Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
çevre ve çalışma koşulları noktasında<br />
pekçok sorunla karşı karşıya bulunmaktayız.<br />
Buna karşı mücadele etmeli,<br />
insanca çalışma koşulları talep<br />
etmeliyiz.<br />
Çocuklarımız İçin Parasız<br />
Eğitim Hakkı İstiyoruz:<br />
Özellikle paralı eğitimin getirdiği<br />
külfetler yüksek öğretimi neredeyse<br />
imkansız hale getirmektedir. Bu<br />
nedenle parasız eğitim ve çocukların<br />
okul masraflarının karşılanması herkesten<br />
çok biz işçilerin talebidir.<br />
Öte yandan bilinçli olarak burjuvazi<br />
tarafından cahil bırakılan işçi ve eşi<br />
de hayatı anlamak, bunun için gerekli<br />
bilgi ve kültürel birikime kavuşmak<br />
istemektedir. Ancak buna da imkan<br />
tanınmamaktadır. Adeta posamız çıkarılana<br />
kadar çalıştırılmaktayız. Ondan<br />
da önemlisi, karnımızı doyurmaktan<br />
artırıp, bu tür faaliyetlere katılacak<br />
maddi imkanlara da sahip değiliz.<br />
Oysa eğitim hakkı, kültürel birikimimizi<br />
artırmak en doğal hakkımızdır.<br />
Bunu talep etmeliyiz.<br />
Sağlıklı Konut ve Ulaşım<br />
Hakkımızdır, İstiyoruz:<br />
Sağlıklı konut ve ulaşım, her emekçi<br />
gibi işçinin de hakkıdır. Hatta hepsinden<br />
çok işçinin hakkıdır. Oysa bugün işçilerimizin<br />
çoğu gecekondu mahallelerinde,<br />
sağlıksız koşullarda, zoraki başını<br />
sokacak bir dam bulmuş durumdadır.<br />
O da çoğunlukla başına yıkılmak, elinden<br />
alınmak istenmektedir. Bu konut<br />
sorununu yakıcı bir sorun haline getirmektedir.<br />
Bunun tek çözüm yolu ise<br />
her emekçinin konut edinme hakkının<br />
tanınması ve bunun devlet tarafından<br />
mutlaka karşılanmasıdır.<br />
Çalışan herkes ulaşım hakkından<br />
da hiçbir kısıtlama olmadan, parasız<br />
olarak yararlanmalıdır.<br />
Pahalılığa ve Yoksulluğa<br />
Karşı Mücadele Etmeliyiz:<br />
Pahalılık ve yoksulluk en çok<br />
işçilerin sorunudur. En çok işçileri<br />
vurmaktadır. Burjuvazi hayatı sürekli<br />
pahalandırarak işçilerin onca mücadele<br />
ve bedel ödeyerek aldıkları ekonomik<br />
ve sosyal hakları bir çırpıda<br />
kuşa çevirmekte, hatta tersine işçileri<br />
daha da yoksul hale getirmektedir.<br />
Öte yandan ülkede yoksulluk olduğu<br />
sürece işçilerin iş garantileri de asla<br />
olmayacaktır. Milyonlarca aç ve yoksulun<br />
iş için sırada beklediği bir<br />
ülkede, hiç kimse iş garantisine sahip<br />
değildir.<br />
Bu nedenle yoksulluğa karşı gerekli<br />
önlemlerin alınması işçi sınıfının da<br />
sorunudur. İşçiler toplumda herkese<br />
belli bir yaşam standardı sağlanması<br />
için mücadele ettiği sürece, kendi iş<br />
güvenliği, refahı ve huzuru için de<br />
mücadele ediyor demektir.<br />
Fabri̇kalarda, Atölyelerde,<br />
İşyerleri̇nde Yöneti̇me<br />
Katılmak İsti̇yoruz:<br />
Burjuvazi siyasette olduğu gibi,<br />
iş yaşamında da son derece antidemokratiktir.<br />
İşyerinin yönetimini<br />
işçilerle paylaşma düşüncesi<br />
bile onun için korkunç-kabullenilemez<br />
bir şeydir. Elinde tutuğu<br />
sermayenin gücüyle her şeyi kendisi<br />
belirlemeye o kadar alışmış,<br />
bunu o kadar doğal bir şey gibi<br />
toplum kabul ettirmiştir ki, işçiler<br />
arasında bile bu konuda ciddi bir<br />
bilinç çarpıtması vardır.<br />
İşyerlerinin, atölyelerin, fabrikaların<br />
her türlü yönetim işinin<br />
görüşüldüğü mekanizmalara bizlerin<br />
aktif olarak ve demokratik<br />
bir şekilde katılımını en temel<br />
hakkımız ve talebimizdir...<br />
Emeklilere Yaşamlarını<br />
Sürdürebilecekleri<br />
Olanaklar Tanınmalıdır:<br />
Burjuvazi emeklileri adeta yük<br />
olarak görmektedir. Bu insanların<br />
yıllardır ekonomiye, ülkenin kültürel<br />
ve manevi yaşamına katkılarını anmak<br />
bile istememektedir. Çalışırken<br />
sömürdüğü gibi emekliyken de<br />
sömürmekte ve haklarını gasbetmektedir.<br />
Toplumun kendisine yaptığı<br />
katkıların bedeli olarak yaşamlarının<br />
son dönemlerinde emeklilere tanıdığı<br />
haklara ve verdiği paraya bile göz<br />
dikecek kadar aşağılık ve insanlık<br />
dışı bir yaratıktır burjuvazi. Mezarda<br />
emeklilik yasası getirmiştir.<br />
Emeklilerin bir çok haklarını gasp<br />
etmiştir. Onları açlık ve sefaletle yüz<br />
yüze bırakmış, banka kuyruklarında<br />
bir an önce ölmelerini bekler olmuştur.<br />
Bu nedenle bu talepler uğruna mücadele<br />
hem işçi sınıfının kendi geleceğinin<br />
mücadelesidir, hem de emeklilere<br />
karşı bir insanlık ve vefa borcudur.<br />
Mezarda emeklilik uygulamasına<br />
son verilmeli, emeklilik yaşı düşürülmeli<br />
ve emeklilere yaşamlarını sürdürebilecekleri<br />
olanaklar tanınmalıdır.<br />
Sosyal ve Ekonomik<br />
Dayanışma Talebi:<br />
Burjuvazi toplumdaki tüm dayanışma<br />
duygularını yok etmeye çalışırken,<br />
işçilerin koşullarından kaynaklanan,<br />
yani kendi yarattığı koşullardan<br />
kaynaklanan, yeni bir zeminde<br />
ve yeni bir biçimde gelişen dayanışma<br />
kültürünü ve bunun yarattığı talepleri<br />
engelleyemez. Bunun en somut biçimi,<br />
grevlerde, direnişlerde ortaya<br />
çıkan sınıf dayanışmasıdır. Bu dayanışmayı<br />
geliştirmek, bundan doğan<br />
taleplere sahip çıkmak, geçmişte<br />
Devrimci İşçi Hareketi’nin yarattığı<br />
“Grevlerle Dayanışma Komiteleri”<br />
gibi her fabrikada, her işçi mahallesinde<br />
ekonomik ve sosyal dayanışma<br />
komiteleri kurarak bunu örgütlü hale<br />
getirmek bizlerin görevidir.<br />
Ulusal Haklara ve<br />
İnanç Özgürlüğüne<br />
Sahip Çıkmalıyız:<br />
Bu talepler özellikle, Kürt ulusundan<br />
ve Alevi inancından işçilerin<br />
talebidir. Ancak diğer ulus ve inançlardan<br />
işçiler de bu uğurda mücadele<br />
etmezse işçi sınıfının birliği ve bütünlüğü<br />
tehlikeye girer. Bu nedenle Kürt<br />
sorunu ve inanç özgürlüğü sorunu<br />
tüm işçi sınıfının sorunudur.<br />
Sosyalizmin yolunu açmanın tek yolu<br />
ülkemizde emperyalizmi ve faşizmi<br />
yenmektir.<br />
Bunun için ise işçi sınıfı bütün<br />
ezilenlerle, ezilenlerin ulusal veya<br />
Sayı: 309<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
25 Mart<br />
2012<br />
30 MART’TA <strong>KIZILDERE</strong>’YE GİDİYORUZ 19