Kitap Tanıtan Kitap (2)
Kitap Tanıtan Kitap (2) - Blogdan.Net
Kitap Tanıtan Kitap (2) - Blogdan.Net
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
<strong>Kitap</strong> tanıtan kitap (2)<br />
özgürlüğü önemsemeyen, itaat kültürünün hâkim olduğu, grup menfaati için itaatin istendiği her<br />
yerde Simonlar var.” Anılarını anlatmaya başlamadan önce ise Avcı şunları yazmış: “Bir kitap yazmayı<br />
emekli olunca düşünmüştüm; genel kanaat de bürokratların ancak emekli olunca yazmaları gerektiği<br />
yönündedir. Ancak her şeyin bayatı tatsız olduğu gibi bilginin bayatı bir işe yaramayacağı, zamanında<br />
yapılmayan uyarıların anlamını yitireceği için kitabı bir an önce yazmaya karar verdim. Bundan dolayı<br />
dilin, üslubun ve eksikliklerin hoş görülmesini diliyorum.”<br />
Avcı bu cümlelerin ardından ilk görev yeri olan Mersin anılarını anlatıyor. Bu bölümde PKK’lıların<br />
yaptıkları bir banka soygunundan, Acilciler operasyonundan, İhvancılar operasyonundan bahsediyor.<br />
Ardından 8 yıla yakın görev yaptığı Diyarbakır anılarını anlatıyor. Diyarbakır’daki Seren<br />
Operasyonundan, Burhan Nart olayından bahseden Avcı ardından da İstanbul anılarına geçiyor.<br />
Burada İstanbul operasyonlarından, İstihbarat Dairesinin ihtiyacı olan bazı teknik malzemeler ve özel<br />
cihazlar almak için İsrail’e gitmelerinden, Cem Ersever olayından bahsediyor ve Ersever olayıyla ilgili<br />
olarak şunları söylüyor: “Uzun sözün kısası, Cem Ersever cinayetinin faillerini bulması gerekip de<br />
bulmayanlar, bunun için hiçbir adım atmayanlar Cem’in failleridir.”<br />
İstanbul anılarının ardından Ankara anılarından bahseden Avcı bu bölümde Susurluk Olayı’ndan, Cem<br />
Uzan olayından, Neşter 2 operasyonundan, Kayseri uyuşturucu operasyonundan bahsediyor. Burada<br />
Susurluk konusu önemli çünkü Avcı Susurluk Komisyonu’na verdiği ifadelerle Türkiye’de ün yaptı. O<br />
süreçte kimisi Avcı’yı “kahraman” kimisi ise “Fethullahçı Polis” ilan etti.<br />
Ankara anılarının ardından Avcı Edirne anılarını anlatıyor kitabında ve Devlet bölümünü son görev<br />
yeri olan Eskişehir anılarıyla bitiriyor. 338. sayfada Ergenekon’a değinen Avcı “Ergenekon olayı nedir”<br />
sorusunu soruyor ve arkasından “Ergenekon olayı hakkında veya bugün mahkemelerde bu iddiayla<br />
ilgili olarak yargılanan kişiler hakkında çok şey bildiğimi söyleyemem.” diyerek başladığı cümlelerine<br />
şöyle devam ediyor: “Nasıl ki Susurluk Olayı terörle mücadele adı altında rejim muhaliflerinin, sistemi<br />
değiştirmek isteyenlerin susturulmasını sağlamak için hukuk dışı yollarla onları yok etme yöntemi, bu<br />
amaçla oluşturulan örgüt ve yapılar ve bunların zamanla bozularak maddi çıkarlara dayanan<br />
çeteleşme durumudur. Ergenekon da devletin rejim için öngördüğü temel ölçütleri yerine<br />
getirmeyen- getirmek istemeyen bir siyasi anlayışın iktidar olmasına mani olmak veya iktidar olmuş<br />
ise zorla, antidemokratik yöntemlerle onu devirmek anlayışını savunanların oluşturduğu bir birliğin<br />
adıdır. Daha açık bir ifadeyle anlatılırsa, Ergenekon demokratik yöntemlerle iktidara gelmiş bir<br />
hükümetin ve siyasi kadrolarının illegal yöntemlerle, zorla, şiddetle, militarist yöntemlerle<br />
devrilmesini ve siyasi kadrolarının ve siyasi anlayışının tasfiye edilmesini savunan bir anlayış ve<br />
düşünce çerçevesinde bir araya gelen bir gruptur… Yargılama sonunda bir veya birkaç kişinin ceza<br />
alması, cezanın az veya çok olması hiç önemli değildir. Mühim olan bu düşünce ve anlayışın yanlış<br />
olduğunun mahkeme tarafından tescil edilmesi ve hukuk sisteminin bu yanlışlığı mahkûm etmesidir.<br />
Bana göre mahkeme bunu gerçekleştirdiği anda amaca ulaşılmış demektir.”<br />
Cemaati anlattığı ikinci bölüme Avcı inanç dünyasından bahsederek başlıyor ve bu bölümde Emin<br />
Aslan olayına, Erzincan olayına, Deniz Baykal kaseti gibi birçok konuya değiniyor. Ancak ikinci bölümü<br />
okudukça insan “Ya birinci bölümü yazan Avcı değil ya da ikinci bölümü” diye şaşırıyor. Çünkü<br />
birinci bölümden yukarıda kısaca alıntıladığım Ergenekon tarifinden bambaşka şeyler anlatıyor Avcı<br />
ikinci bölümde. Bu bölümdeki Avcı’ya göre Ergenekon operasyonları fasa fisoydu, Gülen Cemaatinin<br />
komplolarıydı ve operasyonları yürüten tüm birimler görevden alınmalıydı. Bu bölüme göre: Danıştay<br />
saldırısı, savcının zorlaması ile Ergenekon’a dâhil edilmişti. Hrant Dink cinayeti, her yönüyle en ince<br />
teferruatına kadar araştırılmıştı, karanlıkta kalan hiçbir yeri bulunmuyordu ve Ergenekon operasyonu<br />
www.derindusunce.org<br />
Fikir Platformu<br />
85