09.12.2012 Views

turan-sam yıl:1 sayı:3 yaz 2009

turan-sam yıl:1 sayı:3 yaz 2009

turan-sam yıl:1 sayı:3 yaz 2009

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

TURAN-SAM YIL:1 SAYI:3 YAZ <strong>2009</strong><br />

TURAN STRATEJİK ARAŞTIRMALARI MERKEZİ DERGİSİ<br />

www.<strong>turan</strong><strong>sam</strong>.org<br />

materyallerinden bağlayıcı vasıtalar olarak istifade edilir. Bağlama maksadıyla kullanılan bu vasıtalar<br />

çeşitlidir ve sa<strong>yıl</strong>arının da fazla olması mümkündür. Zaman öttükçe bunlardan birkaçı kullanımdan<br />

kalkar, daha elverişli olanlar ve hayatta kendini doğrulatanlar kalır, kullanım sonucu tekmilleşir,<br />

yontulur ve günümüzdeki hale gelir. (1, 370-371)<br />

A. Abdullayev çağdaş Türk dillerindeki bağlı bileşik cümleleri kuruluş tiplerine göre iki<br />

kısma ayırmaktadır.<br />

1. Bağlaçsız, yani bani bağlayıcı sözlerle (iyelik zamirleri) ve –sa, -se ekleri ile kurulan bağlı<br />

bileşik cümleler.<br />

2. Bağlaçlı bağlı cümleler.<br />

Birinci kısımdakilerin meydana gelme kuralına dikkat yetirdiğimizde, bunların da iki kısım<br />

olduğu görülmektedir. Birincisi, yan cümlesinde iyelik zamirinden birinin kullanımı ile kurulan bağlı<br />

bileşik cümleler, ikincisi ise yan cümlesinde iyelik zamiri olmayıp, yalnız fiilin şart şekli ile<br />

meydana gelen bağlı bileşik cümleler. Bu tür tabiiyetli bileşik cümlelerin her iki türü eskiden beri<br />

Türk dillerinde var olmuş ve günümüzde de vardır. (1, 381-382)<br />

Genellikle soru zamirlerinden türemiş iyelik zamirleri ile meydana gelmiş bağlı bileşik<br />

cümlelerin daha eski olduğu onaylanmıştır. Çağdaş Türk dillerinde bu türden bağlı bileşik cümlenin<br />

oluşması, aynı inkişaf sürecinin iki ayrılmaz sonucudur. Bilindiği gibi, bu tür bileşik cümlelerde yan<br />

cümle temel cümleden önce kullanılır ve iyelik zamiri cümlede bulunur. Eğer yan cümlenin içindeki<br />

iyelik zamiri bir zamanlar soru zamiri olmuşsa, o halde onun bulunduğu basit cümlenin de soru<br />

cümlesi olduğu söylenebilir. Bağlı bileşik cümlenin bu türünün soru cümlesi ile dolaylı anlatımlı<br />

cümlenin birleşmesinden meydana geldiğini düşünebiliriz. Böyle bir soru cümlesinin dolaylı<br />

anlatımlı cümleden önce kullanılması, dinleyicinin dikkatini çekmek, genelleyip karşılaştırmak<br />

amacına yöneliktir. Onun peşinden kullanılan dolaylı anlatımlı cümle ise bu sorunun cevabı gibi,<br />

karşılaştırılan taraflardan biri gibi kullanılmıştır. Bu şekil bir müddet böyle kullanılmış ve ilk kısım<br />

kendi özelliğini değiştirmek zorunda kalmıştır. Aksi takdirde birleşme olmazdı. Çünkü aynı<br />

cümlenin bir kısmı soru, diğer kısmı ise dolaylı anlatım olarak birleşemez ve yaşayamazdı. Böylece<br />

birinci kısım soru özelliğini kaybetmiş, dolaylı anlatımlı cümle özelliğini kazanmıştır. Öte yandan,<br />

önceden soru cümlesine sözkonusu özelliği veren bu öğe, yani soru zamiri de kendi tabiatını<br />

değiştirmiştir. Bu yolla da soru zamiri iyelik zamirine dönüşmüş, bağlı bileşik cümlenin kurulmasına<br />

hizmet eden bir araç rolünü oynamıştır. Sonuçta birinci kısım yan cümle, ikinci kısım ise temel<br />

cümle gibi formalaşmıştır. Bağlı bileşik cümlenin bu türünde yan ve temel cümlelerde karşılıklı<br />

şekilde iyelik zamirleri ve işaret zamirleri (bazen de zarflar) kullanılır: Kim (kem)-o (ol); ne (neme)o<br />

(ol); hansı (kaysı)-o (ol); nece (nasıl, kanday, necik, kalay)-ele (öyle, Anday, olay); neçe (kaç,<br />

kanca)- o geder (o kadar, ança); haçan (kaçan)-onda (anda, şonda); hara (kayda, nere)-ora (anda). Bu<br />

şekillerin Türk dillerinde varyantları son derece zengindir. Bu tipli kuruluş, sabitleştikten sonra ikinci<br />

taraftaki, yani temel cümledeki işaret zamiri (yahut zarf) terk edilebilir. Onu anlam olarak oraya<br />

eklemek mümkündür. ( o terk edilse de yine dikkate alınır). Yan cümlede fiili haber şart şekli ile<br />

ifade edilir, yahut da fiili haberin sonuna (ek haline gelmiş) ise, -sa, -se eklenir. (1, 382-383)<br />

Bu görkemli araştırmacı –sa, -se ekli yan cümlelerin Türk dillerinde oluşma istikametini açık<br />

bir şekilde ortaya koymaktadır. Sürecin gerçekliği, sözün hakiki manasında doğru tespit edilmiştir:<br />

soru zamiri-iyelik zamiri-soru cümlesi-dolaylı anlatımlı cümle-ne’li cümlelerin birleşmesi-bağlı<br />

bileşik cümle-yan cümle-temel cümle.<br />

A. Abdullayev “Müasir Azerbaycan dilinde tabeli mürekkeb cümle” (1) adlı ders notunda, -<br />

sa, -se (ise) edatı ile ilgili olarak kaydetmektedir ki, bu edatla ilk olarak şart yan cümlesi temel<br />

cümleye bağlanır. –sa, -se ekleri yalnız şart yan cümlesini değil, başka tür yan cümleleri de temel<br />

cümleye bağlamaktadır. Bunların tamamını şart yan cümle olarak kabul edemeyiz. Bu meselede biz<br />

yan cümlenin kuruluşunu, formasını dikkate almakla, muhtevasını unutamayız. Şart yan cümlesi ve<br />

diğer yan cümleler için yapılan tanımlarda, yan cümlenin temel cümleye hangi yönden hizmet ettiği<br />

dikkate alınır. Şart yan cümlesi temel cümle için, yani ondaki muhteva için şart olmalıdır. Aksi<br />

takdirde ona şart yan cümlesi denemez. (1, 24)<br />

* 18 *

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!