Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği
Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği
Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
kitap<br />
58<br />
A L A I N D E B O T T O N ’ D A N Y E N İ B İ R K İ T A P<br />
Çalışmanın Mutluluğu ve Sıkıntısı<br />
Bir gezi güncesi ve<br />
röportaj karışımı olan<br />
kitap, modern dünyanın<br />
mütemmim cüz’ü olan<br />
çalışma hayatına yakın<br />
mercek<strong>le</strong> bakıyor. Yazarın<br />
göz<strong>le</strong>m<strong>le</strong>diği işyer<strong>le</strong><strong>ri</strong><br />
karşısında gösterdiği<br />
çocuksu şaşkınlık, okurlarının<br />
sıradanlaşan, hatta<br />
sıkıntı veren mes<strong>le</strong>k<strong>le</strong><strong>ri</strong>ne<br />
taze bir bakış atmalarını<br />
sağlıyor.<br />
Günümüz toplumu,<br />
finansal bir zorunluluk<br />
olmasa bi<strong>le</strong> çalışmanın<br />
gerekli olduğunu ima<br />
etmektedir. Mes<strong>le</strong>k seçimi<strong>miz</strong>in<br />
kimliği<strong>miz</strong>i<br />
tanımladığı bu çağda, anlamlı bir varlığa ancak para kazandıran<br />
bir işte çalışmakla ulaşılacağına inanmamız yatıyor. Bu da<br />
“İşe gitmek” deni<strong>le</strong>n günlük rutine anlam kazandırıyor.<br />
Sadece para için mi çalışıyoruz? Dünyayı daha iyi bir yer<br />
haline getirmek isteği ve insanlığın koşullarını iyi<strong>le</strong>ştirmek de<br />
amaç değil mi? Çalışmanın trajedisi, insanların hayatlarını etki<strong>le</strong>yecek<br />
bir değişiklik yapmakla, çok<br />
para kazanmanın bağdaşmamasında.<br />
En tatmin edici iş çok nadir olarak en<br />
kârlı olur ve bu da birçok insanın yaptıkları<br />
ve yapmak istedik<strong>le</strong><strong>ri</strong> arasında büyük<br />
bir boşluk oluşturuyor. Anlamlı bir iş,<br />
başka insanlara gerçek anlamda yardımcı<br />
olabildiğin bir iştir. Bu, insanı daha<br />
mutlu yapabilir ve sıkıntıyı büyük oranda<br />
azaltabilir.<br />
Erken H<strong>ri</strong>stiyanlık dönemine kadar<br />
sürecek olan; Kadim Yunan filozoflarının<br />
çalışmayı kö<strong>le</strong><strong>le</strong>re devrederek mutluluğun<br />
tefekkür<strong>le</strong> elde edi<strong>le</strong>bi<strong>le</strong>ceğini savunan<br />
görüşü, Aydınlanma dönemiy<strong>le</strong> birlikte,<br />
insanın çalışarak özgür<strong>le</strong>şebi<strong>le</strong>ceği<br />
yolunda değişmiştir. Botton, değişim<br />
sürecinde, bugünkü çalışma hayatının<br />
anlamı ve ge<strong>le</strong>neksel mes<strong>le</strong>k anlayışının<br />
geldiği noktaya bakmakta. Biz de yazarla<br />
birlikte, inşaatçılık, aşçılık, doktorluk,<br />
öğretmenlik gibi insan yaşamında net bir<br />
ko<strong>le</strong>jli<strong>le</strong>r MAYIS2009<br />
iş<strong>le</strong>v taşıyan iş<strong>le</strong><strong>ri</strong>n yanı sıra Bölgesel Satış Yöneticisi, Bina<br />
Hizmet<strong>le</strong><strong>ri</strong> Mühendisi, Tatlı Bisküvi<strong>le</strong>r Marka Denetim Koordinatörü<br />
gibi unvanların günümüz çalışma hayatındaki anlamını<br />
sorguluyoruz.<br />
Modern hayatla birlikte ge<strong>le</strong>n yabancılaşma sorunu da<br />
irde<strong>le</strong>nmekte satırların arasında. İki yüzyıl önce dede<strong>le</strong><strong>ri</strong><strong>miz</strong>,<br />
yedik<strong>le</strong><strong>ri</strong> ve sahip oldukları sınırlı sayıda şey<strong>le</strong><strong>ri</strong>n hemen<br />
hemen her bi<strong>ri</strong>nin kökenini, üretimiy<strong>le</strong> ilgili kişi<strong>le</strong><strong>ri</strong> ve a<strong>le</strong>t<strong>le</strong><strong>ri</strong> tam<br />
olarak bilir<strong>le</strong>rdi. Domuzu, marangozu, dokuma tezgahını ve<br />
sütçü kızı tanırlardı. Zaman içinde satın alınabi<strong>le</strong>cek mal sayısı<br />
geomet<strong>ri</strong>k bir şekilde artmış olmakla birlikte bu malların<br />
yaratılışı hakkında bilgi<strong>miz</strong>in belirsizlik düzeyine dek azaldığını<br />
anlatıyor Alain de Botton ve bizi Dünyanın dört bir yanında, hiç<br />
tanımadıkları insanlar için mal ve hizmet üreten<strong>le</strong>r<strong>le</strong> buluşturuyor.<br />
İlk durağımız Londra. Bir Pazar akşamı çalışan insanlara<br />
kuşbakışı göz attıktan sonra bir kargo gemisine odaklanıyoruz.<br />
Ticaret üze<strong>ri</strong>ne kurulu modern dünyanın devasa nefer<strong>le</strong><strong>ri</strong>nden<br />
bi<strong>ri</strong>. Turbo fırınlar, spor ayakkabı, mikrodalga fırınlar, kaju fıstıklarını<br />
taşıdı Asya’dan. Kargo gemi<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni göz<strong>le</strong>m<strong>le</strong>mekten keyif<br />
alanları şu cüm<strong>le</strong>y<strong>le</strong> anlatıyor yazar: “İfade yetenek<strong>le</strong><strong>ri</strong> ne<br />
kadar kıt olsa da, gemi göz<strong>le</strong>yici<strong>le</strong>r hiç olmazsa, çağımızın en<br />
hayret ve<strong>ri</strong>ci yön<strong>le</strong><strong>ri</strong>ne karşı layıkıyla canlı bir tepki ve<strong>ri</strong>yorlar.<br />
Onlar dünyamızda bir Me<strong>ri</strong>hliyi ya da bir çocuğu durdurup<br />
baktıracak şeyin ne olduğunu biliyor. Modern dünyanın giderek<br />
büyüyen ko<strong>le</strong>ktif aklının yanında<br />
kendi küçüklük<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni ve ceha<strong>le</strong>t<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni<br />
hissetmekten zevk alıyorlar.”<br />
Fotoğraflarla zengin<strong>le</strong>şti<strong>ri</strong>lmiş<br />
anlatım, Maldiv<strong>le</strong>r’deki ton balık avını,<br />
tesisini tanıtıyor. Market raflarından,<br />
sepet<strong>le</strong>re atıverdiği<strong>miz</strong>, küçük<br />
teneke kutulardaki balığın macerası<br />
oryantal bir masala dönüşüyor.<br />
Ka<strong>ri</strong>yer Danışmanlığı, roket bilimi,<br />
ressamlık, muhasebecilik, aktarım<br />
mühendisliği, gi<strong>ri</strong>şimcilik gibi<br />
mes<strong>le</strong>k<strong>le</strong>r hakkındaki göz<strong>le</strong>m ve<br />
görüş<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni felsefi bir bakış açısıyla<br />
deneme formunda ka<strong>le</strong>me alan Alain<br />
de Botton’un bu kitabı tüm dünya<br />
dil<strong>le</strong><strong>ri</strong>nden önce Türkçe’de yayımlandı.<br />
/ Sel Yayınları<br />
Ayfer Niğdelioğlu’81