HAZAR WORLD - SAYI 42 - MAYIS 2016
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
www.hazarworld.com<br />
kaynakları incelendiğinde, gelecekteki savaşların bilgi<br />
teknolojileri üzerinden yürütüleceği ve bu bağlamda Çin’in<br />
siber kapasitesini güçlendirmesi vurgusu öne çıkıyor. Bu<br />
gerekliliğe istinaden, her ne kadar çok şeffaf rakamlardan<br />
bahsetmek mümkün olmasa da, ABD’li uzmanların açıklamalarına<br />
göre, Çin’in 2015’te siber güvenliğe ayırdığı bütçesinde<br />
yüzde 30 gibi ciddi bir artış kaydedildi.<br />
Çin açısından, her ne kadar, ulusal ölçekte, tutarlı ve<br />
kapsayıcı bir siber güvenlik stratejisinden bahsetmek güç<br />
olsa da, ülke siber güvenlikte yerli ürünlerin kullanımına<br />
büyük önem atfediyor ve yabancı, özellikle batılı bilgi<br />
teknolojileri ürünlerinin kullanımını büyük ölçüde<br />
kısıtlamış ya da kullanımına sıkı düzenlemeler getirmiş<br />
durumda. Örneğin 2014’te Çin yönetimi Kaspersky,<br />
Symantec gibi firmaların anti virüs çözümlerinin Çin’deki<br />
kullanımını kısıtlamış ve yalnızca beş firmanın piyasada<br />
faaliyet göstermesine izin vermişti.<br />
GÜVENLİK AYAĞI: ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ MÜMKÜN MÜ?<br />
Çin’in kritik altyapı güvenliği ve siber güvenlik<br />
politikalarına kısaca bir göz attıktan sonra Tek Kuşak Tek<br />
Yol projesinin hem fiziksel hem de siber anlamda güvenlik<br />
ayağının nasıl yürütüleceği ya da yürütülmesi gerektiği<br />
sorusu ön plana çıkıyor. Acaba ulusal yaklaşımlar ve<br />
düzenlemeler yeterli olacak mı? Roller ve sorumluluklar<br />
nasıl düzenlenecek ya da herhangi bir kriz anında<br />
müdahale eden mekanizma kim olacak? Projelerin ev<br />
sahibi devletler ve projelerde yer alan özel firmalar arasında<br />
güvenlik açısından nasıl bir işbirliği öngörülüyor?<br />
ABD’li uzmanların<br />
açıklamalarına göre, Çin’in<br />
2015’te siber güvenliğe ayırdığı<br />
bütçesinde yüzde 30 gibi ciddi<br />
bir artış kaydedildi.<br />
Öncelikle proje her ne kadar Çin inisiyatifiyle başlatılmış<br />
olsa da, unutmamak gerekir ki sınır aşan ve Çin’den<br />
Avrupa’ya uzanması planlanan enerji ve ulaştırma ağları<br />
açısından güvenlik anlamında, ulusal düzenlemelerin<br />
ötesinde, uluslararası bir işbirliği mekanizması gerekli<br />
gibi görünüyor. Bu noktada devletler açısından işbirliği,<br />
düzenlenmiş bir çerçeve içinde bilgi ve istihbarat paylaşımı<br />
sistematiğinin oluşturulması bir öneri olarak sunulabilir.<br />
Bununla beraber, birçok ülkeyi ilgilendiren bir projede,<br />
örneğin bir doğal gaz boru hattında herhangi bir güvenlik<br />
krizi olması anında nasıl bir yol izleneceği konusunda<br />
fikirler veren ortak tatbikat ve egzersizler “güvenlikte<br />
işbirliği” felsefesini destekleyebilir. Son olarak, projenin<br />
hem fiziksel hem de siber ayağını içeren bütüncül güvenliği<br />
çerçevesinde, güvenlik risk değerlendirme planlarının<br />
hazırlanması ve düzenli olarak güncellenmesi, yatırımların<br />
ve kârlılığın devamlılığının sağlanması açısından proaktif<br />
bir öneri olarak sunulabilir.<br />
<strong>HAZAR</strong> <strong>WORLD</strong><br />
41