bafllang›c›nda, bafl›m tamamena¤r›yor. ‹fltahs›zl›k oluyor. A¤r›fliddetlendi¤inde o gün yedi¤im herfleyi kusuyorum.Bafllang›çta bafl›m›n her yan›a¤r›yorken, a¤r› sürekli olarak fliddetlenerekart›yor. Sonras›nda tüma¤r› bafl›m›n bir taraf›nda (flaka-¤›mda) toplan›yor. Kusmalar bu s›-rada oluyor. Bu esnada ›fl›¤a, sesekarfl› duyarl›l›k oluyor. Afl›r› asabiyetoluyor. Normal zamanda gülüpgeçti¤im fleylere bu esnada tahammüledememe durumu gelifliyor. D›-flar›dayken a¤r›n›n süresi 3-5, enfazla 7 saatti. Burada ise artarak devamediyor. Genelde 10-12 saat sürüyor.En son bir buçuk güne ç›km›flt›..."(C.B. isimli tutuklu)"A¤r›lar, ense kökünden öncehafif hafif bafll›yor. Böyle bafllad›-¤›nda, o günün bafla¤r›s›yla geçece¤inive fliddetlenece¤ini anl›yorum.Bu hafif a¤r› yavafl yavafl fliddetlenmeyebafll›yor. Ve bir noktadansonra en üst boyuta ç›k›yor. Zatenen üst noktaya ç›kmadan geçmesimümkün olmuyor. ‹laç da faydaetmiyor. Ensedeki a¤r›, kafan›n arkas›ndantepesine do¤ru yay›l›yorve dayan›lmas› güç flekilde sürüyor.Ense kökündeki damarlar›n at›fl›n›hissediyorum beynimde. En fliddetlibölümü 1-2 saat sürüyor. A¤r› sonras›uyumak da zorlafl›yor." (K.G.isimli tutuklu)g) Mide Rahats›zl›klar›:D›flar›dan yiyecek al›nmamas›,yemeklerin kalitesizli¤i, diyet yapman›nzorlu¤u mide rahats›zl›klar›-n› alabildi¤ine art›rm›fl durumda.Gastrit flikayetlerinin yan›s›ra yaflananklasik a¤r› var. Bu rahats›zl›kgenellikle akflam üzeri bafll›yor ve02-03'e kadar sürüyor. Oldukça fliddetlibir a¤r›. K›vrand›r›yor ve kusturuyor."Akflam üzeri 6:30 gibi havaland›rmayaç›kt›m. Aniden midemde o“Daha da kötüye gidiyordu.Yan›na yaklafl›p konuflabilece¤imhiçbir koflulb›rakmad›. Kendisi deher geçen gün hücreyekapand›. Sürekli uyumaya,uyand›¤›nda kap›lar›çarpmaya, duvarlar› yumruklamayaküfretmeye,kendi kendine konuflup,gülmeye bafllad›.”a¤r› bafllad›. Hafif hafif, tabii giderekfliddetlendi. Bir fley yapamazhale geldim. Say›mdan sonra uzand›m.Ama a¤r› gittikçe fliddetlendi,yerimde duramad›m. Saat 10'a geliyordu,zile bast›m, gardiyanlar geldi.Midemin a¤r›d›¤›n› ve mide ilac›istedi¤imi söyledim. 10 dakikasonra geldiler ve revirde mide ilac›olmad›¤›n› söylediler. Karfl› hücremizdeayn› rahats›zl›¤› yaflayan arkadafltanistemelerini söyledim, Onlar,"baflka hücreden al›p veremeyiz"dediler. Israr ettim. 15 dakikasonra karfl› hücreden ilaçlar› al›pgetirdiler. Sonra da a¤r› devam etti.11'den sonra iyice fliddetlendi. Dayanam›yor,yürüyordum. Gece saat12 sonras› kustum. A¤r› devam etti.Gece 2,5'a kadar 3 kez kustum."(A.K. isimli tutuklu)h) Kol ve ParmaklardaUyuflukluk:Gün boyu süren ve özellikle parmakuçlar›nda yo¤unlaflan uyufluklukolabilece¤i gibi akflamlar› bafllayanveya belli bir zamana ba¤l› olmayantürleri de var."... Rahats›zl›¤›m gece yatarkenortaya ç›k›yor. Kolumda afl›r› flekildeuyuflma oluyor. Sanki, milyonlarcaböcek geziyor. Bazen ayaklar›mdada oluyor. Ve beni uyutmuyor.Ama hep yatarken oluyor. Yani yürürken,otururken böyle bir fley olmuyor."(S.Ö. isimli tutuklu)Beni ç›ld›rtmak istiyorlarG.C. isimli tutsak (Tekirda¤ 1No’lu F Tipi Hapishanesi), 19 Aral›kKatliam operasyonunda ald›¤›kurflun yaras› nedeniyle uzun sürehastanede kald›ktan sonra F Tipi’negötürüldü.Tecrit hücresinin üzerindeki ilketkisi, içine kapan›kl›k ve kurgularlakendini gösterdi. Kendi iste¤iyletek kiflilik hücrelere geçti. Kuflkusuz,bu onun iste¤i olsa dahi, onundurumundaki bir insan›n tekli hücrelerekonulmas›, göz göre göre rahats›zl›¤›n›derinlefltirmek anlam›nageliyordu. Nitekim öyle de oldu.Kurgular› derinleflti, halüsinasyonlargörmeye bafllad›. Çevresindekihücrelerde bulunan yoldafllar›n›nkendine ulaflmaya çal›flmas› ve üçkiflilik hücreye geçmesi yönündeki›srar› sonucu üçlülere geçti. Ancakbu, teklilere geçti¤i kadar kolay olmad›,açl›k grevine bafllamak zorundakald›."Beni ç›ld›rtmak istiyorlar. 24saat gözetliyorlard›. Üst mazgalabir alet koymufllard›. Onunla bak›-yorlard›. Hatta tuvalette bile gözetliyorlard›.Hep hakk›mda konufluyorlard›.Seslerini duyuyordum."Böyle diyordu üçlü hücreleregitti¤i ilk günlerde. Rahats›zl›¤›n›nboyutu aç›kt›. Ayn› hücrede kalm›flolan bir tutsak da durumunu flöyleanlat›yor;“Yan›m›za geldi¤inde sessizdi.Rahats›zl›¤›n› belli eden bir belirtiyok gibiydi. Ancak daha önceden deG'yi tan›d›¤›m için ondaki farkl›l›¤›aç›kça görebiliyordum. Eski canl›l›-¤›n› yitirmiflti. Hani "ruh gibi" deriz2312 fiubat 2006 / 39


1986’dan..2006’yaTAYAD 20.YILINDAKurakt› toprak gökyüzü karanl›kBizler suskun birer ana babayd›kEylül zindanlar›ndaki ça¤r›ylaUyand›k korkulu düflten uyand›kDirenifl boy att›kça zindanlardaDayand›k zülum kap›s›na dayand›kSes verdik evlatlar›n hayk›r›fl›naY›kt›k korku kalelerini y›kt›kTutsakl›k zinciri k›r›l›ncaya dekOmuz omuzayd›k yürek yüre¤eUmudumuz karanfillerimizleYürüyoruz meydanlar› inleterekRuhumuz ve bilincimiz sars›l›yordu.Yeni bir kimli¤e bürünürken, direnenlerin analar›,babalar›, yak›nlar› olarak onur ac›m›z›n önüne geçiyordu.Birbirimize daha iyi sar›l›yorduk.80’li y›llarda bu sözlerle ç›kt›k meydanlara, sokaklara.Görerek, yaflayarak bilinçlendik. 12 Eylül’le birlikteses verdik evlatlar›m›z›n hayk›r›fl›na. Y›kt›k korkukalelerini. Tutsaklara yönelik her sald›r›da direniflinön saflar›nda yer ald›k. Bedenlerimizi coplara, panzerleresiper ettik, iflkencelere maruz kald›k, tutukland›k.Evlatlar›m›zla birlikte biz de iflkenceyi, tutsakl›¤›, tecritiyaflad›k. Yafll›y›z demedik, hastay›z demedik;Mücadelede B‹Z de var›z dedik ve 20 y›l önce 3fiubat 1986’da ONURLU MEVZ‹M‹Z TAYAD’IKURDUK...20 y›ld›r süren kararl› mücadelemiz hep engellenmeyeçal›fl›ld›. Defalarca derne¤imiz bask›nlara u¤rad›,kapat›ld›. TAYAD’›n kap›s›na vurulan kilit yüreklere,bilinçlere vurulamad›, her ev, her mahalle, her sokakbir TAYAD oldu.12 Eylül’den bugüne yafll› bedenlerimizle cezaevikap›lar›n›, sokaklar›, alanlar› hiç bofl b›rakmad›k. Günoldu evlatlar›m›za giydirilmek istenen kanl› kefenlerigiydik, gün oldu tecritteki evlatlar›m›z yerine tecrithücrelerine girdik, gün oldu beton mezarlara girerekevlatlar›m›z›n önüne barikat kurduk.Zulüm bitmedi!19 Aral›k 2000’de insano¤lunun yaflayaca¤› en büyükac›lar reva görüldü bize. Evlatlar›m›z hapishanelerdediri diri yak›ld›, kurflunland›. Kömürleflmifl cesetleriverildi ellerimize. Kim dayan›rd› bu ac›ya. Birgünde onlarca tabut tafl›d›k mezarl›klara. Amaart›k bilinçliydik. Ana babalar olarak bedenlerimiziölüme yat›rd›k, direndik bu ac›lara.Bu ac›lar son bulsun, bir daha ana babalaryaflamas›n diye; fiENAY olduk, GÜLSÜ-MAN olduk... CANAN’la, ZEHRA’yladers verdik yürekleri kat›laflm›flolanlara...Katledilirken, SULTANYILDIZ’d›k, ARZU GÜ-LER olduk.Ama boyun e¤medik,y›lmad›k. Çünkü bilinçliydik.Göre yaflaya ö¤renmifltik.Direnmek onurdur,onurlu olmak direnmektir.‹flte bu gerçe¤i ö¤renmifltiky›llard›r yaflad›¤›m›zzulüm karfl›s›nda.Sadece o¤lum, k›z›m demedik.Binlerce o¤lumuz, k›z›m›z vard› art›k. Neredebir hak ihlali varsa orada olduk. Nerede bir ezilenvarsa, ezilenin sesi olduk. Nerede direnen halklar varsaonlar›n yan›nda olduk. Çünkü biz HALKTIK.De¤il miydi ki; yaflad›¤›m›z ac›lar ezilen <strong>halklar›n</strong>ac›lar›,De¤il miydi ki; direniflimiz, mücadelemiz ezilen<strong>halklar›n</strong> direnifli, mücadelesi. ‹flte bu gerçe¤i ö¤rettibize 20 y›ll›k onurlu tarihimiz.Bu bilinçle ele ald›¤›m›z mücadelemizle, TAYADbir D‹REN‹fi ve MÜCADELE MEVZ‹S‹NE dönüfltü.Kendi gelene¤ini 20 y›ll›k sürdürdü¤ü mücadelesiyleyaratt›. TAYAD bir tarih oldu. Bu tarih ayn› zamandaTürkiye’de ki son 20 y›l›n hapishaneler tarihidir. Butarih ayn› zamanda zulme karfl› direniflin tarihidir. Butarih bask›ya, yasaklara, zulme karfl› yükselen SES’tir.Bu tarih ana babalar olarak, “ben”den “biz”e,“biz”den, örgütlü hak ve özgürlük mücadelesine evrilenbir tarihidir.Derne¤imizin 20. kurulufl y›l dönümünde biz TA-YAD’LILAR olarak onurlu tarihimizden ve tüm direnenlerdengücümüzü al›yoruz. Ve bu onurla,20. kurulufl y›ldönümümüzde baflta, F Tipi Hapishanelerdetecrite karfl› direnen tutsak evlatlar›m›z olmaküzere tüm dostlar›m›z› selaml›yoruz.YAfiASIN ONURLU MÜCADELEM‹Z!3 fiubat 2006TAYAD2512 fiubat 2006 / 39


20 yıllık bir destandır on20 y›ld›r tüm dünya tutsaklar›n›n vetutsak yak›nlar›n›n bir TAYAD’› var!Tüm tutsaklar›n ve yak›nlar›n›n anas›,babas›, evi, oca¤›, yas›nda yas orta¤›,yolda yoldafl› bir TAYAD var.Tutsak yak›n›yken tutsaklar veren, flehityak›n›yken flehitler veren bir TAYAD var.Ac›lar› paylaflarak küçülten, dirençleripaylaflarak büyüten, binlerce aileyi tekbir ailede buluflturan bir TAYAD var.Dünya <strong>halklar›n</strong>›n zalimlerin zulmüne karfl› direniflleriboyunca binlerce örgüt kurulmufl, binlerce örgüt da-¤›lm›flt›r. Bunlar›n kimi ulusal, kimi yerel, kimi flu veyabu alana özgüdür, kimi uzun, kimi k›sa ömürlüdür. Vebunlardan ancak baz›lar›, tarihte kal›c› bir iz b›rak›r, eylemlerive etkileri kendi alan›n›n, ülkesinin s›n›rlar›n› taflarakevrensel bir örnek, yol gösterici bir model halinegelebilir. TAYAD, iflte bunlardan biridir art›k. 25 y›ll›kbir mücadele tarihinin sonucunda bunlardan biri olmufltur.TAYAD ad› 1986’da konuldu. Fakat o ad›n yarat›ld›¤›süreç, 1980 12 Eylül’üyle birlikte hapishanelerönünden bafllad›. Adlar› henüz “TAYAD’l›lar” de¤ilkenhapishane önlerinde ac›l› yüreklere umut, çaresiz insanlaraçare oldular; direnifller örgütlediler, yüzlerce eylemgerçeklefltirdiler. ‹lk TAYAD flubelerini, hapishanelereen yak›n kahvehanelerin masalar›nda, hapishanelerdekisorunlar› dile getirmek için ikinci adresleri yapt›klar›Ankara yolculuklar›nda kurdular.“Sizden korkulur” demiflti bir polis flefi. Daha cuntay›llar›yd›. “Bizim tank›m›z topumuz mu var ki korkars›-n›z bizden?” diye cevap vermiflti polisin karfl›s›ndakitutsak anas›.Henüz gücünün fark›nda de¤ildi ana. Ama farkediyorduyavafl yavafl. Elli y›ld›r, altm›fl y›ld›r içinde yaflad›¤›ama asl›nda hiç tan›mam›fl oldu¤u ülkesini, devletini,bafl›ndaki yöneticileri tan›yor, tan›d›kça flafl›r›yor, flafl›rd›kçaöfkeleniyordu.Sorunlar›n›n çözüm mercii olarak gördükleri S›k›yönetimkoridorlar›nda Baflsavc› Süleyman Takkeci gibilerden"Han›m, cezaevinde dayak da olur, iflkence de. Neyani, onlar› besleyip, topaç yap›p elinize mi verece¤iz?"sözlerini duydukça, ülkenin yönetildi¤i baflkentte "Ankara'dane ifliniz var? Evinizde oturun. Çocuklar›n›z›nhepsini kaz›¤a oturtmak laz›m" diyen MGK yetkilisi AlbayNecdet Büyükyüksel gibilerini tan›d›kça, devleti tan›yorlard›.Bugün rahatl›kla söyleyebiliriz ki, TA-YAD’l›lar, ülkemizin bir çok ayd›n›ndan, solcusundandaha iyi tan›yorlar devleti. Daha iyi tan›d›klar› için neyinas›l yapmalar› gerekti¤ini biliyorlar. ‹yi tan›d›klar› içinUlucanlar’›n, 19-22 Aral›k’›n, tecritin ne anlama geldi¤ikonusunda daha netler.20 y›ll›k kahramanl›¤›n mayas›nda büyük bir cüretvard›r. TAYAD’›n yapt›¤› eylemler bir yana, ortaya ç›k›-fl› bile, bir cürettir. Daha ilk günden karfl›lar›na en tehditkâryüzüyle dikilen bir devletin karfl›s›na ç›km›flt›ronlar. Cunta sonras›nda kurulan ilk devrimci demokratikderneklerden birinin TAYAD olmas› tesadüf de¤ildir. Bucüret, gücünü, önce evlat sevgisindenal›r. Bilinçlenmelerineparalel olarak cüret dahabir pekiflir, siyasallafl›r.20 y›ll›k kahramanl›¤›ndaha ilk ad›mlar›ndan itibarenhalk›n muhalefetinin öncüsükonumda bulurlar kendilerini.Çünkü say›s›z “demokratikkitle örgütü”nün, siyasi gruplar›nhala birfleyleri bekleyipsuskunlu¤u sürdürdü¤ü bir zamanda,“yapra¤›n bile k›m›ldamad›¤›”bir dönemde, onlar,güçleri oran›nda f›rt›nalarestirmektedirler.TAYAD’l›lar, 1985’te yineTabipler Odas›’ndan sendikalara,partilerden Barolara kadarkitle örgütlerinin kap›lar›-n› afl›nd›r›rken, Tabip Odas›Genel Sekreteri, içten bir itirafla"kendilerini uyand›ran›n"TAYAD’l›lar oldu¤unusöylemiflti. TAYAD’l›lar yaln›zcahapishanelerde nelerolup bitti¤ine dair uyand›rm›-yorlard› onlar›; cuntaya ra¤menörgütlenilebilece¤ini, cuntayara¤men direnilebilece¤ini,cuntaya ra¤men meydanlaraç›k›labilece¤ini göstererekuyand›r›yorlard›.Çarp›c› ve ö¤reticidir;1985’te “uyand›ran” onlard›r.Ve 2000’de yine ayn›d›r. 2000’deayn› kurumlar›n kap›lar›n› afl›n-2612 fiubat 2006 / 39


ların kavgasıd›r›rlar yine ve bu kez, “Avrupa Birli¤i, demokratikleflme”masallar›yla Türkiye’nin gerçeklerinden uzaklaflanlara“devlet gerçe¤ini” anlatmaya çal›fl›rlar. “Katledecekler”diye hayk›r›rlar, kendilerini “inanmaz” havalardadinleyenlere. Bu, sadece TAYAD’l›lar›n hapishanelerle“do¤rudan ilgilenmelerinin” sonucu de¤ildi. TA-YAD’l›lar 1980’den beri tan›yorlard› devleti. O¤ullar›ndan,k›zlar›ndan kendilerine tafl›nan siyasal bilinç, onlarabu oyunlara, masallara kanmamalar›n› ö¤retiyordu.Nas›l bir ülkede yaflad›klar› ve bu devlete karfl› nas›l direnilmesigerekti¤i konusunda tereddütleri, yan›lg›lar›yoktu.Dört duvar arkas›ndaki yak›nlar›na iflkence yap›lmas›ndiye meydanlara ç›kt›lar;meydanlarda iflkencelere maruzkald›lar. “12 Eylül Yarg›-lamalar› Tüm Sonuçlar›yla Kald›r›lmal›,Tutsaklara Özgürlük”diye kampanyalar açt›lar, 12Eylül yasalar›yla yarg›lan›ptutsak edildiler. 12 Eylül yasalar›ylaörgütlenmeleri engellendi,12 Eylül yasalar›yladernekleri kapat›ld›. Evlatlar›-n›n cenazelerinde polis-jandarmacoplar›n›n alt›nda kanrevan içinde kald›lar. Tüm demokratikmuhalefeti sindirmeyihedefleyen linç politikas›,ilk onlar üzerinde uyguland›.K›sacas›, 20 y›l›n her an›ndabüyük bir bask› ve terörlekarfl› karfl›ya kald›lar. Evlatlar›nayap›lmas›na karfl› ç›kt›klar›herfleyi, kendileri yaflad›-lar. Ama onlar vazgeçmediler,y›lmad›lar. “‹nsan haklar› mücadelesini”sadece “rapor” haz›rlamave dernek binalar›n›nönünde aç›klamalar yapmaçizgisine çekme dayatmas›n›kabul etmediler. Evlatlar›nasahip ç›kmak, hapishanelerdeinsanca yaflam mücadelesivermek, haklar ve özgürlüklermücadelesini sürdürmek, bedelödemeyi gerektiriyorsa,onlar da o bedeli ödeyeceklerdi.“Üzerimizde yo¤un bask›-lar var” diyerek adeta muhalefetsaflar›n› terkeden, soka¤a ç›kt›klar›nda maruz kald›klar›polis terörü karfl›s›nda mücadele çizgisini de¤ifltirenkitle örgütlerinin, partilerin tarihleriyle, 20 y›ll›ktarihi destans› bir kavgaya dönüfltüren fark da buradad›r.12 Eylül’le ilgili yürüttükleri bir kampanya, oligarfliyien çok k›zd›ran kampanyalar›ndan biriydi. ‹flkenceciler,gözalt›larla bu kampanyay› durduramayacaklar›n›biliyorlard›. Bu defa baflka bir fley yapmal›yd›lar. Bir geceyar›s› TAYAD binas›n› kundaklad›lar.Sonras›nda, bir grup TAYAD üyesi yanlar›na iki fliflegaz ve kibrit al›p Gayrettepe'deki siyasi flubeye gittiler.Analar, ellerindeki kibritleri çakarak "‹flte gaz, iflte kibrit,deme¤imizi yakanlar gelsin bizi de yaks›n" diyorlard›.Orada bir TAYAD’l›n›n yapt›¤› aç›klama, örgütlülükte›srar›n özlü bir ifadesiydi: "Bizi biraraya getiren, ortakmücadelede buluflturan dernek binam›z de¤ildi ki,düflüncelerimizdi, duygular›m›zd›, gördüklerimizdi, yaniyaflad›klar›m›zd›, bunlar olduktan sonra, dernek binas›-n›n hiç bir önemi yoktu. Bugün orada olurduk, yar›nbaflka bir yerde, ya da sokakta. Tüm Türkiye bizim evimizdi.Onlar tüm evleri mi yakacaklard›?.."Tüm evleri yakamazlard› elbette. Yakamad›lar. TA-YAD’l›lar›n kurdu¤u onlarca dernek kapat›ld›. “Kapat›-l›p aç›lma” rekoru k›rd› belki TAYAD’l›lar›n kurduklar›dernekler. Bir çok flubelerinin oldu¤u dönemler de oldu,tek bir derneklerinin dahi kalmad›¤› dönemler de. Fakat20 y›ll›k bu destans› kavgan›n içinde, TAYAD ve TA-YAD’l›l›k, bir binaya, “tüzel” bir kiflili¤e, yasal bir kuruluflada ihtiyaç duymayacak kadar kurumsallaflm›fl,gelenekselleflmifl bir misyonun ad› olmufltur.TAYAD, nerede bir tutsak yak›n› varsa, oradad›r art›k.Ve TAYAD’l› olmak, grupçulukla, rekabetçilikleyönlendirilmemifl her tutsak yak›n›n›n onurla, gururlatafl›d›¤›, tafl›yabilece¤i bir kimliktir. TAYAD için zamanzaman belli bir siyasi hareketin tutsaklar›n›n yak›nlar›-n›n hareketi oldu¤u “elefltirisi” yap›lm›flt›r. Bu TA-YAD’l›lar›n de¤il, di¤erlerinin tercihi olmufltur. Bu ayr›flmasuni olarak grupçu hesaplarla yarat›lm›flt›r. Tutsakailelerinin örgütlenmesi aç›k, acil, yak›c› bir ihtiyaçt›.Ve asl›nda kimse de buna itiraz etmiyordu. Fakat bir kesimhem hapishanelerdeki statükocu çizgisinin, hemgrupçu hesaplar›n›n sonucunda, tutsak yak›nlar›n›n mücadelesini,ayd›nlar›n, küçük-burjuvazinin kanatlar› alt›ndasürdürmeyi tercih etti. TAYAD farkl› bir aland›,onlar›nki farkl› bir alan. Ve nitekim, 20 y›l boyunca hapishanelerind›flar›daki sesi, solu¤u, flu veya bu kurumde¤il, TAYAD olmufltur. Tutsak ailelerinin çeflitli kesimlerilokal, dönemsel olarak bu mücadeleye yer yer kat›lm›flolsa da, her koflulda, kesintisiz olarak tutsaklar›nsesi olabilmenin gerektirdi¤i örgütlülü¤ü, kararl›l›¤› vecüreti gösteren TAYAD’l›lar olmufltur. Tutsak yak›nlar›hareketi denilince akla bu ülkede yaln›zca TAYAD geliyorsa,bu sürecin bir sonucudur. Bu gelenek birlikte sürdürülebilir,bu bedeller birlikte ödenebilir, bu tarihin2712 fiubat 2006 / 39


onuru ve gururu birliktepaylafl›labilirdi. Yapmad›lar,belki yapamad›lar.Kolay olmad›, onlarcay›l›n önyarg›lar›n›y›kmak. “Bir bafl›m›zane yapabilirizki?”den, “kocadevlete bizimgücümüz yetermi?”ye uzanankayg›lar, güvensizliklerigidermek,i¤neyle kuyu kazargibi bir sabr›gerektiriyordu.Ve elbette, kendili¤indenoluflmuyordudireniflmevzileri. Cunta koflullar›nda hayat›n her alan›nda direniflisürdürmeye, örgütlülü¤ü yaflatmaya çal›flanlar›neme¤i, iradesi, sabr› ve cüreti uzan›yordu hapishane önlerinede. Sabahat Karatafl, cuntan›n ölüm mangalar› taraf›ndanaranmas›na ra¤men, umudu yeflertmek, tutsakyak›nlar›na çare olmak için Metris yak›nlar›nda dolafl›-yordu. ‹çeriden tüm özgür tutsaklar›n, d›flar›da Sevgi Erdo¤anlar’dan,Nilüfer Alcanlar’a yüzlerce devrimcinineme¤i kat›ld› bu kahramanl›k öyküsüne.Bir yandan o¤ullar›n›n, k›zlar›n›n çabalar› ve bir yandanprati¤in ö¤reticili¤i, onlar›n kayg›lar›na, korkular›nason verdikçe, tutsak ailelerinin mücadele mevzisi güçlendi.'82'nin sonlar›nda bir bayram günü Metris'in önündeydiler.O bayram, görüfl var denilmiflti kendilerine.Yüzlerce aile, tencereler, torbalar dolusu yiyeceklerlebirikmifllerdi hapishane kap›s›na. “Görüfl yok!” dedi zalimler.Oysa getirdikleri yiyecekleri de biraz önce toplam›fllard›çocuklar›n›za verece¤iz diye. “Yiyecek almakyasak” deyip, tüm yiyecekleri kar›flt›r›p ezip att›lar önlerine.Zulüm hiçe saym›flt› onlar›, afla¤›lam›flt›. Hapishaneönünden öfkeyle ayr›ld›lar; ayr›l›rken ertesi gün AdliMüflavirlik’e suç duyurusunda bulunmak için Selimiye'detoplanmak üzere de karar ald›lar. Ertesi gün Selimiye'deydiler.Hem de 2000 kifliyle. Cunta sonras›n›n enkitlesel protestosuydu belki bu. Ama daha önemlisi, binlercetutsak yak›n›na “tek bafl›na” olmad›klar›n› gösteriyor,güçlerini ö¤retiyordu.Art›k örgütlüydüler, art›k militand›lar; ayn› içeridekio¤ullar›, k›zlar› gibi. Zulüm düzeninin sahipleri, en sonunda“siz de onlar gibisiniz, siz de teröristsiniz” deyipiflin içinden ç›km›fllard›. O zaman, iflte o zaman zindanlardakio¤ullar›n›, k›zlar›n› daha iyi anlad›lar. Onlara neden“terörist” denildi¤inin s›rr›na vak›f oldular.Her ad›mlar›nda, her sözlerinde karfl›lar›nda iki cepheoldu¤unu görüyorlard›. Devlet bir cephedeydi, o¤ullar›,k›zlar›, eflleri,anne babalar›, niflanl›lar›baflka bir cephe.Onlar›n ikisininaras›nda kalmas›mümküngözükmüyorduart›k.Saf›n›belirleyenTAYAD’l›-lar, tutsakyak›nlar›mücadelesindestatükolar›y›kman›nda ad›oldular. ‹çerideo¤ullar›,k›zlar›, d›flar›da kendileri “olmaz”, “yap›lamaz”, “kazanamay›z”diye tutturan statükolarla bo¤ufltular. Kendiörgütlülükleriyle birlikte, kendi tarzlar›n› da yaratt›lar.Hapishane sorununun ülkede yaflanan öteki fleylerdenhiç de ba¤›ms›z olmad›¤›n› görmüfllerdi. O haldeöteki konularda da mücadele etmeliydiler. Onlar› anlatanbir yaz›, mücadelelerinin birinci dönemini “Art›kkavgada onlar da var” diye tasvir etmiflti. Mücadelelerininikinci aflamas›n› dile getiren sözler ise flöyleydi:“Her yerde onlar var”... Bir siyasi parti de¤illerdi amabir partiden daha geniflti gündemleri.Bir defas›nda, Sultanahmet Park›’nda eylemdeydiler.Üzerlerinde kefenler vard›. “Gerekirse kefenleri biz giyeriz”diyorlard›. Neyi dediler de yapmad›lar...F Tipi sald›r›s› gündeme geldi¤inde, içeridekiler de,d›flar›dakiler de hissediyordu ki, bu çarp›flma büyük birçarp›flma olacak. “Hay›r” diyordu görüfl kabininde Gülsüman’lafienay; “Hay›r, bu kez sadece destekçi olmayaca¤›z,biz de do¤rudan girece¤iz bu kavgaya, biz de ölümeyataca¤›z...”Önce tutsaklarla ayn› günlerde al›nlar›na k›z›l bantlar›takt›lar. Ard›ndan bir bir kefenlere sar›ld›lar. Dünyadailk kez böyle bir ölüm orucu yap›l›yordu. Dünyada ilkkez bir tutsak yak›nlar› örgütü, tutsaklarla birlikte flehitlerveriyordu.TAYAD’l› Canan’›n, Gülsüman’›n, fienay’›n ölümorucunda flehit düflmesi, tutsak yak›nlar›n›n mücadelesindebir baflka görkemli dönüm noktas›d›r. Yirmi y›ll›kgelenek, onlarla en görkemli ifadesine kavufltu. Gülsümanlardansonra, kimse tutsak yak›nlar›n›n mücadelesinieski s›n›rlar›na hapsedemeyecektir. Kimse onlar› yaln›zca“destek” olmakla s›n›rlayamayacakt›r. Gülsümanlar,fienaylar, tutsak ailelerinin mücadelesinde, yaln›ztutsak ailelerinin de¤il, halk›n mücadelesinde art›k annelere,babalara yol gösteren bir pusula olacaklard›r hep.2812 fiubat 2006 / 39


Emperyalist masalarda haz›rlananbir oyun daha, dünya <strong>halklar›n</strong>aizlettiriliyor. Senaryo ayn›, gerekçelerayn›, aktörlere bu kez Avrupaemperyalistleri de topyekün eklenmifldurumda. Sanki Irak’a iliflkinbütün yalanlar ortaya ç›kmam›fl, iflgaltüm dünya halklar› taraf›ndan lanetlenmeklede kalmam›fl, iflgalcilerdahi kendi haks›zl›klar›n› kabul etmekzorunda kalmam›fllar. fiimdi ayn›gerekçelerle ‹ran’a yönelik sald›r››s›t›l›yor.Uluslararas› Atom Enerjisi Kurumu’nun(IAEA) AB üçlüsü Almanya,Fransa ve ‹ngiltere ile ABD'ninsundu¤u karar tasar›s›n› kabul ederek,‹ran dosyas›n› BM GüvenlikKonseyi'ne gönderme karar› almas›,emperyalistlerin att›¤› son ad›m oldu.fiimdi kelimenin tam anlam›yla‹ran, emperyalistlerin “kurtlar sofras›”nda!AKP’nin Yönetti¤i Türkiye‘Müslüman ‹ran’›n De¤il,<strong>Emperyalistler</strong>in Saf›ndaIAEA'da, AB-ABD emperyalistblokun önerisi olan karar tasar›s›, 35üyeden 27'sinin evet oyuyla kabuledildi. Cezayir, Belarus, Endonezya,Güney Afrika ve Libya çekimser kal›rken,Suriye ile birlikte Küba veVenezüella hay›r oyu kulland›lar.‹ran ise misilleme olarak nükleer çal›flmalarahemen bafllanaca¤›n› bildirdi.‹ran’a sald›r› planlar›n›n önemlibir parças› olan karara ‘evet’ oyu verenleraras›nda Türkiye’nin de bulunmas›,‘islamc› iktidar’ pragma-‹ran sald›r›s›ndabir ad›m dahaat›ld›Emperyalist Sald›rganl›¤›nKarfl›s›na Dikilelim!tizminin iflbirlikçili¤e ne denli kolaygeçifl yapabilece¤inin yeni bir örne¤ioldu. Öte yandan siyasi olarak rejimleriaras›nda hiçbir yak›nl›k bulunmayanKüba ve Venezuella’n›n tavr›da, tutarl› bir anti-emperyalizmin ancaksol iktidarlarla mümkün olabilece¤ininörne¤i olarak kaydedildi.Aylard›r, Türkiye’ye Avrupa, Amerikave NATO’dan gelen generaller veAmerika’ya efendilerinin aya¤›na koflanTSK generalleri, ‹ran konusundakipazarl›¤› yans›t›yordu. IA-EA’daki oylama, iktidar taraf›ndangizlenen iflbirli¤ini daha aç›k halegetirdi.Tam da bu süreçte Türkiye’nin,ABD'nin öncülü¤ünde bafllat›lanKitle ‹mha Silahlar›n›n Yay›lmas›naKarfl› Güvenlik ‹nisiyatifi (PSI) kapsam›nda,Haziran’da Do¤u Akdeniz'deortak tatbikata (ABD, ‹ngiltere,Avustralya, Fransa, Almanya,‹talya, Japonya, Hollanda, Polonya,Portekiz ve ‹spanya yer al›yor.) evsahipli¤i yapacak olmas› ve ABD’likomutanlar›n bu amaçla Türkiye’yegelifli; oligarflik iktidar›n iflbirli¤i politikas›n›nbir baflka örne¤i olarakdikkat çekiyor. Zira, tatbikat›n önceliklihedefleri aras›nda, ABD'nin tehditetti¤i ‹ran ve Kuzey Kore'nin takibininyer ald›¤› resmen biliniyor.IAEA <strong>Emperyalistler</strong>inHizmetinde Bir KuruluflturPeki ne anlama geliyor bu kararve IAEA kimdir?Uluslararas› Atom Enerjisi Kurumu,Irak’ta da kitle imha silahlar›sorununu bar›flç› flekilde çözme manevralar›arkas›nda, sald›r›n›n zeminininyarat›lmas›nda önemli bir roloynam›flt›. Büyük bir ikiyüzlülük ileNobel Bar›fl Ödülü de verilen bu kurum,BM’ye ba¤l› ve BM’nin özellikle1980’lerin sonundan itibarendo¤rudan emperyalistlerin bir kurumuolma ifllevine uygun hareket etmektedir.Karar› alanlar›n, tasar›y›sunanlar›n ayn› zamanda, dünyaüzerindeki nükleer silahlara en fazlasahip olan ülkeler olmas›n›n riyakarl›¤›bir yana, IAEA karfl›s›nda yükümlülüksahibi olmak, herfleydenönce Nükleer Silahlar›n Yay›lmas›-n›n Önlenmesi Anlaflmas›'n› imzalam›flolmay› gerektiriyor. Oysa, karar›nalt›nda imzas› olan kimi ülkelerin,en baflta da ABD’nin bu anlaflmadaimzas› bile yoktur. Yani, nükleersilahlar›n yay›lmas›n› önleme,‹ran’› nükleer programdan vazgeçirmesöylemi tamamen aldatmaya dayan›yor.Aslolan, AKP iktidar›n›n dasonuna kadar deste¤ini ifade etti¤iBüyük Ortado¤u Projesi’nin yaflamageçirilmesidir. Bir baflka deyiflle,emperyalist kapitalist pazara entegreolmam›fl olan Ortado¤u ve KuzeyAfrika ülkelerinin denetim alt›naal›nmas›, rejimlerinin de¤ifltirilmesi,kaynaklar›na el konulmas›d›r.IAEA karar›, emperyalistlerinbulundu¤u BM Güvenlik Konseyi’nin‹ran’a yönelik yapt›r›m, tecrithatta sald›r›ya varan kararlar almas›ndaönemli bir gerekçe yap›lmakistenecektir. fiu ana kadar kimi itirazlar›bulunan Rusya ve Çin ile depazarl›¤›n belli bir noktaya geldi¤i,dosyan›n konseye havalesine onayvermelerinden anlafl›lmaktad›r.‘Münih Güvenlik Konferans›’Ya Da <strong>Emperyalistler</strong> Aras›Pazarl›klar ve Sald›rganl›k‹ran’a yönelik tehditlerin dile getirdi¤izeminlerden biri de, geçenhafta Almanya’da yap›lan 42. MünihGüvenlik Konferans› oldu. Nas›lki, Dünya Ticaret Örgütü, DavasToplant›lar›, emperyalistlerin ekonomiktalan kararlar›n› ald›¤› zeminlerse,Münih Güvenlik Konferans› dabir anlamda, emperyalist askeri sal-2912 fiubat 2006 / 39


Tüm dünya halklar›, devrimciler, demokratlar;Irak’ta oldu¤u gibi, ‹ran’a karfl› emperyalist sald›rganl›¤›n karfl›s›na dikilelim! Emperyalistülkelerin bu dünyay› istedikleri gibi yönetemeyeceklerini gösterelim.Meydanlar› doldurmak için, sald›r› karar› almalar›n›, “ilk bombay›” atmalar›n›beklemeyelim. Yalanlar›n›, gayri meflru kurumlar›n› dayatmalar›naizin vermeyelim. Türkiyeli devrimciler olarak, Amerika ve Avrupa emperyalistlerinekarfl› ‹ran halk›n›n saf›nday›z. Tüm Türkiye halk›n›da ‹ran halk›n›n yan›nda olmaya, AKP iktidar›n›n iflbirlikçi politikalar›nakarfl› meydanlar›, emperyalizmi ve iflbirlikçilerinilanetleyen sloganlar›m›zla inletmeye ça¤›r›yoruz.d›rganl›k planlar›n›n yap›ld›¤›, ABDile Avrupa aras›nda bu anlamda pazarl›klar›nyürütüldü¤ü zemindir.NATO’ya yüklenecek misyon buradabelirlenir örne¤in.Bu toplant›larda da böyle oldu,emperyalist cephe içindeki “birlik”vurgular› ön plana ç›kt›, bu çerçevedeNATO’nun öneminin alt› çizildi.Ve elbette söz alan bütün emperyalistliderler ‹ran’› tehdit etmekte adetabirbirleriyle yar›flt›lar.ABD Savunma Bakan› DonaldRumsfeld, “kimyasal silah tutmazsaterör verelim” dercesine, “‹ran'›n, terörüen fazla destekleyen ülke” oldu-¤unu söyledi. Rumsfeld, “‹srail'invar olma hakk› bulunmad›¤›n› söyleyenbir hükümet gelecekte yapabileceklerininiflaretini veriyordur” diyerek“askeri seçene¤in de masadaoldu¤u” tehdidini savurdu.Almanya Baflbakan› AngelaMerkel ise, ‹ran'›n nükleer silahüretmesinin önlenmesi gerekti¤inibelirterek, “‹ran, kendisinin de çokiyi bildi¤i bir k›rm›z› s›n›r› aflm›flt›r”diye konufltu. Fransa Savunma Bakan›Michele Alliot-Marie de, Chirac’›n,ülkesinin terörizmle tehditedildi¤ini düflündü¤ü ülkelerdeki'karar merkezlerini' nükleer silahlarlavurabilecek durumda oldu¤u fleklindekitehdidini yineledi. ‹ngiltereD›fliflleri Bakan› Jack Straw’›n,‹ran'›n Konsey’e gitmekten kurtulmas›n›n“uluslararas›toplumuntaleplerine uymas›ylamümkünolaca¤›” sözlerinide bunlara eklemekgerekir.Merkel’in vurguyapt›¤› noktalardanbiri de; “terorizm ya da güvenilirolmayan rejimlerin kitle imha silahlar›nasahip olmas› gibi yeni tehditlerinortaya ç›kt›¤› ve bu tehditlerekarfl› baflar›l› flekilde mücadeleedebilmek için Avrupa içindeki iflbirli¤ininve Atlantik ötesi iliflkilerin(ABD ile Avrupa iflbirli¤i-Nato) çokönemli oldu¤u” fleklindeydi.‹ran’›n ortada hiçbir kan›t yokkennükleer silah üretece¤i yalan›bir yana flimdi de “terörizmi destekleyenülke” ilan edildi. Kan›t? Yineyok! Ayn› yalana Saddam için debaflvurulmufl ve yalan oldu¤u yinebizzat ABD’li yetkililerce itiraf edilmiflti.“Terörizm” yalan›, her türlüemperyalist sald›rganl›¤›n k›l›f› olarakkullan›lmaya devam edilmektedir.Emperyalist liderlerin aç›klamalar›dikkatle okundu¤unda, tümdünya ülkelerinin, <strong>halklar›n</strong>›nkendilerine tabi olmas›n› istedikleriçok aç›kt›r. Ortado¤u ve KuzeyAfrika’da 22 ülkeyi resmen tehditeden, hedef ilan eden Amerikan emperyalizminin,‹ran’›n ‹srail’i hedeflemesiniörnek göstermesi ise tamanlam›yla komiktir. Tüm dünyay›tehdit eden bir gücün ne yapaca¤›-n›n iflareti de de¤il, bizzat prati¤i ortadad›r.Afganistan’d›r, Irak’t›r, Guantanamo’dur...“Uluslararas› toplumun isteklerineuyarsa...” deniliyor. Peki kimdirbu “Uluslararas› toplum?” Halk-3012 fiubat 2006 / 39lar olmad›¤› aç›k. Tüm dünya halklar›Irak’a sald›r›ya hay›r dedi, ancaksald›r› oldu. ABD ve Avrupa’danoluflan emperyalistlerdir “Uluslararas›toplum” dedikleri. Emperyalistcephe, bu demagojik söylemle meflrubir güç olarak halklara dayat›lmakistenmektedir. Ülkeler ancak onlar›nisteklerine boyun e¤erse kurtulabilirler(mifl!)Peki istekleri ne? Pazarlar›n›ve yeralt›-üstü kaynaklar›n›emperyalist tekellere açmalar›, emperyalistkapitalist sisteme dahil olmalar›.“Güvenilir olmayan rejimler”tan›m› neye, kime göre yap›l›yor?Kime güven verecek bu rejimler?Yine emperyalist sisteme. Yani emperyalistlerher türlü silaha sahipolabilirler, ama emperyalistlere güvenvermeyen ülkelerin buna hakk›yok; söylenen budur. Dayat›lan,“tüm ülkelerin rejimleri önce kendilerinibize ispat etmek zorundad›rlar”küstahl›¤›d›r.Ve bunu söyleyen emperyalist lider,ayn› toplant›da aleni flekilde yay›lmac›l›¤›savunmaktad›r.Avrupa’n›n Yay›lmac›l›kHayalleri ve ‹ran‹ran’a yönelik senaryoda tek fark›nAvrupa’n›n da topyekün bu sald›rganl›kiçinde yer almas› oldu¤unudile getirmifltik.Avrupa’n›n kendi içinde son y›llardayaflanan süreç; siyasi, ekonomikhak gasplar›, hak ve özgürlüklereyönelik sald›rganl›k, anti-komünistönerge ve ‘karikatür krizi’ iledoru¤a ulaflan siyasal gericilik düflünüldü¤ünde;tüm bunlara Avrupa tekellerinindaha fazla kâr için yenipazarlar ve kaynaklar elde etme iste-


¤inin efllik etmemesi düflünülemezdi.Avrupa’n›n ‹ran’a yönelik kuflatmaya-sald›r›yadaha bafltan ortak olmas›n›nalt›nda da bu yatmaktad›r.ABD karfl›s›nda Avrupa’y› “dengeunsuru” gören ve Avrupa Birli¤i’negirilmesine bu nedenle destek verilmesigerekti¤ini savunan “solcular”bu tablo karfl›s›nda ne düflünür bilemiyoruz.Ancak, Avrupa emperyalistlerikendi düflüncelerini çok aç›kifade etmektedirler. ‹ki dünya savafl›n›ntaraf› olmufl ve bu nedenle lanetlenmiflolan Almanya’n›n sa¤c›baflbakan› Merkel, Münih’deki konferanstabak›n ne diyor;“Almanya sadece NATO’nun sahas›içerisinde görev almaya haz›rolmakla geri kalmayacak, ayn› zamandabütün dünyada güvenlik, savunma,demokrasi, özgürlük, istikrarve bar›fl›n sa¤lanmas› için görev almayahaz›rd›r. Birincisi, Almanya’n›nak›ll› bir flekilde ekonomikkalk›nmas›na önem vermeliyiz. Çünküböyle bir geliflmenin d›fl politika,güvenlik ve savunma sorunlar›ylado¤rudan ba¤lant›s› vard›r. ‹kincisi,NATO mevcut olarak ortaya ç›kansomut koflullara uyarlanmal›d›r.Üçüncüsü, güçlü bir Avrupa Birli-¤i’ne ihtiyac›m›z var. Dördüncüsü,bütün eylemlerimizi ç›karlar›m›z›gerektiren uluslararas› ortak düzenpolitikas›nda birlefltirmeliyiz.” (6fiubat, bas›n)Sudan, Güney Kafkasya, Rafah,Afganistan, Kosova ile Bosna Hersek’debulunan Alman askerlerini“sorumluluklar›n›n” örnekleri olarakgösteren Merkel’in, tüm dünyada askerimüdahalelerde yer almak iste¤i,sadece Almanya’n›n de¤il, tüm Avrupa’n›niste¤idir. “Daha güçlü AB”,daha sald›rgan ve yay›lmac› bir Avrupa’d›r.Avrupa’n›n, özellikle Almanya’n›nkendi emekçilerine yönelikgasplar› ile emperyalist sald›rganl›karas›nda itiraf edilen ba¤lant›ise, yüzy›ld›r Marksist-Leninistler’indile getirdi¤i bir gerçektir. Tekellerin“ekonomik kalk›nmas›”n›n,emekçilerin daha fazla sömürüsü vesömürgelerin talan› ile olaca¤› bilinmektedir.Avrupa bugün birincisinipervas›z bir flekilde yürütmektedir.fiimdi ikincisinde, yani yay›lmac›-l›kta bir s›çrama gerçeklefltirmek,mevcut dengeler içinde de bunuABD ile birlikte yapmak istemektedir.Halklar <strong>Emperyalistler</strong>inKararlar›n› DinlemeyecekÖte yandan Merkel’in sözleri,“bar›fl, demokrasi” vb. söylemlerin,Avrupa ve ABD’nin “ç›karlar›n›gerektiren dünya düzeninin” tesisiiçin kullan›ld›¤›n› da aç›kça göstermektedir.ABD’ye, “ç›karlar›m›ziçin birlikte hareket edelim” diyen,bu noktada NATO’nun alan›n›n geniflletilmesinisavunan Avrupa, “bar›flç›,özgürlükçü Avrupa” yalan›n›ngerçe¤ini gözler önüne sermektedir.ABD ile ç›kar çat›flmalar› hiçbir zamanbitmeyecektir, bu aç›k. Ancakhalklar, devrimci demokratik güçleronlar›n aras›ndaki çeliflkelere göreyönlerini belirleyemeyece¤ini bu vesileyleyeniden görmelidirler. ÖzellikleAvrupa solu, bu noktada önemlibir s›navla yüz yüzedirler. fiimdi,Avrupas› Amerikas› ile tüm bir emperyalistcepheye karfl› ‹ran halk›n›nyan›nda yer alma sorumlulu¤u vard›r.<strong>Emperyalistler</strong> çeflitli kurumlar›-n› kullanarak sald›rganl›k politikalar›n›meflrulaflt›rmak isteyebilirler.Ama halklar aç›s›ndan bu kararlar›nhiçbir meflruiyeti olmayacakt›r. Irakbu konuda örnektir. Halklar emperyalistlerinsald›r›y› meflrulaflt›rmaaraçlar›n› reddetmifl, tarihin en büyükgösterilerini gerçeklefltirmifltir.Tüm dünya halklar›, devrimci demokratlar›olarak; yine emperyalistcephenin karfl›s›na <strong>halklar›n</strong> cephesiolarak, bu kez çok daha güçlü ve örgütlübir flekilde dikilmeli, bununiçin bugünden harekete geçmeliyiz.Yunanistan’da ‘Telekulak’Yunanistan'da, aralar›nda Baflbakan Kostas Karamanlis,Savunma Bakan›, Deniz Kuvvetleri Komutanl›¤›’n›nda bulundu¤u yaklafl›k 100 üst düzey yetkilinincep telefonlar›n›n 1 y›ld›r dinlendi¤i belirlendi. Yunanl›yetkililer, “kimin dinledi¤ini belirleyemedik” aç›klamas›yaparken, Yunan bas›n›nda CIA adresi gösterildi.Tüm bir devlet mekanizmas›n› hedefleyen böyle birolay›n baflka türlü izah› da komik olurdu zaten.Amerika’n›n “alt›n› oymad›¤›” bir yeni-sömürge ülkevar m› acaba? Uluslararas› hukukun, kurallar›n yada ABD için “dost ülke” gibi safsatalar›n hiçbir de¤eriyoktur. Büyük efendi, iflbirlikçilerine dahi güvenmemekte,tüm ülkelerin içifllerine müdahaleyi kendindehak görmektedir.Ülkemizde bu tür örnekler yafland›¤›nda, “AB’yegirince böyle fleyler olmaz” deniliyordu. Demek ki,AB üyesi olmak yetmiyormufl. Bütün mesele, yeni-sömürgeolup olmamakta. Emperyalizm, tüm sömürgelerinher alan›na nüfuz etmifltir. Bu yüzden Yunanistanyönetimi, gerçekleri iffla etmekten dahi korkmaktad›r.‘Savafl K›flk›rt›c›lar›n› Durdurun!’NATO Karfl›t› Platform taraf›ndan üç gün boyunca yap›lan gösterilerleprotesto edildi. Gösteri komitesi; DKP, MLPD, PDS ve HÖC ile anarflistve otonom guruplardan olufltu. 4 fiubat günü yap›lan yürüyüfle 3 bininüzerinde insan kat›l›rken, özellikle “Toplu Katliamc› Rumsfeld” dövizlerinitafl›yanlar olmak üzere 56 kifli gözalt›na al›nd›. Türkiye’den AnadoluFederasyonu ve çeflitli devrimci gruplar›n da yer ald›¤› yürüyüflte“Savafl k›flk›rt›c›lar›n› durdurun, NATOülkelerinin global savafl›n› durdur"pankartlar› ve k›z›l bayraklar tafl›n›rken,enternasyonal müziklere veGrup Yorum marfllar›na yer verildi.3112 fiubat 2006 / 39


Kuflku yok ki, internetteknolojisi art›k yaflam›m›-z›n her alan›na girmifltir veondan uzak durma gibi bir“lüks” sözkonusu de¤ildir.Aksine, mücadelenin hizmetineçok daha etkin olaraksunulmas› gereken biraraç oldu¤u aç›kt›r. Ancak internetinkarfl›m›za sadece “teknolojik”boyutuyla ç›kmad›¤› da bir baflkagerçektir. Teknolojisiyle birliktekendi kültürünü, yaflam al›flkanl›klar›n›,yozlaflt›r›c› etkilerini de beraberindegetirmektedir.Gecekondu mahallelerinde yayg›nolarak karfl›m›za ç›k›fl› ise, internetkafeler fleklindedir. Yoksullukve milyonlarca ailenin evine bilgisayaralabilme gücünün bulunmamas›düflünüldü¤ünde, bu mekanlar›nyayg›nl›¤›n›n da bir anlafl›l›rl›¤›bulunmaktad›r. ‹nternetin bilgiyeulaflma anlam›ndaki olumluluklar›-n›n yan›s›ra, yukar›da ifade etti¤imizolumsuzluklar›, istisnalar› d›-fl›nda bu mekanlar›n en belli bafll›ifllevi durumundad›r.‹lkö¤retim ça¤›ndaki çocuklar›-m›zdan liseli gençlerimize kadaraz›msanamayacak bir kitle, adetabu mekanlara ba¤›ml› hale gelmifltir.Bu gençlerimizin büyük birço-¤unlu¤unun interneti kültürel, entellüktüelgeliflimi anlam›nda kullanmad›klar›da s›r de¤ildir. Oyunlar,chat, pornografi vb. temel ilgialanlar›n› oluflturmaktad›r.“Ne de olsa bilgisayaroyunu” diyebilir miyiz?Gecekondu mahallelerimizin gençlerive çocuklar› aç›s›ndan bu mekanlar“zaman öldürülen” yerler olmaklakalmay›p, yozlaflmay› körükleyenyerler de olmaktad›r. Chatlaya da bir salg›n gibi yay›lan “aç›ksaç›k” sitelerle gencecik beyinlerzehirlenmektedir.Bunun da ötesinde gençlerimizinbeyinlerinin siyasi ve kültürel olarakçarp›k flekillendirilmesinde giderekartan bir yer edinmektedir“sanal alem” denilen internet.‹nternet Kafeler veKültürel CephedeMücadele Görevi“‹nternet Kafe De¤il Kütüphane‹stiyoruz” kampanyas› bafllatanOkmeydan› Temel Haklar, buçerçevede 2 fiubat günü Sa¤l›kOca¤› önünde imza stand› açt›.Standa yo¤un ilgi gösteren halka,kampanyan›n nedenleri anlat›l›rken,halk›n tepkisi sadecedestek vermekle kalmad›, ayn›zamanda “kendilerinin neler yapabilece¤i”üzerinde de yo¤unlaflt›.Özellikle ev kad›nlar›n›n ilgisidikkat çekerken, bunun nedenininilkö¤retim ça¤›ndakiçocuklar›m›z›n bu mekanlara“ba¤›ml›” hale gelmesiydi. So-¤uk havaya karfl›n 3 saat içinde300’den fazla imza topland›.Kimilerinin “ne var bunda çocuklaroyun da m› oynamayacak”diye itiraz edebilece¤i, oyunlar› elealal›m.Ço¤u emperyalistlerin ideolojikpolitik yönlendirmeleri ile haz›rlananbu oyunlarla nas›l bir beyin flekillendirilmektedir?S›kça rastlar›z;ABD askeri terörist av›ndad›r. Teröristkimdir? Ya bir Ortado¤ulu ya dabir Asyal› yani yoksul, geri b›rakt›-r›lm›fl ülkelerin insanlar›. Ve elbetteoyuncu (gencimiz) “teröristi avlayan”pozisyondad›r. Avc› (ABD) ilebütünleflmesi ise kaç›n›lmaz oland›r.Ya da Irak’›n iflgalini hakl› gösterenve oynayan› kendi içine çekerekiflgalcinin ruhu haline büründüren,onun gözüyle bakmas›n› sa¤layanoyunlar az m›d›r? “Nede olsa oyun” deyip geçilemeyecekkurgularla bir kültürünafl›lanmaya çal›fl›ld›¤›çok aç›kt›r. Egemen s›n›flar›nkendi ç›karlar› aç›s›ndanbak›ld›¤›nda sisteme uygunbeyinleri elbette flekillendirmekisteyecek, bunun için her türlüarac› kullanacakt›r. Okulu, medyas›,kitaplar› ile bu araçlar oldukça zenginlikgösterirken, bugün, internetbu araçlar aras›nda giderek üst s›ralarat›rmanmaktad›r.‹nternet ile karfl›m›za ç›kan birbaflka sorun ise gerçek yaflamdakisosyal, kültürel iliflki ve etkinliklerinyerini sanal olan›n almas›d›r. Gençlerimizve çocuklar›m›z bu mekanlar›nne kadar ‘müdavimi’ olurlarsa,giderek o kadar asosyal bir kiflilikolarak karfl›m›za ç›kmaya aday halinegelmektedirler.Yasaklamak çözüm mü?Ne yapaca¤›z?Tüm bunlar ve daha s›ralanabilecekbirçok yönü ile bir teknolojikolgudan öte sosyal, kültürel bir olguile karfl› karfl›yay›z. Nas›l gençlerimizidüzenin batakl›¤›na terketmeme, bu batakl›¤›n içinden çekipç›karma mücadelesi veriyorsak,internet kafeler fleklinde karfl›-m›za ç›kan bu sosyo-kültürel olguyada böyle bakmal›y›z. Ama flu dabir gerçek ki, bir fuhufl, kumar,uyuflturucu gibi olgularda ortayakoydu¤umuz tarzda “keskin” çizgilerleyaklaflamayaca¤›m›z ve dahada önemlisi yaklaflmamam›z gerekende bir durumdur.Ne interneti ne de internet kafeleriyasaklayarak, bu mekanlar› kapatarakçözüm üretilemez. Pratik,e¤itim ve kültürel boyutlar›yla birmücadele birlikte yürütülmek durumundad›r.Bu internet kafeyi yasaklars›n›z,di¤erine gider. Mahalleniniçindeki bütün internet kafeleri kapatsan›z,komflu mahallede bu aray›fl›n›sürdürür. Çünkü, flu bir gerçekki, bu tür mekanlar gençlerimizinyaflam›ndaki bir bofllu¤u dol-3212 fiubat 2006 / 39


durmakta, bir “aray›fl›n” ifadesiolarak karfl›m›za ç›kmaktad›r.Neler yap›labilir?Pratik olarak; internet kafelerdegençlerimizin ve ilkö¤retim ça¤›ndakiçocuklar›m›z›n uzun zamangeçirmelerinin denetim mekanizmalar›oluflturulabilir. ‹deolojik vebilimsel bir gözle bak›larak, bellioyun ve sitelere girifllerin engellenmesiiçin “filtrelemeler” vb. teknikkimi önlemler, internet kafe sahiplerininde kat›l›m› ile al›nabilir.Halk›n bu denetime aktif veörgütlü bir flekilde kat›l›m›n› sa¤layacakmekanizmalar mutlakaoluflturulmal›d›r. Hayat›n içindebinlerce konuda halk›n çekinmedenkat›laca¤› bir örgütlenme biçimidirbu ayn› zamanda. Örne¤in, her günbelli say›da aile gruplar›n›n internetkafeleri denetlemeleri örgütlenebilir.Elbette öncelikli olarak ailelerbu konuda e¤itilmelidir. Mesela, genelekselyaklafl›mla, internet kafedegördü¤ü çocu¤u kula¤›ndan tutupkald›rma de¤il de, nas›l davranacakvb. birçok konuda olmal›d›r böylebir e¤itim.Peki böyle bir denetim yeterlimidir? Hay›r. Gençlerimize, çekimmerkezi olabilecek alternatif etkinliklerve mekanlar sunabilmeli,yaflamlar›n› doldurabilmeli veyönlendirebilmeliyiz. Bu alternatiflerimiz“internetli” ya da internetsizolabilir, aslolan ilkö¤retim ça-¤›ndan bafllayarak çocuklar›m›z›n,gençlerimizin e¤itimini elimize alabilmektir.“Yaflam boflluk tan›maz”;biz böyle bir boflluk b›rak›rsak yainternet kafeler dolduracakt›r ya dabaflka düzen araçlar›.Bu tür alternatif ifl ve mekanlar›-m›z› mahallelerimizdeki halk›n, ailelerinkat›l›m› ile yaratabilmeliyiz.Bu mekanlarda internetler de bulunabilirdedi¤imiz gibi. Sorun, internetinnas›l kullan›ld›¤›, neye hizmetetti¤idir. Halk›n, devrimcilerin denetimindeçocuklar›m›za çeflitli oyunlardahil internette daha yararl› birkullan›m sunulabilir.Kültür merkezleri, gençlik merkezleri,halk kütüphaneleri ve bu türyerlerde gençlerimize yönelik yap›-lacak kültürel, sosyal faaliyetlerleonlar›n yaflamlar›na, tekellerin elindeki“sanal alem”den önce ve çokdaha etkin bir flekilde girebilmeliyiz.Buna, ayn› zamanda bulundu-¤umuz bölgede yaflam›n örgütlenmesinin,halk›n her türlü sorunuylailgilenmenin bir parças› olarak dabak›lmal›d›r.“Ne yapaca¤›z” sorusunun birbaflka boyutunu da gençlerimizine¤itimi oluflturmaktad›r. Asla, onlara“kaybedilmifl” gözüyle bak›lmamal›,›srarl› bir flekilde internetinyaflam›m›zdaki çürüten etkileri, internetkafelerin bu konuda nas›l birifllev yüklendikleri konular›nda e¤itmeli,ad›m ad›m baflka ilgi alanlar›-na zevk alabilecekleri yöntemlerleyönlendirmeliyiz. K›saca; “Sanalalemde” kaybettirilen, silikleflen,çarp›klaflt›r›lan kifliliklerini özenleflekillendirmeliyiz.Kuflkusuz bu, zor ve ilkokul ö¤retmenlerininörnek sabr›n› gerektirenbir çal›flmad›r. Tarihin en büyüktahammülünün sahipleri için, busabr›n sözünün bile edilemeyece¤inisan›r›z söylemeye gerek yoktur.Eylemleri T‹KKO üstlendi25 Ocak tarihinde; Trabzon MHP il binas›,Rize Belediye Baflkan› Halil Bak›rc›’n›nmakam odas›na dönük bombalama eylemleriile Adana Türk Amerikan Derne¤i, MalatyaValili¤i ve Merzifon Kaymakaml›¤›’nayönelik eylemler, TKP/ML T‹KKO taraf›ndanüstlenildi. Bas›na, TKP/ML T‹KKOKaradeniz Bölge Komutanl›¤› imzas›yla e-posta yoluyla ulaflan aç›klamada, eylemlerin“Parti ve Devrim fiehitleri Haftas›” dolay›-s›yla gerçeklefltirildi¤i bildirildi.Aç›klamada flu ifadelere yer verildi:“TAYAD’l› devrimciler ve Bozüyük’teDEHAP’l› yurtseverlere yönelik sald›r› bütünilerici devrimci, demokrat güçlere, halkakarfl› yap›lm›flt›r. Sald›r›lar› bu bilinçlekavray›p gö¤üslenmesi ve karfl› durulmas›ve yapanlar›n bizzat cezaland›r›lmas› bilinciile hareket edilerek bu giriflimlerin örgütleyicisikonumundaki MHP ve yan kurulufllar›parti militanlar›m›zca 25 Ocak 2005 tarihindesaat 16:30’da bombalanm›flt›r.”Öcalan’a Tecrit Protesto EdiliyorAbdullah Öcalan üzerindeki tecrit, çeflitli eylemlerle protestoediliyor. Adana'da Tutuklu Analar› ve Halk ‹nisiyatifi üyeleri 100kiflinin kat›ld›¤› bir açl›k grevi gerçeklefltirdi. Grup ad›na aç›klamayapan Fadile Bayram, Öcalan üzerinde uygulanan tecrit veizolasyonun gün gittikçe a¤›rlaflt›¤›na dikkat çekti.Birçok kentte yap›lan açl›k grevlerinden biri de Siirt'in Kurtalan‹lçesi’nde DTP binas›ndayd›. Maxmur Mülteci Kamp›'nda da100 kiflilik grubun bafllatt›¤› açl›k grevi 125 kiflilik bir grup taraf›ndandevral›nd›. Mufl'ta Demokratik Halk ‹nisiyatifi üyesi üç kiflininaçl›k grevi 19 gün sürerken, eylem sonunda yap›lan aç›klamada,Öcalan’›n Türkiye’ye getirildi¤i 15 fiubat’ta alanlarda olmaça¤r›s› yap›ld›. Ayr›ca Urfa'n›n Viranflehir ‹lçesi ile Adana'n›nMisis Beldesi’nde de açl›k grevleri yap›ld›. Batman'daise, kendilerine 'Apocu Gençlik ‹nisiyatifi'ad›n› veren 250 kiflilik bir grup, Öcalan'a des-Viyan Sorantek sloganlar›yla meflaleli yürüyüfl düzenledi.Öcalan üzerindeki tecrit politikas›n› protestoeylemlerinden biri de, Güney Kürdistan'dayd›.HPG Komutan› Leyla Vali Hasan (Viyan Soran)kendisini yakarak hayat›na son verdi. Viyan Sorando¤um yeri olan Süleymaniye’de bir törenle topra¤averildi.3312 fiubat 2006 / 39


Komplo Çöktü, Davas› Sürüyor1 Nisan davas›nda mahkeme sahte belgelere sahip ç›k›yor1 Nisan 2004’te Türkiye’dekidemokratik kurumlara yap›lan yasad›fl›bask›nlar sonras›nda tutuklanandevrimcilerin 22 ayd›r süren mahkemelerine6 fiubat günü devamedildi. Hat›rlanaca¤› gibi, davada“delil” olarak gösterilen disket vebilgisiyar “ç›kt›lar›n›n” delil olamayaca¤›ortaya konulurken, sözkonusubelgelerin ço¤unun polis taraf›ndanhaz›rlanan sahte belgeler oldu-¤u da kan›tlanm›flt›. Buna ra¤mensüren komplo davas›, bir anlamdayarg›n›n da polisin sahte belgelerhaz›rlamas›na ve komploculu¤unaortak olmas›yd›.Deliller suçsuzlu¤un kan›t›Duruflmaya, tutsak devrimcilerzafer iflaretiyle gelirken, mahkemeönünde toplanan HÖC üyeleri desloganlarla destek verdiler.Avukat Taylan Tanay, ‹TÜ veODTÜ’den al›nan ve sim kartlar›-n›n kullan›m mekanizmas›n› gösterenraporlar› mahkeme heyetinesundu. Tanay, ad› geçen telefonunTürk Telekom'da kayd›n›n bulunmad›¤›n›ntespit edildi¤ini belirterek,yurtd›fl› ba¤lant›s›nda kullan›ld›¤›iddia edilen sim kart›n da, dörty›l önce gerçeklefltirilen bir baflkaoperasyonda polis taraf›ndan ele geçirildi¤inikaydetti. ‹ddia edilenba¤lant›n›n mümkün olamayaca¤›n›ifade eden Tanay, Yarg›tay Baflkan›Eraslan Özkaya’n›n telefon kay›tlar›n›nmahkemede delil olarak kullan›lmas›n›nYarg›tay karar›yla önlendi¤inide hat›rlatarak flöyle dedi:"Mahkeme, bu kay›tlarda davaroldu¤u ileri sürülen ve ispat edilemeyenkay›tlar› kabul etmeyerek,bu uygulaman›n yaln›zca hakimleretan›nan bir ayr›c›l›k olmad›¤›n›göstermelidir."fiadi Özbolat’›n avukat› HalilÖzbolat da, ortaya konulan delillerinyarg›lananlar›n suçlulu¤ununde¤il, suçsuzlu¤unun ispat› oldu¤unusöyledi.“Neden tutukluyuz?”Avukatlar›n ard›ndan sözalanfiadi Özbolat da, iki y›ld›r tutukluolmalar›n›n gerekçesinin kendilerineart›k aç›klanmas› gerekti¤inisöyledi. “Bu ülkede Birtan Altunbafl’›nkatilleri olarak yarg›lananpolisler ‘iflkence yap›p adam öldürdük'itiraf›nda bulunurken, fiemdinli’dehalka atefl açt›¤› tespit edilenaskerler, tutuksuz yarg›lan›rken,bizler, bütün delillerin çürütülmesinera¤men neden tutukluyuz, bununaç›klanmas›n› istiyoruz" dedi.Onursuz aramay› protesto ederekKnokke Davas›yla Enternasyonalist Dayan›flma23-27 Ocak aras›nda BelçikaBrugges Ceza Mahkemesi’nde görülenKnokke Davas›’yla dayan›flmaamac›yla, Katalan ve ‹talyan solu taraf›ndanmesajlar yay›nland›.Belçika’da yarg›lanan Türkiyelimuhaliflere deste¤ini ifade eden, KatalanTopraklar›n›n Ulusal KurtuluflSosyalist Örgütü Endavant(OSAN) Uluslararas› ‹liflkiler Dairesi;davay›, Avrupa kapitalizminekarfl› mücadele veren siyasi hareketlerikriminalize etme stratejisinin parças›olarak de¤erlendirdi. Halk hareketlerinekarfl› Avrupa’n›n tek yolununbask›lar oldu¤unun ve bu davan›nifade ve örgütlenme hakk›na karfl›bir sald›r› niteli¤i tafl›d›¤›n›n belirtildi¤imesajda; “DHKC militanlar›-n›n, sistematik olarak iflkence yapanve gün be gün insan haklar›n› çi¤neyenTürkiye Devleti’nin haks›zl›k saçanekonomik yap›s›n› alafla¤› etmeyeyönelik azim ve iradeyle verdiklerimeflru mücadelelerine dayan›flma vedeste¤imizi ifade etmek istiyoruz”ifadelerine yer verildi.duruflmaya çoraplagelendevrimcilerdenPerihanDemirk›ran,Sakine Ögeyikve Zeliha Koyup›narhakk›ndatahliyekarar› verilirken;fiadi Özbolat,MehmetYayla, Gülizar Kesici ve Metin Yavuz’untutuklulu¤u devam ettirildi.Adalet iste¤ine gaz bombas›Duruflma öncesinde mahkemeönünde toplanan HÖC üyeleri,“Sahte Belgelerle TutuklananlarSerbest B›rak›ls›n” pankart›ylaaç›klama yapt›lar. Hasibe Çoban taraf›ndanyap›lan aç›klamada; “Unutmay›nki; gerçekleri çarp›tabilirsiniz;ama tarih önünde 1 Nisankomplosu ile devrimciler hedef seçilerekülkemizde haklar ve özgürlüklermücadelesi yok edilmek, demokratikmücadele yürütenler susturulmakistenmifltir” denildi. Çoban,“bu ülkede hukuk iflkencecilere,adalet komplocu polis fleflerinin ikiduda¤› aras›na havale edilmifltir”diye konufltu.Eylem s›ras›nda ‘Adalet ‹stiyoruz’sloganlar› at›l›rken, mahkemesüresince d›flar›da bekleyen HÖCüyelerine, bekledikleri cafeye girenpolis taraf›ndan sataflmalarda bulunulduve biber gaz› s›k›ld›.“Brüksel'de yarg›lanan 11 Türkiye'lidevrimciye en derin dayan›flmam›z›sunar›z” diyen, ‹talyan solundanMarksist Laboratuvar ve 1 May›sDerne¤i de, davan›n amac›n› “Türkiye'dey›llardan beri halk›n deste¤iyleTürkiye faflist devletine karfl›, a¤›r birbedel ödeyerek mücadele eden bir örgütedarbe indirmek” fleklinde de¤erlendirdi.Davan›n siyasi oldu¤u vurgulananmesajda, Belçika’n›n yenianti-terör yasas›n› s›nayarak, özellikleDHKC Brüksel Enformasyon Bürosu’nususturma amac›na dikkat çekildive devrimcilere “koflulsuz ve tamdestek” ifade edildi.3412 fiubat 2006 / 39


hayat›niçindekiteori‹nanç Özgürlü¤ü ve‹nançlara Sayg› - 1Ülke özgür de¤ilse,inançlar da özgürolamaz!Sevgili okurlar›m›z, merhaba!Bu hafta, emperyalist bas›nda yay›nlanankarikatürler ve bunun gündemegetirdi¤i tart›flmalar vesilesiyleinanç özgürlü¤ü, inançlarasayg› konusunu ele alaca¤›z.Haklar ve Özgürlükler Cephesi’ninaç›klamas›nda aç›kça belirtildi¤igibi, bu karikatürler, halklarakarfl› emperyalist sald›r›n›n bir parças›d›r.Ve elbette, halklara karfl› birsald›r› oldu¤u için de, devrimcilerbu sald›r›n›n karfl›s›na dikilmelidir.Burjuva, küçük-burjuva kesimlerinbirço¤u, karikatürlerin yay›nlanmas›n›“bas›n özgürlü¤ü” diye izah etmeyeçal›fl›rken, solun çeflitli kesimlerindede bu konuda belli bir tereddütyafland›¤›n› görüyoruz. Bukonudaki tereddütlü tav›rlar, asl›ndatürban konusundaki tereddütlü tavrada çok benziyor. Acaba bir tav›ral›rsak, islam› m› savunmufl oluruz,islamc›larla yanyana m› gelmifl oluruzgibi kayg›lar tafl›n›yor.Bu tereddütlerin esas olarak ikinedeni var kan›mca; birincisi, dinve dincilik konusundaki politikan›nyanl›fllar›, ikincisi, bugünkü dünyakonjonktüründe emperyalizme karfl›çeflitli biçimlerde bir savafl veren islamc›hareketi nereye oturtacaklar›-n› tam bilememeleri. Konumuz esasolarak bunlar olmamakla birlikte,inanç özgürlü¤ünü, karikatür olay›karfl›s›nda al›nmas› gereken tavr›tart›fl›rken bunlara da yer yer girmekdurumunday›z.Sohbetimizi biraz sistematik olarakyürütebilmek için konuyu bellibafll›klar halinde tart›flal›m derim;birinci olarak ele almam›z gereken,emperyalistlerin ve burjuvazinininanç özgürlü¤ünden ne anlad›¤›,bunu nas›l uygulad›¤›d›r. ‹kinci olarak,somut sorunda, yani karikatürolay›nda cepheler nas›l oluflmal›d›r,bunu ortaya koyal›m. Üçüncü olarakislam›n/islamc›lar›n ve devam›ndada devrimcilerin inanç özgürlü¤ünenas›l bakt›¤›n› ortaya koyar›z.‹lk sözü Özlem’e veriyorum.Özlem: Ben öncelikle üniversiteliarkadafllardan baz› izlenimleraktarmak istiyorum. Çok gündemdeoldu¤u için do¤al olarak sohbet konusuolmufl. En s›k rastlanan tav›r“ne var bunda” tavr›. Kimi sonuçtabir karikatür diyor, kimi sanatta tabularolmaz diyor...Asl›nda tümüyle yanl›fl zemindebir tart›flma. Çünkü olay, ne sadecebir karikatür denilip geçilebilir, nesadece bas›n özgürlü¤ü ile aç›klanabilir,ne de salt dinsel bir meseledir.En bafl›nda, yani karikatürler dörtay önce yay›nland›¤›nda belki münferit,lokal vb. diye tart›fl›labilirdi.Ama öyle olmad›¤› anlafl›ld›. Hat›rlanacakolursa, daha o zaman Danimarka’dakiislam ülkeleri büyükelçileribir metin imzalay›p Danimarkahükümetine vermifl, hat›rlad›¤›mkadar›yla özür dilenmesini, karikatürlerinyay›nlanmas›n›n engellenmesiniistemifllerdi (ki “islam ülkeleri”içinde Türkiye Büyükelçisi deimza att›¤› için ayr›ca polemik konusuolmufl, AB emperyalistleri ençok da Türkiye’ye bozulmufllard›.)Her neyse, buna ra¤men emperyalistlerbunu müslüman halklara karfl›bir hakaret olarak kullanmaya devamettiler. Sorunun emperyalistsald›r›n›n bir parças› oldu¤u dahaçok bu süreç içinde alg›land› ve kitleseltepkiler de bu süreç içinde ortayaç›km›flt›r.Baz› ayd›nlar, bunun Avrupa’dademokrasinin, düflünce özgürlü¤ününs›n›rlar›n›n ne kadar genifl oldu-¤unu gösterdi¤ini söylüyorlar. Kimileride tersinden, “hoflgörü,uyum” politikalar›n›n mimar› olanAvrupa’n›n kendi yapt›klar›n› y›kt›-¤›n› söylediler. ‹kisi de do¤ru de¤ilbence. Bu düflünceler, onlar›n “emperyalist”niteli¤ini yoksayd›¤› içinyan›lg›ya düflüyorlar.Burjuvazi, feodalizme karfl› mücadeleetti¤i dönemde inanç ve düflünceözgürlü¤ünün savunucusudur.“‹nançlara sayg›” gösterilmesiniister bu dönemde. Çünkü düflünceve inanç özgürlü¤ü oldu¤u ölçüde,feodalizmin dayand›¤› temellerzay›flat›labilirdi. Bunun sonucunda,burjuvazinin yükselme döneminde(ki ona ayn› zamanda “ayd›nlanmaça¤›” diyorlar) bilim, Ortaça¤’›n dinidüflüncelerinden, kilise do¤malar›ndankurtuldu. Do¤a bilimlerindebüyük geliflmeler sa¤lan›rken, kiliseninfarkl› her inanc› mahkumeden otoritesi sars›ld›.Burjuva y›kt›¤› kilisenin yerineakl›, tanr›lar›n yerine bilinci koydu.Burjuva felsefe asl›nda yine idealistfelsefenin s›n›rlar› içinde dolafl›yorduama düflüncede, inançta bir özgürlükortam› da oluflmufltu. Krallar›n,kilisenin ”tanr›n›n temsilcisi”olmad›¤› ancak böyle bir özgürlükortam›nda savunulabilirdi. Bütünmesele, kilisenin, feodalizmin iktidar›n›y›kmakt›.Bilim ve yeni tan›mlanan insanhak ve özgürlükleri, insan›n hemdo¤a olaylar›, hem “tanr›lar›n yeryüzündekitemsilcileri” karfl›s›ndakiacizli¤ini ortadan kald›r›yor, dinselotoriteleri bir kenara itiyor, bütünbunlar da burjuvazinin iktidar›n› pekifltiriyordu.Tarihin belli bir evresinde üretimiliflkilerini ve bunun yan›s›ra hak veözgürlükleri, demokrasiyi gelifltirerekilerici bir misyon oynayan burjuvaziningericileflmesi, kendini herkonuda oldu¤u gibi inanç özgürlü¤ü3512 fiubat 2006 / 39


ve inançlara sayg› konusunda dagöstermifltir.Bu gericileflmenin sonuçlar› olarak,birincisi burjuvazi kitleler nezdindedini inançlar› yeniden diriltmeyegiriflirken, düzenin denetimid›fl›ndaki düflünce ve inançlara karfl›da bask› politikalar›n› yürürlü¤ekoymufltur.Burjuvazinin farkl› düflüncelere,inançlara sayg›s›n›n ne kadar oldu-¤u en iyi, sömürgecilik politikas›ylaortaya ç›km›flt›r. Sömürgelefltirdi¤iher yerde, kendi kültürünü, yönetimsistemini dayatm›fl, farkl› inançlar›,kültürleri, dilleri b›rak›n bask› alt›-na almay›, yeryüzünden silmifltir.Sömürgeci ordulara hep “misyonerler”efllik etmifltir. Bugün onlarcahalk, onlarca dini inanç, art›k yaln›zca“tarihin bir döneminde varolmufl”halklar, inançlar halindeyse,bu yoketmeyi gerçeklefltirenlerinbafl›nda burjuvazi gelir.Sömürgecilik, bir politika olman›nötesinde, emperyalistlerin kültürüne,davran›fl ve düflünüfl tarz›nadönüflmüfltür. <strong>Emperyalistler</strong>, aç›kçakendilerini öteki ülkelerin <strong>halklar›n</strong>dan,kendi kültürlerini ötekikültürlerden üstün görmektedirler.Bu emperyalist ülkelerin s›radanvatandafllar›na kadar yay›lan birkültürdür.Bu yüzden emperyalistler, gereksömürgeci olarak bulunduklar› ülkelerde,gerekse de kendi ülkelerindeki“yabanc›lara” karfl› her zamankültür, inanç dayatmas› içinde olmufllard›r.Di¤er halklara kendilerigibi giyinmelerini, kendileri gibi yiyipiçmelerini, kendileri gibi e¤lenmelerini,dayatm›fllard›r. Uzun dönemlerboyunca Avrupa veya Amerikanemperyalizminin sömürgesiolarak kalm›fl ülkelerde giyimde,yeme içmede, müzikte, çok çarp›ktablolar görülür bugün. K›sacas›,burjuvazi baflka inançlara, kültürlere,halklara hiçbir de¤er vermez ki,onlara sayg› göstersin.Kemal: Hem tarihsel olarak,hem de bugün için emperyalizmininançlara sayg› gösterdi¤ini, düflünceözgürlü¤ünü savundu¤unu söylemekmümkün de¤ildir. Burjuvazininbu konuda hep s›n›rlar› vard›rve bu s›n›rlar giderek daralmaktad›r.Daha geçenlerde Avrupa Parlamentosu’nagetirilen “komünizmisavunman›n yasaklanmas›, komünistülkeleri destekleyenlerin bileyarg›lanmas›” önerisi asl›nda burjuvazinindini veya siyasal inançlarane kadar sayg›l› oldu¤unu gösteriyor.Ayr›ca flunu da belirtmek gerek;mesela karikatür olay›n› tahlil ederken“emperyalizmin kendi düflüncelerini,inançlar›n›, kültürünü dayatt›¤›ndan”sözediyoruz. Orada anlatmakistedi¤imiz elbette dayatman›nkendisi. De¤ilse, emperyalizmin,burjuvazinin bir inanc› yoktur. Diniyoktur. O dönemsel olarak flu veyabu inanc›, flu veya bu kültürü empozeedebilir, birine karfl› savaflmakiçin bir baflkas›na yaslanabilir. Bunubelirleyen emperyalist tekellerinç›karlar›d›r.Biraz önce Özlem’in anlatt›¤› gibi,bir dönem kiliseye ve dine savaflaçan burjuvazi, daha sonra, –art›konlar iktidar› için bir tehlike olmaktanç›kart›ld›¤›nda– kilisenin ve dininhamisi olmufltur. Yüzy›llar›nmiras› olan kaderci, gerici düflünceve inançlar› desteklemeye bafllam›flt›r.Çeflitli biçimlerdeki hurafeler,“öteki dünya” vaatleri, bu kez birazdaha farkl› biçimlerde burjuvazi taraf›ndanüretilmeye bafllanm›flt›r.Mesela Harry Potter gibi filmlerdekihurafeler, h›ristiyanl›¤›n veya islam›nhurafelerinden çok mu farkl›?Düz bir menkibe fleklinde de¤il de,geliflmifl teknolojiyle sunuluyor halka.Burjuvazi halka empoze etmeyeçal›flt›¤› emperyalist yoz kültür yan›nda,gerici din kültürünü de kullanmay›ihmal etmemektedir. Bununkullan›m derecesi ve biçimleriülkeden ülkeye de¤ifliyor elbette,ama her ülkede ve her dönem kullan›yor.Dini ba¤l›l›k, kürtaj gibi konulardabizzat burjuva demokrasisininpartileri taraf›ndan militanlaflt›-r›larak sürdürülüyor. Papa’y› dinlemeyebir milyon insan›n toplanma-Emperyalizmin, burjuvazinin birinanc› yoktur. Dini yoktur. O dönemselolarak flu veya bu inanc›, fluveya bu kültürü empoze edebilir, birinekarfl› savaflmak için bir baflkas›nayaslanabilir. Bunu belirleyenemperyalist tekellerin ç›karlar›d›r.s›, Vatikan’›n etkisi de¤il, burjuvazininyönlendirmesi sonucudur. Gericidin kültürü ve emperyalist kültürhalk›n bilinçlenmesini önlemekiçin kol kolad›r.Dolay›s›yla, Özlem’in söylediklerinitamamlarsak; burjuvazi içininançlara, düflüncelere sayg› sözkonusude¤ildir, sadece ve sadece“kullanma” sözkonusudur. Emperyalistpolitikalar›n dönemsel karakterinegöre, “inanç özgürlü¤ü”nü engenifl flekilde uygulay›p, inançlarasayg› propagandas›n› öne ç›kard›¤›gibi, tam tersini de yapabilir.Burada ikinci soruya geçebiliriz;karikatür meselesinde halklar, devrimcilernas›l tav›r almal›?Mazlum: En baflta flunu söyleyelim:Bu karikatürler “bas›n özgürlü¤ü”gibi k›l›flar alt›nda savunulamaz.Özlem’in dedi¤i gibi,<strong>halklar›n</strong> <strong>de¤erlerine</strong> karfl› aç›k, fliddetlibir emperyalist sald›r›d›r. <strong>Emperyalistler</strong>inhalklara sald›r›s› sözkonusuysae¤er, devrimciler aç›k venet emperyalist sald›r›n›n karfl›s›ndatav›r al›rlar.K›sa bir formül gibi oldu amaiflin özü bu. fiimdi olay›n di¤er ayr›nt›lar›nabakabiliriz.Görünürde sald›r›n›n yöneldi¤ihedef, bizim kendi inançlar›m›z›nbir parças› de¤ildir. Tam tersine karfl›ç›kt›¤›m›z, halklar› uyuflturan birolgu olarak gördü¤ümüz “din” olgusununbir parças›d›r. Karfl› ç›k›fltatereddütler yaratan da bir yan›ylabudur.Böyle bir tav›r almak, dinle, dincilikle“uzlaflmak” m›d›r? Kimileriböyle görüyor. Hay›r, ideolojik olarakböyle bir uzlaflma sözkonusude¤ildir ve olamaz da.“Dini savunmufl” gibi mi görü-3612 fiubat 2006 / 39


Bnürüz? Hay›r, bizim karfl› ç›kt›¤›m›z<strong>halklar›n</strong> bütün olarak iradesine ve<strong>de¤erlerine</strong> sald›r›lmas›d›r. Buradabütünlüklü bir emperyalist dayatmavard›r. Bu dayatmaya karfl› ç›k›yoruz.<strong>Emperyalistler</strong> halklara sayg›-s›zl›k yap›yor. Buna karfl› ç›k›yoruz.Emperyalizme karfl› bu tavr› al›rken,islamc›larla yanyana gelmifl mioluruz, olabilir. Saf›m›zda ve tavr›-m›zda bir yanl›fll›k yoktur. Biz çünküher zamanki saf›m›zday›z demektir.Bu safta yeni olan islamc›larve en genifl anlamda müslüman kitledir.<strong>Emperyalistler</strong> taraf›ndan bizkullan›lmad›k. Kullan›lan, bugünde¤erleri sald›r›ya u¤rayanlard›r.Emperyalizm karfl›s›ndaki istikrarl›ve tutarl› tavr›m›z, varl›¤›m›z, onlar›nkendi geçmiflleriyle muhasebeyapmas›n› da zorlayacak bir faktördür.Dün, Amerikan askerlerini korumakiçin “Allah Allah” nidalar›ylabize sald›ranlar›n, bugün yan›-m›zda “kahrolsun ABD, kahrolsunAvrupa emperyalistleri” diye tav›ralmas›, bizim onlar›n yan›na gitmemizde¤il, onlar›n bizim yan›m›zagelmesidir. Elbette gelirken kendikültürlerini de getiriyorlar, o kültürdeonaylamad›¤›m›z ve onaylamayaca¤›m›zyanlar var. Ona karfl› mücadelemizde,tavr›m›zda da bir de-¤ifliklik olmaz.Biz her dinden ve milliyetten<strong>halklar›n</strong> emperyalizme karfl› birleflmesinisavunuyoruz. Ve bir gerçekki, bu cephenin en zay›f yan›, islamc›lard›r.Çünkü kapitalizme aslakarfl› ç›kmayan ekonomi politikalar›yla,emperyalist sistemle dolayl›iz, türban yasa¤›na karfl› ç›karken de,emperyalistlerin müslümanlar›n <strong>de¤erlerine</strong>sald›r›s›n›n karfl›s›na dikilirkende halklara flunu söylüyoruz: ‹nanç özgürlü¤ünü,<strong>halklar›n</strong> <strong>de¤erlerine</strong> <strong>sayg›y›</strong>ancak biz tutarl› flekilde savunuyoruz veinanç ve düflünce özgürlü¤ünü ancak özgürbir ülkede, devrimci bir halk iktidar›ndagörebilirsiniz. <strong>Emperyalistler</strong>, iflbirlikçileri,inançlara ve düflüncelere özgürlüktan›maz, sayg› göstermez, yaln›zkullan›r ve istismar ederler.say›s›z bütünleflmeleriyle, çeliflkilerininen keskin oldu¤u anda bile,emperyalizmle uzlaflma potansiyelini,halka ve devrimcilere düflmanlaflmapotansiyelini içlerinde tafl›-maktad›rlar.Fakat bugün emperyalizmin<strong>halklar›n</strong> de¤erlerini afla¤›lamas›nakarfl› tav›r, esas olarak emperyalizmebir tav›rd›r. ‹slamc›lar›n tav›ral›p almamas›ndan da ba¤›ms›z olarakal›nmas› gereken bir tav›rd›r.Özlem: ‹slamc›lar›n meselatürban takma hakk›n› veya bu olaydakutsal <strong>de¤erlerine</strong> sayg› gösterilmesitalebini destekleme tart›flmalar›nda,s›k s›k flu sözlere tan›k oluyoruz:“Peki onlar iktidar olsa, baflkalar›nadüflünce özgürlü¤ü, inançözgürlü¤ü tan›yacaklar m›?” Ve bugerekçeyle de onlar›n hak ve özgürlüklerinisavunmakta tereddüt ediliyor.Bir de flunu soraca¤›m, emperyalizmmüslümanlar›n inançlar›nasald›r›yor, ama emperyalizmin iflbirlikçisiiktidarlar da islamc›l›¤›gelifltirmeye çal›fl›yor. ABD, AB,hem islama sald›r›yor, hem islamc›baz› rejimleri destekliyorlar, bundabir çeliflki yok mu?Mazlum: Her iki soru da yerindesorular oldu. ‹slamc›lar iktidardaolsa, ne inançlara sayg›lar›olacakt›r, ne de düflünce özgürlü¤üdiye bir fley. Bu ihtimal de de¤il, neredeysekesindir. ‹ran’dan Afganistan’akadar mevcut islamc› iktidarlardada böyle olmufltur zaten.‹slamc›lar›n ekonomik anlamdakapitalizme alternatif bir modelleriolmad›¤› gibi, haklar ve özgürlükleralan›nda da demokratik bir anlay›flasahip de¤illerdir. Fakat buna ra¤menislam›n, h›ristiyanl›ktan farkl›olarak toplumsal yaflam›n bütününüdüzenleme gibi bir iddias› vard›r.Fakat bu iddia, tüm halk›n dini otoritelerinbuyru¤u alt›na girmesi vesömürü düzenine ses ç›karmay›p sadakayla,zekatla yaflamaya raz› gelmesindenöte bir içeri¤e de sahipde¤ildir. Bu anlamda da “dini otoriteyi”egemen k›lmak için, tüm sömürücüegemen s›n›flar›n yapt›¤›gibi, bask› ve terör uygulay›c›s›d›r.3712 fiubat 2006 / 39‹slamc› yönetim anlay›fl›nda b›rak›n“kafir” olarak addedilen farkl›inançlara, ateistlere <strong>sayg›y›</strong>, mezhepleraras›nda bile bir sayg› yoktur.‹slami anlay›fllar›n iktidar oldu-¤unda uygulad›klar› zulümde faflizmiaratmad›klar›na dair birçok örneklerverilebilir. Ama san›r›m tart›flmakonumuz aç›s›ndan bu ayr›nt›laragerek yok.Çünkü demokratik haklar ve özgürlüklermücadelesinde, yar›n onlariktidar olursa böyle yapacaklarnoktas›ndan hareketle tav›r belirlenmez.Biz oligarflinin iktidar›na nekadar karfl›ysak, islamc› bir iktidarada o kadar karfl›y›z ve onlar›n iktidarolmas›n› engellemek için savafl›r›zda. Fakat bugünün sorunu faflistbir düzen karfl›s›nda haklar veözgürlükler mücadelesi sorunudur.‹kinci olarak, haklar ve özgürlüklerkonusunda devrimcilerin kendiiçinde tutarl› ve istikrarl› olmas›d›r.Biz, türban yasa¤›na karfl› ç›karkende, emperyalistlerin müslümanlar›n<strong>de¤erlerine</strong> sald›r›s›n›n karfl›s›na dikilirkende halklara flunu söylüyoruz:‹nanç özgürlü¤ünü, <strong>halklar›n</strong><strong>de¤erlerine</strong> <strong>sayg›y›</strong> ancak biz tutarl›flekilde savunuyoruz. ‹nanç ve düflünceözgürlü¤ünü ancak özgür birülkede, devrimci bir halk iktidar›ndagörebilirsiniz. Halklara, emperyalizmeba¤›ml› bir ülkede, sömürüdüzeni yürürlükteyken, gerçek anlamdainanç ve düflünce özgürlü¤ünesahip olamayacaklar›n› gösteriyoruz.<strong>Emperyalistler</strong>, iflbirlikçileri,inançlara ve düflüncelere özgürlüktan›maz, sayg› göstermez, yaln›zkullan›r ve istismar ederler. Yanibiz, halk›n bir kesiminin türban takmahakk›n› savunurken, ayn› zamandakendi iktidar›m›z için mücadeleetmifl oluyoruz.Kemal: Burada, müslümanlar›ndini ibadetlerini yerine getirebilmeleri,dini kurallara uyma haklar›yla,dine göre düzenlenmifl birtoplumsal yaflam› dayatmalar› aras›ndakifark› görmek gerekir. Bizbirinci noktada inançlara sayg› vedüflünce özgürlü¤ü çerçevesindeonlar›n hakk›n› savunurken, ikinci


noktada karfl›lar›nda oluruz. Bu farkgözden kaç›r›ld›¤›nda, ya haklar veözgürlükler mücadelesinde bir kesimid›fllanm›fl, ya da tersinden onlar›npeflinde sürüklenilmifl olur.‹slamc› hayat tarz›n›n dayat›lmas›nakarfl› tavr›m›z nettir. Bunun“inanç özgürlü¤ü”yle, “inançlarasayg›” ile ilgisi yoktur. Tersine kendiyaflam biçimlerini dayatmalar›,bizzat onlar›n inanç özgürlü¤ünüortadan kald›rmalar›, baflka kesimlerininançlar›na sayg›s›zl›k yapmalar›d›r.Devrimci bir halk iktidar›n›ninançlara özgürlük çerçevesini debu belirler. Ki buna art›k sohbetimizinikinci bölümünde de¤inece¤iz.Bugünkü sohbetimizi esas olarakkarikatür olay›ndaki tavra iliflkinbirkaç noktayla tamamlayal›m. Özlem’inikinci bir sorusu vard›, onuda sen cevapla istersen.Mazlum: Emperyalizmin islamkarfl›s›ndaki sald›rgan politikas›ylaiflbirlikçilerinin politikas› çelifliyormu? Veya tüm müslümanlar›hedef, terörist ilan etmekten çekinmeyenemperyalizm, ayn› zamandanas›l oluyor da, islamc› iktidarlar›destekliyor? Bir çeliflki yok bence.Emperyalizm islam›n en kutsal<strong>de¤erlerine</strong> sald›rarak genel olaraktüm müslümanlar› hedef al›rken,afla¤›larken, bu büyük kitleyi terörleve kültürel asimilasyonla pasifizeetmeyi amaçl›yor. Bu pasifikasyondaöncelikli amaç ise “radikal islamc›l›¤›”müslüman kitleden tecritetmektir. De¤ilse, emperyalizm kitlelerikapitalizm içinde tutan bir dinolarak islam› da, iflbirlikçi islamc›-lar› iktidarlar› da kullanmaya devamedecektir.Bu anlamda emperyalizmle AKParas›nda da bir çeliflki yok, tam tersineuyum var. Emperyalizmin AKPüzerinden propagandas›n› yapt›¤›“›l›ml› islam” tam da yukar›da ifadeetti¤im amac›n politikas›d›r zaten.Tüm müslüman kitleyi ve islamc›hareketleri emperyalist dünya düzenineentegre etme politikas›d›r bu.Ki ülkemizde emperyalizm ve iflbirlikçileribu konuda oldukça mesafekatetmifller. Ülkemizdeki islamc›lar›nbu karikatür olay›ndaki tav›rlar›gerçekten ayr›ca incelenmeye de-¤er. Birçok ülkenin aksine kitleseltepkiler olmad›. Protesto eylemlerininbir k›sm›n› islamc› kitleye oynayanfaflistler, bir k›sm›n› Saadet Partisiörgütledi zaten. (Ki Saadet Partiside AKP gibi iktidar olsayd›, ayn›s›n›yapacak, yani sessiz kalacakt›.)Geriye asl›nda küçük birkaççevrenin tepkileri kal›yor. Bu da ülkemizdekiislamc›l›¤›n ne kadar düzenlebütünleflmifl oldu¤unu, müslümankitlenin de ne kadar düzen islamc›l›¤›çerçevesinde tutuldu¤unugösteriyor. Bu islamc›l›k, h›zla holdingleflen,kültürel olarak da kapitalistleflenbir islamc›l›kt›r ve emperyalizministedi¤i de tam budur.Böyle bir islam karfl›s›nda emperyalistler“inançlara çok sayg›l›” olacaklard›rflüphesiz. Onlar›n “sayg›-s›z” oldu¤u, emperyalist düzen içintehlike olan veya tehlike olma potansiyelitafl›yan inançlard›r. Ve buyüzden biz de bu emperyalist sayg›-s›zl›¤›n karfl›s›nday›z.Kemal: Haftaya, bizim inançözgürlü¤ünden ne anlad›¤›m›z›, devrimcibir halk iktidar›n›n bu konudakipolitikas›n›n ne olaca¤›n› ve devrimcilerindin karfl›s›ndaki ideolojik,politik tutumunun nas›l flekillenece¤initart›flaca¤›z. fiimdilik hoflçakal›n.AKP sürgünle de öldürüyorAKP’nin sürgün politikas› intihar getirdi.Ankara Maltepe Vergi Dairesi’nde görevyapan Metin Özsar› isimli BES üyesimemur, Maliye Bakan›’n›n akrabas› oldu-¤u belirtilen bir mükellefle (Ahmet Ünsal)tart›flmas›n›n ard›ndan, Ankara Vergi DairesiBaflkan› Cemal Boyal› taraf›ndan sürgünedildi. Bu haks›z uygulamaya dayanamayanÖzsar›, “Sn. Vergi dairesi baflkan›mCemal Boyal› beni art›k resen tayin yapamayacak,evet BES’liyiz ama her fleydenönce insan›z” yaz›l› bir not b›rakarak 1 fiubatgünü intihar etti.BES üyeleri, 6 fiubat günü Ankara VergiDairesi önünde yapt›klar› eylemle CemalBoyal›’y› protesto ettiler ve kap›s›nasiyah çelenk b›rakt›lar. Eyleme KESKBaflkan› ‹smail Hakk› Tombul ve çok say›-da DKÖ temsilcisi de destek verirken,BES Genel Baflkan› Bülent Kaya ve ‹smailHakk› Tombul birer konuflma yapt›lar.Sa¤l›k hakt›r sat›lamazÖlümlerin sorumlusu AKPEge Temel Haklar üyeleri 5fiubat günü Karfl›yaka Do¤ançayMahallesi’nde Kufl Gribiile ilgili bildiriler da¤›tt›. Ölümlerinsorumlusunun AKP oldu-¤u vurguland› ve bin adet bildiriile, halka hastal›¤a karfl›al›nacak önlemler de anlat›ld›.‹stanbul Tabip Odas›, KESK‹stanbul fiubeler Platformu, ‹stanbulEczac›lar Odas›'n›n daaralar›nda bulundu¤u çok say›dademokratik kitle örgütü, oda vesendika, AKP hükümetinin ç›-kartmak istedi¤i Sosyal Sigortalarve Genel Sa¤l›k Sigortas› KanunTasar›s›’n› protesto etti.4 fiubat günü ‹stanbul Kad›-köy Meydan›’nda yap›lan eylemde,‹TO Genel SekreteriAli Çerkezo¤lu, sa¤l›¤›n al›-n›p sat›lan bir mal olmad›¤›n›,AKP hükümetinin uygulad›¤›politikayla, sa¤l›k ocaklar› vedevlet hastanelerini kapatmak istedi¤inibelirtti. Türk-‹fl, KESK veTMMOB ‹stanbul fiubeleri ad›nayap›lan konuflmalarda da “bumücadeleyi gelifltirmeliyiz” vurgular›yap›l›rken, s›k s›k “Sa¤l›kHakt›r Sat›lamaz” sloganlar›at›ld›.Emperyalizm öldürüyorBurundi'de geçen ay kurakl›-¤›n yol açt›¤› k›tl›k nedeniyleen az 157 kifli açl›ktan öldü.Muyinga eyaletinde 120 kifli,Kirundo eyaletinde de 37 kifli,emperyalizmin suç defterinekaydedildi.3812 fiubat 2006 / 39


17 Ocak 2006 tarihli Gözcü Gazetesi’ninmanfleti, sadece “ekonomiiyiye gidiyor” diyen AKP iktidar›n›nyalan›n› parçalam›yor, ayn›zamanda; bu köflede dile getirilen‘kapitalizmin sonuçlar›ndan”birini çok çap›c› bir flekilde ortayakoyuyordu. “Açl›¤›n Sonu”manfletiyle duyurulan haber,“Geçim s›k›nt›s› ve açl›ktan bunalan27 bin civar›nda genç kad›-n›m›z›n fahiflelik vesikas› için s›rabekledi¤ini” söylüyordu.Teflhis yerinde; ‘açl›¤›n sonu’!Ama eksik. Zira, neden aç insanlar›m›z,neden yoksuluz, kim buhale getirdi, nas›l bir sistemdeyafl›yoruz... diye sorular artarakdevam etmeliydi.Bir ülke aç›s›ndan büyük birutanç tablosudur 27 bin kad›n›m›z›ndurumu. Ama tablonunbununla s›n›rl› olmad›-¤› bilinmektedir. Geçen y›lATO taraf›ndan haz›rlanan birraporda, 3 büyük ilde 30 bin kad›n›ngenelevde çal›flmak için vesikabekledi¤i söyleniyordu. Busay›, tüm Türkiye’de faaliyet gösteren56 genelevde kay›tl› yaklafl›k3 bin hayat kad›n›n›n 10 kat›.Türkiye genelinde vesikal› ya davesikas›z çal›flan hayat kad›nlar›-n›n -bilinen- say›s› 100 bine yaklafl›yor.Kad›n nüfusunun 35 milyoncivar›nda oldu¤u hesaba kat›ld›¤›nda,her 350 kad›ndan birininfuhufl bata¤›n›n içinde, efli-¤inde oldu¤u ortaya ç›k›yor.Gayri-resmi flekilde gecekondular›nara sokaklar›na kadar yay›-lan randevu evlerinin ise haddihesab›n›n olmad›¤› bilinen birgerçektir.***Bu nas›l bir sistemdir ki, binlercekad›n› aç, çaresiz b›rak›yor? Enbasit soru fludur: Öyleyse bu sisteminçarklar› kimin ç›karlar› içindönüyor? ‹yiye giden ekonomikimin ifline yar›yor? 27 bin kad›-‘Vesika’ bekleyen27 bin kad›n›m›zn›m›z›n sorumlusu bu ülkeyi yönetenlerde¤ilse, kim?Hiç kimse bu 27 bin kad›n›n “ahlaks›z”olduklar› için bu durumadüfltüklerini söyleyemez. Hangikad›n bedenini satmaya gönüllüolur? Yozlaflma ve kültürel dejenerasyonunyol açt›¤› çarp›kl›klaraayr›ca de¤inece¤iz. Ki bunlarda sonuç itibariyle yoksulluk üretensistemin ürünüdür.***Kapitalizmde kad›n›n metalaflt›r›lmas›,yozlaflt›rman›n en temelnedeni olurken, özellikle son y›llardaartan yoksullaflma bu olgununüzerine oturmakta ve yukar›-da ifade edilen rakamlar› karfl›m›-za ç›karmaktad›r.Sorunun bir yan›n› ifade edildi¤igibi, “çaresizlik” oluflturmaktad›r.Klasik deyiflle “aç kalan insan neyapmaz ki!” Ancak bu sözün halk›nörgütsüzlü¤ü koflullar›ndageçerli hale geldi¤inin de alt› çizilmelidir.Zira, yoksullu¤un artmas›ve açl›¤›n kitlesel boyutlaraulaflmas›, en temel olarak iki sonucuortaya ç›kar›r. Birincisi,yozlaflma. ‹kincisi ise, isyan. ‹kincisininmümkün olmas›, örgütlülü¤eba¤l›d›r. Bugün sadece fuhuflunde¤il, yoksullu¤un, yozlaflman›ndo¤rudan sonuçlar›olan “suçlarda” büyük patlamalaryaflan›yorsa, en az yoksullukkadar belirleyici etken, örgütsüzlüktür.***Kapitalist sistem, kültürel ve ekonomikyap›s›yla çürümenin, yozlaflmave bunun her türlü sonuçlar›n›n‘döl yata¤›’d›r.Bu sistemde, tekellerin kasalar›n›nfliflmesine paralel olarak kitleleryoksullafl›rken; metalaflt›rma vede¤erlerin parçalanmas› sürecibununla atbafl› gitmektedir.Gençlerimiz üzerinde yap›lanaraflt›rmalarda, 20 y›l öncesinegöre de¤iflen de¤erler çok çarp›-c›d›r. 20 y›l önce “özgürlük” gibide¤erleri önüne hedef koyangençlik, bugün “önce para” denilebilecekbir de¤ersizlefltirmeninesiri haline getirilmifltir.Gecekondular›n yoksul evlerindekigenç k›zlar›m›z, “sen de böyleolabilirsin” diyen dizilerle, gerçekyaflamlar›ndan uzaklaflt›r›lmaktad›r.TV ekran›nda önüne düflenburjuva yaflamlar “haydi sen degel bu hayata” demektedir adeta.Peki nas›l yapacak bunu? ‹kiseçene¤i yok! Yalanc› hayatlaraulaflmak için düflülen yolda, “vesikal›hayatlar” karfl›layacak.Yani, yoksulluk sadece “çaresizli-¤i” ortaya ç›kararak batakl›¤açekmiyor kad›nlar›m›z› ve k›zlar›-m›z›. Ayn› zamanda yaratt›¤› vekörükledi¤i dejenerasyonla daayn› yola sürüklüyor. Erezyonau¤rat›lan de¤erler, batakl›¤›n zemininiolgunlaflt›r›yor.Emperyalizmin özellikle küreselleflmedöneminin “yükselen<strong>de¤erlerine</strong>” bak›n; dürüstlü-¤ü, hakl› kazanc›, haks›zl›¤akarfl› durmay›, namusu, onuru,ülke, hatta insan sevgisigibi de¤erleri ve erdemleri göremezsiniz.Bunlar›n yerine; ç›-karc›l›k, köfle dönmecilik, her yolunmübah görülmesi yerlefltirilmektedir.Piyasa ekonomisininüst boyutta vurgunlar, soygunlar,siyasi yozlaflma fleklinde karfl›-m›za ç›kan bu sonuçlar›, alta indikçekapkaç, fuhufl, h›rs›zl›k gibiolgularla kendini göstermektedir.***Giriflte aktard›¤›m›z manflet haberkadar bir baflka çarp›c› durumda; adeta 27 bin kad›n›n vesikas›ras› bekledi¤i gerçe¤inin görmezdengelinmesidir. Hiçbir köfleyazar›, bilim insan› tart›flmad›,gündeme sokmad› bu olguyu,nedenlerini sorgulamad›. ‹slamc›iktidar içinse, b›rak›n üzerindedurmay›, çözüm üretmeyi gerektirenbir durum olmas›n›, aksineüzerinin örtülmesi gereken birdurum olarak görüldü¤ü aç›kt›r.Çünkü 27 bin kad›n›n tart›fl›lmas›,bu düzenin siyasi, ekonomik,kültürel olarak tart›fl›lmas›d›r.3912 fiubat 2006 / 39


Yaz› Dizisi: Halk Örgütlülükleri6 BölümÖnceki say›m›zda Filistin’deki halk örgütlenmeleriniele alm›flt›k. Filistin örgütlenmelerine –bu örgütlenmelerinmücadele ve çal›flma tarzlar›na– iliflkin aktarmakistedi¤imiz birkaç nokta daha var. Yaz› dizimizinbu bölümünde hem Filistin örne¤ini tamamlayacak, ayr›cada ‹ran’daki halk örgütlenmelerini ele alaca¤›z.***‹ntifada’n›n süreklili¤inintemeli, taban örgütlenmeleridir.Bir halk örgütlenmesinin temel çal›flma prensibi ne olmal›d›r?Örgütlenme, halk›n mücadelesinin önündekiengeller neyse, o engelleri kald›rmaya; halk›n ihtiyac›neyse, o ihtiyac› karfl›lamaya yönelmelidir ilk önce. Buradatemel espri fludur: Hayat›n her alan›n› örgütlemek.Mücadelenin ve halk›n karfl› karfl›ya kald›¤›/kalabilece-¤i temel tüm konularda bir kurumlaflmay› hedeflemek.Filistin Halk Komiteleri’nin ve YBÖ’nün prati¤inde somutolarak bunu görürüz.Say›s›z çeflitlilikteki halk komiteleri ve ona ba¤l› komiteler,flehitlerin yetim çocuklar›n›n bak›m›n› üstlenmekteniflgalcilerin y›kt›¤› evleri ortaklafla yapmaya,mücadelenin askeri ihtiyaçlar›n› karfl›lamaktan muhbirlerinetkisizlefltirilmesine kadar “engelleri ortadankald›rmak ve ihtiyaçlara cevap vermek” esas›na göreoluflturulmufl ve hayat›n içindeki bu somut ihtiyaca cevapverdikleri ölçüde de kal›c›laflm›fllard›r.‹ntifada’n›n süreklili¤ini sa¤layan da bir yerde bu olmufltur.Bir yerde ‹ntifada’n›n yönetim organ› olan YurtseverBirleflik Önderlik (YBÖ) gizli olmas›na karfl›n,komiteler büyük oranda aç›kt›r. Bu ise, ‹srail’in kapsaml›operasyonlar›nda komite üyelerinin gözalt›naal›nmas›na, tutuklanmas›na neden olmakta, ancak ne örgütlülükne de intifada kesintiye u¤ramamaktad›r.Çünkü her bir kampta, köyde, kentte, Halk Komitelerive onlar›n alt›nda da onlarca komite vard›r. Kezakomiteler aras›nda da sürekli bir iletiflim, organizasyonve yard›mlaflma vard›r. Yayg›n örgütlenme, esir al›nanönderlerin alternatiflerini ç›karmay› ve yerini doldurmay›mümkün k›lmaktad›r. Halk Komiteleri’nin kendiside, ona ba¤l› kurulan alt komiteler de, hem gençleri,hem do¤al halk önderlerini e¤iten, kadrolaflt›ran bir ifllevesahiptir.Halk Komiteleri’nin mücadele biçimleri:Bilindi¤i gibi, ‹ntifada sürecinde de ‹srail’e karfl› silahl›mücadele, çeflitli biçimlerde sürdürülmüfltür. Bu mücadeledaha çok profesyonelleflmifl askeri örgütlenmelertaraf›ndan sürdürülür ve örgütlerin merkezi yap›lar› taraf›ndanyönetilirken, ‹ntifada’n›n yönetimi ve yürütücüsüyine yerel halk örgütlenmeleridir.YBÖ’nün ve Halk Komiteleri’nin ‹ntifada’da baflvurdu¤ubafll›ca iki önemli mücadele biçimi vard›r;1. Kavga Günü: ‹flgalcilerin sald›r›lar›na veya Filistinhareketlerinin kendi gündemine göre, s›k s›k belli birgün “kavga günü” olarak belirlenir. Bugünde bir kent,köy ya da kamptaki tüm Filistinliler soka¤a ç›karlar,gösteri, miting veya yürüyüfl yaparlar. ‹flgalcilerle mutlakatafll›-sopal› çat›flmalar olur, barikatlar kurulur. Birgün “kavga günü” olarak belirlendi¤inde, YBÖ taraf›ndanböyle bir aç›klama yap›ld›¤›nda, bütün Halk Komitelerive Beslenme Komiteleri’nden Gözlemci Komiteleri’ne,‹lk Yard›m Komiteleri’nden Demirci Komiteleri’nekadar, bütün komiteler otomatikman harekete geçereko güne iliflkin kendi alanlar›nda haz›rl›k yaparlar.Kavga Günleri, hem ‹ntifada’n›n dinamizmini sa¤layan,hem Filistinliler’in sesini sürekli duyuran bir roloynam›fl, hem de gerçekten baflta gençler olmak üzere,halk› bizzat direnifl ve savafl prati¤inin içinde e¤iten birifllev görmüfltür. Baflka bir ifadeyle, Kavga Günleri,gençli¤i ve kad›nlar› kitlesel olarak “gerillalaflt›ran” birrol oynarken, öte yandan da iflgalciyi, iflgal denetiminisa¤layamaz hale getirmifltir.2. Grev ve Boykotlar: ‹ntifada’da baflvurulan iki türgrev vard›r: Genel Grev ve K›smi Grev. Genel Grev Günü’nde,tan›m› gere¤i iflgal alt›ndaki tüm yaflam felceu¤rat›l›r. ‹fle gidilmez, iflyerleri aç›lmaz. Bölgeye ölütopra¤› serpilmifl gibi olur. K›smi Grev’de ise komitelerinbelirlemelerine göre, belirli yerlerde, belirli saatleraras›nda kepenkler kapat›l›r. Ancak hemen her grev, iflgalcileriniflyerlerini açt›rmak için sald›rmas›yla çat›flmalarla,barikatlarla devam edecektir. Haz›rl›klar yinebuna göre yap›l›r. K›smi Grevler belki çok büyük sesgetirmez, ancak halk› direniflle bütünlefltirmede, iflgalmekanizmalar›n› etkisizlefltirmekte önemli rol oynar.Bu anlamda da bazen sadece bir semtle, kampla s›n›rl›olan K›smi Grevler bile, tüm komitelerin seferberli¤iyle,ciddi biçimde haz›rlan›r, örgütlenir.‹flbirlikçilere Karfl› Mücadele: Yukar›daörgütlenmenin, halk›n mücadeleye kat›l›m›n› engelleyenneyse, öncelikle ona yönelmesi gerekti¤inden sözetmifltik.Mesela, intifada öncesinde, komiteler, iflgalcileredirenilebilece¤ini, iflgalcilerle kitlesel olarak çat›-fl›labilece¤ini göstermeye yönelmiflti. Çünkü bunun“yap›lamayaca¤›” düflüncesi hakimdi, iflgal alt›nda yaflam,bir yerde kan›ksanm›flt›. Bu düflünce afl›l›p ‹ntifa-4012 fiubat 2006 / 39


da az çok sa¤lamlaflt›ktan sonra ise, bir dönem boyuncamücadelenin öncelikli hedeflerinden biri iflbirlikçiler,muhbirler oldu. Çünkü gelinen noktada, halk›n kitleselkat›l›m›n›n önündeki en önemli engellerden biri muhbirlikmekanizmas›yd›.‹flgal alt›ndaki her yerde oldu¤u gibi, Filistin’de deiflbirlikçi ve muhbirler ç›km›flt›. ‹srail’in iflgal etti¤i Filistin'deebediyen kalma planlar›, iflbirlikçili¤e, muhbirli¤edaha fazla yo¤unlaflmas›n› da beraberinde getirmifltir.‹srail politikas›, mümkün oldu¤unca çok say›da iflbirlikçibulmak, hain sat›n almak olarak flekillenmifltir.Bu nedenle zaman zaman “Filistin topra¤›nda hainkayn›yor” diye tan›mlanan bir görünüm de ortaya ç›km›flt›r.Özellikle, umutsuzlu¤un, çaresizli¤in, iflgalin sonaerdirilebilece¤ine dair inançs›zl›¤›n yayg›nlaflt›¤› dönemlerde,iflbirlikçilik de art›fl göstermifltir. Ancak “‹srailiflgalcilerinin Filistinli hain ve iflbirlikçileriyle balay›s›”‹ntifada'ya kadar sürdü. ‹ntifada’yla birlikte hemumutlar tazelendi¤i için iflbirlikçilik e¤ilimleri azald›,hem de Halk Komiteleri’nde örgütlenen halk, iflbirlikçili¤e,muhbirli¤e karfl› büyük bir mücadele bafllatt›.Yurtsever Birleflik Önderlik, bu mücadeleyi iki kategoriyeay›rm›flt›.1. Küçük iflbirlikçi hainlere karfl› mücadele: Bukategoriye iflgalci ‹srail devletinin kurumlar›nda çal›-flan, ona boyun e¤en Filistinliler girmektedir. Bunlarabu iflbirlikçilikten vazgeçme do¤rultusunda ça¤r›lar yap›ld›.Ça¤r›ya olumlu cevap vermeyenler, bulunduklar›her yerde teflhir ve tecrit edilmeye baflland›lar. Bu ça¤r›laretkili oldu ve bir y›l içinde ‹srail kurumlar›nda çal›flanFilistinliler’in % 70’i istifa etti.Açl›k, iflsizlik, umutsuzluk içinde ‹srail hizmetindeçal›flmaya bafllayan bu kesimleri yeniden halk saflar›na,Filistin davas›na kazanmak esast›. Bu nedenle YBÖ,bunlara karfl› mücadelede genel olarak fliddet uygulam›-yordu. Yaln›z, iflbirlikçili¤i, ‹srail’e hizmet edilmesiniörgütleyen, o konumu savunan iflah olmaz ele bafllar›nakarfl› fliddet uygulanmaktad›r. Bu kiflilerin iflyerlerine,arabalar›na, evlerine zarar verme biçiminde cezaland›rmalaryap›lmaktad›r.2. Büyük iflbirlikçi ve hainlere karfl› mücadele: ‹srailistihbarat ve askeri güçleri ile iflbirli¤i yapan ajan vemuhbirleri bu kategoride de¤erlendiren komiteler, bunlar›önce bu iflten vazgeçmeleri için uyar›yor, ard›ndanikna yöntemini kullan›yor, sonuç alamazsa aflamal› birbiçimde fliddete baflvuruyordu.Hain önce Halk Komiteleri’ne ba¤l› “Vurucu Müfrezeler”taraf›ndan tutuklan›p ve sorgulanmaktad›r. Hainler,istihbarat ad›na çal›flt›klar› bölgelerde dolaflt›r›larak,halk aras›nda teflhir edilirler. Halktan hain hakk›nda bildikleriniiletmeleri istenir. Hainler e¤er suçlar›n› itirafeder ve yapt›klar›ndan piflmanl›k getirirlerse, müslümanise camide, h›ristiyan ise kilisede yemin ederek “Halkakarfl› suç iflledim, bundan sonra Filistin’e hizmet edece-¤im” diyerek halktan ba¤›fllanmas›n› ister. ‹srail’in birÜç dilde “Kahrolsun‹flgal” yaz›yor buafiflte. 2 milyonu aflk›nFilistinli, iflgal alt›ndayaflamaya, iflgal alt›ndaörgütlenmeye, iflgalalt›nda sesini duyurmayaçal›fl›yor. Vebunu baflar›yor. Filistinhalk›, bu gücü, herFilistinli’nin evinekadar uzanan örgütlenmelerdenal›yor.Filistin bu gücü, buörgütlenmeleriylehayata geçirdi¤i dayan›flmadan, paylaflmadan,“Ulusal ‹MECE”den al›yor.daha bu ajandan yararlanmamas› ve yanl›fll›kla masuminsanlar›n cezaland›r›lmamas› için hainlerin sorgulanmas›,yarg›lanmas›, uygun biçimlerde halka aç›k olarakyap›l›r.Ajan olduklar› kesin biçimde kan›tland›¤› halde suçlar›n›kabul etmeyenler ya da piflman olmay› reddedenleridam edilirler. Hainin tutuklanmas› imkan› yoksa,do¤rudan sald›r›lar da düzenlenir.‹flbirlikçili¤e ve muhbirli¤e karfl›, kitlesel bir flekildesürdürülen bu mücadele, büyük baflar› sa¤lad›. Baz›kamplarda tek bir iflbirlikçinin, muhbirin kalmad›¤›noktaya kadar gitti. ‹flbirlikçili¤e ve muhbirli¤e karfl›mücadelenin baflar›s›nda üç as›l nokta vard›: Birincisi,iflbirlikçilerin aras›nda ayr›m yap›larak bunlar›n bir k›sm›n›nkazan›lmas›n›n hedeflenmesi, ikincisi; iflbirlikçili¤in,muhbirli¤in, ideolojik, kültürel, ahlaki boyutlar›ylamahkum edilmesi, bunun halk›n e¤itiminin bir parças›haline getirilmesi, üçüncüsü; mücadelenin teflhir,tecrit ve yarg›lama, her aflamas›nda kitlenin kat›l›m›ylasürdürülmesidir. Bu mücadelenin en önemli sonucu, iflbirlikçili¤inve muhbirli¤in yay›lmas›yla, halk›n aras›naekilen kuflku ve güvensizlik tohumlar›n›n sökülüp at›lmas›oldu. Muhbirlerin peflpefle a盤a ç›kar›l›p cezaland›r›lmas›,‹ntifada’ya ve halk örgütlülüklerine kat›l›m›ndaha da kitleselleflmesini sa¤lad›.‹flgal alt›nda halk›n iradesinin hakimk›l›nmas›: ‹ntifada öncesinden bafllayarak oluflturulanHalk Komiteleri, bir yandan iflgalcilere karfl› direnifliyürütmeyi amaçlarken, bir yandan da Filistin halk›n›nekonomik ve siyasal anlamda kendi kendini yönetmesinisa¤lama anlay›fl›yla hareket etti.‹flgalci devletin tüm kurumlar›yla iliflkilerin kesilmesiyleilk ad›m› at›lan bu hedef do¤rultusunda, YurtseverBirleflik Önderlik taraf›ndan bir eylem program› belir-4112 fiubat 2006 / 39


lendi. Halk Komiteleri taraf›ndan uygulan›p denetlenecekolan bu programda; “- Vergi ödememek, - Filistinlilercebenzeri üretilen ‹srail mallar›n›n al›nmamas›, - Tar›mdaüretimi ve verimi art›rmak için her türlü olana¤›nve yarat›c›l›¤›n seferber edilmesi, - Ulusal üretim günleridüzenlenmesi, - Ulusal ‹MECE günleri düzenlenip, bugünlerde toplu iflgücü kullan›larak yak›l›p, y›k›lan evlerinyeniden yap›lmas›” gibi tav›rlar yeral›yordu.Ayr›ca YBÖ tüm Filistinliler’e, Filistinliler’in sahipoldu¤u tüm iflyeri, bina, arsa ve dükkanlara kira verilmemesive al›nmamas›, ‹srail mahkemelerinde bu konulardakianlaflmazl›klara iliflkin aç›lm›fl davalar›n geriçekilmesi ça¤r›s› yapt›. Halk Komiteleri taraf›ndan“Toplumsal Devrimci Kefillik” misyonu yüklenilerekbu tür sorunlar›n çözümü üstlenildi. Yine ayn› anlay›flçerçevesinde, halk aras›ndaki anlaflmazl›k ve kavgalar›önlemek için yeni bir komite oluflturuldu. Bir çeflit halkmahkemesi ifllevini üstlenen bu komiteler, anlaflmazl›klar›,bazen an›nda ve olay yerinde ve halk›n dolays›z gönüllükat›l›m›yla çözüyor. Böylece Filistinliler, ‹srailmahkemelerine gitmemifl oluyorlar. Bu komiteler sayesinde,toplumdaki suç oran›, anlaflmazl›k yüzdesi önemliölçüde azald›.Filistin’deki halk örgütlenmeleri ve üstlendikleri bunabenzer misyonlar hakk›nda son olarak flunu belirtmeliyiz;bunlar›n bir “kurtar›lm›fl bölge”de de¤il, iflgal alt›ndakibölgelerde yap›ld›¤› unutulmamal›. ‹flgal alt›ndaveya faflizmin denetiminde olunsa bile halk örgütlenmeleriyarat›labilir ve halk›n iradesini, söz, karar hakk›n›kullanmas›n›, en alt düzeyde kendini yönetip kendi sorunlar›n›çözmesi sa¤lanabilir. Sorun mücadelenin vehalk›n ihtiyaçlar›na uygun örgütlenmeler yaratmak,bunlar› halk›n kat›l›m›yla iflletebilmektir.***‹ran: KOM‹TELERHalk›n Fedaileri, bir e¤itim çal›flmas› s›ras›nda...Fedailer, Marksist-Leninist kimlikleriyle devrimöncesinde oldukça önemli bir örgütlenme düzeyineulaflm›fllard›r. Devrim sürecinde büyük bir roloynayan Fedailer, Mollalar’›n inisiyatifi ve politikalar›karfl›s›nda, etkili politikalar gelifltiremeyerek,büyük ölçüde tasfiye olmaktan kurtulamad›lar.Bir iktidar›n halk örgütlenmeleri karfl›s›ndaki tavr›, oiktidar›n niteli¤ini de gösterir. Bu aç›dan ‹ran devrimiçarp›c› bir örnektir. 1979 ‹ran Devrimi’nde de, tabandanörgütlenen “halk komiteleri” önemli bir rol oynam›fllar,ancak devrimin ard›ndan iktidar›n ilk ifli, bu komitelerinetkisizlefltirilmesi olmufltur.Dizimizin buraya kadar ele ald›¤›m›z tüm örneklerindeoldu¤u gibi, ‹ran devriminde de “komiteler” var.Adlar› ülkelere göre de¤iflse de, bu tarz örgütlenmelerolmaks›z›n devrimin gerçekleflti¤i bir örnek hemen hemenyok gibidir. Bu örgütlenmelerin kimi, hemen devriminarifesinde oluflurken, kimileri, ony›llarca, parti,cephe veya ordu ile kitleler aras›nda “volan kay›fl›” ifllevinigören örgütlenmeler olmufllard›r.‹ran <strong>halklar›n</strong>›n mücadelesi de 1900 bafllar›na kadaruzan›r. Özellikle 1917 Ekim Devrimi’nin etkisinin yo-¤un olarak yafland›¤› 1910 sonlar›nda büyük eylemler,ayaklanmalar olur, hatta örgütlenme deneyimi anlam›nda,çok k›sa ömürlü de olsa, baz› bölgelerde “iflçi, köylüSovyetleri” kurulur. ‹ktidarda o dönemde Kaçar Sultanl›¤›vard›; sultanl›k halk›n mücadelesini bast›rmaktayetersiz kal›nca, 1921’de ‹ngiliz emperyalizminin teflviketti¤i bir darbeyle Pehlevi Hanedan› yönetime elkoydu. ‹ran tarihinde 58 y›l sürecek olan Pehlevilerdönemi böyle bafllad›. ‹ran devrimi de esas olarak Pehlevi’ye,daha s›k kullan›lan ismiyle fiah Diktatörlü¤ü’nekarfl› mücadele içinde geliflti.1950’li, ‘69’l› y›llarda da çeflitli ayaklanmalar olsada (ki bu ayaklanmalar, genellikle onbinlerce kiflininkatledilmesiyle bast›r›lm›flt›r), 1979 devrimine gidensüreci esas olarak 1970’lerin ortalar›ndan itibaren elealabiliriz. 1973-74 döneminin ‹ran’› özet olarak flöylebir görünüme sahipti.Ülkenin büyük bir petrol geliri olmas›na ra¤men,adaletsizlik, yoksulluk diz boyuydu. Devlet bütçesininyar›ya yak›n› silahlanmaya ayr›l›yordu. Rüflvet kolgeziyor, yabanc› flirketler arac›l›¤› ile elde edilen zenginlikleralm›fl bafl›n› yürümüfltü. Adaletsizlik, h›rs›zl›k,emperyalistlerle ortakl›kla birlikte an›l›r olmufltu. Ülketam bir politik kriz içindeydi. Ayr›ca orta burjuvaziningelirlerden ald›¤› pay da küçülmüfltü. Küçük esnaf›n durumuher geçen gün kötüye gidiyordu. Bunun yan›ndadevlet TV’lerinden halka emperyalist yoz kültür afl›lanmayaçal›fl›l›yordu. K›rdan flehire göç artm›fl, konut, iflsorunlar› 盤 gibi büyümüfltü. K›rdan kente göç eden insanlargeleneklerini koruyup törelerine sahip ç›ksalar daahlaki çöküntü her geçen gün büyüyordu. 1973-75 aras›ndakiekonomik bunal›m insanlar› periflan etmifl, enflasyonyüzde 40'lara ç›km›flt›.‹flte bu ortamda grevler ve kitle gösterileri görülmeyebaflland›. fiah rejiminin tüm terörüne ra¤men, birgrev bitiyor, öteki bafll›yor, her gösteriye silahla müdahaleedilmesine ra¤men kitle gösterileri de durmuyordu.fiah rejimine karfl› muhalefete önderlik eden bellibafll› güçler, Mollalar, baflta Halk›n Fedaileri olmak


üzere devrimci örgütler ve islamc›-ulusalc›-sol çizgininde¤iflik yerlerinde bulunan di¤er örgütlenmeler (ki bunlar›nen etkilisi de Halk›n Mücahitleri idi.) Ekonomik,siyasi ve sosyal krizin derinleflti¤i bu ortamda, k›smenyukar›da say›lan örgütlerin iradi çabas›yla, büyük ölçüdede tabandan kendili¤inden bir flekilde “Komiteler”örgütlenmeye baflland›.Bunlar daha çok günlük sorunlar›n çözülmesi etraf›ndaoluflan veya belli alanlarda eylemleri sürdürmeyiamaçlayan komitelerdi. En yayg›n olanlar›, ‹flçi Komiteleri,Grev Komiteleri ve Mahalle Komiteleri idi.Özellikle Mahalle Komiteleri, 1979’da devrime kadarsürecek olan militan kitle eylemlerinin bafllang›c›ndaönemli rol oynad›lar. 1976-77’de flehirlerin gecekondusemtlerinde y›k›mlara karfl› komitelerin önderli¤indebüyük direnifller gerçeklefltirildi, polisle kitlesel çat›flmalaryap›ld›. Bu direnifller bir anlamda muhalefetinateflleyicisi oldu.Komitelerde sol örgütlerin etkinli¤i zaman içinde geliflmegösterse de s›n›rl› kald›. ‹slamc›lar›n (Mollalar›n)do¤rudan ya da dolayl› olarak etkisi daha fazlayd›. Mollalar,‹ran’da geleneksel olarak büyük ölçüde devlettenba¤›ms›z, halkla içiçeydiler. Dini örgütlenme onlar›nyayg›n kitle taban›n› oluflturuyordu. Fakat buna karfl›n,san›lan›n aksine, Halk›n Fedaileri, Halk›n Mücahitlerigibi sol örgütlenmeler de devrim döneminde önemli birkitleselli¤e ve say›lar› onbinlerle ifade edilen silahl›,militan güçlere sahiptiler.Halk›n düzene karfl› tepkisi üç noktada somutlafl›-yordu; yoksullu¤a tepki, anti-Amerikan tepki ve yozlaflmayatepki. Çözümleri farkl› da olsa, hem Mollalar,hem solun ortaklaflt›¤› tepkilerdi bunlar. Muhalif güçlerinbu noktalarda bir cephe anlay›fl›yla hareket etmesineba¤l› olarak, Komiteler’de de hem islamc›lar, hem devrimcileryeralabiliyordu. Veya bir semtteki komite devrimcilerininisiyatifindeyken, yan›ndaki semtte inisiyatifmollalarda oluyor ve bu komiteler iflbirli¤i yapabiliyordu.Komiteler kimi yerde de halk›n do¤al önderleritaraf›ndan oluflturulmufltu. Komitelerin kimi kendi içindedemokratik bir iflleyifl kurarken, kiminde kendili¤indenlikve do¤al olarak göreve talip olma belirleyiciydi.Mutlak bir modeli yoktu komitelerin.Komitelerin devrim an›ndaki rolü:1979'a gelindi¤inde bu komiteler silahland›lar ve yoksulhalk›n iste¤i do¤rultusunda iktidar ifllevi üstlendiler.Komitelerin say›s› h›zla artt›. Devrim arifesinde hersemtte, her sokakta bir yazar›n dedi¤i gibi, “mantar gibiyerden biten komiteler” kuruluyordu. Komiteler zamanlaöyle yayg›n hale geldiler ki devrim sonras› merkeziiktidara paralel bir baflka iktidar durumundayd›lar.Merkezi bir yap›ya sahip olmayan bu komiteler yereliktidar durumundayd›lar. Komitelerin taban deste¤ioldukça güçlüydü. fiah’›n muhaf›zlar›yla, ordusuyla flehirflehir, sokak sokak çat›flan, karakollara, devlet binalar›na,fabrikalara el koyan, fiah’› ülkeden kaçmak zorundab›rakan ve yerine b›rakt›¤› hükümeti iktidar› terketmeyezorlayan asl›nda bu komitelerdi. Komitelerinbu ölçüde etkin olmas›, ‹ran Devrimi’nde kendili¤indenli¤ina¤›r basmas›n›n da bir baflka göstergesidir. Komitelerinsokakta sürdürdü¤ü devrim, büyük kitle gösterileriyletamamlanm›flt›. (Özellikle iktidara el konulmas›aflamas›nda, silahl› çat›flmay› yürüten Mollalar’dançok Halk›n Fedaileri ve Mücahitleri’nin askeri güçleriydi.)Devrimde kamulaflt›rma, fabrikalarda el koyma, konutda¤›t›m› gibi mülkiyete yönelik eylemlerin bir ço¤uda bu komiteler taraf›ndan yap›ld›.Fakat komitelere herkesin yükledi¤i anlam ve rol defarkl›yd›. Halk›n Fedaileri aç›s›ndan bu komiteler halkiktidar›n›n ve halk ordusunun bir parças› olabilirlerdi;islamc› hareket ise komiteleri daha çok “gelece¤inpolisleri” olarak görüyordu. ‹ktidar savafl›n›n kesin galibiislamc›lar oldu¤u için, komiteler de –devrimcilerinbu komitelerden tasfiye edilmesinden sonra– s›radanpolis güçlerine dönüfltürüldü.Burada elbette s›n›fsal bir farkl›l›k sözkonusudur.Latin Amerika, Afrika ülkelerindeki devrimlerden hat›rlanaca¤›gibi, bu ülkelerde Halk Komiteleri, devrimlebirlikte iktidar›n bir parças›, halk›n kendi kendini yönetmeayg›tlar›na dönüflmüfltür. Ancak Mollalar’›n kurmay›düflündü¤ü rejim, bir “halk iktidar›” de¤ildi. Bu nedenleonlar›n Halk Komiteleri’ne iktidar organ› veyaonun bir parças› olarak de¤il, en fazla bir “polis gücü”olarak bakmas› da normaldi.fiah rejiminin y›k›lmas›n›n ard›ndan Devlet Baflkan›olan Bazargan, komitelerin gücünü s›n›rlayarak zamaniçinde tasfiye etmeye yöneldi. Humeyni, "komiteleri kapatmamakama temizlemek gerekir" diyerek as›l niyetiniortaya koyuyordu. Komiteler merkezi yönetim güçleninceyekadar yaflanan kaos döneminde halk›n sorunlar›n›çözen organlar olarak bir süre daha ifllevlerini sürdürdüler.Mollalar’›n merkezi yönetimi güçlendirmesiyle birliktekomitelerde bir ay›klama süreci bafllat›ld›. Fakat,komitelerin gücünü k›rmak ve sol hareketleri ezmekiçin Humeyni taraf›ndan ç›kar›lan bir yasayla 40-50 binkifli hapse at›lmas›na ra¤men komitelerin gücü bir türlük›r›lam›yordu. Toprak iflgalleri s›ras›nda komitelerin önderli¤indekihalkla Mollalar’›n oluflturdu¤u DevrimMuhaf›zlar› aras›nda s›k s›k çat›flmalar yaflan›yordu. SonundaHumeyni devrim s›ras›nda elde edilen tüm silahlar›niade edilmesini emreden bir talimat yay›nlad›.“Devletin silahlar› devlete verilmeli”ydi. Komiteler ancaksilahs›zland›r›larak gücü k›r›ld› ve zaman içinde etkinli¤iniyitirerek da¤›ld›lar. Komitelerin tasfiyesi, ‹randevriminin mollalar›n elinde gericileflmesinin de dönümnoktalar›ndan biriydi.- devam edecek -4312 fiubat 2006 / 39


g ençlikDidem Akman7 Kas›m 2005’te Ankara’daYÖK’ü protesto eylemi yapt›klar›için tutuklanan ve 1 fiubat’ta tahliyeedilen 17 kifliden biri olan AnkaraGençlik Derne¤i Baflkan Yard›mc›s›Didem Akman Halk›n Sesi TV’ninsorular›n› cevapland›rd›. Bir bölümüneyer veriyoruz.K›z›lay Kararl›l›¤›m›z› Gösterdik7 Kas›m’da neden alandayd›n›z?Didem Akman: YÖK, 12 EylülAmerikanc› faflist cuntan›n getirdi¤ikurumlardand›r. 12 Eylül’ün halkakarfl› açt›¤› savafl›n ö¤renci cephesinioluflturmaktad›r. Kuruldu¤undanbugüne kadar da tek tip ö¤renci vesermayeye teknik eleman yetifltirmekamac›yla birçok politika uygulanm›flt›r.Bugün de üniversitelerdevar olan anti-demokratik uygulamalar,bu politikan›n devam›d›r.Üniversiteler bir ülkenin ayd›nlar›n›yetifltirir fakat düflünen veüreten gençli¤e düflman olan sistembu düflmanl›¤›n› YÖK’ün uygulamalar›ylasomutlaflt›r›yor. Halk çocuklar›naüniversite kap›lar›n›n kapat›lmas›,okullar›m›z›n ticarethaneyeçevrilmesi, polis ve idare iflbirli¤iyleyap›lan sat›rl› faflist sald›r›lardüflünen gençli¤e düflmanl›¤›n›ngöstergesidir. Bizler de Gençlik Federasyonuolarak YÖK’ün bu uygulamalar›nakarfl› oldu¤umuz, paras›z,bilimsel, anadilde bir e¤itim veTutsakl›k y›ld›ramad›Bizi, ba¤›ms›zl›k isteyen gençli¤i ak›llar›ncacezaland›rmak istediler; ama 3 ayda öfkemizidaha da bileyleyerek ç›kt›k.halk için bilim, halk için e¤itim istedi¤imiziçin 7 Kas›m’da K›z›-lay’dayd›k. Ayr›ca YÖK-AKP aras›ndakiit dalafl›na ö¤renci cephesindenverece¤imiz bir cevap vard›.Ö¤rencilerin demokratik üniversiteistedi¤ini, bunu YÖK’ün, AKP’ningetiremeyece¤ini anlatacakt›k.Devrimci Gençlik olarak yaln›zcakendi sorunlar›m›za de¤il, halk›nsorunlar›na da duyarl› olmam›z veçözüm üretmek gibi bir misyonumuzda var. Bugün AB’ye veABD’ye peflkefl çekilen ülkemizinba¤›ms›zl›¤›n› istedi¤imiz ve 121insan›n ölümünden sorumlu olantecrit uygulamas› ve bütün emperyalistpolitikalara karfl› oldu¤umuziçin K›z›lay’dayd›k. K›z›lay konusundakararl›l›¤›m›z› gösterdik.Mücadelemiz SürecekHapishanede neler yaflad›n›z?Onur d›fl› dayatmalar, ayakkab›aramas› vs. dayat›ld›. Bunlara karfl›da tav›r ald›¤›m›z ve onursuz aramay›kabul etmedi¤imiz için gardiyanlarcadövüldük. Tecritin ne oldu¤unu,çok iyi bir flekilde anlad›k.Ben ve di¤er bayan arkadafl›m Nurgül,Ulucanlar Hapishanesi’nde kald›k.Halk›m›za dayat›lan bask› vezulüm politikalar› her zaman hapishanelerdenbafllam›flt›r ve yarat›landirenifllerle halk›m›za umut olupgelen sald›r›lar› püskürtmüfllerdir.Buca, Ümraniye’nin arkas›ndanUlucanlar’da da yarat›lan direniflle,10 flehitle özgürleflmifltir. Biz deUlucanlar tarihine yarafl›r bir flekildegeçirdik 3 ay›m›z›.Bizler esir de¤ildik, özgür tutsa-¤a yarafl›r bir flekilde geçirdik. D›flar›dasürdürdü¤ümüz mücadele içeridede sürdü. Düzen, disiplin veprograml› çal›flmalar›m›zla da devrimcili¤imizisürdürdük. Orada gerçektenbir irade çat›flmas› var ve 6y›ld›r süren direniflin ne kadar hakl›oldu¤unu çok net olarak gördük.Ulucanlar, F Tipi de¤il ama tecritmant›¤› bütün koyulu¤u ile oradasürüyor. Çok küçük önemsiz gibigörünen olaylar›n tecrit mant›¤›ylayafland›¤› bariz. Son ç›kan TCK veC‹K’in yetersiz kald›¤› yerlerde hapishaneidaresi Nazi kafas› ile o yetersizli¤idolduruyor. Kafas›na göretutanaklar tutma, mektuplar›n kaybolmas›vs. birçok fley yafland›.Bizi, ba¤›ms›zl›k isteyen gençli-¤i ak›llar›nca cezaland›rmak istediler;ama 3 ayda öfkemizi daha da bileyleyerekç›kt›k. Tecrite karfl› sürenbüyük direniflin sürdü¤ü mevzidebu direniflin ne kadar hakl› bir direnifloldu¤unu çok daha iyi anlad›k.Özgür tutsaklar›n bu zaferi iradeleriyle,cüretleriyle, kararl›l›klar›ylaçoktan kazand›klar›n› da gördük.Biz ilk tutukland›¤›m›zda 120 flehitlesürüyordu direnifl. Serdar a¤abeyimizide orada ö¤rendik. Ve hissettiklerimizonur, gurur ve öfke oldu.Genel olarak mahkemede savunmam›z;6 Kas›m protestolar›n›nmeflrulu¤u, YÖK’ün meflruiyeti olmad›¤›ve gençli¤in sonunda tutuklamadaolsa YÖK ve as›l olarak 12Eylül faflist cuntas›na karfl› mücadelesinisürdürece¤i yönündeydi.Faflist yalan ve demagojiye cevapGaziantep Üniversitesi Besni Meslek Yüksek Okulu (BMYO)Ö¤rencileri, 23 Ocak günü yapt›klar› bas›n aç›klamas›yla ilgili olarak, ÜlküOcaklar› ‹lçe Baflkan› Sermet ‹bifl imzas›yla yap›lan aç›klama hakk›ndasuç duyurusunda bulunacaklar›n› aç›klad›lar. Faflist ‹bifl’in aç›klamas›-n›n; yalan ve klasik terör demagojileriyle dolu oldu¤unu ve anayasal birhak olan ve bunun için özel bir iznin zorunlu olmad›¤› bas›n aç›klamas›eylemini dahi “terör eylemi”, aç›klama yapanlar› “terörist” olarak ifadeedenlerin ancak faflist bir kafa yap›s›na sahip olabilece¤ini belirten ö¤renciler,flöyle dediler:Bizler bu anlay›fl›, ’78 Bahçelievler, Beyaz›t, Marafl katliamlar›ndanbiliyoruz. Linç ve provakasyon sald›r›lar›ndan, üniversite ve liselerde devrimci-demokratö¤rencilere sat›rl›, b›çakl› sald›r›lardan da tan›yoruz.‹flte bu kafa yap›s› yapt›¤›m›z bas›n aç›klamas›n›n Fehriye Erdal’›nmahkemesiyle ayn› günlere gelmesini dahi yalan ve terör demagojilerinemalzeme yaparak kendini hakl› ç›karmaya çal›flacak kadar küçük hesaplaryapan aciz bir anlay›flt›r.”4412 fiubat 2006 / 39


Sözgençlikte:‘Kadrolu eylemci’ niye tutuklu kald›?“Her protestoda O var” (Sabah),“Seyyar Eylemci” (Posta), “KadroluEylemci” (Tercüman), “ProfesyonelEylemci Her Yerde”(Radikal), “Eylem Nerede NurgülOrada” (Hürriyet), “Mesle¤iEylemci” (Takvim), “Nurgül HerEylemde Ön Safta” (Akflam),“Profesyonel Eylemci!” (Milliyet),“Nerde Eylem Orda Nurgül”(Vatan), “Nöbetçi Eylemci”(Bugün), “Hep o k›z!” (Günefl)Bu bafll›klar› hat›rlam›fls›n›zd›r.Gençlik Federasyonu olarak 7Kas›m 2005 tarihinde YÖK'ün 24.kurulufl y›ldönümünü protestoetmek için Ankara K›z›lay Meydan›'ndabas›n aç›klamas› yapmakistemifltik. Ancak polisin sald›rmas›sonucu 49 kifli gözalt›naal›nm›fl ve 15'i Gençlik Federasyonlu20 kifli “örgüt üyesi olmak”iddias›yla tutuklanm›flt›. 1 fiubatgünü görülen duruflmada 17 kiflitahliye olurken Gençlik Federasyonuüyesi Nurgül Acar'›n daaralar›nda bulundu¤u 3 kifli tutuklukalm›flt›.Nurgül 7 Kas›m’da gözalt›naal›nd›¤›nda tüm burjuva bas›n,TV kanallar› ve gazeteler O’nuhedef göstermifller ve tutuklanmas›ndaetkin rol oynam›fllard›r.Nurgül Acar "Ne YÖK NeAKP Demokratik Üniversite"diyen bir ö¤renciydi. T›pk› "NeAB Ne ABD Ba¤›ms›z Türkiye, ‹flbirlikçili¤eSon" dedikleri için 13ayd›r hukuksuz bir flekilde tutuklubulunan Musa Kurt ve U¤urEyilik gibi devrimciydi.Nurgül, Musa, U¤ur faflizmintutsak etti¤i ilk ö¤renciler de¤iller.Bu bask›larla ilk kez karfl›laflm›yorlar.Faflizmin oldu¤u ülkemizdeemperyalizmin iflbirlikçileri,akademik, demokratik, bilimsele¤itim isteyen, açl›¤›n, yoksullu¤un,bask› ve sömürünün olmad›¤›bir düzende, yani sosyalizmleyönetilen bir ülkede yaflamakisteyenleri ve bunun mücadelesiniverenleri onlarca y›la varanhapis cezalar› vererek tutsaketmifl, kaybetmifl, katletmifltir.Bir devrimcinin tutsak edilmesi,d›flar›daki mücadele alanlar›ndan,halktan tecrit edilmesi aç›-s›ndan bakt›¤›m›zda, "ne kadarçok tutarsam kard›r" düflüncesindediroligarfli. Devrimcilerin yarg›land›¤›mahkemelerde kararlarsiyasi mücadelenin, s›n›f savafl›-n›n bir parças› olarak verilir.Arkadafllar›m›z›n tutsak edilmesiayn› zamanda, “mücadeleederseniz sizin de sonunuz böyleolur, aya¤›n›z› denk al›n” diyerek,devrimci gençli¤e verilmek istenenbir gözda¤›d›r. Gençli¤e yönelikapolitiklefltirilmesi politikas›böyle yaflama geçirilmektedir.Düflünmeyen, üretmeyen, sömürüa¤›n›n içinde dönüp duran,O’nun tutuklulu¤unun sorumlusubas›n, zerre kadar ahlakasahipse, özür dilemelidir.çözüm aramayan, tek tip insanmodelleridir yarat›lmak istenen.Ülkesinin sorunlar›na duyars›z,tek derdi s›n›f atlamak, zengin olmakolan, beyinleri uyuflturulmuflgençler yaratmakt›r. Bu nedenledevrimci ö¤renciler tehlikelidir.Bafllar›n› kald›r›p haklar›-n› istediklerinde rektörü, dekan›,polisi, jandarmas›, hakimi, savc›s›ile tüm düzen güçlerinin hedefihaline gelirler ve burjuva medyada asparagas ve hedef gösterenhaberleriyle koroya kat›l›verir.Her bas›n kuruluflunun ilkeleriaras›nda “tarafs›z, gerçek habercilik”yazar ama yapt›klar› haberlerebakt›¤›m›zda aç›kça burjuvazininemekçilere karfl› verdi¤i savafltaburjuvazinin saf›ndad›rlar.Nurgül’ün hedef gösterilip tutuklat›lmas›ve ayn› durumdakidi¤er arkadafllar›m›z b›rak›l›rken,tutsakl›¤›n›n sürdürülmesi, burjuvabas›n›n bu yap›s›ndand›r.Nurgül'ün, U¤ur'un, Musa'n›ntecrit koflullar›nda tutsakl›klar›devam ederken çeteciler, kaçakç›lar,kontrgerillac›lar tek tek aklanmaktad›rlar.Bu, düzenin hukukununkimden yana oldu¤ununaç›k göstergesidir.Ancak ba¤›ms›zl›k, demokrasi,sosyalizm istiyorsak; “elimizi tafl›nalt›na koymak” gerekiyor.YÖK'e karfl› ç›kmak, akademik-demokratike¤itim istemeksuç de¤ildir. Ba¤›ms›z, sosyalistülke istemek meflru hakk›m›zd›r.Devrimci ö¤renciler serbest b›rak›lmal›d›rlar.Gençlik Federasyonu‹TÜ’deFaflistSald›r›8 fiubat günü ‹stanbul Teknik Üniversitesi’nde“Ö¤renci Haklar›m›z› ‹stiyoruz” kampanyas›çerçevesinde afifl asan Gençlik Federasyonuüyesi Esen Tuncer’e 3 faflist taraf›ndansald›r›ld›.Esen Tuncer, ‹nflaat Fakültesi’nden Fen-Edebiyat Fakültesi’ne geçti¤i s›rada 2 faflisttaraf›ndan yolu kesilerek “afiflleri vereceksinve bundan sonra burada afifl asmayacaks›n”denilerek tehdit edildi.Esen Tuncer’in afiflleri vermemesi üzerineellerinde kesici alet olan üç faflist Tuncer’esald›rarak afiflleri parçalad›lar. Tuncer’in afifllerialmak için müdahale etmesi üzerine faflistlerTuncer’e tekrar sald›rd›lar. Tuncer, sald›r›s›ras›nda hafif flekilde yaraland›.4512 fiubat 2006 / 39


Cephe’den Cumhuriyet Gazetesi’ne Tekzip“Faflist fief Gün Sazak'›n Cezaland›r›lmaGerekçesi Çarp›t›lamayacak Netliktedir”MHP aç›k ki kontrgerillan›nbir parças›d›r. O halde, buyaz› dizisi, kontrgerillay›teflhir için mi, yoksa onunsuçlar›n› ve ona hizmet edensuçlular› gizlemek için miyap›ld›?Cumhuriyet Gazetesi'nde, 1 fiubat2006 tarihinden itibaren yay›nlanmayabafllayan “12 Eylül'eDo¤ru 5 Cinayet” bafll›kl›yaz› dizisinde, Abdi‹pekçi, Cevat Yurdakul,Hamid Fendo¤lu ve Do¤anÖz cinayetleri ile birlikteGün Sazak'›n cezaland›r›lmas›n›nbirlikte an›lmas› ve“karanl›k dönem” olaraknitelendirilmesi, Devrimci HalkKurtulufl Cephesi taraf›ndan tekzipedildi. “Faflist fief Gün Sazak'›n cezaland›r›lmagerekçesinin çarp›t›lamayacaknetlikte oldu¤unu” kaydedenCephe, yaz› dizisini, “Kontrgerillan›npsikolojik savafl›na katk›”olarak de¤erlendirdi.Dizi yazarlar›ndan birinin “Bütünbu cinayetler neden orta yerdekalm›flt›?” sorusunun hat›rlat›ld›¤›aç›klamada flu ifadelere yer verildi.Dizi; kontrgerillay›, Özel HarpDairesi'ni tart›flmak iddias›ndad›r.Ancak, kontrgerillan›n ony›llarcakatliamlar›na maruz kalan devrimcilerve devrimci bir eylem hakk›ndayarat›lmak istenen flaibe ile, tamda kontrgerillan›n psikolojik savafl›-na hizmet etmektedir. “Gün Sazakneden öldürüldü? Gün Sazak'› öldürmeyegidenleri kimler yönlendirdi?...”gibi sorular, Gün Sazak'›no¤lunun konuflturularak, faflist flefinadeta hiçbir suçu olmayan bir “melek”gibi sunulmas›, Sazak'› cezaland›randevrimci hareketin “d›flgüçler” demagojisi ile birlikte an›lmas›,kontrgerillan›n devrimci mücadelehakk›nda flaibe yaratmakampanyas›n›n söylemleridir.Sözü edilen ilk dört cinayetin,kontrgerilla devletinin ve onun kulland›¤›MHP'li faflistlerin cinayetlerioldu¤u belgeleri ile sabittir.Bir o kadar tart›flmas›z bir baflkagerçek ise; MHP Genel Baflkan Yard›mc›s›Gün Sazak'›n cezaland›r›lmas›n›n,o günün koflullar›nda faflistteröre, kitlesel katliamlara karfl›devrimcilerin verdi¤i en üst düzeydecevaplardan biri olmas›d›r. Bugerçe¤i tarih de böyle kaydetmifltir.Gün Sazak'›n cezaland›r›lmas›n›kontrgerilla, “karanl›k dönem” gibikavramlarla tart›flmak, Türkiye devrimcihareketinin tarihine sald›rmakt›r,gerçekleri tersyüz etmektir.Bu, bilinçli bir çaba de¤ilse, cehalettir.Faflist terörü aklama demagojisiolan “sa¤ sol örgütler ayn› güçlertaraf›ndan kullan›ld›” safsatas›-n›n propagandas›n› yapmakt›r.Gün Sazak'›n cezaland›r›lmas›,gösterilmek istenenin aksine, tamda kontrgerillaya, oligarflik devletinsilahl› milis güçleri olarak hizmeteden ve bugün art›k kontrgerillan›nen önemli eleman kayna¤› oldu¤utart›flmas›z olan MHP'ye vurulan enbüyük darbelerden biridir.Gün Sazak Faflist TerörünBaflsorumlular›ndan Biriydi4612 fiubat 2006 / 39“Gün Sazak'›n cezaland›r›lmas›,askeri ve siyasi olarak; üzerinde flaibeyarat›lamayacak,komplo teorileri kurulamayacakkadar nettir”denilen aç›klamada, Sazak’›nkimi suçlar›na dayer verildi. Büyük topraksahibi Gün Sazak’›n,sadece tüm Türkiye halk›nakan kusturan 2. Milliyetçi Cephe iktidar›n›nbir bakan› olarak suçlu olmad›¤›,ayn› zamanda MHP'nin GenelBaflkan Yard›mc›s› olarak, faflisthareketin bütün katliamlar›n›n, cinayetlerininplanlanmas›ndan da sorumluoldu¤u dile getirildi.Yüzlerce insan›m›z›n katledildi-¤i, hamile kad›nlar›n kar›nlar›n›ndeflildi¤i Marafl Katliam›’n›n daplanlay›c›lar›ndan oldu¤u kaydedilenaç›klama flöyle devam etti:“Bakanl›¤› süresince oluflturdu-¤u ‘denetçi grup’larla Türkiye genelindesivil faflist örgütlenmeyigüçlendirmifltir. Bu faflist örgütlenme,halka karfl› terör olarak kendinigöstermifltir.Faflist hareketin finanse edilmesindemafya ile kurulan iliflkilerinözel bir yeri vard›r. Gümrük ve TekelBakanl›¤›’n› bu amaçla kullanm›fl,faflist hareketin mafya, kaçakç›l›krant›ndan pay almas›n›n zemininihaz›rlamada rol oynam›flt›r.Yüzbinlerce gencimizin faflizmekitle taban› haline getirilmesinin,kontrgerillaya tetikçi olarak devflirilmesinin,faflist sald›r›larda kullan›lmas›n›nbaflsorumlular›ndand›r.Türkefl'in ‘O dönemlerde Türkiyeçap›nda 250 bin genci e¤ittik.Gençleri Ankara'da seminerlerdengeçiriyorduk. Türkiye'yi 10 bölgeyeay›rd›k. Her bölgeye e¤itimci ad›ylayerlefltirilmifl ö¤retmenler tayin ettik.Bunlar›n altlar›na otomobillerverdik. Bu iflleri rahmetli Gün Sazak'labirlikte organize ettik.’ (Türkefl'inAn›lar›, Syf: 404) sözleri dahi,cezaland›r›lmay› binlerce kezhaketti¤inin belgesidir.Yaz› dizisinde ‘Gün Sazak kimdir?’bafll›kl› bölümde, Sazak'›n busuçlar›ndan birine bile de¤inilmemekte,yukar›da aktard›¤›m›z gibien az›ndan belgelenmifl suçlar› dahi


görmezden gelinmektedir. MHPaç›k ki kontrgerillan›n bir parças›-d›r. O halde, bu yaz› dizisi, kontrgerillay›teflhir için mi, yoksa onunsuçlar›n› ve ona hizmet eden suçlular›gizlemek için mi yap›ld›?Devrimci Sol taraf›ndan, 27 May›s1980 tarihinde Ankara'da ölümlecezaland›r›lmas›n›n ard›ndan yap›lanüstlenme aç›klamas›nda dasuçlar›, neden cezaland›r›ld›¤› hiçbirkuflkuya yer b›rakmayacak flekildeifade edilmifltir.Cumhuriyet Gazetesi ve diziyihaz›rlayan yazarlar da bu gerçekleriçok iyi bilmektedir. Cumhuriyet, tarihiçarp›tma sorumsuzlu¤undanvazgeçmeli, faflistlerin kanl› geçmiflleriniaklama kürsüsü olmamal›-d›r. Devrimci eylem hakk›nda flaibeyaratanlar, karfl› olduklar›n› iddiaettikleri “karanl›k güçlere” hizmetetmekten kurtulamazlar.Cumhuriyet Gazetesi'ni ve yaz›dizisinin yazarlar›n› sorumlulu¤adavet ediyor, bu sorumlulu¤un gere¤iolarak, Gün Sazak eylemininmuhatab› olan devrimcilerin düflüncelerinede sayfalar›nda yer vermeyeça¤›r›yoruz.”fiemdinliKontrac›lar›naTSK’dan ÖdülBu manzaray›yaratanlar›n,halk› katledenlerinödüllendirilmesi;oligarflikdevleteyak›flt›!Oligarflik devletin, kontrgerilla elemanlar›n›n “eliniso¤utmama” politikas›n›n süreklili¤ini, halka karfl› suçiflleyen katilleri ödüllendirmenin bir devlet gelene¤i oldu¤unudefalarca dile getirdik. Gelene¤in, fiemdinli’dekialeni kontra eyleminde de bozulmad›¤› anlafl›ld›.fiemdinli’de 9 Kas›m'da Umut Kitapevi'nin bombalanmas›s›ras›nda suçüstü yakalanan J‹TEM’ci BaflçavufllarAli Kaya ve Özcan ‹ldeniz'e, hem de bu sald›r›-dan 13 gün sonra 'baflar› ödülü' verilmifl. Dava dosyas›-na giren 'baflar› ödülü' belgesi, Hakkari ‹l Komutan›Albay Erhan Kubat imzas›n› tafl›yor.Ödüllendirilen, kontrgerilla sald›r›s›d›r. Ayn› zamandaOrg. Yaflar Büyükan›t’›n “tan›r›m iyi çocuktur” sahiplenmesininde bir baflka ifadesidir. B›rak›n tetikçilerimizi,bu sald›r›lar bize aittir, merkezidir denilmekte,mahkeme üzerinde de bask› kurulmaktad›r.J‹TEM’ciler bombalamadan günler sonra savc›l›¤aç›kar›lm›fl, bu süre içinde “güvenli bir yerde tutuldu¤u”aç›klanm›flt›. Güvenli yerin neresi oldu¤u ve bu süreiçinde ne yap›ld›¤› da böylece anlafl›l›yor.Öte yandan, kontrgerilla sald›r›s›n› protesto eden 6fiemdinlili de 8 fiubat günü tutukland›lar. Bu da bir baflkagelenek! Suçlu, hep üzerine bomba at›lan, kurflunlananhalk olur.Halk› bombalad›klar› aç›k olan kontra elemanlar›n›nen üst düzeyde sahiplenilip ödüllendirildi¤i bir ülkede,hukuktan, adaletten, demokrasiden söz edilebilir mi?Böyle bir devlet yerlebir edilmeden, bütün faflist kurumlar›alafla¤› edilmeden bu ülkede halk için demokrasive adalet mümkün olabilir mi?Yuvada dayak ‘genel uygulama’Malatya 0-6 Yafl Çocuk Yuvas›'ndaki 40 çocu¤afliddet uygulayan 9 bak›c› hakk›ndaki iddianame haz›rland›.Bak›c›lar›n ''eziyet yapmak''tan cezaland›r›lmas›istenen iddianame, yuvalardaki sistemi de gözlerönüne seriyor. Dayak, d›flk› yedirme (TSK subaylar›ndanö¤renmifl olmas›nlar!) gibi yöntemlerin uyguland›¤›ve yaflananlar›n “genel bir uygulama” halinegeldi¤i vurgulan›yor.Tüm bu uygulamalar sistematikleflirken; bakanl›-¤›n, yurt müdürünün hiçbir fleyden haberi olmamas›mümkün mü? Politika flu: Eskaza bas›na yans›r, ortayaç›karsa cezaland›r, ç›kmayanlar› görme!“Ne kadar yat›r›rsak kârd›r!”Ortaokul, lise ve üniversite ö¤rencisiyken “yasad›fl›TKEP/L örgütü üyesi olmak” iddias›yla haklar›ndadava aç›lan 32 kiflinin yarg›lamas› 10 y›ld›r sürüyor.Gözalt›nda iflkenceye maruz kalan “san›klar”danBülent Gedik’in tutuklu bulundu¤u davan›n 2 fiubat’tagörülen duruflmas›ndan da tahliye ç›kmad›.Devlet ad›na cinayet iflleyen, katliam yapanlar› birayda serbest b›rakan düzen, devrimcileri “ne kadaryat›r›rsam kârd›r” diye y›llarca tutuyor.Ordu’da ‘linç’e karfl› ortak tav›rOrdu'da 29 Ocak’ta TKP'lilere yönelik polis desteklilinç giriflimine karfl›, KESK, Memur-Sen, Türk-‹fl, ADD ve CHP, DSP, ÖDP, EMEP ve SDP Ordu örgütlenmeleriortak deklarasyon yay›mlad›. Deklarasyonda,olaylardan Vali Kemal Yaz›c›o¤lu ile emniyetyetkilileri sorumlu tutuldu.Marafl’ta polisin kontra yöntemleriKahramanmarafl’ta, Serdar ALICI isimli Yeni DemokratGençlik üyesi, 27 Ocak günü polis taraf›ndankaç›r›larak, kent d›fl›nda Kayseri yolu üzerinde ›ss›zbir yere götürüldü ve sorguland›. Tehdit ve ajanlaflt›rmabask›s›na maruz kalan Al›c› ile ilgili hiçbir resmibelge düzenlenmeden bir süre sonra serbest b›rak›ld›.4712 fiubat 2006 / 39


Kurtlar Vadisi-Irakkahramanlar›, ideolojisi vekültürü ile düzenin resmiAd› üstünde,“bir film” nihayetinde. Ancak KurtlarVadisi-Irak üzerine yap›lan politiktahliller ve yüklenmek istenenmisyon, böyle denilip geçilemeyecekbir boyuta tafl›nm›fl durumda.Öncelikle, bu duruma nas›l geldi?Nas›l oldu da, dizisi ve filmi,az›msanamayacak bir kitleye ulaflt›?Bunda kuflkusuz burjuva medyan›nreklam kampanyas›n›n pay› büyük.Düflünün ki, filme iliflkin herkare, ‘Haber Bülteni’ içinde ‘haber’diye sunuldu. Hayat› filmlefltirenburjuva medya, filmleri de ‘gerçekhayatlar’ gibi sundu.Bir baflka önemli etken ise; iflbirlikçilikpolitikalar›n›n yo¤unlaflmas›naparalel olarak yükselen/yükseltilenmilliyetçiliktir. Turgut Özakman’›n‘fiu Ç›lg›n Türkler’ kitab›n›nsat›fl rekorlar› k›rmas› da bundan ba-¤›ms›z de¤ildir. Bu milliyetçili¤in,nas›l bir milliyetçilik oldu¤una ayr›-ca de¤inece¤iz.Üçüncü bir olgu ise; toplumsalyozlaflt›rman›n, mafyalaflman›n hayat›nher alan›na uzanmas›, özellikleapolitiklefltirilen gençli¤e mafyakontratiplemelerinin ‘idol’ olaraksunulmas› gibi olgulard›r.***Galas› flarlatan tarikatç›lar›n “flarapbardaklar›nda viflne suyu” ikram›ile, tam bir Hollywood özentisiiçinde flaflaal› kostümlerle yap›lanfilm, temel olarak; Süleymaniye’deÖzel Kuvvetler’e ba¤l› kontra subaylar›nbafl›na geçirilen “çuval›nintikam›n› alma” üzerine kurgulanm›fl.Haliyle “anti-Amerikanc›” olmas›flart! Üstelik anti-Amerikanc›-l›k hiç olmad›¤› kadar yükselmifl durumda,buradan bak›ld›¤›nda, ticariolarak da kazançl› bir tema. Kadiritarikat›n›n Türk-islamc› müridleri debu dünyal›k nimetten tepe tepe yararlan›yorlar.Filmin bafloyuncusu Polat Alemdar,Amerikan kapitalizmi ve savaflaras›nda kurdu¤u ba¤lant› örne¤indeoldu¤u gibi, yer yer sol söylemi dekullan›yor. Gerçek yaflamda da böylede¤il mi; gericisi, faflisti ile gerçektebu düzene, emperyalizme hizmetedenler, yoksul halk kitleleriniörgütleyebilmek için, asla beyinlerindeyerli yerine oturmayan solsöylemi kullanm›yorlar m›?Amerikan dolarlar›yla kurulmuflve her y›l ABD’den gelen bir milyondolarla finanse edildi¤i resmen kabuledilen Özel Kuvvetler’in ‘süpereleman›’ Polat Alemdar, elbetteIrak’ta Amerika’n›n temsil etti¤i bütünkötülüklere karfl› savafl›yor. EbuGureyb iflkenceleri, katliamlar, infazlarvs.Kötülü¤ün simgesi ise, KuzeyIrak’taki ABD Kuvvetlerinin Komutan›Sam Marshall. Bu da tarihselbir ironi; “Sam Amca” ça¤r›flt›rmas›ile, Türkiye’nin sömürgelefltirilmesindeilk ad›m olan Marshall yard›mlar›nayap›lan bu at›f, PolatAlemdar’›n kendi tarihinden baflkas›de¤ildir. Ülkemizin sömürgelefltirilmesinde,ony›llarca iflbirlikçi politikalarlayönetilmesinde Polat Alemdar’›ntemsil etti¤i sa¤ ideolojinindamgas› vard›r.Sam Marshall’›n, haçl› ordular›-na karfl› müslüman askerlerin komutan›Selahaddin Eyyubi’nin hançeriile hançerlenmesi ile “intikam” al›-n›rken, Süleymaniye’de bafl›na çuvalgeçirilen Özel Kuvvetler mensuplar›n›nyapamad›¤›n› PolatAlemdar yapm›fl oluyor böylece.Filmdeki tek olumlu tipin (elbettePolat’› saymazsan›z), Kadiri tarikat›fleyhi ça¤r›flt›rmas› ile yerlefltirilenfieyh Kerküki olmas› da, Türk-‹slam sentezinin bir ürünü olaraks›kl›kla zikir sahneleri fleklinde izleyicininkarfl›s›na ç›kar›l›yor. Bu ideolojiyiise san›r›z anlatmaya hiç gerekyok. 12 Eylül darbecilerinden,ony›llarca anti-emperyalist sola karfl›savaflanlara kadar tümünün mayas›n›oluflturan ideoloji oldu¤unu hat›rlatmakyeterlidir.T›pk› dizide oldu¤u gibi, filmdede; ‘derin devlet’ dedikleri kontrgerillameflrulaflt›r›lmaya çal›fl›lmaktad›r.(Bugünlerde gösterilen bir baflkafilm olan ‘Münih’ isimli filmde de,‹srail devlet terörizmi ve kontra yöntemleriayn› anlay›flla meflrulaflt›r›lmayaçal›fl›l›yor.)***Gerçek yaflamda bafllar›na çuvalgeçirilenlerin sanal dünyada al›nanintikamla tatmin olmalar›, “Türk’üngücü”nü de¤il, “Türk’ün acizli¤ini”gösterebilir sadece. Film, halka ulusalonursuzlu¤u dayatan iflbirlikçilerinsuçlar›n› hafifletmeye çal›fl›yor.Elbette bunu da, yine oligarfli içindeki“has vatansever”, karton tiplemeleriyerine getiriyor.Bu yan›yla filmin, “TürkiyeRambo’sunu buldu” bafll›¤›yla sunulmas›çok yanl›fl de¤ildir. Rambo,Amerikan emperyalizminin Vietnamyenilgisini unutturmak, burnu sürtülengururunu onarmak için Hollywoodtaraf›ndan icad edilen sanal birkahraman, ayn› zamanda tüm dünya<strong>halklar›n</strong>›n gözünde deflifre olanvahfli yüzünü “iyilerin yan›ndakigüçlü Rambo” imaj›yla tamir edenbir tiplemeydi.Kurtlar Vadisi-Irak’›n Hollywood’unfliddet filmlerinin ucuz birkopyas› olmas›n› bir yana b›rak›rsak,Polat Alemdar’la yap›lmak istenende budur. Amerikan emperyalizmininVietnam yenilgisi nas›l birgerçek olarak tarihe kaydedilmifl,vahfleti tüm dünya <strong>halklar›n</strong>›n haf›-zas›na kaz›nm›flsa; bafla çuval geçirmeolay› da, iflbirlikçi Türkiye oligarflisininefendisi taraf›ndan afla¤›-lanmas› ve iflbirlikçilerin bunun karfl›s›nda“g›k›n›” dahi ç›karamamas›olarak kaydedilmifltir. Unutulmayacakolanlar, bunlard›r. Sanal kahramanlarise bir süre sonra tozlu arflivlerdekal›rlar.Tam da bu noktada, adeta “niha-4812 fiubat 2006 / 39


yetinde bir film”in ötesinde bir zemine,yine iflbirlikçilerin propagandalar›ve ön ayak olmalar› ile çekilmesi,“Türk Rambosu’nun etkisinine kadar uzun k›larsak, halk› o kadaruzun süre uyutmufl ve uyuflturmufloluruz” anlay›fl›n›n ürünüdür.Meclis Baflkan›’n›n, Baflbakan vebakanlar›n filmi izlemek için s›rayagirmeleri ve ç›k›flta yapt›klar› basbaya¤›politik nitelikli aç›klamalarbaflka nas›l görülebilir. O müthifl politikde¤erlendirmelerine bak›ld›¤›nda,sanki, TBMM çat›s› alt›ndaAmerikanc› kararlar alan onlar de-¤ildir, BOP’u hararetle savunanlar›nkendileri de filmin sanal dünyas›ndaki“anti-Amerikanc›lar”dan biriolmufllard›r. Buraya hemen not düflelim:Bu film nedeniyle AKP hükümetiAmerika’dan “hani anti-Amerikanc›l›¤›düflürecektiniz” diye f›rçayerse, Sam Marshall’›n siyasi prototipleriolarak ç›rp›nd›klar›n› görürsünüzyine.Kof MilliyetçilikPolat Alemdar kiflili¤inde ifadesinibulan anti-Amerikanc›l›k, nas›lbir anti-Amerikanc›l›kt›r? Filminüzerine oturdu¤u milliyetçilik, nas›lbir milliyetçiliktir?Bu soruya cevap vermeden önce,Polat Alemdar’›n kim oldu¤una bak›lmal›.Uluslararas› mafya örgütlenmesininbaronu, kontrgerilla örgütlenmesininölüm makinas› vetüm bunlarla ayr›lmaz bir bütün olarak“vatansever” bir tetikçi. Gençlerimizesunulan bu ‘idol’ün vatanseverliklehiçbir alakas›n›n bulunmad›¤›n›,gerçek yaflamdaki PolatAlemdarlar’dan çok iyi biliyoruz.Bilinen bir baflka gerçek ise, tüm birsiyasi geçmifli ve bugünü iflbirlikçilikleörülü böyle bir milliyetçili¤invatanseverlik diye yutturulmaya çal›fl›lmas›d›r.Bu milliyetçilik; emperyalizmkarfl›s›nda gururu incinmifl, ezilmiflbir halka afyon olarak sunulmaktad›r.Gerçek bir ba¤›ms›zl›k, anti-emperyalistlikya da anti-Amerikanc›-l›k yoktur bu milliyetçilikte. “Amerikankarfl›tl›¤›” söylemindeki teknokta Kürt düflmanl›¤›d›r ve özü itibariyleflovenist, katliamc› bir karaktertafl›maktad›r. Filmde Kürtler’inde “kötü adam” rolü oynamalar› bubak›fl›n sonucudur. ABD savafl uçaklar›ve Özel Kuvvetler eflli¤inde KuzeyIrak’ta Kürtler’e yönelik bir katliamoperasyonunda, ayn› kesimlerinen keskin Amerikanc› olaca-¤›ndan kimsenin kuflkusu olmas›n.Kurtlar Vadisi; kahramanlar›yla,ideolojisiyle, politikas›yla düzeninresmidir! Baflbakan’›n, Meclis Baflkan›’n›nfilmi “muhteflem” bulmas›da rastlant› de¤ildir. Kurtlar Vadisi’ninmilliyetçili¤i; Genelkurmay’›n,AKP’nin milliyetçili¤idir; kabaday›l›klar›da, “kahramanl›klar›”da ayn›d›r... Kurtlar Vadisi, asl›ndaAmerika’ya karfl› de¤il; “kötü Amerikal›lar’a”karfl›d›r!Can Dündar, filmin “Türk sa¤›-n›n Washington’dan kopuflununsimgesi olarak tarihe geçece¤i” iddias›ndabulunmaktad›r. Peki öylemidir gerçekten? Kimdir bu “Washington’dankopan Türk sa¤›”?MHP mi? AKP, DYP, ANAP m›? Yada tarihi boyunca sa¤ ideoloji üzerineflekillenmifl devletin kendisi mi?Hangisi olursa olsun, “Washington’dankopufl” yoktur. Onlar,1960’larda nas›l ki, “KahrolsunAmerikan Emperyalizmi” sloganlar›ylayürüyenlere kurflunlar s›k›yor,“Allah Allah” nidalar› ile üzerlerineyürüyor, katlediyorlarsa; bugün deayn› flekilde oligarflik devlete ve emperyalizminç›karlar›na hizmet ediyorlar.Üstelik, kontrgerilla örgütlenmelerive politikalar› ile de ba¤lar›hiç kopmad›. Linç giriflimleri,faflist sald›r›lar, flovenizmin körüklenmesibu iliflkinin d›flavurumu olarakhenüz yenidir. Resmi üniformagiyenleri ise, Susurluk’tan fiemdinli’yekatletmeyi sürdürüyorlar.Devlet aç›s›ndan ele alacak olursak;Polat, “kendi Amerikan beslemesigeçmifline karfl› da savaflan” birÖzel Harpçi olarak resmedilse de,kontrgerilla bugün de emperyalizmdenba¤›ms›z de¤ildir. Her y›l birmilyon dolar almaya devam ediyorlarm› bilemeyiz; ama emperyalist4912 fiubat 2006 / 39Türkiye halk›-ç›karlar› korumak,n›n emperyalistlerkarfl›-Ba¤›ms›z Türkiyekavgas›n› bo¤makiçin savaflt›klar› aç›k. s›nda sanalKuflkusuz, “milliyetçili¤inyükselifli”, ihtiyac› yok-kahramanlaraemperyalizmin tüm tur. Bu halk›n,emperya-dünya çap›ndaki sald›rganl›¤›naparalel ve lizme karfl› savaflan,canla-bugün ülkemiz için desomut bir olgudur. r›n› bu u¤urdaçekinme-Film, bu “yükselifle”en ilkel ve kaba haliylehitap etmekte, haldenfeda edenbinlerce evlad›k›n bu duygular›n›vard›r.“reytinge” dönüfltürmektedir.Ancak “reyting”olgusu filmle s›n›rl› de¤ildir.Bu zeminde politika yapanlar, s›n›fsalolarak yoksul kesimleri de içinealan “milliyetçi yükselifli” kullanmaktave ba¤›ms›zl›k düflüncesineevrilmesinin önüne geçmek için çarp›tmaktad›r.Alt› bofl “bayrak, vatan”söylemi ile yanl›fl kanallara ak›t›lanbu duygular, Polatlar’›n devletininhalka karfl› savafl›n›n da kitle taban›olarak kullan›lmaktad›r. Bu gerçe¤ien çarp›c› flekilde, linç giriflimlerindegördük. Ony›llard›r ba¤›ms›zl›kiçin savaflan devrimcilerin karfl›s›na,“vatan, bayrak” söylemi ile ç›kar›ld›kitleler. Bunu yapanlar da, PolatAlemdarlar’dan baflkas› de¤ildi elbette.Sanal Kahramanlara‹htiyac›m›z Yok!Sonuç olarak; nihayetinde birfilm deyip geçilemeyecek sosyal birolguya iflaret eden Kurtlar Vadisi,devrimcilere flu gerçe¤i de bir kezdaha göstermelidir: Biz, ba¤›ms›zTürkiye kavgas›n› halkç› bir söylemleen genifl kitlelere ulaflt›ramad›kça,halk kitleleri iflbirlikçi milliyetçili¤inetkisinde kalacakt›r.Türkiye halk›n›n emperyalistlerkarfl›s›nda sanal kahramanlara ihtiyac›yoktur. Bu halk›n, emperyalizmekarfl› savaflan, canlar›n› bu u¤urdaçekinmeden feda eden binlerceevlad› vard›r. Gerçek anlamda ulusalonuru temsil edenler de onlard›r,devrimcilerdir.


◆ Almanya'dakamu hizmetlerisektöründeson 14y›l›n en büyük grevi, iflçilerin yüzde100’e yak›n›n›n onay› ile bafllad›.Kamuda örgütlü Ver.di Sendikas›’naba¤l› kamu iflçileri ilk etapta 6fiubat günü Baden Württembergeyaletinde bafllad›. Sendika taraf›ndanyap›lan aç›klamada; greve BadenWürttemberg eyaletinde 10 bindenfazla kamu çal›flan›n›n kat›ld›¤›kaydedildi. Ver.di, grevin 4 ila 6hafta sürebilece¤ini duyurarak, grevinflubat ortas›nda bütün Almanya’yayay›laca¤› dile getirildi.Kamu iflçileri, haftal›k çal›flmasaatinin 38.5'ten 40 saate ç›kar›lmas›nakarfl› ç›k›yor ve bunun binlercekiflinin iflten ç›kar›lmas› anlam›nagelece¤ini ifade ediyorlar.◆ Almanya’da bir baflka grevise, yüzlerce Türkiyeli’nin çal›flt›¤›AEG Nürnberg'de sürüyor. ‹kincihaftas›n› geride b›rakan grevde, 7fiubat günü 3 bin kiflinin kat›ld›¤›bir yürüyüfl düzenlendi.◆ Almanya’n›n Baden Württembergeyaletindeki Esslingen Kenti’ndeon seneden beri faaliyet gösterenPanasonic Fabrikas›’n›n martay› sonunda kapat›lmas› karar› üzerine,300’ü aflk›n iflçi 6 fiubat günüJaponya Konsoloslu¤u önünde protestoeylemi düzenledi. Fabrikan›nkapat›lmas› ile 300’ü Türkiyeli 620iflçinin iflsiz kalmas› bekleniyor.◆ Fransa'da e¤itimciler ve ulaflt›rmasektöründe çal›flanlar›n, 6 fiubatgünü ülke genelinde yapt›¤› protestogösterisine 100 binden fazlaemekçi ve ö¤renci kat›ld›. Göstericiler,hükümetin yapt›¤› yüzde0.5'lik ücret zamm›n›n yüzde 1.8'likenflasyonun çok gerisinde kald›¤›n›vurgulayarak, yeniden gözden geçirilmesiniistediler. Gösteriler boyuncaokullar›n yar›s›nda e¤itim yap›lmazkenbirçok kamu kuruluflundahizmet durdu.Chavez: ‘Halk› silahland›raca¤›m’Venezuella Devlet Baflkan› Hugo Chavez, ABD iflgalinekarfl› halk› silahland›raca¤›n› aç›klad›. “1 milyon kad›n veerke¤i kalaflnikoflarla silahland›raca¤›m" diyen Chavez,baflkentte düzenlenen ve binlerce kiflinin kat›ld›¤› bir gösteridehalka seslendi. ABD Savunma Bakan› Donald Rumsfeld'inkendisini Hitler'e benzetmesine cevap veren Chavez,“Bush'un emperyalist, soyk›r›mc› ve faflist tutumu, s›n›r tan›-m›yor. Hitler, yan›nda kundaktaki bebek kal›r” diye konufltu.Chavez, UNESCO’nun 2005 Uluslararas› Jose MartiÖdülü’nü almak için gitti¤i Küba’da da Havana'daki DevrimMeydan›'nda düzenlenen törende konufltu. “ABD'nin, LatinAmerika'n›n sola yöneliflinden endifle etmekte hakl› oldu¤unu”söyleyen Chavez, ödülünü Küba Lideri Fidel Castro'danald›ktan sonra yaklafl›k 3 saat süren bir konuflma yapt›. "Kayg›duymakta hakl›lar, çünkü burada neler oldu¤unu biliyorlar.Onlar sonsuza kadar ABD imparatorlu¤unu her anlamdamuhafaza etmeye çal›flacak, biz de o imparatorlu¤u parçalamakiçin mümkün olan her fleyi yapaca¤›z" diyen Chavez,ABD’nin zay›flamakta oldu¤unu belirterek, Mao’nun"emperyalizmin ka¤›ttan kaplan” oldu¤u sözlerini hat›rlatt›.Törene, Küba'da t›p e¤itimi gören binlerce Venezuella,Bolivya ve di¤er Latin Amerikal› gencin de bulundu¤u yaklafl›k200 bin kifli kat›ld›.Avrupa’da emekçi eylemleri5012 fiubat 2006 / 397 fiubat günü ise, 150'yi aflk›nkentte grev ve yürüyüfller düzenlendi.Hükümetin ‘‹lk ‹fl Sözleflmesi’projesi ö¤renciler, sendikalar ve solgruplarca genifl ve coflkulu bir kat›-l›mla protesto edildi.Bu uygulama “iflsizli¤i azaltma”yalan›yla çal›flma yaflam›n› esneklefltirmeyihedefliyor. Yasan›n ruhunuyans›tan ve protestolar›n oda¤›ndaolan madde ise özetle flu uygulamay›getiriyor; 26 yafl›ndan gençlerlebafllang›çta CPE imzalayacakpatron 2 y›l içinde hiçbir gerekçegöstermeksizin iflten ç›kartabilecek.Patronlar doldur boflalt yöntemi ileiflten atmam›flsa, ancak iki y›l sonrakesin ifle al›nm›fl olacak.◆ H›rvatistan’da 250 Coca Colaiflçisi 3 fiubat günü greve ç›kt›. Üretimve da¤›t›m›n durdu¤u, depolaragirifl yollar›n›n kapat›ld›¤› eylem,ücret zamm›, iflten at›lan iflçilerintazminatlar›n›n ödenmesi talepleriile yap›ld›.Türkü ve fiiir Akflam›Almanya’n›n Duisburg flehrinde faaliyet yürütenAnadolu E¤itim ve Kültür Merkezi taraf›ndan düzenlenenTürkü ve fiiir Akflam›’n›n üçüncüsü 5fiubat Pazar günü düzenlendi. Etkinlik, dernekteçal›flmalar›n› sürdüren Umuda Yürüyüfl GösteriGrubu’nun türküleriyle bafllad›. Ard›ndan ‘Vicdan›m›zTest Edilemez’ isimli skecin gösterimi yap›ld›.Hasan Hüseyin Korkmazgil’in anlat›ld›¤›konuflman›n ard›ndan, fliirlerinden örnekler sunulduve fliirlerinden bestelenen flark›lar seslendirildi.Selina Özlem Çocuk Grubu da, etkinlikteflark›lar› ile aktif olarak yerald›lar.‘Vicdan Testine Hay›r!’30 Ocak günü düzenlenen Pazartesi eylemindeyine hükümet politikalar› protesto edildi. AnadoluFederasyonu, her hafta oldu¤u gibi bu hafta dakat›ld›¤› eylemde, Türkiyeli emekçilerin gündeminitafl›d›. Anadolu Federasyonu Temsilcisi AbdullahAtefl taraf›ndan yap›lan konuflmada, Baden-Württembergeyaletinde gündeme getirilenVicdan Testi uygulamas› elefltirildi. Eylemde‘Müslümanlar Terörist De¤ildir’ dövizleri tafl›nd›.dünya

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!