You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Ahmet Güneştekin (Ressam):
Sanata olan ilgi yükseldi
31
Türkiye’yi uluslararası alanlarda başarı
ile temsil eden sanatçı Ahmet
Güneştekin; “Yaşamak zorunda bırakıldığımız
Covid-19 salgını sürecinin
sanat adına olumlu tarafları da olduğunu
düşünenlerdenim” dedi. Sözlerini
“İnsanlar evlerine kapanmak
zorunda kaldıklarında, duvarlarının
sanat eserleriyle daha da anlamlı
olabileceğini düşündüler” diyerek
sürdüren Güneştekin, böylece sanata
olan ilgide yükselme, sanatçılar
tarafında ise üretmek için zaman ve
alan fırsatı da yaratılmış olduğu görüşünde.
“Umut yine yıkımın
başladığı yerden çıkıyor”
Batman’da kuracağı Çağdaş Sanatlar
Müzesi’nin vakıf çalışmalarını
tamamlayan Güneştekin, 29 Mayıs
2021 tarihinde Diyarbakır Keçiburcu’nda
açacağı serginin hazırlıklarını
pandemiye rağmen sürdüreceğini
belirterek şunları söyledi: “Yüzler,
renkler ve zaman değişiyor; tarihin
çöküntüsü, yıkımı olduğu yerde duruyor.
Ancak sözden, farklılıklardan
korkulmayan bir yaşam ve gelecek
için umut yine yıkımın başladığı
yerden çıkıyor, insandan…”
KAPAK
Beral Madra (Yazar – Küratör - Sanat Eleştirmeni):
Sanat alanındaki yaratıcılık, virüs
karşısındaki en dirençli alandır
Sanat eleştirmeni, yazar ve çağdaş sanat küratörü Beral
Madra, dergimize pandemi sürecine dair dikkat çekici açıklamalarda
bulundu. Bu süreçte insanlığın önüne “ölmek ve
yaşamak” şeklinde iki farklı seçeneğin sunulduğunu ifade
eden Madra; “Modernizmin en önemli aracı ütopyaydı. Ancak
ütopya, Hiroşima’dan itibaren yok olmuştu. 1980’lerden
başlayarak da heterotopya ve distopyaya dönüştü. İnsan,
20. yüzyıl felaketlerinden hiç ders almadı; şimdi büyük
bir karar aşamasında... Ya bu hiç de kısa sürmeyecek ve
büyük krizden bir ders çıkarıp, mevcut düzeni iyileştirmeye
yönelecek ya da yine akıllanmayacak ve bu virüs belasını
yaratan bütün koşullarla yaşamayı seçecek ve buna benzer
felaketlerle boğuşacak” şeklinde konuştu.
“Türkiye koşullarında sanatçı yalnızdır”
Kapitalist düzen içinde önemli bir alana sahip olan kültür ve
sanat sanayisinin şu anki koşullardan çok olumsuz etkilendiğinin
altını çizen Beral Madra, şu açıklamalarda bulundu:
“Geleneksel olarak kültür başkentleri olarak bilinen bütün
ülkelerin söz konusu kültür ve sanat kurumları-kamusal
veya özel- kapalı ya da kısıtlı programlarla açılabiliyor. Çevrimiçi
üretim ve etkinliklerle sürecin olumsuzluğu yumuşatılıyor.
Kültür ve sanat sanayisinin asıl üreticilerinin durumu
da buna koşut olarak etkileniyor ve etkilenecek. Burada
ülkelerin sistemleri arasında büyük farklar olduğunu belirtelim;
Viyana’nın batısında durum başka, doğusunda başka!
Türkiye koşullarında sanat ve kültür sistemi modernist
kalıntılardan henüz kurtulamadan ve post-modernizmin
‘her şey geçerli’
üretimini sürdürürken,
yeni
koşullarda çok
daha zor sorunlarla
karşılaşacak.
Kamusal yatırım
ve destek siyasal
çıkarlarla yönlendiriliyor;
özel yatırım
ve destek de
henüz Viyana’nın batısındaki koşullara ulaşmadı. Türkiye
siyaset alanı ve geniş kitlesi, ‘sanatçı’ kimdir ve ne yaparı
henüz günümüze özgü söylemler bağlamında anlamış değil.
Medyanın eğlence sistemindeki oyuncu ve yorumcuları
‘sanatçı’ olarak benimsiyor. Eğlence ve turizm sektörünü,
kültür sanayisinin başına yerleştiriyor. Türkiye koşullarında
‘sanatçı’ yalnızdır, dolayısıyla karantinadaki yalnızlığa
yabancı değildir. Biz yine de yaratıcılık her zaman koşulları
üretime dönüştürür diyerek umutlanalım.
Şimdi yaratıcı insanlara güvenme zamanı
Önerim, kültür ve sanat sanayisinin üretici kitlesi ve üretimi
topluma sunan uzman kitlesinin derhal mevcut örgütlerine
sahip çıkmaları ya da yeniden örgütlenmeleridir. Şimdi
yaratıcı insanlara güvenmek zamanı; yeni koşullar için onlar
yeni çözümler bulacak. Görsel sanat alanındaki yaratıcılık,
koronavirüs karşısındaki en dirençli alandır.”
İstanbul Sanat | Ocak / Şubat / Mart 2021 / 02