Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅmesi Kapsamında Pozitif Yükümlülükler
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
NO. 7: POZITIF YÜKÜMLÜLÜKLER<br />
davranışını görme noktasında başarısız olması veya bunu tolare<br />
etmesinden kaynaklanmış olması gerekmektedir. Pratik bir ifade<br />
ile, bu davranış devletin hukuken veya maddî olarak bireylerin<br />
haklarının ihlal edilmesini önleyememesinden dolayı ya da devletin<br />
faillerin cezalandırılmasını mümkün kılmamış olmasından<br />
dolayı devletin <strong>Avrupa</strong> Mahkemesi tarafından sorumlu tutulması<br />
sonucunu doğurmaktadır.<br />
Bu kararlar bu nedenle devletin yerine getirmemesi gibi genel bir<br />
kural ile haklı gösterilmektedir: Devletin sorumlu tutulduğu<br />
husus kendisinin adım atmamış olmasıdır. Eğer Sözleşmenin ihlal<br />
edilmesi iç hukuk sisteminde tedbirlerin olmaması nedeniyle<br />
değil de <strong>Avrupa</strong> metni ile açıkça çelişkili maddelerin mevcut<br />
olması ile mümkün kılınmış ise ne olur Mahkeme bir dizi davada<br />
bu sorun ile karşı karşıya kalmıştır. 45 Mahkemenin kararlarının<br />
dayanakları, meselelerin pozitif yükümlülük sorunu dışında kaldığı<br />
ve dolayısı ile Sözleşmenin yatay etkisinin bu yükümlülüklerden<br />
kısmen bağımsız olduğu intibası uyandırabilmektedir.<br />
Aslında, bu davalardaki ihlal hükümleri Mahkemece açıkça<br />
pozitif yükümlülük olgusuna atıfta bulunmadan <strong>Avrupa</strong> metni ile<br />
bağdaşmayan maddelerin iç hukuk sisteminde bulunması gerçeğine<br />
dayanmaktadır. Bununla birlikte, Mahkeme nihayetinde, daha<br />
sonraki bir kararda Odièvre - Fransa 46 davasında böyle yapmıştır.<br />
45. Özellikle de Young, James ve Webster - Birleşik Krallık, 13 Ağustos 1981; Sigurğur A.<br />
Sigurjonsson - İzlanda, 30 Haziran 1993; Vgt Verein Gegen Tierfabriken - İsviçre,<br />
28 Haziran 2001.<br />
46. 13 Şubat 2003 tarihli karar.<br />
Hukukun şu anda getirdiği gibi, o zaman, denebilir ki Sözleşmenin,<br />
kendi bütünlüğü içerisinde, yan etkilerinin <strong>Avrupa</strong> Mahkemesi<br />
tarafından kabul edilmesi ve geliştirilmesi pozitif<br />
yükümlülük teorisinin bir sonucudur. Devlet bireyler arasında<br />
işlenen ihlaller nedeniyle sorumlu hale gelmektedir. Çünkü,<br />
hukuk düzeninde bazen hukuki bir müdahalenin bulunmamasının<br />
açık ve basit olduğu anlamına geldiği bir yerine getirmeme ve<br />
bazen de Sözleşmeye aykırı bir hukukî durumu değiştirecek tedbirlerin<br />
alınmamış olması söz konusudur. Son iki hipotezde görüleceği<br />
gibi negatif yükümlülükleri ayırma hattı çok önemsiz hale<br />
gelmektedir.<br />
Fakat pozitif yükümlülükler Sözleşmenin yatay etkisi teorisinin<br />
alanını tümden kapsarken, bunu sınırlandırmamaktadır. Devletler<br />
ayrıca yargı yetkisindeki bireyler ile arasındaki ilişkileri koruma<br />
yükümlülüğü altındadır. Bir başka deyişle devlet bir tür “şizofrenlik<br />
görevi” – ihlalleri önlemek için tedbirler alma veya kendi<br />
görevlileri, temsilcileri veya eylemleri tarafından meydana getirilen<br />
ihlalleri cezalandırma görevi – ile bağlıdır.<br />
Haklı olarak, katı bir yargısal bakış açısından, böylesi durumlarda<br />
Taraf Devletlerin sorumluluklarının belirlenmesi için pozitif<br />
sorumluluk teorisine başvurmanın gerekli olup olmadığı konusunda<br />
haklı bir şüpheye yer vardır. Kamu gücünü kullanan bireyler<br />
tarafından işlendiğinde Sözleşmenin bir ihlali açık bir şekilde<br />
devlet müdahalesinin bir sonucu olacaktır. Aynı gücü kullanan bir<br />
başka kişinin, örneğin, yasama veya yürütme erki, işlenen bir<br />
ihlali önlemek konusunda harekete geçip geçmediğini görmek<br />
I. Genel Meseleler 15