You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
76<br />
çınarın yanında Bursa’ya yönünü dönerek, feyizli, bereketli bir şehir olması ve yeşil olarak kalması<br />
için dua etti ve vedalaşarak ayrıldılar. Bursa’da bu çınarın bulunduğu bölgeye “Dua çınarı” denildi.<br />
Bursa’dan ayrılan Somuncu Baba, Aksaray’a geldi. Burada ömrünün sonuna kadar İslamiyeti<br />
yaymak, Allahü tealanın emir ve yasaklarını bildirmek için uğraştı. Hem zahiri, hem de batıni ilmi<br />
ile Aksaraylıların gönüllerinde erişilmesi güç olan mümtaz bir mevkiye erişti. Artık ona Hamid-i<br />
Aksarayi denilmeye başlandı. Hacı Bayram’ı Veli ile hacca gittiler. Dönüşlerinde, Hacı Bayram’ı<br />
kendisine halife, vekil tayin etti. İnsanları irşad etmekle vazifelendirdi.<br />
Bir gün yaşlı bir kadın huzuruna gelip; “Efendim! Benim bir ineğim vardı. Sabahleyin sığırtmaca<br />
teslim ettim, fakat akşam dönmedi. Çok aradım, bulamadım. Ne olur derdime çare olunuz”<br />
diye yalvardı. Kadının bu üzüntüsüne dayanamayan Hamid-iVeli; “Sen burada bekle. Biz etrafı bir<br />
araştıralım, bulursak getiririz” buyurdu. Dışarı çıkıp, sağa sola araştırma yapmadan, hep bir istikamette<br />
gitti. Kadın da onu gizliden takibe başladı. Hamid-i Veli, bugünkü türbesinin bulunduğu<br />
yere geldi ve ineğin otladığını görerek; “Ey mübarek hayvan! Niçin diğer hayvanlardan geri kaldın<br />
da bizi buraya kadar yordun?” deyince, inek lisana gelip; “Bugün yavruma süt verecek kadar karnımı<br />
doyuramamıştım. Onun için burada otluyordum.” dedi. Bu konuşmaları işiten kadın, Hamid-i<br />
Aksarayi’nin derecesinin üstünlüğünü anladı. Onu en çok sevenler arasında oldu.<br />
Hamid-i Aksarayi hazretleri, 1412 (H.815) senesinde, bir gün dostları ve talebeleriyle helalleşti.<br />
İki rekat namaz kıldıktan sonra, uzun uzun dua etti. Sonra Kelime-i şehadet getirerek vefat etti.<br />
Cenaze namazını Hacı Bayram-ı Veli kıldırdı. Geriye iki erkek çocuk bırakarak, bugünkü türbesinin<br />
olduğu yere defnedildi. Türbesi Aksaray kabristanının ortalarındadır. 1980 (H.1400) senesinden<br />
itibaren, Aksaraylı Şahin Başer Beyin gayretleriyle türbesi yeniden onarılarak bugünkü hale<br />
gelmiştir. Somuncu Baba’nın çilehanesini ve türbesini ziyaret edenler, ruhaniyetinden fevkalade<br />
feyz ve bereketlere kavuştuklarını, dünyayı unuttuklarını söylemişlerdir. Onu vesile ederek Allahü<br />
tealaya yapılan duaların kabul olduğunu da bildirmişlerdir. Somuncu Baba’nın kabrinin Darende’de<br />
olduğu da rivayet edilmektedir.<br />
Hamid-i Veli hazretlerini çok sevenlerden biri şöyle anlattı: “Aksaray’da memur olarak vazife<br />
yapıyordum. Bir üst makama terfim ihtilaflı idi. Şeyh Hamid-i Veli hazretlerine gittim. Türbesini<br />
ziyaret ederek, durumumu anlattım. Çilehanesinde iki rekat namaz kıldıktan sonra eve geldim.<br />
Gece rüyamda Hamid-i Veli’yi gördüm. Bana; “Evladım, hiç üzülme, üst makama geçeceksin. Biz<br />
veliler, senin o makama geçtikten sonra, istifa edip, serbestçe İslamiyete hizmet etmeni, Allahü tealanın<br />
emir ve yasaklarını insanlara bildirmeni arzu ediyoruz” buyurdu. Hakikaten, kısa zaman sonra<br />
bir üst makama geçme emri geldi ve istifamı vererek İslamiyete hizmet etmeye çalıştım.”<br />
Somuncu Baba ile ilgili anlatılan iki öyküde ilginçtir. Bu öyküler şunlardır:<br />
İnsan ve Ekmek