09.02.2013 Views

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ortodokslarca da kutsal sayıldığından, bu iki mezhebe bağlı rahipler tarafından onarılacak.<br />

Küçük kubbe ise, eskiden olduğu gibi, Ortodokslarda kalacak. İsa'nın doğduğu yer üzerinde<br />

Lâtinler de Ortodokslar kadar hak sahibi olacak. Beytül-Lâhim büyük kilisesi için<br />

Katoliklerin ileri sürdükleri görüşler kabul edilmemekle beraber, bu kilisenin de ortak bir<br />

ziyaret yeri olduğu göz önünde tutularak, kilise kapılarının birer anahtarı ile mezbahın iki<br />

anahtarı Lâtinlere verilecek.''<br />

Bu kararlar Lâtinlerden çok Ortodoksların çıkarına uygun idi. Rumlar bundan şımardılar. Rus<br />

Çarı'nı, kararların alınmasında rol sahibi saydıkları için, onu kendilerinin bir hâmisi ve<br />

Avrupa siyasetinin bir hakemi gibi görmeye başladılar.<br />

Napolyon III kutsal yerler probleminin umduğu gibi çözülmemesini çarın işe karışmasına<br />

yordu. Nikola I'in Fransa'daki rejim değişikliği münasebetiyle kendisine yolladığı mektupta,<br />

hükümdarların birbirlerine yazışırken kullandıkları ''kardeşim'' yerine ''dostum'' demesini de<br />

bir türlü unutamıyordu. Bu sebeplerden dolayı Rusya'ya çatmak için fırsat kollamaya başladı.<br />

Çar Nikola bu fırsatı, İstanbul'a Prens Mençikof'u olağanüstü elçi göndermekle yaratmış oldu.<br />

Çar, <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'nu paylaşmak hususunda İngiltere de anlaşamayınca, bu<br />

imparatorluğu himayesi altına almayı düşündü. Zaten Selim III devrinde Mısır'ın Fransız<br />

ordusundan kurtarılmasında ve Mahmut II zamanında İstanbul'un Mısır kuvvetlerine karşı<br />

korunmasında, Rusya <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'na yaptığı yardımlarla, böyle bir himayeyi fiilî<br />

olarak sağlamış, fakat sonraları gelişen olayların tesiriyle elden kaçırmıştı. 1852'de Çar<br />

Nikola I yeni bir teşebbüs yapmak için genel durumu uygun buldu.<br />

Prusya ve Avusturya, Rusya'nın dostu idi. <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'na karşı ittifaklarını<br />

sağlamak mümkün olmasa bile, dostça tarafsızlıklarını elde etmek ihtimali çoktu.<br />

İngiltere, <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'nun toprak tamlığına taraftar olduğunu Sen-Petersburg<br />

görüşmelerinde açıklamış bulunuyordu. Fakat <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu zararına gelişecek bir<br />

Rus hareketine karşı ne yapabilirdi? Coğrafya durumu, Londra hükûmetine, <strong>Osmanlı</strong><br />

Devleti'ne kısa bir zamanda donanmadan başka kuvvetle yardımda bulunmasına elverişli<br />

değildi.<br />

Fransa, Rusya'nın hareketini önlemeyi elbette isteyecekti. Fakat o da İngiltere'nin durumunda<br />

idi. Kaldı ki, Fransa'da rejim yeni değişmişti. Halkın, imparatoru Rusya'ya karşı bir harpte<br />

tutacağı şüpheli idi. İşte bu düşüncelerle Çar Nikola I, İstanbul'a olağanüstü elçi olarak Prens<br />

Mençikof'u göndererek, <strong>Osmanlı</strong> Devleti'ni himayesine almak için baskı yapmayı düşündü.<br />

Mençikov, prens, amiral, deniz işleri bakanı ve Finlandiya genel valisi rütbe ve sıfatlarını<br />

şahsında topluyordu. Kendisine refakat edenler de, ya prens yahut büyük rütbeli askerlerdi.<br />

Elçilik heyeti, daha çok, bir başkomutan ile kurmay heyetine benziyordu.<br />

Prens Mençikov, İstanbul'a bir harp gemisi ile geldi. Karaya çıkması ve karşılanması bir<br />

elçiden çok, fatih bir generalin karşılanması gibi oldu. Elçilik adamlarından başka, binlerce<br />

Ortodoks, büyük elçiyi Tophane'de o vakte kadar görülmemiş törenlerle karşıladılar.<br />

Mençikof, İstanbul'u tesir altında bırakacak şekilde harekete başladı:<br />

Bâb-ı âlî'ye yaptığı ziyarette büyük üniforma giymesi gerektiği hâlde, sivil elbise giydi.<br />

Sadrazamdan sonra hariciye nazırını ziyaret etmesi diplomasinin nezaket kaidelerinden iken,<br />

bu ziyareti yapmadıktan başka sözde, sözünü tutmayan bir adam olduğu için Hariciye Nazırı<br />

Fuat Efendi (1) ile görüşmek niyetinde olmadığını bildirdi.<br />

Eski devirlerde olsa, Rus olağanüstü elçisi derhal Yedikule'ye hapsedilir ve <strong>Osmanlı</strong><br />

hükûmeti, Rus hareketlerini harp ilânı ile temizlerdi. Fakat o günler artık geçmişti. Hükûmet<br />

zayıflığını bildiği için, hakaretlere tahammül etmeyi de öğreniyordu. Hariciye Nazırı Fuat<br />

Efendi çekildi ve yerine Rifat Paşa geldi. Mençikof, bu başarılarından memnun oldu.<br />

İstanbul'da boy ölçüşecek ne bir devlet adamı, ne de bir diplomat bulamıyordu. En çok endişe<br />

ettiği, İngiliz ve Fransız elçileri idi. Fakat onlar da izinle memleketlerine gitmişlerdi. Rus<br />

isteklerinin Bâb-ı âlî'ye kabul ettirilmesi kolay olacaktı. Mençikof'un sözlü bir notada<br />

açıkladığı bu isteklerin başlıcaları şunlardı:

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!