Geçmişten GünümüzeTürk El SanatlarıProf. Dr. H. Örcün BARIŞTAAnadolu ve çevresinde serpilip g<strong>el</strong>işen Türk <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ının engin bir geçmişi ve bizlere ulaştırdığızengin bir hazinesi vardır. S<strong>el</strong>çuklu dönemi, Beylikler dönemi, Osmanlı İmparatorluğu dönemive Türkiye Cumhuriyeti dönemi başlıkları altında <strong>el</strong>e alınarak inc<strong>el</strong>enebilecek örneklerdenoluşan bu hazine, Türklerin dünya sanatına armağanıdır. Yurt içi ve yurt dışında pek çok müzedesergilenen örnekler buna tanıklık etmektedir.Bu yazıda amacımız Osmanlı İmparatorluğu dönemi kanalıylagünümüze ulaşan Türk <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ı ile ilgili gen<strong>el</strong>bilgiler vermek, bu örneklerde gözlenen süslem<strong>el</strong>erdekigüçlü birikimi gözler önüne sermek, bugünkü durumunudaha iyi anlayabilmek için bu <strong>sanatlar</strong> ve bunların süslem<strong>el</strong>erinetoplu bir bakış yapmaktır.1453 yılında Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethiylebaşlayan Osmanlı İmparatorluğu dönemi mimari alanındaolduğu gibi <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ı olarak adlandırılan sanat dallarındada ün yapmıştır. Bilindiği gibi klasik estetik terminolojisinde<strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ı tamlaması güz<strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong> dışında kalan güz<strong>el</strong><strong>sanatlar</strong> düzeyine ulaşmamış örnekleri kapsamakta, <strong>el</strong>sanatı olarak nit<strong>el</strong>endirilen örnekler estetik açıdan ikinci,üçüncü kategori iş, ürün, eser karşılığında kullanılmaktadır.Oysa Osmanlı İmparatorluğu döneminde saray, ordu,ev, işlik, çarşı, hapishane, eğitim kurumları vb. merkezlerdeuygulanan <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ının iş ürünü, endüstriy<strong>el</strong> üretimürünü, <strong>el</strong> sanatı, artistik <strong>el</strong> sanatı, kültür varlığı, eser vb.gibi isimlerle adlandırılmış kategorilerde bulunan çeşitliörnekleri bulunmaktadır. Hem güz<strong>el</strong> hem yararlıolma öz<strong>el</strong>liği taşıyan, yaratıcı güç ve başarılı beceriningöstergesi olan ürünlerden oluşan, döneminduygu ve düşünce sistemini yansıtan <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ıörnekleri arasında estetik değeri ve sanatsal boyutubulunan, iş ürünü nit<strong>el</strong>iği gösteren parçalardangüz<strong>el</strong> sanat düzeyine kadar ulaşan değişik kategorilerdeörnekleri vardır. Ya kurumsal eğitimleya da kurumsal eğitim dışında g<strong>el</strong>eneks<strong>el</strong> yolladededen, nineden, anadan, babadan, ustadanöğrenilerek kuşaktan kuşağa geçerek süreg<strong>el</strong>enevdeki sanatsever, amatör teknikerdençarşıdaki profesyon<strong>el</strong> meslek gruplarınakadar geniş bir alana dağılan bu sanatdalları becerili işçi, usta ve sanatçının yakendi başına ya da grup çalışması (kolektifçalışma) kanalıyla yapmış olduğu ürünya da kültür varlıklarından oluşmaktadır. (1)Yakın bir geçmişe kadar yabancı literatürdeküçük <strong>sanatlar</strong> adıyla da bilinen <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ınınbir grubu taşınabilir kültür varlıkları yanısıra taşınmaz kültür varlıkları, başka deyişle mimariile bağlantılı ustalık alanlarının ürünlerinide kapsamaktadır. El sanatçısı tamlaması altında küm<strong>el</strong>enenmeslek gruplarından yola çıkılarak çeşitli isimlerletanınan sanat dalları, kullanılan gereçlerden yola çıkılarakalfabetik bir sistematikle ağaç işleri, alçı işleri, boya işleri,boynuz işleri, cam işleri, deri işleri, iplik işleri (tekstil), kağıtişleri, keçe işleri, metal işleri, taş işleri, toprak işleri ve karışıkya da bileşik gereçlerle yapılan işler şeklinde sıralanmaktadır.Bu dalların her biri kendi içinde ya ustalık alanlarıya kullanılan gereç ya da üretilen üründen adını alangruplara ayrılarak çok geniş bir y<strong>el</strong>pazeye yayılmaktadır.Osmanlı İmparatorluğu Döneminin El Sanatları İle İlgiliGen<strong>el</strong> BilgilerOsmanlı İmparatorluğu dönemi’nde başkent İstanbul <strong>el</strong><strong>sanatlar</strong>ı açısından çok zengin bir merkezdir. Burada hemsaray çevresinde küm<strong>el</strong>enen ehl-i hiref adı ile bilinen,teknik yönü ağır basan işler yapan sanat sahibi esnaf anlamınag<strong>el</strong>en (2) zanaatkarlar hem hassa mimarlar ocağınınbu dala ilgi duyan neccarların (ince marangozluk işleri) (3)verdiği ürünler hem ordunun işlikleri hem de saraydışında çarşıda ve evlerde halk sanatının ürünlerindenoluşan çok sayıda örnek yapılmıştır. Günümüzeulaşan yazılı b<strong>el</strong>g<strong>el</strong>erden ehl-i hiref örgütününTopkapı Sarayı’nda örgütlenmesi XV. yüzyıl sonlarındaII. Bayezit döneminde tamamlandığı; FatihSultan Mehmet döneminde Edirne Sarayı’nda dabenzer bir örgütün bulunduğu; XVI. yüzyılda 45bölük halinde örgütlenen ehl-i hiref’in en önemli<strong>el</strong>emanları nakkaşlar, kuyumcular, katipler,ciltçiler, çiniciler, kumaş dokuyucuları, hertürlü maden işini yapan kazgancılar, ahşapişleriyle uğraşan kündekarlar ve marangozlardanoluştuğu; padişahın yaptırdığıcami, saray, köşk vb. mimari eserlerinsüslenmesinde doğal olarak ehl-i hirefsanatçılarının önemli bir bölümü görevaldığı; hat, kalem işi, çini, ahşap vb. gibisüslem<strong>el</strong>er de ehl-i hirefe mensup sanatçılartarafından gerçekleştirildiği; 1573 yılına aitbir kayda göre bu örgütte 983 kişi bulunduğu (4)ortaya çıkmaktadır.106
İstanbul Büyükşehir B<strong>el</strong>ediyesi Şehir Müzesi’nden Nur-u Osmaniye Camisi’nin çeşme sebilini yansıtan, 4516 envanter numaralı Yıldız pors<strong>el</strong>en tabak.Bir başka örgüt ise imparatorluğun imar-bayındırlık gereksinimlerinikarşılamak için oluşturulmuş tüm inşaatlarıplanlamak, yapmak ve onarmak amacıyla kurulmuşHassa Mimarlar Ocağı'dır. Yazılı b<strong>el</strong>g<strong>el</strong>erden ilk kuruluşutam olarak bilinmeyen bu devlete ait mesleki kuruluşunfaaliyetleri 1453’ten sonraki bir tarihte başladığı; sık sıkdeğişen sayılarının 1527- 1528 yıllarında 14 olarak b<strong>el</strong>irlendiği;saray içinde Birun bölümünden sayılan Hassa MimarlarOcağı sarayın dört ünlü eminliğinden birincisi olanşehreminliğine bağlı olduğu; hassa başmimarının yönetimialtındaki Hassa Mimarlar Ocağı’nın ana <strong>el</strong>emanları hassamimarlar kethudası, kalem katibi, mimarlar, minareciler,mermerciler, taşçılar, sıvacılar, neccarlar (marangozlar),nakkaşlar (bezemeciler)’ (5) dan oluştuğu; Hassa MimarlarOcağı’nın önc<strong>el</strong>ikli görevi tıpkı Ehl-i Hiref Teşkilatı’na mensupsanatçı grupları gibi, kadro ve maaşla bağlı bulunduğuOsmanlı saray ihtiyaçlarını karşılamak olduğu; bukuruluşun ehl-i hiref’ten farkı ise yaptığı işin nit<strong>el</strong>iği gereği,faaliyetini sultanın sarayı ölçeğinde değil, önce sultanınbaşkenti yani İstanbul kenti ölçeğinde, sonra da üst yürütmeorganı olarak imparatorluk ölçeğinde <strong>el</strong>e aldığı; (6) anlaşılmaktadır.Bu ocağın yetiştirdiği Mimar Sinan, Mehmed,Davut, Dalgıç Ahmed ünlü ustalar ve öğrencileri ve dahabaşka mimarların ilk sanat bilgilerini Topkapı Sarayı’ndakiHas Bahçe’de kurulmuş saray at<strong>el</strong>y<strong>el</strong>erinde edinmiş olduklarıileri sürülmektedir. (7)Sarayın plastik <strong>sanatlar</strong> alanlarındaki etkinlikleri yanı sırasaray dışındaki mimari etkinliklerle bağlantılı söz konusu<strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ının uygulandığı bu iki devlete bağlı kuruluştanbaşka halkın gereksinimlerini sağlamak amacıyla çeşitliisimler altında küm<strong>el</strong>enen çeşitli işliklerde g<strong>el</strong>eneks<strong>el</strong> yollarlaeğitilen ustaların yaptığı ürünler bulunmaktadır. Bukonuda halk sanatçılarının yaptığı işler, kazançları ile ilgilibilgiler veren narh defterleri meslek grupları konusundada bizleri aydınlatmaktadır.1640 tarihli Narh Defteri’ndekikayıtlardan kutucuyan (kutucular), çilingiran (çilingirler),çıkrıkçıyan (çıkrıçılar) ve doğramacıyan (doğramacılar) vb.gibi alanlarda uğraş verildiği (8) ve bu iş kollarında çalışanneccar, doğramacıyan ve nakkaşan vb. gibi ustaların almasıgereken ücretlerin de b<strong>el</strong>irtilmiştir. (9) Yazılı kaynaklardansağlanan bu bilgileri görs<strong>el</strong> kaynaklar tamamlamaktadır.Bu konuda bu dönemde kaleme alınmış surnam<strong>el</strong>eri bezeyenminyatürlerde esnaf alaylarının geçişlerini gösterensahn<strong>el</strong>ere yer verilmiştir. Bu örnekler Osmanlı İmpratorluğudöneminin mimari ile bağlantılı taşınmaz ve taşınabilirnit<strong>el</strong>ikteki kültür varlıkları konusunda bizlere ışık tutmaktadır.Öte yandan günümüze ulaşarak müz<strong>el</strong>eri bezeyenpek çok kültür varlığı örneği yazılı ve görs<strong>el</strong> kaynaklardansağladığımız bilgilerimizi doğruluğunu sınamamıza olanakvermektedir.Kişinin artistik çalışmalarının ve toplumun estetik değerlerininsergilendiği <strong>el</strong> <strong>sanatlar</strong>ınında verilen ürünlerin taşınabilirkültür varlıklarından oluşan bir grubunun doğum,evlenme, ölüm gibi hayatın üç ana dönemi çevresinde küm<strong>el</strong>enenörf adetlerin yanı sıra g<strong>el</strong>eneklerle beslenmiş, göreneklerleserpilmiş, dinin de etkisiyle Osmanlı İmparatorluğudöneminde aşamalarla yöres<strong>el</strong> düzeyden başlayarakulusal ve uluslararası bir platforma ulaştığı görülmektedir.Bu parçalar arasında doğum adetleriyle bağlantılı olarakbeşikler, işlem<strong>el</strong>i beşik örtüleri, çevr<strong>el</strong>er, peşkirler, yatakörtüleri, şerbet ve tatlı takımları doğacak bebeğe yapılanhazırlıklara işaret etmektedir.Evlenme adetleriyle ilgili olarak yapılan işlem<strong>el</strong>i bindallılar,duvaklar, erkek şalvarları ve y<strong>el</strong>ekleri, çevr<strong>el</strong>er, uçkurlar,iç çamaşırları; terlik, yemeni ve çizm<strong>el</strong>er; erkek için hazır-107
- Page 2:
BUSAYIDA061622Türk Hat veCilt Sana
- Page 9:
dan Emin Barın’ın pergament cil
- Page 12:
Rahmetli Necmettin Okyay üstadın
- Page 17:
Kutsal kitabı yazan hattatların r
- Page 21 and 22:
min üzerine yeşil renk altın kul
- Page 23 and 24:
Resim 3- Kur’an-ı Kerim’den ik
- Page 25 and 26:
Resim 8- Mekke’de Kabe’nin bir
- Page 27 and 28:
Resim 11- Sandık, Kahire, Memluk d
- Page 29 and 30:
Resim 15- Aslan şeklinde süslü e
- Page 31 and 32:
Resim 18- Erzurumlu Mustafa Darir
- Page 33 and 34:
Her sanatkâr kendi devrinden konu
- Page 35 and 36:
yeni hayat tarzı arasındaki amans
- Page 37 and 38:
midir? Düşüncemize göre meselen
- Page 39 and 40:
Çemberlitaş’ta bir atölye...Ö
- Page 41 and 42:
dığının altını çizenSevan B
- Page 43 and 44:
konudaki çizgileri çok keskin. Ö
- Page 45 and 46:
Ord. Prof. Dr. A. Süheyl Ünver, T
- Page 47 and 48:
*** SÜNBÜL EFENDİMNÂME ***[1] S
- Page 49 and 50:
nin” demiş. Fakat [Mehmed Bey] a
- Page 51 and 52:
---Bu cihân bâğına geldim bir m
- Page 53 and 54:
çabuk geçtiği nişâneleri. Meza
- Page 55 and 56: lâne-i fakîrânesine eczâcı Uğ
- Page 57 and 58: Çanakkale’nin tarihi yaklaşık
- Page 59 and 60: iki yakasında da tarih boyunca bir
- Page 61 and 62: Bir kahramanlık örneği olan 57.
- Page 63 and 64: Çanakkale seramikleri, Avrupa’da
- Page 66 and 67: “Bugün yüzlerce yıldır yaşam
- Page 68: anlıyorsunuz. Emek ve uzunca bir s
- Page 72 and 73: Çağdaş Sanatı DönüştürenKla
- Page 74 and 75: la bu halının desenini tasarlayan
- Page 76 and 77: leyen, genellikle kuşlar ve kartal
- Page 78 and 79: Hoca Ahmet Yesevi Türbesidan Müsl
- Page 80 and 81: tirdiği gibi dış payanda sistemi
- Page 82 and 83: Âsâr-ı KadîmeHatice ÜRÜN*Geç
- Page 84 and 85: Hoca Ali Rıza tablosuzele duyulan
- Page 86 and 87: si düz ve küçük deliklidir. Bu
- Page 88 and 89: Hamdullah’ın üslubunu oğlu ve
- Page 91 and 92: Modern Masallar Diyarı:Dubai ve Ab
- Page 93 and 94: Bedevilik’ten Modernizme Uzanan Y
- Page 95: dislik harikası bu şehir nasıl o
- Page 98 and 99: Dubai Körfezi, Rüzgar Kuleleri, a
- Page 100 and 101: İSMEK Hat Usta Öğreticisinden El
- Page 102 and 103: kıraatine hizmet etmesi için ilah
- Page 104 and 105: 104
- Page 108 and 109: lanmış traş önlükleri ve ört
- Page 110 and 111: gelen saat, porselen gibi eşyalar
- Page 112 and 113: neksel Sanatlar Bölümü’nce 20.
- Page 114 and 115: Kitaba İşlenen Medeniyet;Türk Ci
- Page 116 and 117: “Divân”, Niyazi Mısrî, A 384
- Page 118 and 119: “Takvîm al-Tevârih”, Mustafa
- Page 120 and 121: Galata Mevlevîhânesive Kitabeleri
- Page 122 and 123: Galata Mevlevîhânesi, kuruluşund
- Page 124 and 125: Adile Sultan SarnıcıMevlevîhâne
- Page 126 and 127: Ağacın KalbineHat İstiflerini Do
- Page 128 and 129: Kadim ZamanlarınKadim Şehri:Ahlat
- Page 130 and 131: geçen Ahlat, 1040 yılından Selç
- Page 132 and 133: isi göz önünde yapılarak var ed
- Page 134 and 135: Kahramanmaraş'taCeviz Oyma Sanatı
- Page 136 and 137: caktır.” diyen Gülaçtı, minbe
- Page 138 and 139: Ebru; milli kültürümüzün ve ge
- Page 140 and 141: Tarih Kokan Bir Mekan:Kayseri EviYa
- Page 142 and 143: leri gözden kaçmıyor... Bebek ka
- Page 144 and 145: Fırçasız RessamMetin AKARSLANAy
- Page 146 and 147: tarzı resim kopyaları yapar. Deko
- Page 148 and 149: Mimar Sinan'ın Osmanlı veBizans'
- Page 150 and 151: ir yerleşim sonucu işyerlerinin
- Page 152 and 153: Eser: Vildan BaydemirBarış, Aşk,
- Page 154 and 155: Büyülü Resim SanatıHatZübeyde
- Page 156 and 157:
İstanbul 2010’a İSMEK'tenGöz K
- Page 158 and 159:
Kadim ŞehirlerİSMEK'te BuluştuHa
- Page 160:
İSMEK EL SANATLARI DERGİSİ YAZI