18.07.2013 Views

Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği

Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği

Kay bet tik le ri miz - TED Ankara Koleji Mezunları Derneği

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

uzman maka<strong>le</strong>si<br />

66<br />

Öte yandan bilgisayarlar her geçen gün daha çok yer<strong>le</strong>şiyor<br />

hayatımıza.<br />

İsterseniz, çok değil bundan 10 yıl öncesine, 1990’lı yılların<br />

sonuna gidelim şimdi de. İş yer<strong>le</strong><strong>ri</strong>nde internet i<strong>le</strong> tanışmış<br />

olanlar vardı, üniversite<strong>le</strong>rde bu imkana sahip olanlar da. Bir<br />

internet sayfasını yük<strong>le</strong>mek için bir kaç dakika (bazen 10 – 15<br />

dakika) bek<strong>le</strong>mek gerekiyordu, hatta hatırlıyorum, bazen<br />

sabah bir dosya yük<strong>le</strong>meye başlanırdı, öğ<strong>le</strong>ne biterdi. Dosya<br />

dediysem öy<strong>le</strong> daha vizyona yeni girmiş bir film veya bir müzik<br />

albümü değil, sıradan günlük iş i<strong>le</strong> ilgili yazışmalardan bi<strong>ri</strong>.<br />

E<strong>le</strong>ktronik posta kullanıcı sayısını nüfusa oranlamak anlamlı<br />

değildi; henüz tamsayılara ulaşmamıştı bi<strong>le</strong>. E<strong>le</strong>ktronik posta<br />

i<strong>le</strong> göndereyim dediğinizde ga<strong>ri</strong>p ga<strong>ri</strong>p bakıyorlardı yüzünüze,<br />

bunun bir kamera şakası falan olup olmadığını anlamak için.<br />

Şimdi öy<strong>le</strong> mi ya, ülke<strong>miz</strong>de nüfusun %30’u ev veya iş yer<strong>le</strong><strong>ri</strong>nden<br />

yüksek hızlı e<strong>ri</strong>şime sahip<strong>le</strong>r (dünyada en çok kullanan<br />

ülke<strong>le</strong>r sıralaması açısından 16’ncıyız, cep te<strong>le</strong>fonu sıralamasında<br />

13’üncüyüz) Dünyada kullanımda milyarlarca e-posta<br />

adresi var, bazı konularda dev<strong>le</strong>te internet dışından yapılacak<br />

başvurular kabul edilmiyor, bankaların internet sayfalarını<br />

kullanarak yapılan toplam iş<strong>le</strong>m hacmi, internet dışı iş<strong>le</strong>m hacmini<br />

çoktan kat kat geçti. Üstelik bir internet sayfasını açmak,<br />

bir dosyayı yük<strong>le</strong>mek için bek<strong>le</strong>meye tahammülümüz bi<strong>le</strong> yok.<br />

internet’ten film, TV izliyor, radyo dinliyoruz.<br />

ko<strong>le</strong>jli<strong>le</strong>r MAYIS2009<br />

Bilişimin en büyük iki adımından bi<strong>ri</strong>ncisi bilgisayarların,<br />

daha hızlı, daha ekonomik olması ve her eve girmesi, ikinci<br />

adımı ise istediğiniz anda, istediğiniz bilgiye e<strong>ri</strong>şmenizi sağlayan<br />

internet’tir.<br />

Internet özgürdür ve sınırsızdır ve insanlar her geçen gün<br />

daha çok bağlanmaktadırlar Internet’e hem bilgi almak hem<br />

bilgi vermek için. Alışkanlıklarımızı değiştirmektedir, bu sonsuz,<br />

renkli, şaşırtıcı ortam. İş yapış şekli<strong>miz</strong> internet’e taşınmaktadır.<br />

Hatta arkadaşlıklarımız bi<strong>le</strong> internet üze<strong>ri</strong>nden sürdürülmektedir.<br />

Bağlı olduğumuz e-posta gruplarımızdan mesaj alıp mesaj<br />

göndermekteyiz her gün. E<strong>ri</strong>şemediği<strong>miz</strong> kişi<strong>le</strong>re, bilgi<strong>le</strong>re<br />

ulaşmanın en kolay yoludur, internet.<br />

Öte yandan sanallaşmaya başlıyoruz ve e<strong>le</strong>ktronik bir<br />

aracı olmadan sesi<strong>miz</strong>i duyurmak, duymak, dokunmak, gülmek,<br />

bakmak, görmek, görülmek ikinci plana doğru itiliyor<br />

yavaş yavaş. Bu hızla devam edersek, bir ka<strong>ri</strong>katürde “ben<br />

nasıl oldum” diye soran çocuğa “yavrum seni<br />

www.<strong>le</strong>y<strong>le</strong>kgetirdi.com sitesinden indirdik” diye cevap veren<br />

anneye pek de uzak değiliz.<br />

Bir hikâye i<strong>le</strong> bitireyim. 1906 yılında John Philip Sousa<br />

(ABD vatandaşı, besteci – özellik<strong>le</strong> marşları i<strong>le</strong> tanınır), Ame<strong>ri</strong>ka<br />

Bir<strong>le</strong>şik Dev<strong>le</strong>t<strong>le</strong><strong>ri</strong> Kongresi’ne başvurarak “fonograf” cihazının<br />

yasaklanması istemişti. Nedenini ise bu cihaza olan ilginin<br />

her geçen gün arttığını ve giderek insanların kendi şarkılarını<br />

(yerel kültür<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni) kay<strong>bet</strong>meye ve sadece bu cihazdan<br />

çıkan popü<strong>le</strong>r olan şarkı ve şarkıcılara bağlanacağını düşünüyor<br />

olmasıydı. Sousa’nın söy<strong>le</strong>dik<strong>le</strong><strong>ri</strong>nin doğru olduğu yüzyıl<br />

içinde ispatlanacaktı. Yeni binyıl geldiğinde başkasının kültürünü,<br />

farkında olmadan bi<strong>ri</strong><strong>le</strong><strong>ri</strong>nin zorlaması i<strong>le</strong> takip eden bir<br />

toplum vardı, lokal ses kaybolmak üzeredir. Üstelik bu durum<br />

sadece Sousa’nın belirttiği alanda, yani müzikte değil, hemen<br />

hemen her alanda kendini göstermiştir. Bu zehir<strong>le</strong>nmenin<br />

tedavisi başka bir teknolojiden geçmektedir, kendi sesinizi<br />

duyurabi<strong>le</strong>ceğiniz, fikir<strong>le</strong><strong>ri</strong>nizi, bilgi<strong>le</strong><strong>ri</strong>nizi özgürce kaydedip<br />

herkes<strong>le</strong> paylaşabi<strong>le</strong>ceğiniz, benzer düşüncedeki<strong>le</strong>r<strong>le</strong> uzaklık<br />

tanımaksızın güç birliği oluşturabi<strong>le</strong>ceğiniz; internet ortamı.<br />

Kö<strong>le</strong>si olmayalım bilgisayarların ve internetin, onlar olmadan<br />

da yaşamımızı sürdürmeyi bi<strong>le</strong>lim; ama böy<strong>le</strong>sine değerli<br />

araçları da, kendi sesi<strong>miz</strong>i duyurmak için, ulaşamayacağımız<br />

uzaklıklardaki diğer<strong>le</strong><strong>ri</strong>nin bilgi<strong>le</strong><strong>ri</strong>ni öğrenip, yararlanmak için<br />

doğru kullanmayı öğrenelim.<br />

Sanallaşmayın ama bilişimsiz de kalmayın.<br />

Serdar BİLECEN’83<br />

1965 yılında <strong>Ankara</strong>’da doğdu. İlkokulu Bahçeliev<strong>le</strong>r İlkokulu’nda,<br />

ortaokul ve liseyi <strong>TED</strong> <strong>Ankara</strong> Ko<strong>le</strong>ji’nde okuyarak 1983<br />

yılında mezun oldu. ODTÜ E<strong>le</strong>kt<strong>ri</strong>k ve E<strong>le</strong>ktronik Mühendisliği<br />

Bölümü’nü 1987, Anadolu Üniversitesi İş<strong>le</strong>tme Bölümü’nü 1994<br />

yılında tamamladı. Değişik firmaların değişik kademe<strong>le</strong><strong>ri</strong>nde bilişim<br />

alanında çalıştıktan sonra, 2001 yılında Keys Danışmanlık ve<br />

Eğitim Ltd. şirketini kurdu. Türkiye Bilişim <strong>Derneği</strong>’nde üç dönem<br />

yönetim kurulu üyeliği yaptı. Ha<strong>le</strong>n şirketinde, Bilkent Üniversitesi’nde<br />

(yarım zamanlı), TOBB ETÜ Sürekli Eğitim Merkezi’nde,<br />

Milli Prodüktivite Merkezi’nde, Hacettepe Üniversitesi Vakfı’nda<br />

eğitim<strong>le</strong>r ve danışmanlık hizmet<strong>le</strong><strong>ri</strong> vermektedir.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!