Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Genel Sağlık Sigortası (GSS) ile hepimiz<br />
zorunlu olarak sigorta yaptırmak<br />
zorundayız. Yeşil kartlar vizesi doldukça<br />
iptal edilecek. Sigortalı olmayanlar,<br />
primini yatıramayanlar sağlık<br />
hizmeti alamayacak. Borçları icra<br />
yolu ile alınabilecek (hizmet almamalarına<br />
rağmen). Eğer prim ödemek<br />
isterlerse cezalı olarak en yüksekten<br />
(212 TL) ödeyecekler.<br />
Kişi hem sağlık hizmeti alamayacak<br />
yani güvenceli olmayacak hem de<br />
ödediği sağlık primlerine borçlanacak<br />
ve faizi ile ödeyecek. Böyle bir durumda<br />
bırakın insani değeri ticarette<br />
bile alınmayan hizmet bedeli istenmez.<br />
Bu yapılan “ticaret ahlakına" bile sığmaz!<br />
Teminat paketi adıyla tedavi hizmeti<br />
alamayacağız.<br />
Bu ifade GSS kapsamında olan sağlık<br />
hizmetlerini tanımlamaktadır. Şimdiden<br />
diş sağlığı ve protezler kapsam<br />
dışında iken, gözlük ödemeleri daraltılmıştır.<br />
Oysa biz ilaç ödemelerinden<br />
biliyoruz ki kapsam çok kolay değiştirilmekte<br />
ve daraltılabilmektedir. Bu<br />
açık tamamlayıcı özel sigortalar ile kapatılması<br />
öngörülüyor. Zaten 2015<br />
yılı hedefine göre özel sigortaların<br />
payı % 15'e başka türlü çıkması mümkün<br />
değildir.<br />
İsteyen İstediği Hastaneye<br />
Gidebilecek mi<br />
Hastaneler A, B, C, D, E şeklinde<br />
sınıflandırılıyor. Hiç kimse ihtiyacı<br />
olduğu için sağlık hizmeti alamayacak.<br />
"Herkes istediği hastanede tedavi<br />
olabilecek” deniliyor. Oysa zenginler<br />
"A sınıfı" hastanelerde tedavi olurken,<br />
yoksul halkımız daha niteliksiz hastanelerde<br />
iyi olmayı bekleyecek. Parası<br />
kadar sağlık hizmeti alabilecek. Nasıl<br />
parası olanlar villada, yoksul olanlar<br />
gecekondularda kalıyorsa ve buna<br />
herkes istediği yerde ikamet edebilir diyorlarsa;<br />
sağlıkta da aynı söylem kullanılıyor.<br />
Kamu Hastaneleri Birliği ile<br />
hastaneler özelleşmeden önce<br />
de şirket gibi işletilecek!<br />
Hastanelerin daha çok kar etmesi<br />
bizim cebimizden daha çok para çıkması<br />
ile mümkündür. Bu da daha çok<br />
tahlil, daha çok ameliyat gibi işlemler<br />
sonucu olacak, biz de bu sırada daha<br />
çok sağlığımızı kaybedeceğiz. Sağlık<br />
çalışanlarına “performans” dayatması<br />
ile hastanenin kar ettirmesi istenerek<br />
doktor, hemşire başta olmak üzere<br />
sağlık çalışanı ve hasta, hasta yakını<br />
karşı karşıya gelmektedir. Sağlık çalışanları<br />
ile hasta ve hasta yakınlarını<br />
karşı karşıya getiren sağlığın ticarileşmesidir.<br />
Sağlık Serbest Bölgeleri<br />
Kurulacak!<br />
Bu alanlar “yüksek teknoloji” denilerek<br />
emperyalist tekellere teşvik<br />
edilecek. Sağlıkta yüksek teknoloji<br />
etkisi zaman içinde kanıtlanmamış, tanı<br />
ve tedavi yöntemlerinin uygulanması<br />
demektir. Buradaki hastalar emperyalist<br />
tekellerin denekleri olma tehlikesi<br />
altındadırlar. Şehir merkezinde kalan<br />
pek çok hastane, şehir dışına çıkarılarak<br />
arsalarına oteller, gökdelenler<br />
yapılacak. Sağlıkta dönüşümle,<br />
kentsel dönüşümün kesişmesi tekellerin<br />
daha da çok karını sağlarken, bizlerin<br />
hastaneye ulaşımı zorlaşacak.<br />
Tıp Alanında Eğitim<br />
Gören Öğrencilerimiz;<br />
Tıp Fakültelerinde, Sağlık Meslek<br />
Liselerinde, Eczacılık Fakültelerinde,<br />
Diş Hekimliği Fakültesinde, Anestezi,<br />
radyoloji, laboratuvar, diş teknisyenliğinde<br />
okuyan öğrencilerimiz, asistanlarımız…Geleceğin<br />
doktorları, hemşireleri,<br />
teknisyenleri;<br />
Parasız Sağlık Parasız<br />
Eğitim İstiyoruz!<br />
Çünkü bizler halkın sağlığı geleceğiyiz.<br />
Biz ülkemizin geleceğiyiz, eşit,<br />
bilimsel ve demokratik bir eğitim istiyoruz.<br />
Parasız eğitim istiyoruz. Sağlık<br />
ve eğitim politikalarının düzenlenmesiyle<br />
mümkündür.<br />
Bizler pek çok ihtiyacımızı ailemizin<br />
geliriyle karşılıyoruz.<br />
Birçoğumuz işçi, memur, dar gelirli<br />
aileleriz. Bundan önce de ailemizin gelirine<br />
bağlı yaşıyorduk fakat artan hayat<br />
pahalılığı ve kimi haklarımızın da<br />
elimizden alınması ekonomik zorlukları<br />
daha da artırdı... 2012 Haziran ayı<br />
yoksulluk sınırı 2 bin 782 TL olduğuna<br />
göre birçoğumuzun ailesi açlık sınırı<br />
içinde yaşıyoruz demektir. Özelleştirme<br />
politikaları ve “Sağlıkta Dönüşüm“<br />
ile birçoğumuz eğitimimizi bırakmak<br />
durumunda kalacak ya da kayıt<br />
yaptıramayacağız.<br />
Sağlığın ticarileşmesi ile sadece<br />
ekonomik olarak etkilenmeyeceğiz<br />
eğitim kalitemiz de düşecek.<br />
Dünyadaki standart sağlık eğitiminin<br />
gerisinde bir eğitimle karşı karşıyayız<br />
2011-2012 yılı eğitim döneminde<br />
fakültelerimizden birçok öğretim<br />
görevlisi “Sağlıkta Dönüşüm” politikaları<br />
nedeniyle görevlerinden ayrıldılar.<br />
Tıp eğitimi teorik ve pratik olarak<br />
usta çıraklık yoluyla, hastalıkları sağaltma<br />
yöntemleri uzun süren bilgi, deneyimlerle<br />
kazanılır. Okullarımızı okuyup<br />
mesleğimizi hak etmiş olsak bile<br />
aldığımız bu eğitim karşısında mesleğimizin<br />
sorumluluklarını yerine getirebilecek<br />
miyiz<br />
Sağlık Emekçileri,<br />
Halkımız ve Tıp<br />
Alanında Eğitim<br />
Gören Tüm<br />
Öğrencilerimize;<br />
1. Emperyalist tekellerin karı için<br />
sağlık hizmetlerinin özelleşmesine<br />
karşı çıkmak, anti-emperyalist bir duruş,<br />
aynı zamanda bağımsızlık mücadelesidir.<br />
2. Sağlık emekçilerinin esnek çalışmasına<br />
neden olacak sağlık hizmetlerinin<br />
özelleşmesine karşı çıkmak,<br />
sendikal mücadelenin gereği<br />
aynı zamanda demokrasi mücadelesidir.<br />
3. Yasalar, kanun hükmündeki kararnameler<br />
yaşamımızdan daha üstün<br />
değildir, sağlıklı yaşamak istiyoruz.<br />
4. Bizler bugün hem kendimize karşı<br />
hem toplumun sağlığından sorumluyuz.<br />
Yarın “sağlıkta dönüşüm” politikaları<br />
sonucu salgın hastalıklar, çocukların,<br />
yaşlı ve kadınların ölümleri<br />
kapımıza dayanmadan sağlıklı yaşam<br />
ve eğitim hakkımız için mücadele<br />
edelim.<br />
Kamu Emekçileri Cephesi<br />
32<br />
08 Temmuz 2012 / Sayı:21<br />
<strong>BURJUVAZİNİN</strong> <strong>YOZ</strong> <strong>KÜLTÜRÜNE</strong> <strong>KARŞI</strong>