27.12.2020 Views

Kırktuğ Dergisi 11. Sayısı

"Zikr eder cinnü-melek hem insan, Yaşasın devletü #Azerbaycan. Hür azade yaşatsun hamunu, Hem hukuk olsun er ile nisvan."

"Zikr eder cinnü-melek hem insan,
Yaşasın devletü #Azerbaycan.
Hür azade yaşatsun hamunu,
Hem hukuk olsun er ile nisvan."

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

bulmayı amaçlar, çıkarım yapmayı gerektirir.

Sigmund Freud’u hem anne hem de baba tarafından

yeğeni olan Bernays Lucky’nin kadınları

sigara bağımlılığına doğru adım attıran

kampanyası pek meşhurdur. Kampanyanın

yapıldığı tarihlerde, Avrupa ve Amerika’da

kadınların sigara kullanma oranı erkeklere

nazaran çok azdı. Bu tarihlerde kadınların

sigara içmesi ayıplanıyor, doğru bulunmuyordu.

1929 yılında bir sigara firması ile anlaşan

Lucky, sigara kullanımını kadınlar arasında

da yaygınlaştırarak ciroda büyük bir artış

yapacağını taahhüt etmişti. Bunun üzerinde

bir proje hazırlamıştı. Projenin temel maksadı

ise şuydu: Kadınlar Amerika’da erkekler

tarafından baskıya uğruyor, özgürlükleri kısıtlanıyordu.

Sigara bu erkek egemen baskıya

bir başkaldırı olarak lanse edilip, adeta kadınların

elinde birer özgürlük meşalesi olarak

tanımlanmıştı. Bu sloganlar hayata geçirilerek

her yıl düzenlenen Paskalya Geçidinde binlerce

kadının geçit esnasında sigara içmesi

istenmişti. Feminist topluluklardan da büyük

oranda destek alan Lucky, geçit esnasında

binlerce sigara içen kadının fotoğrafını ertesi

gün “kadınların özgürlüğü” olarak medyada

paylaşmıştı. Böylece toplumda yavaş yavaş

sigara içen kadın özgürdür anlayışı yerleşmişti.

Kampanya o kadar başarılı olmuştu ki

10 yıl öncesine kadar sigara içen kadınların

oranı %5’den, birkaç yıl içinde %12 ye yükselip

artarak devam etmişti. Böylece sahte bir

amaç ile, “neden” sorusunun önüne geçilerek

bir şirketin kasası doldurulmuştu. 5

Bir diğer altın kural ise güvenilirlik ve

saygınlığın kazanıldığı bir ortamın sağlanmasıdır.

Bir kişinin, bir toplumun güvenini

kazanmak uzun bir süreç gerektirmektedir.

Bu ise sürekli olarak tekrarı gerektirmektedir.

Tekrar edilen bilgi, insanın o noktaya dikkat

kesilmesini sağlamaktadır, bu bir kuraldır.

Eli kanlı bir teröristi bile defalarca bağlama

çalarken, şiir okurken yahut sanatla ilgili

şekilde göstermek, bu kuralın işlendiği anlamına

gelmektedir. Çünkü bu süreç sonunda

5 Gültekin, Mücahit, “Algı Yönetimi ve Manipülasyon:

Kanmanın ve Kandırmanın Psikolojisi”, Pınar Yayınları,

İstanbul, 2020, s.25-23

20

meşruiyet kazanılarak gerek yurtiçi gerekse

yurtdışında kamuoyu oluşturulmak istenmektedir.

İnsan bir tanıma göre kelime anlamı

olarak unutmak anlamına gelen “nisyan” ile

aynı kökten gelmektedir. Kitlelerin hafızasının

zayıf olduğunu farkında olan algı yöneticileri,

satılacak şeyin önemi ile aynı ölçüde tekrarını

da artırmaktadır. Maalesef ki satılan şeyin

kıymeti, talep edildiği kadardır. Uygun ortamı

sağlamak isteyen kanallar, bu tekrarlar

neticesinde arz ve talep eden ışığında “Karşılıklı

rıza varsa, problem yoktur” prensibiyle

hareket edip, kötülüğün yayılmasını perdeleyebilmektedirler.

Bu perde neticesinde eli

kanlı azılı bir katil, çok sevimli, hayat canlısı

bir bireye kolayca dönüştürülebilmektedir.

Bundan dolayı kötülüğün arzını talep meşru

kılmaz, kılmamalıdır. Meşruiyeti sağlayan

rıza kavramı tabiri caizse demokrasi helvasının

bir ürünüdür. Toplumsal meşruiyet elde

etmede kullanılan yegâne araçtır. Rızanın

üretilmesi, demokrasi içerisinde geniş toplum

kesimlerinin onayını almak için zora ve şiddete

başvurmadan, gerekirse gerçekleri profesyonelce

çarpıtarak, çeşitli iletişim kanallarıyla

ikna etme süreci olarak tanımlanabilir. Halkın

çeşitli kanallara gösterdiği rıza, bu meşruiyet

sayesinde gerçekleşmektedir. 6

Kelimeler, içine anlamlar serpiştirdiğimiz

ambalajlardır. Bu yüzden bu ambalajların

içerisinde neler olduğunu tahmin etmek kimi

zaman üzerinde derin düşünmeyi gerektirmektedir.

Algı yönetmenleri kelimelerin

anlamlarını tahrif etme konusunda gelişen

medya ağının da yardımıyla uzmanlaşmıştır.

Günümüz dünyasında bilhassa insan hakları,

özgürlük, eşitlik, cinsiyet eşitliği, barış

gibi kavramların altının oyularak şekillerinin

değiştirildiğini görmekteyiz. “Efradını cami,

ağyarını mâni” sözüyle işaret edildiği gibi kelimelerin

alanlarının da bir sınırı vardır. Fakat

bu anlamlar genişletilip tevil edilerek bir anlam

kaosuna neden olmaktadır. Misal olarak

“cinsiyet eşitliği” kavramı ülkemizde sık sık

feminist dernek ve topluluklar tarafından gün-

6 Güler, Meltem, “Bir manipülasyon aracı olarak rızanın

imalatı”, Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi, ,101-75 :)5(3

2018, s.75-77

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!