09.02.2013 Views

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

vapura bindi. Fırtına hareketini geciktirdi. İstanbul'daki dört büyük devlet elçileri toplanarak,<br />

<strong>Osmanlı</strong> Devleti ile Rusya arasını bulmak için Mençikof nezdinde son bir teşebbüste<br />

bulundularsa da bundan da bir fayda çıkmadı. Mayısın 21'inci günü prensi taşıyan vapur<br />

Karadeniz'e açıldı. Bir gün sonra Rus elçiliğinin kapılarındaki kartallı arma Rumların<br />

gözyaşları arasında söküldü. On beş gün sonra Rusya'dan gelen bir memur, Rus başvekilinin<br />

<strong>Osmanlı</strong> hükûmetine bir mektubunu getirdi. Bunda Prens Mençikof'un hareketi onanmakta<br />

idi. Halk bir türlü harbin başlayacağına inanmak istemiyordu.<br />

Rusya ile münasebetlerin kesilmesi üzerine <strong>Osmanlı</strong> Devleti harp hazırlıklarına başladı.<br />

Rusların Karadeniz Boğazı'nı zorlamaları ihtimal içinde idi. Boğaz mevzileri tahkim edildiği<br />

gibi, İstanbul'daki harp gemileri de Büyükdere'de savaş düzenine konuldu. Silistre, Vidin,<br />

Rusçuk kalelerinin daha kuvvetli bir hâle getirilmesi için mühendisler gönderildi. Erzurum,<br />

Kars, Trabzon için de muhasara toplarıyla sahra bataryaları gönderildi. Tophane ve baruthane<br />

gece gündüz çalışır duruma kondu. Birinci sınıf rediflerin toplanması vilâyetlere emredildi.<br />

Bütün bu hazırlıkların parolası ''gürültü ve gösterişten sakınınız, vazifenizi sessizce yapınız''<br />

idi. Türk kamuoyu Rus korkutma ve tahkirleri yüzünden harbi açık yürek ile kabul edecek bir<br />

heyecan seviyesi kazanmıştı. Gelecek hakkında yıllardan beri görülmeyen bir güven<br />

gösteriyordu. 1853 yılı içinde imparatorluğun türlü bölgelerinden gelen 60.000 kişilik bir<br />

kuvvet, Türk vapurlarıyla halka hiç duyurulmadan Karadeniz Boğazı'ndan taşındı. Bu<br />

kuvvetler, Varna'dan Tuna boyunca ve Balkanlar'ın daha başka önemli harp yerlerine<br />

dağıtıldı. Arnavutluk'tan, Bosna'dan, Makedonya'dan toplanan kuvvetler de sınır boylarındaki<br />

birlikleri kuvvetlendirdiler.<br />

<strong>Osmanlı</strong> hükûmeti, savaş ihtimallerine karşı maddî hazırlıklar yanında manevî hazırlıklar<br />

yapmayı da ihmal etmedi. İmparatorluğun Hristiyan kamuoyunu da harbe taraftar yapmak<br />

gerekiyordu. Devlet, bu ciheti sağlamak için yayımladığı bir fermanda, bütün Hristiyan<br />

tebaasının ''Rumlar dahil'' sadıklığına güvendiğini belirttiği gibi, Rusların Rum davasıyla<br />

<strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'nun başına dertler açmalarından, Rumları katiyen sorumlu tutmadığını<br />

da açıkladı. Bunun üzerine Rum ve Ermeni patrikleri, padişaha birer sadakat beyannamesi<br />

gönderdiler. <strong>Osmanlı</strong> hükûmeti, Avrupa kamuoyunda da davasını kazanmak için bu<br />

beyannamelerden faydalandı. Zaten daha Kutsal Yerler probleminin siyaset gündemine<br />

alındığı ilk günden beri Avrupa basını Türkler lehinde ve Ruslar aleyhinde yazılar yazmaya<br />

başlamıştı. Avrupa'nın koyu Katolik âlemi, ilk defa olarak düşünce bakımından<br />

Müslümanlarla Ortodoks Rusya aleyhine birleşmiş oluyordu. Fakat bu, belki de harbin<br />

kopacağına yüzde yüz inanılmadığından dolayı idi.<br />

Çar Nikola, Rus ültimatomunun Bâb-ı âlî tarafından kabul edilmemesi üzerine ne yapmak<br />

düşüncesinde olduğunu soranlara, ''Padişahın tokadının acısını hâlâ yüzümde duyuyorum''<br />

cevabını vererek, kuvvete başvurmak niyetinde olduğunu açıklamıştı. 22 Haziran 1853'te<br />

General Gorçakof komutasındaki Rus kuvvetleri, Eflâk ve Buğdan'a girdiler. Bu, <strong>Osmanlı</strong><br />

Devleti ile Rusya arasında harp demekti. Fakat çar, Avrupa devletlerine gönderdiği bir<br />

beyannamede harp istemediğini, Eflâk ve Buğdan'ı işgal etmekten maksat, Rusya'ya<br />

antlaşmalarla tanınmış olan haklara saygı sağlamak olduğunu açıkladı.<br />

Türkiye, bu hareketi pekâlâ bir harp sebebi gibi sayabilirdi. Fakat İngiltere'nin tavsiyesi<br />

üzerine, Rusya'yı hareketlerinde haksız çıkartmak için, mukavemet göstermemeye karar verdi.<br />

Rusya'nın Eflâk ve Buğdan'ı istilâ etmesi, <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu kadar Avusturya ve<br />

Prusya'yı da ilgilendiriyordu. Çünkü bu iki devlet, Doğu Avrupa'nın ve Balkanlar'ın dengesi<br />

ile öteden beri meşgul oluyordu. Avusturya bu sebeple Rus hareketini protesto etti ve<br />

sınırlarına kuvvet yığmaya başladı. Prusya, Rusya ile dost olmasına rağmen, Avusturya gibi<br />

protestoda bulundu. Çünkü Rus istilâsının genel bir Avrupa savaşı doğurmasından ve<br />

Fransa'nın Ren'e saldırmasından korkuyordu. İngiltere ile Fransa'ya gelince, Rusya'nın<br />

siyasetini tehlikeli ve çıkarlarına aykırı görmekle beraber, henüz harbe karar vermiş

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!