Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Aslında tek başına bir vaaz konusu olabilecek bir konuyu da not almış<br />
oluyorum burada (Matt. XII, 29: “Endişeli bir ruha sahip olmayın”). Asıl<br />
anlatmaya çalıştığım şey Gertrude’un entelektüel ve ahlaki gelişiminin<br />
hikâyesi... Bu konuya dönüyorum.<br />
Bütün bunları yazarak gelişimini adım adım izleyebilmeyi ümit<br />
ediyordum, detaylarını anlatmaya da başlamıştım. Ama bütün aşamaları<br />
olduğu gibi yazmaya vaktim olmadığından, olaylar zincirinin kronolojik<br />
sırasını tam olarak hatırlayabilmem bugün imkânsız. Kendimi hikâyenin<br />
akışına kaptırıp Gertrude ile yakın zamanda yaptığımız konuşmalardan, onun<br />
düşüncelerinden bahsettim önce. Günün birinde tesadüfen biri bu notları<br />
okuyacaksa, kızın kendisini bu kadar mükemmel ifade edebilmesine, bu<br />
kadar zekice akıl yürütmesine şaşırıp kalacaktır mutlaka. Bu gelişmeler de<br />
tahmin edilemeyecek derecede kısa sürede gerçekleşmişti. Zekâsının, onun<br />
için hazırladığım bütün akıl yürütme oyunlarını çabucak kapmasına, önüne<br />
gelen bütün öğrenme fırsatlarını değerlendirmesine hayran kalıyordum. Bu<br />
zekâ sürekli çalışıyor, aldığı her saf bilgiyi benimseyerek kızın<br />
olgunlaşmasını sağlıyordu. Çoğu zaman söylemek istediğimi daha<br />
anlatmadan anlayıp, konuyu daha ileri taşıyarak beni şaşırtıyordu. Öğrencimi<br />
tanıyamıyordum.<br />
Birkaç ay sonra, zekâsının onca yıl uykuda kaldığı bile anlaşılmaz<br />
olmuştu. Hatta yetenekleri dış dünya yüzünden harcanan, birçok önemsiz iş<br />
yüzünden dikkatleri dağılan diğer genç kızlara göre çok daha anlayışlı ve<br />
mantıklı davranıyordu. Üstelik yaşı da tahmin ettiğimizden daha fazlaymış<br />
sanırım. Körlüğünü kendi yararına çevirmeyi istiyordu, öyle ki özürlü<br />
olmasının birçok açıdan bir üstünlük olup olmadığından bile şüphelenmeye<br />
başladım. Bazen kızımla ders çalışırken, uçan bir sineğin bile bütün dikkatini<br />
tamamen dağıttığını görünce istemeden ikisini karşılaştırıyor, kendi kendime,<br />
“Eğer kızım göremeseydi, beni daha iyi mi dinlerdi acaba?” diye<br />
soruyordum.<br />
Burada belirtmem gerekir ki Gertrude okuma konusunda çok<br />
istekliydi. Bir Protestan’a garip gelebilir, ama düşüncelerinde ona eşlik<br />
edememekten kaygılanarak, çok fazla okumasını (en azından ben yokken)<br />
istemiyordum, özellikle de Incil’i. Bu durumu açıklamaya çalışacağım. Bu<br />
kadar önemli bir konudan bahsetmeden önce yanlış hatırlamıyorsam,<br />
Neuchâtel’deki konserden hemen sonraya denk düşen ve müzikle ilgili küçük<br />
bir olayı anlatmak istiyorum.<br />
Evet, yanılmıyorsam bu konsere, Jacques’in eve döndüğü yaz