30.04.2013 Views

DİRENEN BÜTÜN İŞÇİLER - Yürüyüş

DİRENEN BÜTÜN İŞÇİLER - Yürüyüş

DİRENEN BÜTÜN İŞÇİLER - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayı: 337<br />

<strong>Yürüyüş</strong><br />

4 Kasım<br />

2012<br />

16<br />

İnşaat Mühendisleri Odası’ndan (İMO) işten atılan<br />

Cansel Malatyalı’nın 243 gün süren direnişinin zaferle<br />

sonuçlanmasının ardından “İMO çalışanları” imzası ile<br />

bir açıklama yapıldı.<br />

Açıklamada “İMO çalışanlarının kalbi, İMO’yu itibarsızlaştırmak<br />

isteyenlere kapalıdır!” deniyor.<br />

Solun en önemli köşe taşlarından birisi meşruluğudur.<br />

Sol hiçbir zaman kendine burjuvaziden meşruluk aramaz,<br />

yüzüne maskeler takmaz, takiye yapmaz. Düşüncelerini<br />

açıkça söyler. Zaten solun burjuvazi karşısındaki en<br />

büyük gücü haklılığı ve meşruluğudur. Ne savunuyorsa<br />

yapar, ne yapıyorsa savunur.<br />

Fakat Sol, bu konudaki köşetaşlarını yitirmiştir. Kimliğini<br />

açıkça savunamaz. Devrimciliğin meşruluğundan<br />

değil, burjuvazinin sivil toplumculuğundan kendine meşruluk<br />

arar. Yaptıklarını savunamaz. Herkese akıl verir.<br />

Lafa gelince “en komünist” odur. Ama söylediklerini yapamaz.<br />

Takiye yapar.<br />

“İMO çalışanları” imzasıyla yapılan açıklama da böyle<br />

bir açıklamadır.<br />

Ezileceksiniz...<br />

Direnişin zaferi karşısında ezileceksiniz. Yüzünüze<br />

çeşitli maskeler takmadan açıklama dahi yapamayacaksınız.<br />

12 Eylül mahkemelerinde “biz örgüt değiliz, dergi<br />

çevresiyiz” diye nedamet getiren DY kalıntıları Cansel<br />

Malatyalı’nın direnişinin zaferi karşısında yüzlerine “İMO<br />

çalışanları” diye bir maske takmak zorunda kalmışlardır.<br />

Açıklamayı yapanlar “İMO çalışanları” değil, İnönü<br />

Alpat’ın da içinde olduğu DY kalıntılarıdır.<br />

Direnişin başından beri sendikaların, demokratik kurumların,<br />

odaların yönetimlerine çöreklenen, oraları<br />

“geçim kapısı”, “arpalık” olarak gören solculuğu, devrimciliği,<br />

demokratlığı bunun için kendilerine maske yapanlara<br />

dikkat çekiyoruz.<br />

Müteahitleri yönetime çöreklenmiş, yönetimde yer<br />

bulamayanlar ise “İMO çalışanları” maskesi arkasında<br />

işlerine bakıyorlar.<br />

İMO çalışanları deyince biz emekçileri anlarız. Kimsiniz<br />

siz? Emekçi misiniz? Hiçbir emekçi “performans düşüklüğü”<br />

gerekçesi ile işten atılan mesai arkadaşanın direnişi<br />

karşısında patronların koltuk değnekliğini yapmaz. Direniş<br />

boyunca ona saldırmaz. Kendisi gibi bir emekçinin direnişine<br />

destek verir. Bunu biz söylemiyoruz; sınıflar mücadelesinin<br />

kanunudur.<br />

Açıklamada şöyle deniyor: “Bizleri fazlasıyla üzen,<br />

yoran ve herkesin bir tarafından çekiştirdiği bu süreç,<br />

bir değer olarak insan hayatını her şeyin üstünde gören<br />

odamızın çağrısıyla son buldu.”<br />

“İMO ‘Çalışanları’nın Kalbi, İMO’yu<br />

İtibarsızlaştırmak İsteyenlere<br />

Kapalı”ymış!<br />

Hadi Oradan DY KALINTILARI<br />

Yüzünüzdeki Maskeyi Çıkartın!<br />

Aman siz “üzülmeyin”, “yorulmayın” rahatınıza bakın.<br />

“Herkesin bir tarafından çekiştirdiği” dedikleri de Cansel<br />

Malatyalı’nın direnişine destek veren devrimcilerdir. Direnen<br />

bir işçiye destek vermek solun görevidir.<br />

İşte solun yıkılan köşe taşlarından birisi de budur. Sol<br />

emekçilerin yanındadır. Bir işçi direnişini desteklemek<br />

lütuf değil görevidir. Cansel Malatyalı direnişi bu yanıyla<br />

da turnusol olmuştur. Bir tarafta devrimci, demokrat,<br />

ilerici örgüt, kurum, kuruluş ve kişilerin yoğun desteğini<br />

alarak zafere ulaşırken, diğer taraftan ÖDP, EMEP, Halkevi<br />

gibi reformist, sivil toplumcu örgütlerin çürüyen yanlarını<br />

ortaya sermiştir.<br />

“Halkın gazetesi” sloganıyla çıkan ÖDP’nin Birgün<br />

gazetesi 243 gün süren Cansel Malatyalı direnişinin bir<br />

kez haberini yapmıştır. O da yalan haberdir. Cansel Malatyalı’nın<br />

üyesi olduğu Tez-Kop İş Sendikası’nın “direnişi<br />

desteklemeyi bıraktığı” açıklamasını Cansel’in “direnişi<br />

bıraktığı” şeklinde haber yapmıştır.<br />

Sarı sendikaların bir numaralı görevidir direnişleri<br />

satmak, Cansel Malatyalı’nın direnişin kararlılığı sarı<br />

sendikacıların bu oyununu da boşa çıkarmıştır. Bu yanıyla<br />

da direniş tüm işçilere örnektir.<br />

İşçiler, kendine “devrimci” sıfatını yakıştıran sendikalar<br />

bile direnmekten, bedel ödemekten kaçmakta ve direnişleri<br />

tasfiye etmektedir. Onun için örgütlü olduğunuz sendikalarınız<br />

sizi satsalar bile siz direnme kararlılığından vazgeçmeyin.<br />

İşte ÖDP’nin gazetesi Birgün 243 gün boyunca süren<br />

direnişte sadece bu yalan haberi yapmıştır.<br />

“İşçi sınıfını” dilinden düşürmeyen EMEP’in gezetesi<br />

Evrensel ise her türlü bedel ödemeyi göze alan tüm direnişlerin<br />

karşısındadır. Çünkü EMEP hiç bir bedel<br />

ödemeyi göze alamadığı için o direnişin içinde olamayacaktır.<br />

EMEP, direnişler bedel ödeme noktasına geldiğinde<br />

“hukuk mücadelemiz sürüyor” diyerek direnişleri tasfiye<br />

etmenin yoluna bakar. Tasfiye edemiyorsa o direnişi<br />

görmez. Cansel Malatyalı’nın direnişini de onun için<br />

görmemiştir. Onun için doğru düzgün haberini yapmamıştır.<br />

Aynı şekilde Hey Tekstil işçilerinin direnişini tasfiye<br />

edene kadar adeta birinci sayfasından eksik etmemiştir.<br />

Sonra “ramazan ayı” geldi diyerek direnişi tasfiye edip<br />

“hukuk mücadelemiz sürüyor” demiştir. Fakat Hey Tekstil<br />

işçileri “hukuk mücadelesi” safsatasına inanmamış ve<br />

“sonuna kadar direneceğiz” diyerek direnişe devam etmektedir.<br />

Fakat, “emeğin, emekçinin gazetesi Evrensel”<br />

nedense artık Hey Tekstil işçilerinin kıyısından geçmeyi<br />

bırakın haberini bile yapmamaktadır.<br />

Yine Halkevlerinin internet sitesi sendika.org kısmen<br />

<strong>DİRENEN</strong> <strong>BÜTÜN</strong> <strong>İŞÇİLER</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!