0235-Muzik_Tarixi-Ilhan_Mimaroghlu-1995-233s
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Schiitz’ün yanında Johann Hermann Schein (1586-1630), Italyan müziğini<br />
Almanya’ya getiren, hem de çağma göre "modem" üslûpta yapıtlarıyla<br />
ün yapan bir besteciydi: Protestan kilisesinde org müziğinin evriminde<br />
görevi büyük olan Samuel Scheidt (1587-1654), özellikle "chorale prelüde"<br />
ve çeşitleme biçimlerinde bu gelişmeyi sağlamıştır. Schütz, Schein ve Scheidt<br />
yanında Praetorius, Kuhnau, Rosenmüller, Reinken, Krieger gibi birçok<br />
besteci, doğrudan doğruya kilise gözetilerek yazılmış yapıtları yanında,<br />
dindışı müzikte de birçok yapıt vermişler ve İtalya’da kurulan geleneklerin,<br />
hem de daha derin anlamlar kazanarak ve daha da kapsamlı evrim<br />
katlarına ulaşarak, Almanya’nın protestan dünyasında yayılmasını sağlamışlardır.<br />
Bu ara, halk müziğinin sanat müziğine doğru yönelmesi, Almanya’da,<br />
bu ülkeye özgü yeni bir biçimin ilk örneklerini veriyordu. Schütz’ün yeğeni,<br />
Koenigsberg’li orgcu Heinrich Albert (1604-1651) Alman operasını biçimlendirmesi<br />
yanında, ilk lied (Alman şarkısı) örneklerini vermesi bakımından<br />
da seçkinleşmiş bir bestecidir Albert, halk şarkılarına klavye<br />
-o r g ya da klavsen- eşlikleri ekleyerek, tek şarkıcı ve klavye eşliği için //-<br />
ed’ler hazırladı Dresden’li Adam Krieger (1634-1666) de “basso continuo"<br />
eşliğiyle, tek ya da çift ses için, gene halk şarkılarına başvurarak, ya da çağın<br />
şiirleri üzerine melodiler besteleyerek lied’leı yazdı. Albert ile Krieger’in<br />
öncülüğünü yaptıkları lied ortamı kendi çağlarında İtalyan madrigalinin<br />
yerini almış, daha sonra da Schubert gibi, Schumann gibi bestecilerin<br />
ileri gelen temsilcileri olacakları lied edebiyatını doğrudan doğruya hazırlamıştır.<br />
M Ü Z İK H ALKA YÖ N E LİYO R<br />
Halkta sanat müziğine karşı bir ilginin doğması da, müzik icralarının<br />
soylu kişilerin evlerinden "sokağa çıkması" da, on yedinci yüzyılda olmuştur.<br />
O çağa kadar çalgılar, soylu kişilerin uşağı durumundaydılar. Ödevleri,<br />
saray eğlentilerine katılmaktı. On yedinci yüzyıl boyunca ve on sekizinci<br />
yüzyılda da çalgıcının uşaklığı, ödevinin saygınlığı bakımından, diyelim<br />
ki aşçı ya da bahçıvandan ayrı tutulmaması süregelmiştir ama on yedinci<br />
yüzyılda çalgıcı yalnız soylu kişiyi değil, halkı da eğlendirmeye başlamıştır.<br />
Halkın konsere gitme alışkanlığı ilk on yedinci yüzyılda başlamıştır. İlk<br />
halk konserinin 1672 yılında Londra’da, Charles H ’nin yanında çalışan bir<br />
kemancının, John Bannister’in evinde verildiği öne sürülür. Thomas Britton<br />
adında bir kömürcü böylece yeni bir kazanç kapısının açıldığını görmüş,<br />
Bannister’in evindeki konserleri sürdürmüş, saraya bağlı kişilerin bile<br />
Britton’un konserlerine, sevdikleri müziği dinlemek için para vererek girdikleri<br />
olmuştur, ö te yandan Fransızlar, ilk halk konserinin Paris’te, Londra’dakinden<br />
on beş yıl kadar önce verildiğim tanıtlamaktadırlar<br />
Daha önce halk kiliselerde, ya da kilise dışı törenlerde müzik dinler<br />
48