22.11.2012 Views

peyami safa kitabi

peyami safa kitabi

peyami safa kitabi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

75<br />

Vefâtının 50. Yılında Peyami Safa Kitabı<br />

arasında derin bir zıtlık söz konusuymuş gibi görünmekle birlikte gerçekte<br />

Ferit’in bilincini bütünleyen toplumsal koşullar birbirlerini destekler<br />

mahiyettedir. Ferit, üniversite çevresindekilerle pansiyondaki yaşamında<br />

karşısına çıkan olayların izini süremez. Karmaşık ve olağandışı metafizik<br />

olaylar pansiyonun içine sıkışmış gibidir. Bu, romanda Matmazel Noraliya’nın<br />

bireysel algısıyla yaşadığı fakat toplumsal yapı üzerinde bir etkisi olmayan<br />

bireysel alan kavramını yaratır. Bireysel algı dış dünyaya kapalıdır. Romantik<br />

özne olarak ifade edebileceğimiz ve romanda metafizik sorgulamayı karşılayan<br />

duyuş tarzının dış dünyaya geçirgenliği söz konusu değildir. Kişi işleyen<br />

düzenin bir parçasıdır. Bilinci de bu biçimde oluşur. Ferit’in pansiyondaki<br />

algısı, Matmazel Noraliya’nın alanını pansiyona sıkıştırır. Hâkim ve yönetici<br />

unsur sıkışan bireyin bilincini de oluşturan toplumsal koşullardır. Romanda<br />

aşkınlığın sembolü ve tek çıkışı olarak yer alan aşkın beden ve onun istekleri<br />

etrafında gelişmesi ve sürekli değişen algı boyutu da bu durumla ilgilidir.<br />

Dolayısıyla romanda bedene sıkışan ruh, pansiyona sıkışan olağanüstülük algısı,<br />

Matmazel Noraliya’ya sıkışan tekil özne karşılığında onları yaratan ve yön<br />

veren toplumsal koşullar yer almaktadır. ‘Fena talih korkusu’ Matmazel<br />

Noraliya’dan başlayarak Selma’ya ulaşan ve iki kuşağı içine alan önemli bir<br />

olgu olarak romanda yer alır. İnsanlar koşullarının esiridirler ve onun<br />

sonuçlarını yaşarlar. Metafizik boyutu, maddesel varoluşun alternatifi olarak yer<br />

alan bireysel aşkınlığı yaratan nedenlerin genel adı fena talih korkusudur.<br />

Matmazel Noraliya’nın hikâyesi Selma Ferit ilişkisinde tekrarlanır. Olumsuzluk<br />

sosyal koşullarla alakalıdır. Bu koşullar arasında din, tarih, kültür ve hepsinin<br />

üstünde bir güç olan tarihsel devamlılık ve onun ilkeleri söz konusudur.<br />

Dolayısıyla Romantik aşkınlığın materyalist dünya karşısında yalnızca bir<br />

sığınma ve çaresizlik oluşu Matmazel Noraliya’nın aşkınlığının özgür bir<br />

tercihle değil, toplumsal linç olarak ifade edilebileceğimiz bir dışına atılmışlıkla<br />

karşılanabileceğini gösterir. Dolayısıyla bireysel algı ve aşkınlığın başından<br />

yokluğu ve bireysel duyuş alanına sıkışması Ferit’in bilincindeki darlık ya da<br />

genişlik algısının özünü de verir. Ferit’in bilincinin parçaları olarak ifade<br />

edebileceğimiz temelinden sarsılan inanç yitimi üzerine kurulan tekil oluşum<br />

kendi yalnızlığı yolundaki parçalı, sorularıyla baş başa kalan bireyin yalnızlığı<br />

yolunda atılmış bir adım olarak değerlendirilebilir.<br />

Romanın yapısı Ferit’in bilinci üzerine kurulmuştur. Romandaki bütün<br />

unsurlar bilinç ve algı düzeyinin parçalarıdır. Ferit’in bilincini oluşturan hâkim<br />

unsur ise madde bilincidir. Sefalet ve refahın da değer arayışının da temel<br />

unsuru bu keskin madde bilincidir. Diğer taraftan tekil ve kendi kendine değer<br />

olma yolundaki bireysel algı ancak toplumsal olandan uzaklaşmakla<br />

gerçekleşmektedir. Aziz ve bireysel algının tanığı olarak yaşayan Ferit,<br />

Noraliya’nın tecrübesini bizzat yaşamazlar. Bu nedenle Ferit, öteki algı<br />

karşısında yaşayan ve tanık olarak bulunur. Fakat onun yaşantısı Matmazel<br />

Noraliya’yı teşhis etmekten öteye geçmez. Bu tarz bilgiye açık kapıyı fark eder.<br />

Onun yaşadığı tecrübe Noraliya’nın kendi tecrübesine ve bu tür bilginin aslına

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!