08.09.2015 Views

Kitap Tanıtan Kitap (2)

Kitap Tanıtan Kitap (2) - Blogdan.Net

Kitap Tanıtan Kitap (2) - Blogdan.Net

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

<strong>Kitap</strong> tanıtan kitap (2)<br />

“Marksist teoriye göre: Namuslu aydınlar işçi sınıfının saflarına karışacak, ona strateji ve taktik<br />

hocalığı yapacaktı. İntelijansya korkak veya ehliyetsiz olduğu için mi yapamadı bunu? Hayır, 1848′de<br />

işçi ve öğrenciler yan yana dövüştüler barikatlarda; Paris komünasında. Almanya’da son savaşı izleyen<br />

devrimci hareketlerde, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan’da hatta İspanya’nın milletlerarası<br />

tugaylarında başarılı bir tecrübeden geçti intelijansya. Ne var ki 1850′den bu yana merkezi ve Batı<br />

Avrupa’nın işçileri örgütlerini, partilerini, sendikalarını hızla geliştirdiler. Kendilerine mahsus liderler,<br />

kendilerine mahsus bir bürokrasi buldular. Çelik iradeli ve odun kafalı liderler.” (syf.40)<br />

Bu konuda düşünülecek ilk şey; ezilenlerin yanında veya karşısında bu kavgaya bulaşmak bir aydının<br />

görevi midir? Sorusu.<br />

1. Temelde bu Marksizm’in en büyük iç çelişkisinin ufak bir ayrıntısı, her konuda nesnelliği savunan<br />

bu görüş iş ekonomik çıkarlara gelince öznel bir savunmaya geçiyor ve bunu esasta aleni bir şekilde<br />

yapıyor. Marx ve Engels Komünist Partisi Manifestosu’nda komünistlerin nesnel olmadıklarını bilakis<br />

belli bir sınıfın arkasında olduklarını vurguluyorlar ve nesnellik öldürülüyor. Öyleyse Marx’ın buradaki<br />

namuslu aydın tanımlaması da olabildiğince öznel.<br />

2. Karşı taraftan olan aydınlar ne olacak? Bertaraf mı? Uzlaşmacı ya da egoist olanlar, onlar namussuz<br />

mu?..<br />

“Nazizm Avrupa kıtasının intelijansyasını yok ederken ne yaptığını pekâlâ biliyordu.” (syf.41)<br />

“Tarihi bir kanun bu; sınıf kavgalarını körükleyenler kendi sınıflarına karşı savaşanlardır.” (syf.47)<br />

“Sosyal İlimler Ansiklopedisi sosyalizme katılan aydınları üç zümreye ayırır:<br />

1. Ahlakçılar: Toplum vicdanını temsil etmek iddiasındadırlar.<br />

2. İlimciler: Sosyalizmin kaçınılmazlığına, hiç olmazsa gerçekleşebileceğine inanırlar<br />

3. Demagoglar: Karışık bir zümredir; şarlatanlar, ideoloji bezirgânları, toplumdan öç almak<br />

isteyenler, sınıflarından kopmuş olanlar, insanseverler vs. Daha genel bir deyimle sosyalist aydınları<br />

misyonerler, çıkarcılar diye ikiye ayırabiliriz.” (syf.47)<br />

“Orospulaşmak veya yalnız kalmak: İşte fikir adamının kaderi.”(syf.53)<br />

Meriç’in günümüz teknoloji dünyasında Batılı yazar diye bahsettiği şey ne kadar evrensel bir olgu:<br />

“Batılı yazar ya görevine ihanet edecek yahut da tanınmadan yaşayıp ölecektir.”(syf.52)<br />

Belki sanatın ve sanatçının bu çağda adım adım kendine çekilerek duyu dünyasından uzaklaşması ve<br />

ufak bir çevrende var olmaya çalışması bu sebeple ilintilidir. Yani aydınlar sınıfı burjuvazinin gücünü<br />

yitirmesiyle kendini destekleyen varlığını yoğurarak şekil veren bir güç bulamadı ve sanatı bir meslek<br />

olarak görmeye, yorumlamaya başladı. Elbette ki basım alanındaki devrimsel nitelikli ilerleyişlerle ve<br />

yayımların internet vs. üzerinden anında tüm dünyaya dağıtma imkânına sahip olan sanatçı ister<br />

istemez çıkarcı bir yapıya büründü ve neden sorusunu yanlış bağlamda sormaya başladı. Hele de<br />

sosyalist düşüncenin somut yapıları birer birer düştü ki “Zaten baştan yanılmışız…” düşüncesi<br />

oluşmaya başladı.<br />

Nerede Marx’ın namuslu aydını? Ben söyleyeyim anti-küreselleşmeci, devrimci yapıların içinde<br />

olduğu kadar etliden sütlüden uzak mağarasında da. Demek istediğim aydınların tek görevi, ezilen<br />

tarihi bir sınıfa taktik ve strateji hocalığı yapmak değil hakikatin gölgesini keşfedebilmektir.<br />

Meriç, ilk Hıristiyanlığın clerclerine (rahiplerine) özendiğini belirtiyor bir yerde entelektüellerin.<br />

“Yeryüzünde işlenen bütün cinayetlere karşı bildiri imzalamak, rahipliğin gülünç bir taklidi değil de<br />

www.derindusunce.org<br />

Fikir Platformu<br />

25

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!