353-goc
353-goc
353-goc
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
izni sayısı sadece 6 bindir. Bu nedenle, Geçici Koruma Yönetmeliği hükümlerine işlerlik<br />
kazandırılması Suriyelilerin istihdamı sorununun çözümüne önemli katkı verebilecektir.<br />
Statü sorunu için yasal düzenlemelerin ve ikincil mevzuatın gelişmeler çerçevesinde<br />
yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.<br />
• Türkiye’de geçici koruma altındaki Suriyelilerin çalışma hakları konusunda bir düzenleme<br />
ve normal şartlarda bir imkan bulunmaması nedeniyle kayıt dışı ekonomi ve<br />
kayıt dışı istihdam yoğun olarak yaşanmaktadır. Özellikle mevsimlik işçilik olmak üzere<br />
tarımda, inşaat, tekstil ve imalat sektörlerinde yoğun bir hareketlilik söz konusudur.<br />
Hatta Türkiye’nin uzun yıllar çabalar göstererek büyük ölçüde ortadan kaldırdığı “çocuk<br />
işçilik” konusu da yeniden gündeme gelmiştir. Kayıt dışı ekonomi Türkiye’deki rekabet<br />
sisteminin bütün dengelerini bozmakta, çalışma normları uygulanamamakta ve devletin<br />
gelir ve kontrol mekanizmalarını devre dışı bırakmaktadır. Kayıt dışı çalışma aynı<br />
zamanda sosyal gerginliklere ve çatışmalara da zemin olacak bir şekilde büyümektedir.<br />
Ucuz işçilik nedeniyle işlerini kaybeden ya da kaybetme riski içinde olanların sayısı ve<br />
bunların huzursuzluğu artmaktadır.<br />
• Türkiye’deki Suriyelilerin kayıtlamasında yaşanan aksaklık, bundan sonra yapılacak<br />
çalışmaları da olumsuz etkileyecektir. Bütün kayıt sisteminin yeniden gözden geçirilmesi<br />
ve özellikle de Suriyelilerin niteliklerinin ayrıntılı olarak ortaya çıkarılması gerekmektedir.<br />
Bu tür bir çalışma sonrasında Türkiye’nin sektörel ve bölgesel iş analizleri<br />
yapılarak, açık işyerlerinin ve yeni potansiyel alanların tespiti gerçekleştirilebilir. Yani<br />
kapsamlı-entegre bir plan dahilinde istihdam imkanı yaratılmaması halinde, Türkiye’deki<br />
Suriyelilerin Türk ekonomisi ve hatta Türk sosyal yapısının dengelerini bozma<br />
ihtimalinin çok yüksek olacağı açıktır.<br />
• Türkiye’deki Suriyeliler konusunda halâ tam sağlıklı verilere ulaşılamamıştır. Devlet<br />
kurumlarının veri paylaşmama eğilimi, konuyla ilgili analizleri daha da zorlaştırmaktadır.<br />
Burada ortaya konulan “güvenlik” ve “kişisel verilerin paylaşılmaması” gibi gerekçeler<br />
anlaşılır olmakla birlikte, yine de Türkiye tarihinin yaşadığı bu en ciddi insani krizde<br />
bilgi paylaşımının neredeyse bütünüyle kamuya kapalı olması anlaşılır bir durum değildir.<br />
Eğer Türk kamu otoritelerinin elinde sağlıklı-temiz veriler söz konusu ise, güvenlik<br />
kaygıları ve kişisel verilerin korunmasına riayet ederek yine de temel bilgiler paylaşılabilir<br />
ve böylece uzman ve akademisyenlerin, farklı sektörlerin bu konuda çalışmaları<br />
teşvik edilebilir. Almanya’da Federal Göç ve Mülteci Dairesi’nin Suriyeliler konusunda<br />
76