Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com
Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com
Enver Ziya Karal Osmanlı Tanzimat Dönemi indir - Tarihsuuru.com
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
kaynakların âşarı ise ya sahipleri tarafından bizzat alınır, yahut mültezimler vasıtasıyla<br />
toplanırdı.<br />
b- Vergi<br />
Devlete varlık sahiplerinin verdikleri para idi. Menkul, gayrimenkul ve ticaret eşyası<br />
üzerinden her yıl devletin hazinesine verilecek değer, şehir ve kasaba belediyeleri tarafından<br />
sağlanırdı.<br />
c- Cizye<br />
Hristiyan reayadan devletin aldığı para idi. Mahmut II devrinde 1834 tarihli bir hat ile<br />
Hristiyan varlık sahipleri, cizye bakımından âlâ, evsat, edna olmak üzere üç bölüme<br />
ayrılmışlardı. Edna bölüm 15, evsat 30, âlâ 60 kuruş cizye vermekle ödevli idi.<br />
Bu esaslı gelir kaynaklarına gümrük, maden ve posta gelirlerini de eklemek gereklidir.<br />
<strong>Tanzimat</strong>ın birinci ve ikinci yıllarında, Gülhane hattında işaret edilen, iltizam ve âşar toplama<br />
usulü kaldırıldı. Bunun yerine eminlikler kuruldu ve maliye memurları vasıtasıyla âşarı<br />
toplama yolu kabul edildi.<br />
Hristiyanların devlete veregeldikleri cizyelerin de, yukarıda gösterildiği gibi, bölümlere göre<br />
ayarlanması bırakılarak patrikhanelerin aracılığı ile ayarlanması ve toplanması cihetine<br />
gidildi.<br />
Fakat gerek âşarın, gerekse cizyenin toplanmasında kabul edilen usuller, beklenilen faydaları<br />
sağlamadığı için tekrar eski usullere dönüldü. Bununla beraber halkın eskiden olduğu gibi<br />
haksızlıklara uğramasına yer verilmemek için bazı tedbirler alındı. Bu tedbirler arasında<br />
başlıcaları şunlardır:<br />
1- Valilerin yetkilerinden olan malî işlerin, üzerlerinden alınarak defterdarlara verilmesi,<br />
2- Vergilerin toplanmasından sorumlu maliye memurlarının ve tahsildarların atanması,<br />
3- Vergilerin ayarlanmasında ve toplanmasında yetkileri olan belediye meclislerinin<br />
yetkilerinin genişletilmesi ve vilâyet meclislerinin kurulması,<br />
4- Devlet memurlarından mültezimlik yapmak hakkının alınması,<br />
Bu malî tedbirler, Gülhane hattının mal alanındaki amacını gerçekleştirmekten uzaktı.<br />
Mustafa Reşit Paşa, etraflı bir mal düzeni programına sahip bulunmuyordu. O, Fransa'da<br />
olduğu gibi Türkiye'de de defterdarlıklar ve tahsildarlıklar kurulmasıyla mevcut fenalıkları,<br />
mümkün olduğu kadar önlemeyi düşünmüştü. Daha sonra kâğıt para çıkaracak bir bankanın<br />
kurulmasını da amaç edindi ise de arkadaşları, ''Yabancı devletlerin pek karışık olan yol ve<br />
düzenlerini zorla halka kabul ettirmeye çalışırsanız, bu memleketin çöküşüne sebep<br />
olacaksınız'' diye karşı geldiler.<br />
Reşit Paşa düzen hakkındaki düşüncelerinden fedakârlık yapmak zorunda kaldı. Fakat kâğıt<br />
para, Türkiye'de ilk defa olarak onun teşebbüsüyle bastırıldı.<br />
Hiçbir karşılık gösterilmeden çıkarılan kâğıt para, bir müddet sonra değerden düştü. Bâb-ı âlî<br />
böyle meselelerde tecrübesizdi. Avrupa hükûmetlerine başvurarak kâğıt paraların "halis<br />
sikke'' gibi sayılmasının sağlanması yolunda tebaalarına emir verilmesini istedi. Avrupa<br />
devletleri, mal meselelerinde zorla kredi sağlanmasının mümkün olamayacağını karşılık<br />
olarak bildirdiler. Bunun üzerine uzmanların tavsiyesiyle, eski maden paralardan bir kısmı<br />
piyasadan kaldırılarak bunların yerine ayarı Avrupa paralarının ayarına denk ''mecidiye''<br />
basılmasına karar verildi. Yabancı paraların geçimi yasak edildi. Bu tedbirler birkaç yıl sonra<br />
kurulacak olan millî bankanın ilk hazırlıkları sayılabilir.<br />
Sözün kısası, mal alanında ortaya konulmak istenen düzen, devletin bu alandaki güçlükleri<br />
yenmesine yardım edecek karakterde değildi.<br />
Gülhane hatt-ı hümâyunundan önce <strong>Osmanlı</strong> İmparatorluğu'nda yapıldığı görülen bütün<br />
düzenleme çalışmalarının ağırlık noktası, askerlik maddesidir. Bu çalışmaların genel amacı,<br />
<strong>Osmanlı</strong> ordusunu Avrupa ordularıyla savaşacak seviyeye getirmektir. Mahmut I devrinden<br />
Selim III'e kadar Batılı orduların silâhlarından bazıları ile bu orduların yetiştirilmesinde<br />
başvurulan eğitim usullerinin <strong>Osmanlı</strong> ordusuna alınması için çalışılmıştı. Yeniçerilerin Batılı