Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Türkiye Sözleşmeyi 18 Ekim 1961 tarihinde imzalamasına<br />
rağmen 16 Haziran 1989 tarihinde 3581 sayılı Kanun’la,<br />
birçok maddesine “çekince” koyulmuş olarak onayladı<br />
ve 4 Temmuz 1989 gün ve 20215 sayılı Resmi Gazete’de<br />
yayınlayarak yürürlüğe soktu.<br />
5. madde (Örgütlenme hakkı): Çalışma hayatını düzenleyen<br />
iç mevzuatımızdaki düzenlemeler ile ülkemiz<br />
sosyo-ekonomik şartları göz önünde bulundurulmuş,<br />
bu madde üzerinde konulmuş olan çekincelerin<br />
halen geçerliliğini koruduğu kanaatine varılmıştır.<br />
6. madde (grev hakkını da içeren toplu pazarlık hakkı):<br />
Toplu pazarlık hakkı ve bu hakkın kullanımı konusunda<br />
hükümler içeren bu madde ile ilgili olarak,<br />
Ülkemizin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik şartlar<br />
dikkate alınmış ve konulan çekince gerekçelerinin geçerliliğini<br />
koruduğu kanaatine varılmıştır.<br />
7. maddenin (7) numaralı bendi (18 yaş altında çalışanlara<br />
en az dört haftalık yıllık izin hakkı): 7. madde<br />
(7) numaralı bendindeki ‘verimlilik artışı ve ilgili diğer<br />
etkenler izin verdiği ölçüde’ kriterleri ve şartları sağlandığı<br />
takdirde çalışanların izin süresinin artırılmasını<br />
öngören bu bende ilişkin çekince gerekçelerinin<br />
halen geçerliliğini koruduğu sonucuna varılmıştır.”<br />
Denmektedir.<br />
Ayrıca Türkiye, Sözleşme’nin eğitim hakkını düzenleyen<br />
13. maddesinin 3. ve 4. paragraflarını Anayasa’nın<br />
3., 14. ve 42. maddelerindeki hükümler çerçevesinde<br />
uygulama hakkım saklı tutarak çekince koymuştur.<br />
Söz konusu maddeler incelendiğinde Sözleşme’nin<br />
13. maddesine konulan çekincenin nedeni Türk vatandaşlarına<br />
Türkçe dışında bir dilde eğitim öğretim<br />
hakkının verilmek istenmemesidir.<br />
Türkiye, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin<br />
ayrımcılık yasağını düzenleyen 26. maddesi ile ilgili<br />
de bir çekince koymuştur. Çekince, “Sözleşme-<br />
nin 26. maddesinin ihlal edildiği iddiasını taşıyan<br />
şikâyetlerde, söz konusu Sözleşmede garanti altına<br />
alınan haklar dışındaki haklara atıf yapılan ihlal iddialarına<br />
ilişkin şikâyet bildirimlerini kapsamayacağı”<br />
şeklindedir.<br />
Türkiye sosyal hakların ayrımcılık yasağı kapsamında<br />
AHİM’e bireysel şikâyete konu olmasına da çekince<br />
koymuştur.<br />
Zihinsel özürlülerin mesleki eğitimi hakkı, çalışan kadınların<br />
korunması, iş güvenliği, işçi sağlığı, sendika<br />
ve toplu pazarlık hakkı, mesleki eğitim ve yeniden<br />
uyum haklarına çekince koyarak, 1989 yılında onaylamıştır.<br />
Avrupa Sosyal Şartı’nın Öngördüğü Başlıca Haklar<br />
Çalışma hakkı, adil çalışma koşullan hakkı, güvenli<br />
ve sağlıklı çalışma koşullan hakkı, adil bir ücret hakkı,<br />
örgütlenme hakkı, toplu pazarlık hakkı, çocukların ve<br />
gençlerin korunma hakkı, çalışan kadınların korunma<br />
hakkı, mesleğe yönelme hakkı, mesleki eğitim hakkı,<br />
sağlığın korunması hakkı, sosyal güvenlik hakkı,<br />
sağlık ve sosyal yardım hakkı, sosyal refah hizmetlerinden<br />
yararlanma hakkı gibi haklardır. Böylece<br />
Sözleşme, insanın onurlu yaşamı için maddi gereksinimlerinin<br />
giderilmesini güvence altına almaya yönelik<br />
bireysel ve kolektif sosyal hakları düzenlemeyi<br />
amaçlamaktadır. Ne var ki Türkiye’de, adil çalışma koşullan,<br />
iş güvenliği ve işçi sağlığı, adil ücret, sendika,<br />
toplu pazarlık ve kadın işçilerin korunması haklarına<br />
ilişkin maddelere çekince konulmuştur.<br />
33