Sayı : 250<strong>Yürüyüş</strong>9 Ocak2011Kuşkusuz tüm bu eksikliklerinnedenleri ve ortayaçıkış biçimleri, farklı birimve alanlarda farklı olabilir.Ama yine de hepsiiçin karakteristik olan yanlarvardır.Dergi dağıtımında hedefin,amacın muğlaklaşması,dergiyi ve onun satışınısıradanlaştıran, yukarıdasıralanan sorunlarınortaya çıkma zeminini hazırlayanönemli nedenlerdenbiridir.Biz dergi parasında o kişiyemücadelenin, örgütlenmeningerekliliğini, yoksulluğundan,ezilmişliğinden, horlanmışlığındankurtuluşunu göstermeliyiz. Bunuyaptığımızda 1 lira dergi parasınıveremeyecek hiç kimseninolmadığını görürüz. Dergiyeödeyeceği 1 lira onun içindiğer harcamalarından çok dahafarklı, kutsal bir öneme sahipolacaktır. 1 lira, onun özlemlerineulaşma iradesini temsil edecektir. Elden dergidağıtmaktakihedefimiz, amacımıznedir?Bir: Kitlelere düşüncelerimizi,ideolojimizi ulaştırmakİki: Kitlelerle bağlar kurarak, onlarıörgütlemek.Üç: Oligarşinin yalanlarını açığaçıkarmak, oligarşiye ideolojik, kültürelalanda darbeler vurmak.Dergi dağıtımındaki amaçlar gözdenkaçırıldığında yukarıda sıraladığımız“sorunlar”la uğraşır dururuz.Örneğin dergi paralarının toplanmasısorununu ele alalım. Nedir sorun?Örneğin kimi arkadaşlarımız,“Halkımızın durumu zaten iyi değil,yiyecek ekmeği zor buluyor...” gerekçesinigetirebiliyor. Böyle düşünüldüğündeorada amaç baştan kaybolmuşdemektir.Eğer böyle bakarsak, o zamandergiye sadece hali vakti asgari anlamdayerinde olanlara götürmek gerekirki, elbette bu düşünülemez bile.Tersine, biliriz ki, en yoksullar, dergimizinen başta ulaşması gereken kesimlerdir.Bunu gözden kaçırır, busabrı göstermezsek, dergimizi en kolayulaştığımız ve parasını da en kolaytoplayabildiğimiz kesime, en baştada esnaflara götürmekle yetiniriz.Ama bu noktada dergi de, derginin parasıda sıradanlaşacaktır.Oysa sürekli belirttiğimiz şey, enyoksullar içinde örgütleme yapmamızgerektiğidir. Biz en yoksullara götürmeliyizdergimizi. Ve parasını damutlaka almalıyız. Biz dergi parasındao kişiye mücadelenin, örgütlenmeningerekliliğini, yoksulluğundan, ezilmişliğinden,horlanmışlığından kurtuluşunugöstermeliyiz. Bunu yaptığımızda1 lira dergi parasını veremeyecekhiç kimsenin olmadığınıgörürüz. Dergiye ödeyeceği 1 liraonun için diğer harcamalarından çokdaha farklı, kutsal bir öneme sahipolacaktır. 1 lira, onun özlemlerineulaşma iradesini temsil edecektir.Dergi paralarına böyle bakmalıyız. Busadece dergi parasında değil, her türlüfaaliyetimiz için halktan aldığımızher kuruş için geçerlidir. Bunu böyledüşünmediğimizde halktan para istemekönce bizim kafamızda meşruolmayacaktır. Para toplamak için aklımızailk önce ekonomik olarak durumuiyi olanlar gelecektir.Yukarıda saydığımız diğer “sorunlar”abakalım; hemen hepsi aynıkapıya çıkar. Dergi dağıtımını kitle çalışmasınınbir aracı olarak görmüyorsak,dergi dağıtacak insan bulmasorunun her zaman yaşarız. Bir devrimcininasli sorumluluğu örgütlemektir.Tüm devrimci faaliyetler,tüm eylemler bunun içindir. Dergi debu konuda bizim elimizdeki en önemliaraçlarımızdan birisidir. Dergi dağıtımınıda bu önemle ele almalıyız.Sorunları hedef ve amaçtan kopartarakele aldığımızda çözüm bulmamızmümkün olmayacaktır. Dergi dağıtımıkendiliğinden değil,örgütlü bir faaliyettirHalkın yayınlarımızıanlamaması söz konusudeğil. Yayınlarımız halkınyaşadığı sorunları anlatıyor.Halkı anlatıyor. Anlaşılıpanlaşılmaması konusundada herkesin rahatlıklaanlayabileceği bir dilve üslup tutturduğumuzusöyleyebiliriz. Halkın okumaalışkanlığı olmadığıbir gerçek. Fakat dergininelden dağıtımının önemide zaten burada öneçıkmaktadır.Eğer derginin propaganda, ajitasyon,kitle ilişkileri yaratma, örgütlenmeaçılarından rolünü gereği gibiyerine getirmesini istiyorsak, herşeyden önce derginin dağıtımını,okunmasını, okutulmasını, tartışılmasını,satışını, parasının toplanmasınıkendiliğindencilikten çıkartıpiradi ve örgütlü bir süreç haline getirmeliyiz.Her hafta, dağıtımıyla başka, satışıylabaşka, parasının toplanmasıylabaşka birilerinin uğraştığı durumdaorada sonuç alıcı bir dergi faaliyetiyürütülemez. Bazen elbette çok çeşitlinedenlerle kişilerin değişmesi de sözkonusu olur; dergi dağıtımındaki iradilik,örgütlülük, planlılık, işte buradakendini gösterir. Kişiler değişsebile, o birim ve alandaki dergi dağıtımprogramımız, düzenimiz aynensürer... İlişkiler kaldığı yerden devralınıpdevam ettirilir... Mümkünolan her yerde dergi dağıtımıyla görevliinsanlarımız olmalıdır. Kurumlaşmadanbir işi düzenli biçimde sürdürmekve sonuç almak mümkündeğildir. Hedefimiz derginin kitleçalışmasında daha etkin birşekilde kullanılmasıdırNe demek daha etkin kullanmak?3 0
Düşman yalan ve demagojilerle,baskıve terörlebizi kendi içimize hapsetmek,tecrit etmek istiyor.Yapılması gerekenşey açıktır: Daha çok dergisatmak, dergimizi dahageniş kitlelere, yeni insanlaraulaştırmak.Bunu nasıl yapacağız?Bu konuda çok uzaklara gitmeyegerek yok; sadece son bir yıla bakmakyeterlidir. İradi davrandığımızda,inandığımızda, mevcut rakamları nasılbüyüttüğümüz ortada. Bu somut,başarılmış bir hedeftir. Ancakmevcut durumumuzu da yeterli görmüyoruz.Bugün hedefimiz çok dahabüyük olmak zorundadır. Çünkü, İstanbul’unkondularından Anadolu’nundört bir yanına kadar, daha gidilecek,dergimizin ulaştırılacağı çok yer var.Halen çalışma yaptığımız birim vealanlarda, hala ulaşamadığımız birçokkesim var. Gitmediğimiz sokaklardaulaşmamızı bekleyen yoksul halkvar..Bu durumda yapılması gerekenaçık değil midir? Birincisi; çalışmayaptığımız alanda dağıttığımız dergisayısını özellikle bu dönemde ikikatına çıkartmayı hedeflemeliyiz.Hedeflemek yeterli mi peki? Hayır.Dergi dağıtımı yukarıda da vurgulandığıgibi, başından sonuna örgütlübir faaliyettir. Dergi sayısını artırmayıistek, temenni olmanın ötesinegeçirebilmek için plan program olmalıelbette; o planın, programın içini dolduracakbir emek, fedakarlık ve disiplinolmalı.Gerçekte dergi dağıtımı açısındanson derece teşvik edici, güven ve cesaretverici örnekler yaşıyoruz sürekliolarak. Daha önce hiç çalışma yapmadığımız,hiç dergi dağıtmadığımızbölgelere gittiğimizde bile, birkaçsaat içinde 50-60-70 dergi satılanyerler oluyor. Bu gittiğimiz birçokyerde aldığımız ve alabileceğimizsonuçtur.Burada sorun, gittiğimiz ve o ilgiyisahiplenmeyi gördüğümüz yere tekrarve istikrarlı biçimde gidebil-İstikrarlı bir görünüm sunmak,“haftaya da geliriz” demişsek,gerçekten gitmek, halkımıznezdinde en az derginin içeriği kadarönemlidir. Verdiği sözü tutmayaninsanların elindeki dergiye de aynışüpheyle bakacaklardır.mektir. Tekrar gidebilmek ve o okurlarlabağlar kurabilmektir.Bugün gittiğimiz her yerde anlattıklarımızçok daha fazla etkili olacaktır.Düşmanın baskın sonrasındayaptığı yalan ve demagojileri bizimanlatacaklarımızla tersine dönecektir.Gittiğimiz her yerde halka anlatmalıyız:Gerçekler bu dergide yazıyor.Dergimizin basılmasının nedeni budur.Ülkemizi yönetenler her konudayalan söylüyorlar. Halkı aldatıyorlar.Biz gerçekleri anlattığımız için, onlarınyalanlarını yazdığımız için bu türsaldırılara uğruyoruz.Burada dergimizi daha çok insanaulaştırmak için kafamızda hiçbir sınırolmamalı. Sınır, 71 milyondur. 71milyona ulaşma iddiamızdır. Dergiyi halka ulaştırmaktek başına yeterli midir?Diyebiliriz ki dergi dağıtımında,geliştirmemiz gereken yanların başındabu gelmektedir. On yıllardır eldendergi dağıtıyoruz. On binlerce insanadergi verdik. Ancak dergi verdiğimizbu insanları ne kadar kalıcıilişkilere dönüştürebiliyoruz? Bu sorununcevabında özellikle kitle çalışmasıaçısından yetersiz kaldığımızyanımız vardır. Dergi dağıtan arkadaşlarımızınen çok üzerinde durmasıgereken konulardan birisi budur.Dergi verip parasını almak şeklindekibir ilişkiyi asla yeterli görmemeliyiz.Dergi vermek bizim için kitleleregitmenin, tanışmanın, bağ kurmanınilk adımı olmalıdır.Dergimizi kitlelere ulaştırdıktansonra, atacağımız ikinci adım; dergiverdiğimiz her insanla kalıcı ilişkilerkurmaktır. Özellikle mahallelerde,birim ve alanlarda kapı kapı dergi satarkenbunu gözetmeliyiz. Dergi verdiğimizherkesle, tekrargörüşmenin, daha uzunsohbetler yapabilmenin koşullarınıyaratmalıyız.Dergi dağıtımına çıkmadanönce derginin tamamınıokumaya çalışmalıyız.Dergi verdiğimiz kişilerledergideki yazılarüzerine kısa da olsa birsohbetimiz olmalıdır. Ayrıca giderekher dergi okuru için kafamızda birprogramımız olmalıdır. Kiminle dahaçok hangi tür yazılar üzerine sohbetetmek gerektiğini zaman içinde çıkarırız.Okurlarımıza giderek dahafazla ve daha özel zamanlar ayırarakbağlarımızı güçlendirmeliyiz. Derginin okunmasınısağlamak bizim görevimizdir.İnsanlarımız dergi verdiğimiz insanlaradergiyi okutmakta zorlandıklarındanyakınırlar zaman zaman.Doğrudur da, fakat dergimizi okutmakda bizim görevimizdir. Bunu nasıl yapacağımızınherkes için tek bir reçetesiyoktur. Bunun için birçok yöntembulunabilir. Bir dernekte, bir evde topludergi okumalarından, yazıların ençarpıcı ve önemli yanlarını sohbetlerimizetaşıyarak okumayı teşvik etmeye,ikili-üçlü okuma grupları oluşturmayakadar yöntemler geliştirebiliriz.Sorun, derginin okunmasının iradibir şekilde ele alınmasıdır. Buradabütün mesele dergi okunmasının dabir şekilde örgütlü ve iradi bir çabaylabütünleşmesidir. Bunu sağlayamadığımızdadergimiz ya gerçek anlamdaokunmayacak veya okunsa dasonuç alıcı olmayacaktır. Özellikleyeni dergi verdiğimiz insanlarla dergidekiyazılar üzerine mutlaka sohbetlerimizolmalıdır. Onlara dahafazla zaman ayırabilmeliyiz. Dergi dağıtımının istikrarıve verdiğimiz sözleri tutmak,dergiyi yaygınlaştırmanınön şartıdır!Geçen haftaki dersimizde konuştuğumuzgibi, derneklerimizden tutunhapishanelere kadar dergimiz herSayı : 250<strong>Yürüyüş</strong>9 Ocak20113 1