28.08.2014 Views

KUR’AN’I ANLAMAK

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

nu haykırdı. Orada bulunanlar şiddetli tepki gösterdi.<br />

Ancak o, müşriklere karşı savaşını sürdürerek<br />

onların, Müslümanlara gösterdiği muhalefeti kırdı<br />

herkesin göz önünde Beytullah’ ta namaza durdu.<br />

Müslüman olduktan sonra sürekli Resulullah<br />

(s.a.s)’in yanında bulunmuş, onu korumak için elinden<br />

gelen gayreti göstermiştir. O, iman ettikten<br />

sonra müşriklere karşı<br />

çok sert davranmış ve<br />

dinini her ortamda, kimseden<br />

çekinmeden savunmuştur.<br />

İslâm tebliğinin<br />

yeni bir veçhe kazanması<br />

için Medine’ye hicret emr olunduğu zaman<br />

Müslümanlar Mekke’den gizlice Medine’ye<br />

göç etmeye başladıklarında, Hz. Ömer (r.a), gizlenme<br />

ihtiyacı duymamıştı. Hz. Ömer (r.a), beraberinde<br />

yirmi arkadaşı olduğu halde Medine’ye doğru<br />

yola çıkmıştı. Hz. Ali (r.a) onun hicretini şu şekilde<br />

anlatmaktadır:<br />

“Ömer’den başka gizlenmeden hicret eden<br />

hiç bir kimseyi bilmiyorum. O, hicrete hazırlandığında<br />

kılıcını kuşandı, yayını omzuna taktı, eline<br />

oklarını aldı ve Kâ’be’ye gitti. Kureyş’in ileri<br />

gelenleri Kâ’be’nin avlusunda oturmakta idiler.<br />

O, Kâ’be’yi yedi defa tavaf ettikten sonra,<br />

Makâm-i İbrahim’de iki rekât namaz kildi. Halka<br />

halka oturan müşrikleri tek tek dolaştı ve onlara;<br />

“Yüzünüz kara ol sun. Kim annesini evlatsız, çocuklarını<br />

yetim, karısını dul bırakmak istiyorsa su vadide<br />

beni takip etsin” dedi. Onlardan hiç biri onu engellemeye<br />

cesaret edemedi” .<br />

Hz. Ömer (r.a), Bedir, Uhud, Hendek, Hayber vb.<br />

gazvelerin hepsine ve çok sayıda seriyyeye katılmış,<br />

bunların başında komutan olarak görev yapmıştır.<br />

Hz. Ömer (r.a), bütün meselelere karsı net<br />

ve tavizsiz tavır koymakla tanınır. Onun küfre karşı<br />

düşmanlığı; müşriklerin, İslam’a karşı olan saldırılarını<br />

hazmedememe konusundaki hassasiyeti; bazı<br />

kararlara şiddetle karşı çıkmasına sebep olmuştur.<br />

Hudeybiye’de yapılan anlaşmanın müşrikler lehine<br />

görünen maddelerine karşı çıkışı bunlardan biridir.<br />

Ancak o, Resulün, Allah Teâlâ’nın gösterdiği doğrultuda<br />

hareket etmekten başka bir şey yapmadığı<br />

uyarısı karşısında, hemen kendini toparlamış ve<br />

olayın iç gerçeğini kavramıştı.<br />

Kenâr-ı Dicle’debir kurt aşırsa koyunu<br />

Gelir de adl-i İlâhi sorardı Ömer’den onu<br />

M.Akif Ersoy<br />

Resulullah (s.a.s)’in vefatının hemen peşinden<br />

ortaya çıkan karışıklığın Hz. Ebû Bekir (r.a) ‘in halife<br />

seçilmesiyle yok edilmesinde Hz. Ömer (r.a) büyük<br />

rol oynamıştır. Hz. Ebû Bekir (r.a) ‘in kısa halifeli<br />

döneminde en büyük yardımcısı Hz. Ömer (r.a) olmuştur.<br />

Hz. Ebû Bekir (r.a) vefat edeceğini anladığında,<br />

Hz. Ömer (r.a) ‘i<br />

kendisine halef tayin<br />

etmeyi düşünmüş ve<br />

bu düşüncesini açıklayarak<br />

bazı sahabilerle<br />

istişarelerde bulunmuştu.<br />

Herkes Hz. Ömer (r.a)’in fazilet ve üstünlüğünü<br />

kabul etmekle beraber, onu bu is için biraz<br />

sert mizaçlı buluyorlardı. Hatta Talha (r.a) ve diğer<br />

bazı sahabiler ona; “Rabbin seni Hz. Ömer (r.a)<br />

‘i hafife tayin ettiğinden dolayı sorgularsa ona ne<br />

cevap vereceksin? Bilirsin ki Ömer oldukça sert bir<br />

kimsedir demişlerdi Hz. Ebu Bekir (r.a) ise şöyle cevap<br />

verdi “Derim ki: Allah’ım! Kullarının en iyisini<br />

onlara halife yaptım.” Sonra da Hz. Osman (r.a)’ı çağırarak<br />

bir kâğıda Hz. Ömer (r.a) ‘i halife tayin ettiğini<br />

yazdırdı. Kâğıt katlanıp mühürlendikten sonra,<br />

Hz. Osman (r.a) dışarı çıkarak insanlardan kâğıtta<br />

yazılı olan kimseye bey’at edilmesini istedi. Oradakilerin<br />

bey’at etmesiyle Hz. Ömer (r.a) ‘in II. Raşid<br />

halife olarak iş başına gelişi gerçekleşti.<br />

Halifelik Dönemi<br />

Resulullah (s.a.s.) vefat etmeden önce Müslümanlar<br />

hemen hemen tüm Arap coğrafyasını<br />

hâkimiyeti altında tutuyordu ve Bizansa karşı askeri<br />

seferler düzenleniyordu. Hz. Ebu Bekir (r.a) döneminde<br />

bu askeri hareketler Bizans’la birlikte İran<br />

devletine karşı devam etmişti. Hz. Ömer (r.a)’in<br />

üzerine düşende ise bu siyaseti devam ettirmek<br />

ti ve Bizans’ın elinde bulunan Suriye’yi İran’ın elinde<br />

bulunda Kisra kalesini Azerbaycan ve Ermenistan<br />

bölgelerini Müslüman toprakları arasına katmayı<br />

başarmıştı. Bu fetihler den sonra yönünü batıya<br />

çeviren İslam orduları Kudusü ve Mısır’ı İslam<br />

topraklarına almış ve halife Hz. Ebu Bekir (r.a) bir<br />

süre Kudüs sarayında kalmıştır. Bütün bu askeri hareketlerin<br />

yanı sıra Hz. Ebu Bekir (r.a) aynı zamanda<br />

henüz müesseseleri bulunmayan İslam devletini<br />

teşkilatlandırmaya çalışıyordu. Yani İslam dev-<br />

Bizbiriz Dergisi • 45

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!