Vankomisine Dirençli Enterokoklar (VRE) - EKMUD
Vankomisine Dirençli Enterokoklar (VRE) - EKMUD
Vankomisine Dirençli Enterokoklar (VRE) - EKMUD
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Başlangıç cerrahi debridman uygulaması ile<br />
tüm nekrotik dokular ortadan kaldırılamazsa,<br />
hastalık yine ilerlemeye devam edebilir. Bu nedenle<br />
sıklıkla yeniden debridman gerekir. Antibiyotik<br />
tedavi direkt patojene yönelik ve uygun<br />
dozda olmalıdır. Klinik düzelme ve ateşin düşmesinin<br />
ardından 48-72 saat daha sürdürülmelidir.<br />
Hem aerop hem de anaeroplar üzerine etkin<br />
olan ilaçlar tercih edilmelidir. Tip I NF’de ampisilin-sulbaktam<br />
ya da piperasilin-tazobaktama<br />
klindamisin eklenmelidir. Bunun dışında imipenem-silastatin,<br />
meropenem ya da ertapenem de<br />
kullanılabilir. Tip II NF’de ise, penisilin ve klindamisin<br />
kombinasyonu uygun seçenektir.<br />
FOURNİER GANGRENİ<br />
Nekrotizan yumuşak doku enfeksiyonlarının<br />
perineal bölgede görülen varyantıdır. Hastalık<br />
perineumda farklı nekroz alanlarıyla yavaşça<br />
başlar ve 1-2 gün içinde hızla deri nekrozuna<br />
ilerler. Aerop ve anaerop etkenlerin mikst enfeksiyonudur.<br />
Hastalık ani başlayan ağrı ile karakterizedir.<br />
Enfeksiyon hızlı bir şekilde ön karın duvarına,<br />
gluteal kaslara ve erkeklerde skrotum ile<br />
penise yayılır. Tedavi yaklaşımı NF’li hastalardaki<br />
gibidir.<br />
PROGRESİF BAKTERİYEL SİNERJİSTİK<br />
GANGREN (Meleney Gangreni)<br />
Tipik olarak ameliyat sonrasında dikiş ve<br />
dren yerinde meydana gelir. Genellikle batın<br />
ameliyatlarını takiben gelişmesine karşın, toraks<br />
operasyonlarına ikincil de ortaya çıkabilir. Enfeksiyon<br />
çok düzensiz ağrılı bir ülserle karakterizedir.<br />
S. aureus ve anaerop streptokoklar en sık<br />
etkenlerdir.<br />
SİNERJİSTİK NEKROTİZAN SELÜLİT<br />
(Nekrotizan Kütanöz Miyozit)<br />
Yumuşak doku ve kasları etkileyen ağrılı, ilerleyici,<br />
mortalitesi yüksek polimikrobiyal bir enfeksiyondur.<br />
Hastalık düşkün, yaşlı, obez ve diyabetik<br />
bireylerde daha ağır seyreder. Hastalık<br />
yavaş olarak başlar, 7-10 gün içinde ağrı başta olmak<br />
üzere semptomlar ortaya çıkar, ateş genellikle<br />
yoktur. Lezyon küçük bir nekrotik alan ya<br />
da kırmızı-kahverengi bir vezikül ile yüzeyel olarak<br />
başlar. Daha sonra derin dokulara doğru ilerleyici<br />
bir karakter kazanır. Nekrotik yağ içeren<br />
“bulaşık suyu” görünümünde kötü kokulu bir<br />
akıntı mevcuttur. Drene olan materyalden gram-<br />
Kemalettin Özden<br />
negatif ve gram-pozitif mikroorganizmaları göstermek<br />
mümkündür; ancak nötrofil yoktur ya da<br />
çok azdır. Gaz hastaların yaklaşık dörtte birinde<br />
palpe edilebilir. Sıklıkla anaerop (streptokoklar,<br />
Bacteroides) etkenler izole edilir. Bunun dışında<br />
E. coli, Proteus, Klebsiella ve koagülaz-negatif stafilokoklar<br />
da izole edilmektedir.<br />
Olguların yaklaşık yarısı perinede oluşur.<br />
Ana predispozan faktörler, perirektal ya da iskiorektal<br />
apselerdir.<br />
Etkili ve hızlı cerrahi/medikal tedaviye rağmen<br />
mortalite %40-50 civarındadır.<br />
GAZLI GANGREN<br />
(Klostridiyal Miyonekroz)<br />
Gazlı gangren hızlı ilerleyen, kasları etkileyen,<br />
ölümcül seyredebilen toksemik bir hastalıktır.<br />
Kas yaralanması, travmatik kirli yaralar, kas içi<br />
enjeksiyon ya da safra kesesi ve bağırsak ameliyatlarına<br />
sekonder olarak ortaya çıkar. Hastalığa<br />
neden olan ana etken Clostridium perfringens’tir.<br />
Clostridium novyi, Clostridium histolyticum,<br />
Clostridium septicum da etken olabilir. C. perfringens<br />
insan ve hayvanların normal bağırsak floralarında<br />
bulunur. İnkübasyon süresi 1-4 gündür.<br />
Gaz krepitasyon olarak palpe edilebilir ya da görüntüleme<br />
yöntemleri ile gösterilebilir. İlk semptom<br />
genellikle şiddetli lokal ağrıdır. Bunu taşikardi,<br />
ateş, terleme, şok ve organ yetmezlikleri takip<br />
eder. Deri koyu sarı ya da bronz zemin üzerinde,<br />
içinde koyu kahverengi sıvı bulunan büllerle<br />
kaplanır. Büllöz lezyon ya da yaradan aspire<br />
edilen materyalin incelenmesi ile bol gram-pozitif<br />
basiller görülürken çok az lökosite rastlanır.<br />
Gazlı gangrende cerrahi debridman gereklidir.<br />
Buna ek olarak hasta çok yakın takip altında olmalıdır.<br />
C. perfringens’in %5 kadarı klindamisine<br />
dirençlidir. Buna rağmen tedavide penisilin ile<br />
birlikte klindamisin önerilmektedir. Hiperbarik<br />
oksijen tedavisi ise hâlâ tartışmalı bir konudur.<br />
Nekrotizan yumuşak doku enfeksiyonlarında<br />
görülen bulgular Tablo 3’te birlikte verilmiştir.<br />
Deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında etkene<br />
yönelik tedavi önerileri Tablo 4 ve 5’te gösterilmiştir.<br />
TOPLUM KÖKENLİ DERİ ve YUMUŞAK<br />
DOKU ENFEKSİYONLARINDA DİRENÇ<br />
Deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında<br />
streptokoklar ve özellikle S. aureus çok önemli<br />
2. Türkiye <strong>EKMUD</strong> Bilimsel Platformu 2009 13