10.03.2016 Views

Gündem Güncel

Bulten120

Bulten120

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

MAKALE<br />

36<br />

için gayret eden kişi olarak kodlayan ve tarif<br />

eden bir çerçeve sunmaktadır bize.<br />

İslam, insanın hamurunu yoğurarak en güzel<br />

kıvama getirir. İhsan derecesindeki insan ise<br />

eşyayı yoğurur ve yorumlar. Dünyayı adalet ve<br />

merhametle yönetmek için sorumluluk üstlenir.<br />

Toprağı yurt edinir, insanı yurt edinir. Bu<br />

anlamda toprak insanın maddi yurdu iken, o<br />

coğrafyayı değerler manzumesi açısından yorumlayan<br />

ve temellük eden bir başka yurdu,<br />

zihni ve kalbidir. İnsan zihninde ve kalbinde<br />

oluşturduğu haritayı coğrafi haritasına işleyen<br />

ve tarihi yorumlayan özne olur. Bu yönüyle beden<br />

ruhun tecrübe edildiği bir kalıp, vatan ise<br />

değerlerin sınandığı ve kurumlaştığı mekân<br />

olarak çıkar karşımıza. Tarih bize bu değerlerin<br />

ne oranda içselleştirildiğini anlama imkânı<br />

sunar. Şifahaneler, kervansaraylar, çeşmeler,<br />

köprüler ve bütün bu sistemin sürükleyicisi,<br />

dinamosu mahiyetinde olan medreseler, bizim<br />

tarihimizde “iyilik” değerinin ilim ve estetik kaygı<br />

ile birleşerek nelere kadir olduğunun tarih<br />

aynasından görünümleridir.<br />

“Çamlıca'ya doğru yürüyüş yapıyorduk. Toprak<br />

bir yokuşun üstünde yolu tıkayan bir kaya<br />

parçasını kazma ile kırarak yolu açan bir adama<br />

rastladık. Önce bunu bir amele zannettik. Arkadaşım<br />

tekerlek, siyah sakallı, tatlı, güler yüzlü,<br />

oldukça iri ve dinç cüssesiyle çalışan adamı selamladı,<br />

“Amele misin? Yalnız mı çalışıyorsun?”<br />

diye sordu. Kazmasına dayanarak bir gazali<br />

(ceylanı) andıran derin, siyah gözleriyle bizi süzen<br />

kahraman Türkmen’in heyecanlı, gür sesini<br />

dinlerken kulaklarıma inanamıyordum: “Ben<br />

arabacıyım, na şu karşı kulübede oturuyorum,<br />

amele değilim. Allah için bu yolu yapıyorum”.<br />

Bizim şaşkınlığımıza bakıyordu. Biz sormadan<br />

o devam etti. Lakin gözleri dolmuştu, sesi titriyordu.<br />

Serbestçe ağlayabilen bir kahramana<br />

benziyordu: “Babam Çanakkale’de şehit oldu,<br />

bir helva pişiremedim. Evladımı İstiklal Harbi’nde<br />

kurban verdim. Bir Mevlit okutamadım. Günahlarına<br />

gönderecek bir şeyim yok. İşte bu hayrı<br />

yapıyorum". Hemen kazmaya sarıldı ve “Allah”<br />

diye başladığı işine devam etti. Ben bu vicdan<br />

azametinin karşısında o gün bugün secdeye<br />

kapanıyorum. (Nurettin Topçu, Amerikan Mektupları,<br />

Dergah Yayınları)<br />

Allah’ın (c.c) dinini yüceltmek ve vatanı savunmak<br />

için tereddütsüz girilen savaşlar ve arkasından<br />

ödenen ağır bedelleri, bu denli tevekkül<br />

ile karşılayan ruh halini, ancak İslam’ın sahih<br />

bilgi ile inşa ettiği insan tipinden umabilirsiniz.<br />

İyi bir tutum ve davranış olarak serlevha nev’inden<br />

addedeceğimiz bu anekdot, bugün bize<br />

de bir şeyler söylemektedir.<br />

İnsanlığın saadet asrında Allah (c.c) için hicranı<br />

göze olan ve yurdunu terk eden, hatıralarını<br />

terk eden, yaşanmışlıklarının üzerine bir sünger<br />

çeken Muhacir ile kardeşini külfet görmeyen,<br />

mülkün Allah’a ait olduğunun şuurunda, paylaşmayı<br />

kendisine lütfedilen bir nimet olarak<br />

telakki eden Ensar, tarihin en müstesna iyilik<br />

hareketini somutlaştırmışlardır. Sahte can yeleklerinin<br />

satıldığı toplumumuza, bu tablonun<br />

haykırdığı bir şeyler var.<br />

İyilik insanın kendisi ile yaratıcısı ve yarattıkları<br />

ile iyi ilişkiler kurması olarak tezahür ettiğinde<br />

tam anlamına kavuşur. Burada iyi adeta<br />

bir kapsayan küme gibi, adaletli olmayı, izzetli<br />

olmayı, şeffaf olmayı, merhametli olmayı, çalışkanlığı<br />

mahiyetine alarak bizi kendisine davet<br />

eden mefhum olarak durur karşımızda. İyi’nin<br />

kimyası adeta “zor” ile yoğrulmuştur.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!