“ANADOLU’NUN KAYIPŞARKILARI”NA DAİR...Halkın şarkıları emeğinden süzülen, yüreğinden dökülendir.“Beşikler <strong>ve</strong>rmişim Nuh’a” diyebaşlayan “Anadolu” şiirinde sorarAhmed Arif: “Anadolu’yum bentanıyor musun?” diye.İşte bu soruya, ele aldığıkonudan hareketle, cevap <strong>ve</strong>rmeyeçalışan bir filmdir ‘Anadolu’nunKayıp Şarkıları’.Adından da anlaşılacağı gibi, bubelgesel filmin konusu, “Anadoluuygarlıklarının çocukları”nın yaratıpbugünlere taşıdığı müzikal kültürbirikimidir. Ki Anadolu’nun ezgin<strong>ve</strong> emekçi insanlarının ne kadarzengin bir müzikal kültüre sahipolduğunu, gerçeğin olanca çarpıcılığıylasomutluyor ‘Anadolu’nunKayıp Şarkıları’.Anadolu’ya müziğin penceresindenbakarak, kamerasını Anadolukültürünün görkemine çevirmişyönetmen Nezih Ünen. İyi de yapmış<strong>ve</strong> böylece, bu görkemli kültürede ışık tutulmuş.ANADOLU UYGARLIKLARI-NIN ÇOCUKLARI...Anadolu’nun Kayıp Şarkıları,tüm yozlaştırma, yok sayma <strong>ve</strong> yoketme politikalarına rağmen, değişikmilliyet, din <strong>ve</strong> mezheplerdenAnadolu emekçilerinin kültürelzenginliklerini, müziklerini,geleneklerini, folklorlarını, inatlabugüne taşıdığını gösteriyor.Yönetmen Nezih Ünen filmini“Anadolu uygarlıklarının çocuklarına”adamış.Uygarlık, hem doğanın zorluğunahem de haramilerin zorbalığınaboyun eğmemektir. İnsanlık, o zorluğa<strong>ve</strong> zorbalığa boyun eğmediğiiçin var olabilmiştir.İşte bu varoluşun şarkısını dayaratarak emeğini, yaşam sevincini,hasretini, sevdasını, kederini, kavgasınıdile getirip hayatıgüzellemiştir Anadoluemekçileri. Film boyuncada o güzelliğe tanık oluyoruz.İşte bu yüzden, Anadolu’nunKayıp Şarkıları’nı izlemeyenlermutlaka izlemeli.“YETMİŞ İKİ DİLBİZDEDİR”Anadolu’nun görkemli birkültürel birikimi vardır. Hititler’denberi buralarda olanlar <strong>ve</strong> her gelen,geçen, kalan, bu toprakların kültürelşekillenişine kendisinden bir şeylerkatmıştır.Coğrafi, tarihsel <strong>ve</strong> kültürel birköprü olma özelliği nedeniyle,Anadolu hiçbir zaman tektipleşmemiştir.Kültürel zenginliğinin temelindede bu vardır. Anadolu’nun işte buyanının müzikal güzelliğini olancasahiciliğiyle gösteriyor Anadolu’nunKayıp Şarkıları.Değişik dillerde ama aynıemeğin, sevdanın, kavganın <strong>ve</strong>şarkısını söylüyor Anadolu. Can-ıgönülden <strong>ve</strong> bu toprakların insanıolma bilinciyle dinleyince, değişikdillerde söylenenin aslında aynışarkı olduğunu anlıyorsunuz.Anadolu’nun şarkısıdır bu. VeHozatlı ozanın dediği gibi, “yetmişiki dil bizdedir.”Geçmişten bugüne, Anadolu’yatek tipleşmenin betonu çokdökülmüştür.O betonun altında farklı diller,kültürler, inançlar gömülmek istenmiştir.Ama asla tutmamıştır obeton. Bunun nedeni temelindekitoprağın çok kültürlü oluşudur. İştebu zenginliği somutluyor bu film...“FERMAN PADİŞAHINSA..”Anadolu’nun Kayıp Şarkıları,türküleri yapanların yasaları yapanlardanher zaman daha güçlüolduğu gerçekliğini de somutluyor.Öyle ki, o şarkıların ilk kezsöylendiği günlerde geçerli olanyasalar, tarihin çöplüğüneatılmışken, bu şarkılar yüzlerceyıldır dilden dile geçerek yaşamayıbaşarmıştır.Dadaloğlu’nun “Ferman padişahınsa,dağlar bizimdir” dediği Avşarbozlağından bu yana, kaç ferman,kaç yasa, kaç padişah değişmiştirkimbilir ama Dadal’ın o isyankarsesi dalgalanıyor hala Anadolu’nunbağrında....SANAT HAYATI TAKLİTEDER...Filmin bir yerinde emeğin,emekçiliğin kendine has müziğineayna tutulur. Görsel <strong>ve</strong> mizikal birşölen sunulur böylece. Demirciustalarının korlanmış demiri örs <strong>ve</strong>çekiç arasında dövmelerinin ritmiylebaşlayan bu bölüm, emeğinezgisiyle sürer. Ve giderek, emeğinresitaline dönüşen bu bölümde,“sanat hayatı taklit eder” gerçekliğinetanık oluruz.Demircilerin ritmine bir deredeçamaşır yıkayan kadınların seslerikarışır. Çay kesenlerin makas seslerinebuğday biçenlerin sesleri eklenir.Ve suyun o görkemli sesine katılırdeğirmenin melodisi.Emekçiler, tüm bunları işler, dinler<strong>ve</strong> kendi sesini de katar bu doğalorkestranın müziğine. Ve böylece,müzik <strong>ve</strong> emek arasındaki ilişkiSayı: 24Yürüyü26 Ara20GELECEK DEVRİM VE SOSYALİZMİNDİR!5 3
Sayı: 248<strong>Yürüyüş</strong>26 Aralık2010hakkında görsel <strong>ve</strong> müzikal bir ders<strong>ve</strong>rir Anadolu’nun Kayıp Şarkıları...“ANADOLU HEPİMİZİN...”Mardin Süryanileri’nden NasraAna’nın bez örtülere resim yapmasınıda izleriz bu filmde. Bu arada,gösterdiği siyah beyaz fotoğraflarüzerinden köklerini anlatan NasraAna’nın sözleri Anadolu’ya alınteridöken bu toprakların insanlarınınvatanse<strong>ve</strong>rliğini de somutlar.Amerika’dan İs<strong>ve</strong>ç’e kadar birçokyere gittiğini ama vatanı olan butopraklara dönmeden duramadığınıanlatır Nasra Ana.Ve Ani Hanım’ın söylediği hasretşarkısı o denli içli o denli içtensoruyor ki sorusunu: “Turnam bizimmemleketten haber var mı?”Ermeni ozan Gomitas’ınderlediği bu şarkının ardından AniHanım’ın kurduğu “Biz yabancıdeğiliz. Aslımız burası. Hepimizinkökeni Anadolu” cümlesi,Anadolu’nun kayıp şarkılarının nasıl“kayıp” edildiğini de hatırlatır biryanıyla.Ve filmin bir yerindeKaracaoğlan türküsünü söyleyenDenizlili dokumacı ihtiyar, bir hayatbilgisi <strong>ve</strong> halkların kardeşliği dersi<strong>ve</strong>rir o ezginin sesiyle: “Anadolu hepimizinAnadolu’su, vatan hepimizinvatanı, hepiniz sağolun...”EĞLENMEK NEDİR?Anadolu’nun emekçi insanınınbin yıllardan süzülüp gelenkültüründe, esas olarak, eğlenmekiçin para ödemek yoktur. Eğlenmek<strong>ve</strong> neşe, ticareti yapılabilir, paraylaalınıp satılabilecek bir meta değildirçünkü.Fındık ayıklarken birbirinedeğen omuzlar, horon olur. BingöllüKürt çobanın başına gelen, halayolur. Emekçinin yaşam sevinci deişte böyle somutlanır. Bunun içinpara ödemek gerekmez...ANADOLU’YU TANIMAK...Ve Rize’nin yaylalarındabaşlayan ezgi Artvin’in Macahel’ineulaşır. Düzce’deki Çerkesler’in dansınaMidyatlı dengbejlerin sesikarışır. “Bu dergah umut dergahı”diyen Mevlana’nın ezgisine Tokat’ınsemahının sesi eşlik eder. Rumcasöylenen aşk şarkısı ile UrfalıKani’den söylenen gazel aynı aşkateşini taşır. Ki bütün bunların aynıkültürel birikimin parçası olduğukavrandıkça anlaşılır Anadolu. Ve“Anadolu’nun Kayıp Şarkıları” bubütünlüğü göstererek, “Anadolu iştebu kültürün adıdır” demektedir.İŞ VE MÜZİK...Antakyalı ipekçilik ustasınınsöylediği şarkı, tezgahı şahsındaemeği, emekçiliği yücelten birezgidir. “Dünyada eşin yoktur tezgahım”diyen Arapça ezgi, bu yanıylayerel olduğu kadar evrensel birözellik de barındırıyor.İş ile müziğin buluştuğu birdiğer örnek, Diyarbakır’da pamuktarlasında çalışan mevsimlik işçilerinsöylediği şarkıdır. Emekçilerinmüziğidir orada en yalın haliyleüretilen. Ve bakın ne diyor o işçiler:“İşçiler para ister / Patronlar sopaister”...Sınıfsal çelişkinin ifadesi değilmidir bu? Öyledir <strong>ve</strong> mevsimlikişçiler, ekonomi-politiğin kitabınıdeğil ama şarkısını yazarlar böylece.SAF, SADE, BİLGE...‘Anadolu’nun Kayıp Şarkıları’nıizleyenler, Sovyet aydını A.Jdanov’un şu sözlerininAnadolu’daki somutlanmış halinede tanık olacaklardır:“... Halk türküleri, hiçbir şekildetek tek bireylerin yaratıcılığının eserideğil, bütün halkın, yapay müziğinbütün seslerinden arınmış olanbesteleridir. Bu çiçekler, kendiliklerindentoprağı yararak gün ışığınaçıkarlar <strong>ve</strong> en ufak bir yazarlık ya dabestecilik hakkı talep etmeden serpilipgelişirler. Bu yüzden de kültürlü bestecilerinlimonlukta yetişen çiçekleriandıran eserlerine hiç mi hiç benzemezler...” (Edebiyat Müzik FelsefeÜzerine, syf: 55)Benzemezler, çünkü halk türküleriticaret amacıyla ya da şöhret içinüretilmezler. Bu eserleri üretenlerinpara kazanmak diye bir amacı yoktur.Bu şarkılar yalnızca, dert <strong>ve</strong> sevinç,hasret <strong>ve</strong> sevda <strong>ve</strong> hayat denilenkavganın türlü hallerini paylaşmakiçin halk tarafından üretilmiştir...Anadolu’nun Kayıp Şarkıları’ndasadeliğin bilgeliğine <strong>ve</strong> Anadolu’nun yaratıcı dehasına tanık oluruz.Halkın şarkıları zengin <strong>ve</strong>güçlüdür. Çünkü, hayatın içindendir.Emeğinden süzülen,yüreğinden dökülendir. Ki Anadolu’nunKayıp Şarkıları da ne denlizengin <strong>ve</strong> güçlü bir müzikal kültüresahip olduğumuzu göstermektedir.İ. Z. Eyüpoğlu da bir yazısındabu zenginliğe işaret ederek,Anadolu insanına “ozan insan”demektedir:“...Bambaşka bir alınyazısı vardırAnadolu’nun. Toprağının çoraklığını,insanın çağlar boyunca sürüp gidenöksüzlüğünü, kimsesizliğini türkülerle,yaratmalarla, yüreğinin derinliğindenkopup gelen şiirleşenbuluşlarla dile getirmek, kendi varlığınıöylesine bir yolla ortaya koymakister gibidir. ... Şiirin girmediği bir yeryoktur Anadolu’da. Çorabını şiirleörer, yaşmağını şiirle oyalar, kilimini,cecimini, halısını, heybesini, atınınkolanını, polanını, eyerini şiirle süsler;Bu nedenle “ozan insan” denmeliAnadolu insanına...” (Türküler-YeniUfuklar. Temmuz 1976)Anadolu’nun Kayıp şarkıları, işteo Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez,Gürcü, Rum, Yezidi, Süryani,Ermeni... ozan insanların yarattığıkültürel zenginliği anlatmaktadır. Vebu belgesel film mutlaka izlenmelidir.SONUÇ YERİNE...Nezih Ünen filmini, AnadoluUygarlıklarının Çocukları’na adamış.Biz de bu toprağın umutluçocukları olarak, bu çalışmasınedeniyle Nezih Ünen <strong>ve</strong> emeğigeçen arkadaşlarına teşekkür ediyoruz.5 4İDDİAMIZI, SAVAŞIMIZI UMUDU BÜYÜTELİM !
- Page 4 and 5: İçindekiler4 Yoldaşlarımız,Dos
- Page 6 and 7: politikleştirip devrimcileştirmel
- Page 8 and 9: da, Kars’ta eylemler yapıldı.-
- Page 10 and 11: Malatya, Adana, Antalya, Dersim,Kar
- Page 12 and 13: zorlamasıyla olduğu ortadadır.Ka
- Page 14 and 15: Bayrampaşa için yazdığı bir ş
- Page 16 and 17: duğu panel marşlarla sona erdi.17
- Page 18 and 19: ÜNİVERSİTELER ŞİRKETLERİ AĞI
- Page 20 and 21: Ülkemizde GençlikAntakya Polisi N
- Page 22 and 23: Onlar, “...yıkmaktan dahagüzel
- Page 24 and 25: DİRENMELİYİZ,çünkü;- 2009 yı
- Page 26 and 27: Yıkıcılar yiyicilerdirİstanbul
- Page 28 and 29: Hükümet bu yasalardan, bu politik
- Page 30 and 31: EME KTorba Yasa Tasarı sıİzmir
- Page 32 and 33: Devrimci İşçiHareketiBirleşelim
- Page 34 and 35: Şundan emin olalım:“Herkes yaza
- Page 36 and 37: Kullandığımız kelimelere,kavram
- Page 38 and 39: Burjuvaziye uzanan ellerkirlenir, k
- Page 40 and 41: 11) Faşizm kendine kitletabanı ya
- Page 42 and 43: Tayyip Erdoğan:“Polisimin sabrı
- Page 44 and 45: Halkın Hukuk Bürosu,Nurtepe Çaya
- Page 46 and 47: len Bilgesu Erenus gibi aydınlarva
- Page 48 and 49: Avrupa Polisi, faşizminpolisinden
- Page 50 and 51: Alman emperyalizminin yargısıTür
- Page 52 and 53: değinmeleryeniLayığınızzıkkı