Dosya 17: mimarlık ve mekan algısı - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
Dosya 17: mimarlık ve mekan algısı - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
Dosya 17: mimarlık ve mekan algısı - Mimarlar Odası Ankara Şubesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
2<br />
Soyut mekânı üreten meslekler <strong>ve</strong><br />
disiplinler, kapitalist devletin rasyonel<br />
temellerini oluştururlar. Bu<br />
yüzden Lefebvre, mekân temsillerinin,<br />
sermayenin mekânı olduğunu<br />
vurgular: “mekânın üretiminde<br />
esas rolü üstlenir <strong>ve</strong> özel bir etkisi<br />
vardır”. 38 Anıtlarda, kulelerde,<br />
fabrikalarda, ofis bloklarında <strong>ve</strong><br />
elbette, “baskıcı mekâna içsel bürokratik<br />
<strong>ve</strong> politik otoriteryanizmde”<br />
nesnel ifadelerini bulacaklardır.<br />
Bauhaus’da keşfedilen yeni planlama <strong>ve</strong> mekân<br />
temsilleri, kapitalizm <strong>ve</strong> soyut mekân arasındaki<br />
ilişkiye temel oluşturur. Bu aynı zamanda, zamana<br />
<strong>ve</strong> mekâna dair düşüncenin endüstriyel üretim,<br />
mimari <strong>ve</strong> kentsel araştırmalar gibi toplumsal pratiklere<br />
bağlanması demektir.<br />
Kapitalizmde mekân üretimi, başka metalarda olduğu<br />
gibi, parçalanma <strong>ve</strong> aynılaştırma, “yeniden<br />
üretilebilir <strong>ve</strong> tekrarlanabilir olma yasası” ile tanımlanır.<br />
Diğer yandan, mekânın aynılaştırılması,<br />
farklılıkların silinmesi, ancak zorla yapılabilir. Soyutlama<br />
<strong>ve</strong> soyutlamanın pratik (toplumsal) kullanımına<br />
içsel şiddet, “indirgeme, işlevlerin ayrılması<br />
<strong>ve</strong> yerleştirilmesi, hiyerarşi <strong>ve</strong> ayrım <strong>ve</strong> bazen<br />
de estetikleştirme aracılığıyla” gerçekleşir. 36 Belirli<br />
bir uzmanın kurduğu indirgenmiş modeller—ki,<br />
şehircilik <strong>ve</strong> mimarlığın, bunun en temsil edici örneklerini<br />
sunduğunu vurgular Lefebvre—zihindeki<br />
indirgeyici pratikle tasarlanmış soyutlamalardır <strong>ve</strong><br />
belirli bir düzen kurmayı <strong>ve</strong> bileşenlerini tanımlamayı<br />
gerektirir.<br />
Diğer yandan indirgeme <strong>ve</strong> indirgemecilik, politik<br />
birer pratiktir. Her politik iktidar <strong>ve</strong> devlet, en başta,<br />
çelişkilerin indirgeyicisi olma peşindedir. Bilimsel<br />
alandaki indirgeme, politik iktidarın <strong>ve</strong> devletin<br />
hizmetindedir; ideoloji olarak değil ancak, kurulu<br />
bilgi (savoir) alanları olarak. 37 Soyut mekânı üreten<br />
meslekler <strong>ve</strong> disiplinler, kapitalist devletin rasyonel<br />
temellerini oluştururlar. Bu yüzden Lefebvre,<br />
mekân temsillerinin, sermayenin mekânı olduğu-<br />
dosya <strong>mimarlık</strong> <strong>ve</strong> mekân <strong>algısı</strong><br />
nu vurgular: “mekânın üretiminde esas rolü üstlenir<br />
<strong>ve</strong> özel bir etkisi vardır”. 38 Anıtlarda, kulelerde,<br />
fabrikalarda, ofis bloklarında <strong>ve</strong> elbette, “baskıcı<br />
mekâna içsel bürokratik <strong>ve</strong> politik otoriteryanizmde”<br />
nesnel ifadelerini bulacaklardır. 39<br />
Şehircilik <strong>ve</strong> <strong>mimarlık</strong> projelerinde, somut <strong>ve</strong><br />
maddi (toplumsal) mekân, soyut mekân ile yer değiştirir.<br />
Toplumsal/somut mekân, bilimsel <strong>ve</strong> teknik<br />
işlemlerle soyut mekâna dönüştürülürken en<br />
önemli araç, indirgemedir. Böylesi bilimsel işlemlerin<br />
bilimselliği, gerçekte sadece ideolojik örtüdür.<br />
Mimarın, yani “mekân üreticisi”nin—ki, hiçbir<br />
zaman yalnız başına değildir—hareket alanı,<br />
tasarım araçları <strong>ve</strong> tekniklerinin (kâğıt, mürekkep,<br />
bilgisayar, çizim programları…) mekânıdır. Bu<br />
“mekân”daki becerikli <strong>ve</strong> incelikli teknik eskizler,<br />
çizimler, düzeltmeler, dokunuşlarla, nesneleri <strong>ve</strong><br />
“dokunulabilir dünyayı yeniden üretirler”. Oysa<br />
bu mekân, ‘gerçeğin’ kod-çözümü <strong>ve</strong> yenidenkodlanmasını<br />
zorlar. Çok güçlü <strong>ve</strong> nüfuz edici bir<br />
şekilde kavramış bile olsa, çizim yoluyla kodlama<br />
<strong>ve</strong> kod-çözümü işlemleri içinde, ‘gerçek’ elinden<br />
kaçar <strong>ve</strong> mimar, “‘gerçek’ olduğuna inandığı bir<br />
yanlış ideallik içinde, yansıtma (projection) <strong>ve</strong> projeyi<br />
birbiriyle karıştırır”. 40 Gündelik olanın hemen<br />
tamamen indirgenmesinden sonradır ki, ancak o<br />
zaman yaşanan deneyime geri dönebilir. Sanki<br />
soyutlama düzeyinde gerçekleştirdiği projeler ile<br />
yaşananı ele geçirdiğini düşünür. 41<br />
Somut mekân, sakinlerinin mekânıdır; içeriği, “jestler<br />
<strong>ve</strong> patikalar, bedenler <strong>ve</strong> anılar, semboller <strong>ve</strong><br />
anlamlar, arzular <strong>ve</strong> ihtiyaçlar arasındaki çelişkiler<br />
<strong>ve</strong> çatışmalar…”dır. Bu, bilinçsiz, kendi koşullarını<br />
kavrayamayan kendiliğinden bir üretim-yaratım<br />
sürecidir. Ancak, bu somut, maddi üretimi, bakışın<br />
<strong>ve</strong> geometrinin soyut mekânına kopyalama peşindeki<br />
“düşünce” de yanlış anlar. Nesnesine—binalara<br />
ya da mahallelere—yukarıdan, uzaktan bakan<br />
tasarımcı, “objektif mekân” denilen şeyin, ideolojik<br />
<strong>ve</strong> baskıcı olduğunun farkında değildir. İşte bu<br />
yüzden Lefebvre, çizim ya da tasarımın, sadece<br />
birer gelişmiş kodlama becerisi ya da teknikten<br />
daha fazlası olduğunda ısrar eder. Tam da birer<br />
temsil, soyutlama tarzı olmaları nedeniyledir ki,<br />
“gerçek”in asıl içeriğine karşı seçicidir. Temsil ya<br />
da soyutlama, plan/proje, toplumsal koşullar bağlamına<br />
taşındığında, her zaman uzmanlaşmanın<br />
ötesine geçer; hatta ideolojik etkisi, “toplumsal talepleri<br />
gizler”. 42<br />
Diğer yandan, tasarıma başlarken mimar, dışarıdaki<br />
şeyleri nokta <strong>ve</strong> çizgilerle önündeki “boş” <strong>ve</strong> nötr