2, KİTAPCIK
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
intestinal eviserasyon, GİS kanama ve transbdominal trase
durumlarında acil laparatomi yapılmalıdır. Bunun dışındaki
hastalarda acilde uygun yara eksplorasyonu, FAST, Grafi ve
BT ile değerlendirilerek peritoneal penetrayon ve yaralanma
açısından değerlendirilmeli. BT pre-op yeterli değerlendirme
olanağı sunduğunda birçok vaka non-operatif takip edilebliyor.
Ekstremite yaralanmalarında hastaların öncelikle vasküler
yapıları, sonrasında ise nörolojik ve kemik yapıları yaralanma
açısından değerlendirilmelidir. Düşük enerjili yaralamalar
uygun lokal yara bakım yöntemleri ile ayaktan tedavi
edilebilirler. Yüksek enerjili ateşli silah yaralanmalarında
ise irrigasyon ve sonrasında ıslak pansumanla kapatıp ilgili
uzmana konsültasyon gereklidir.
Bu hastaların müdahalesi hayati tehlike oluşturan multiple
travma gibi yapılmalıdır. Öncelikle havayolu, solunum ve
dolaşım güvenliği sağlanmalı ve sonrasında ise acil cerrahi
gereken vakalar tespit edilip zaman kaybetmeden operasyona
alınmalı. Yaralanma bölgesi fark etmeksizin bütün vakalara
bol irrigasyon, tetanoz ve antibiyotik uygulanmalıdır. Yara
yeri büyükse geç dönemde sütür atılması daha iyi sonuçlar
verecektir.
ATUDER 1. ULUSAL E- KONGRE BILDIRI ÖZETI
PEDİATRİK GÖĞÜS AĞRISI VE SENKOP
GİRİŞ
UZM. DR. LEYLA ÖZTÜRK SÖNMEZ
Çocuklarda göğüs ağrısı yaygın bir başvuru nedenidir ancak
yetişkinlerin aksine, nadiren kardiyak kökenlidir (1). En sık
11- 14 yaşları arasında görülür (2). Kız ve erkek çocuklarında
görülme olasılığı aynıdır. Yaş küçüldükçe organik neden olma
olasılığı artar. Göğüs ağrısı, üfürümlerden sonra en sık 2.
pediatrik kardiyoloji başvuru nedenidir(3).
Göğüs ağrısı ile acil servise başvuran pediatrik hastalarda
öncelikle hayati risk oluşturacak nedenlerin araştırılarak
riskli durumların tespit edilmesi gerekir. Aynı zamanda panik
haldeki çocuğu ve ailesini bilgilendirerek rahatlatmak gerekir.
Altta yatan riskli durumlarda nedene yönelik tedavi başlanmalı;
eğer uygun birimler hastanede mevcut değilse uygun sevk
planlamak gerekir. Kalp kaynaklı göğüs ağrıları ani ölüm riski
nedeniyle önemlidir (2).
Bütün acil servis hastalarının %5,2’ si göğüs ağrısı şikayeti
ile pediatrik kardiyoloji ile konsülte edilir (4). Pediatrik göğüs
ağrısı hastalarının çoğu non- kardiyak göğüs ağrısı tanısı alır
(%99); bunların %52’ si idiopatik, %36’ sı muskuloskeletal,
%7’ si respiratuar ve %3’ ü gastrointestinal nedenlere bağlıdır
(5, 6).
Senkop tanım olarak geçici süreyle bilincin kaybolmasına
bağlı postural tonusun korunamadığı, herhangi bir tıbbi
girişim yapılmadan kendiliğinden ve tamamen düzelen
belirtiler bütünü olarak geçer. Kardiyak senkop öngörüsüz ve
aniden oluşur, kısa sürelidir. Kardiyak outputtaki azalmaya
bağlı olarak beyin kan akımındaki ani azalma nedeniyle ortaya
çıkar(7).
NON- KARDİYAK GÖĞÜS AĞRISI NEDENLERİ
Göğüs Duvarı/ Muskuloskeletal
Kas ve iskelet sistemi kaynaklı ağrıları ifade eder. Hastaların
%50- 68’ i bu gruba girer. Öksürük sıraısndaki kasılma ve
gerilmeler, konstokondritler, prekordial yakalama sendromu,
kayan kaburga sendromu, herpes zoster ve özellikle kız
çocuklarında olabilecek meme hastalıkları kaynaklı oluşabilir.
Çoğunlukla acil tanı ve tedavi gerektirmez(8).
Pulmoner
Akciğer kaynaklı pediatrik göğüs ağrıları %3-12 oranında
29