Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
NO. 7: POZITIF YÜKÜMLÜLÜKLER<br />
len Sözleşmenin genel tutumunun yeniden değerlendirilmesiyle<br />
alâkasız olmayan açık bir yön değiştirme söz konusudur. Özellikle<br />
de Assanidzé - Gürcistan 20 ve Ilaşcu ve diğerleri - Moldova ve<br />
Rusya 21 kararları düşünülebilir. Bu kararlar ile – aynı zamanda<br />
pozitif yükümlülükler de olan- devletler için genel yükümlülükler<br />
getiren bağımsız bir kaynak olma özelliği taşıyan Sözleşme’nin 1.<br />
maddesi her zamankinden daha çok Sözleşme sisteminin temel<br />
taşı olarak görülmüştür. Örneğin, Mahkeme Assanidzé kararında<br />
1. maddenin bir devletin Sözleşme sisteminin kendisinin tüm<br />
yetki alanında ve her bir birey açısından güvence altına alınması<br />
anlamına geldiği ve bunu şart koştuğu sonucuna varmış ve Ilaşcu<br />
kararında ise ayrılıkçı bir rejim nedeniyle topraklarının bir kısmının<br />
devletin kontrolü ve otoritesinden çıktığı durumlarda o<br />
toprak parçasındaki nüfus açısından devletin yine de 1. maddede<br />
yer alan pozitif yükümlülükler altında olmaya devam ettiği sonucuna<br />
varmıştır: Devletin bir yandan bu toprak parçası üzerindeki<br />
kontrolünü geri kazanmak için bir yandan da orada yaşayan kişileri<br />
korumak için gerekli tedbirleri alması gerekmektedir. Bu<br />
yükümlülükler yarı bağımsız olarak tanımlanabilirler. Bu yükümlülükler<br />
bağımsızdırlar zira şimdiye kadar sadece Sözleşme’nin 1.<br />
maddesine dayanarak söz konusu olmuşlardır. Fakat bunlar<br />
tümden böyle değillerdir çünkü bunların yerine getirilmelerinin<br />
test edilmesi sadece <strong>Avrupa</strong> Sözleşmesi tarafından güvence altına<br />
19. Dikkat ediniz, bunun aksine, kişileri kötü muameleden koruma yükümlülüğü<br />
sadece 3. maddeye dayanmaya devam etmektedir. Farbuths - Letonya, 2 Ekim 2004.<br />
20. 8 Nisan 2004 tarihli karar.<br />
21. 8 Temmuz 2004 tarihli karar.<br />
alınan esas haklardan birinin ihlali iddiasının söz konusu olduğu<br />
durumlarda mümkündür. Böylece bu yükümlülükler şartlara<br />
bağlı olarak gündeme gelmektedir zira bu yükümlülüklerin<br />
mutlaka bir özel standart çerçevesinden değerlendirilmeleri<br />
gerekmektedir. 22 Dolayısıyla, bu noktadan hareketle, 1. madde<br />
standart koyucu maddeler ile sistematik olarak birleştirilmelidir.<br />
Mahkeme içtihatlarından görülebilecek hala daha yeni bir eğilim<br />
söz konusudur, viz (yani) pozitif yükümlülükleri, standart koyucu<br />
maddeler ile Mahkemenin “demokratik bir toplumun en temel<br />
ilkelerinden biri” olarak gördüğü ve “Sözleşmenin tüm maddelerinin<br />
özünde yer aldığını” kabul ettiği “hukukun üstünlüğü” veya<br />
“hukukun üstünlüğü tarafından yönetilen devlet” genel prensibinin<br />
birleşiminden çıkarma eğilimi söz konusudur. 23 Bu ilkenin<br />
özde varolma niteliği görüşüne göre her bir maddenin içsel<br />
güvencesinin şartları bağlamında bağımsız olmasına doğru<br />
hareket edip etmediğimiz merak edilebilir.<br />
Amaç<br />
İster özel bir standart koyucu maddeye ister bu maddenin Sözleşme’nin<br />
1. madde veya <strong>Avrupa</strong> hukukunun genel ilkeleri ile birleşimine<br />
dayansın tüm pozitif yükümlülükler aynı amaca hizmet<br />
etmektedirler ki bu amaç <strong>Avrupa</strong> Sözleşmesinin etkili bir şekilde<br />
uygulanması ve güvence altına aldığı haklara etkililik kazandırılmasıdır.<br />
Airey kararı 24 bugün bile en mükemmel örnektir. Boşan-<br />
22. Bkz. yukarıda değinilen Mahkemenin Broniowski kararındaki tutumu.<br />
23. Matheus - Fransa, 31 Mart 2005, özellikle §70 ; ve bu yaklaşımın başlangıcı için<br />
yukarıda değinilen Broniowski kararı.<br />
I. Genel Meseleler 9