SAVAŞ VE SÜRECİN KADROLARI -1-Sayı: 363<strong>Yürüyüş</strong>5 Mayıs2013Derim ki sana;Denize varmaktır amacı nehrin,Denize varmaktır, ey yolcuBüyükse dağ aşamıyorsaüstündenNehir, dolanır çevresini dağınBüyükse kaya, söküp atamıyorsaNehir, birikip birikip taşarÜstünden dolanır yanını yöresiniYokuşsa yolu koşamıyorsaMenderesler çizer nehir.Uçurum çıksa önünekapıp bırakır kendiniNehir açar kanatlarını, varırVaracağı yere, oraya denizi…(…)Derim ki sana;İyi oku yolunuAvucunun içi gibi bilDizlerini, ciğerleriniYüreğini sıkı tut, iyi dengeleOvada koşar gibi vurma kendiniDik yokuşlara, uçuruma atlar gibiBindirme kayalara,“daha koş daha koş”Diye alkış tutanlara kapılıp daKesilip kalma yarı yoldaDipdiri varmalısın orayaHız koşusu değil bu,Ey yolcu, engelli koşusudur bu.Engelleri aşa aşa,gücünü koruya koruyavarmalısın oraya...Hasan Hüseyin KorkmazgilBugün sürecimizin ve savaşımızınkadrosu, örgütleyen, gelişimeaçık, ihtiyaçlara cevap veren, fedaruhuyla dolu yeni insandır. Yeni insanakarakter kazandıran ideolojimizdir.Uzun ve kısa vadeli tüm politikalarımızdır.süreç, kendi döneminin kad-Her rosunu, devrimcisini yaratır. Tarihimizedönüp baktığımızda köşe taşlarıylakadro politikamız net biçimde1görülür.970’li yıllar, 50 yıllık revizyonistgeleneğin yıkılıp yerine silahlı birçizgiyi getiren kadrolar, Mahirler’inçıkardığı kadrolardır.1980’ler de pasifliği, tasfiyeciliğireddeden, anti-faşist mücadeleyiileriye taşıyan ve cuntaya karşı direnen,ideolojik bilincin ve politik düzeyinpratik örgütçülük deney ve tecrübelerdenyararlanan bir kadro politikasıdırkarşımızdaki.1990’lara geldiğimizde ise, savaşıbir üst aşamaya getirip her koşuldasosyalizmin onurunu savunan,atılım ruhuyla dolu kadroları yaratan,üreten ve yeniyi yakalayangözü pek kadrolarımızla “Yoldaşlarbizi aşın” şiarını rehber alarak 2000kadro anlayışını yarattık. Savaşın vesürecin yükünü omuzlayan doğrudüşünen, cesur, feda ruhuyla biradım öne geçerek savaşa hazırolan insandır. ’90 dönemi kadrosu,atılımı yaratan, cesaretli, dahahızlı koşandır.Kadrolar olmaksızın devrimcipolitika yapılamaz. Koşullaragöre, ihtiyaca göre politikalar belirlenmesi,devamlı zenginleştirilip,geliştirilmesi; kadroların bulunduklarıyerlerde üretebilme kapasitesine,yoğunlaşmasına bağlıdır. Ki kadrolarpratikten uzak sadece okuyarakgerekli öngörüyü, cüreti kazanamazlar…Pratiğin içinde olmadanveya bu deneyimi kazanmadan birkadro kadrolaşamaz. Savaşırken herşeyi öncesinden plan ve program yaparakbir eyleme geçmek koşullariçinde mümkün değildir. Doğallığındaanlık gelişen durumlara görekararlar alınıp, değiştirilmesi gerekebilir.Bu tip durumlarda kadrolarıntecrübeleri, deneyimleri ve sezgileriyleen doğruyu yapmak, bulmak yoluylaufku da açılacaktır. Var olan tümgücümüzü kullandığımızda, yoğunlaştığımızdaaçığa çıkmayan olumlubir özelliğimizi de ortaya çıkarmışoluruz. Kaldı ki, geliştirmediğimizgeri bir özelliğimizi ise daha bilinçli,faydalı hale getirebiliriz.Devrimci hareketin itibarı, tanınmışlığı,etki gücü kadrolarınkitlelerle kurduğu ilişkiyle ölçülür.Bir kadronun başarılı olup olmadığınıgösterir.Savaşımızın ve sürecimizin ihtiyaçlarınıkadrolar kavrayıp örgütlemeli,karşılamalıdır. Bu da pratikiçinde kitleleri ve savaşı örgütledikçekazanılacak bir niteliktir. Ancakböyle kendi yaratıcı güçlerini yine olağanüstü zorlukları halkla kaynaşarakgörebildiklerini savaş içinde oldukçafark ederler. Bu yüzden bir kadronunkitlelerle iç içe olması ve onların sorunlarınavakıf olması önemlidir.Eğer bir kadro bürokratik çalışma tarzıylahareket ediyorsa, burjuvaziyi yaşatıyordemektir. Ve kadro olamaz.Çünkü kadrolar, eğitecek, değiştirecek,gönüllülük esasına göre insanlarıörgütleyebilen, savaşa katan olmalıdır.Biz tam 43 yıldır kanımızla, canımızla,ruhumuzla ülkemize özgürlükgetirmek istiyoruz, devrimyapmak istiyoruz, sosyalizmi kurmakistiyoruz. Bunun için yaşatılankaranlığın ardındaki aydınlığı görüyoruz.Tüm cesaretimizi o gördüğümüzaydınlık için büyütüyoruz. Biradım gerilemeden iki adım ileri diyerekirademizi buna göre güçlendiriyoruz.Evet, biz o görünen aydınlığıyakalayacağımız için çokça umutluyuz.Çünkü başaracağımızı biliyoruz.Bu noktada dönüp tarihimize bakıyoruz…Deneyimlere, bugüne gelmekiçin, uzlaşmamak için ileri kadrolarımızınemeğine ve yaptıklarınabakıyoruz. Hepsi önümüzü daha iyigörmemizi sağlıyor. Gözüpek, yiğitkadrolarımız, savaşçılarımız yani“yeni insan”larımız var. Yeni insankendini aşmıştır. Bir adım değil,daha ötesine aday ve hazırdır. Savaşınve sürecimizin kadrosudur.YENİ İNSAN SÜRECİN VESAVAŞIN KADROSUDUR“Dağ çamur gibi, çamur, yağmurve yalnızlık gibi. Bütün bunlar biziburjuva pisliklerinden, bir dizi ayıptanarındırıyordu. Mütevazı olmayıöğrendik çünkü dağda bir başına4
ir bok olamazsın. Basit olmayı, ilkeleredeğer vermeyi öğrenirsiniz.Bu çevrede zorunluluk olan kesin insancıldeğerlere bağlılığı öğrenirsizin.Ve yavaş yavaş tüm kusurlarınızsönüp gider.Yeni insanın doğumunun FSLNiçinde olacağını bu nedenlesöylüyorduk. Yeni insan mantarlarla,kurtlarla çamura batmış ayaklarladoğuyordu; yeni insan yalnızlıkve sivrisineklerle canlı canlıyenilerek doğuyordu, kokarak doğuyordu.Bu kabuk kısmı çünküiçinde, günlerce süren şiddetli kuvvetiyle,dağlının tazeliğiyle doğmayabaşlıyordu. İnsan, inanılmaz görünebilirama açık, bencil olan insan,artık küçük insan değil, kendini başkalarınaadayan, her şeyi başkalarınaveren, başkalarıyla acı çekip güleninsan. Yeni insan doğmaya başladı,bir dizi değeri edinmeye, bu değerlerikeşfetmeye, onları kendi içindekutsal bilip geliştirmeye başladı.Bu sevgiyi dağlarda daima geliştirirsiniz.Bu güzellik olanağını yitirmemeyedaima dikkat ettim. Başkalarınınşehirde, gerillanın çalılıktadoğduğu gibi, yeni insan da dağlardadoğdu.Her şeyin başı ve sonu insandaişaretini bırakırken, onu en çoketkileyen şeydir. Askeri eğitim başlangıçtı,özümleyeceğimiz, sistemli bilgi,doğrudan doğruya alacağımızbilgi olduğu için bir arzuydu. Bunu izleyerekdavranışımızda, gelişimimizde,oluşumumuzda bu eğitimin büyüketkisi oldu.” (Dağdan Kopan Ateş –S: 93-94)Yukarıdaki alıntıda belirtilen yeniinsan gelişen ve gelişime açıkolan insandır. Kadroyu idealleştirmiyor,herhangi bir kalıba oturtmuyoruz.Dört dörtlük bir kadro yaratmayaveya aramaya kalkışırsakbulamayız. Eksik ve zaaflarını gören,bilincinde olan ve bunları aşan yaniiç hesaplaşmasını sürekli yapan insan,arınan, zorluklarla mücadele etmesinibilen insan kadro olma yolundadır.fazla emek, daha fazla cüret,Daha savaşın zorluklarından asla yılmayanve her türlü göreve hazır olandevrimci sürecin kadrosudur. Önü-Daha fazla emek, dahafazla cüret, savaşınzorluklarından asla yılmayan veher türlü göreve hazır olandevrimci sürecin kadrosudur.Önümüzde duran engellerle başetmek için P-C silahıylakuşanmalıyız. Eksiğinitamamlamak, geri yanlarıylasavaşıp yerine devrimci olanıkoymak yeniyi yakalamayıkolaylaştırır...müzde duran engellerle baş etmek içinP-C silahıyla kuşanmalıyız. Eksiğinitamamlamak, geri yanlarıyla savaşıpyerine devrimci olanı koymak yeniyiyakalamayı kolaylaştırır.Bugünün kadroları, yeni sürecimizibilince çıkarmadan Parti-Cephe’ylearasındaki bağı güçlendirmedensavaşımızın gereklerini yerine getiremez.Kadrolar mücadelemizin yükünüomuzlayabilen olmalıdır.SAVAŞIN YÜKÜNÜ OMUZ-LAYABİLECEK KADROLARPeki bugün kadrolarımız savaşımızınyükünü omuzlayacak güçtemidir? Buna evet diyemeyiz. Çünküyeni kadrolar yetiştirmeye ve varolankadrolarımızın kendilerini dahada geliştirmeye ihtiyacı vardır. Mücadelemizinprogramı bellidir. O zamanbu programımızı göz önüne alarakne kadar çok kadroya ihtiyaç olduğunugörebiliriz. Buna göre dahaileri kadrolar haline gelmek için yenikadrolar yetiştirmek temel görevimizarasında duruyor.Eski veya yeni kadro diye bir şeyolamaz. Yalnızca daha çok deneyimsahibi ve deneyimi az kadrovardır. Bu da uzun yıllar mücadeleiçinde olup-olmamakla ilgilidir. Sadeceve sadece her dönemin, savaşın,Parti-Cephe’li kadroları vardır. Deneyimve tecrübeye sahip kadrolar deneyimsizkadroları eğitmeli, bilgileriniaktarabilmelidirler. Ayrıca savaşımızınihtiyaçlarına göre dekadrolarımız ustalaşmalı ve demirdöven olmalıdır. Yeni birini kadrolaştırırken,amacımız, gelip bizi geçmesive görevlerinde ustalaşmasıdır.Yeni sürecimize göre örgütlenirkengelişen yeni koşulları bilince çıkarmalı,şartları gözden geçirmeli vebuna göre kadroların çalışmalarını organizeetmelidir. Düşmanın her günbir saldırısı, baskını vb. yeni durumagöre örgütlenmeyi, görevlerimizin başındaolmamızı dayatıyor. Masa başındaçalışma yapan bir kadro dahabaşından yenilmiştir. Daha ilk aşamadakadro olma özelliğini yitirmiştir.Bugün savaşımızın yeni karakterinikadrolarımız kavramalıdır.Çünkü yeni süreçten kaynaklı korkaklarlave mücadele kaçkınlarıyladaha sık karşılaşacağız. Böylesi durumlardayine yükümüzü omuzlayacakolan, örgütlenmeyi sağlayacakolan feda ruhuyla dolu sürecin Parti-Cephe’likadrolarla olacaktır. Yüreğindedevrimci coşkuyu ve ruhu taşıyan,partinin tüm talimat ve kararlarınıkalbinde hisseden Parti-Cephe’limutlak başarır ve devrime ulaşır.Çünkü kişisel çıkarlar değil, partinin,halkın çıkarlarıdır önemli olan.İdeolojimiz düzen pusulasından devrimpusulasına duygularımızı yönlendirmiştir.Parti-Cephe’nin doğruları,politikaları Parti-Cephe’likadrolarla ortaya konulmaktadır. Devrimyoluna ara vermeyen kadro pratiğiyle,anlattıklarıyla bulunduğu yerdemoral-motivasyonu büyütür. Parti-Cephe’licanlılık yaratır.Her kadromuz bir an dahi olsaParti-Cephe karakterini, ruhunuişlemeyi, bilince çıkarmayı unutmamalıdır.Tarihimiz, şehitlerimiz, geleneklerimizhep anlatılmalı… Köşetaşlarıyla politikalarımız kurulmalıdır.İstisnasız her insanımız, her kadromuzolumlu ve olumsuz yanları vardır. Yalnızcaolumsuz yanları anlatmak, bunlarıön plana çıkarmak doğru değildir.Olumsuz yanlarını taşıyıcı oluruzama eğitmeliyiz. Bu yüzden her bir insanımızınolumlu yanlarını geliştirmeli,erdemlerini ve devrimcilik sürecindekazandığı değerleri büyütmeliyiz.Değer kazandırmak, kişilikkazandırmaktır. Böylesi bir insanımızher zaman için kadro olmayahazırdır.ÇALIŞMA TARZI: Savaşımızınve sürecimizin kadroları her şey-Sayı: 363<strong>Yürüyüş</strong>5 Mayıs20135