Kırktuğ Dergisi 11. Sayısı
"Zikr eder cinnü-melek hem insan, Yaşasın devletü #Azerbaycan. Hür azade yaşatsun hamunu, Hem hukuk olsun er ile nisvan."
"Zikr eder cinnü-melek hem insan,
Yaşasın devletü #Azerbaycan.
Hür azade yaşatsun hamunu,
Hem hukuk olsun er ile nisvan."
- No tags were found...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
da, kadının toplumsal olarak daha aşağıda
görülmesinden yola çıkarak geliştirilen gelenek,
töre, uygulama ve davranış kalıplarının
değiştirilmesi yükümlülüğünü yüklemiştir. 5 Bu,
sözleşme karşıtlarınca “geleneğe karşı savaş”
olarak lanse edilmeye çalışılsa da, kadının
aşağı görülerek şiddete zemin hazırlayan geleneklere
karşı bir savaştır aslında. Kadınların
geleneğe, töreye dayanılarak öldürülmesi ve
sanıkların cezai indirimlerden yararlanabilmesinin
önünü alan bir maddedir. Kaldı ki Türk
hukuk sisteminde, töre saikinin cezada indirim
sebebi olarak yorumlanabilmesinin önüne
geçebilmek için TCK m.82/1-k bendinde töre
saiki ağırlaştırıcı neden olarak da sayılmıştır.
Bunun dışında, “aldattığını düşündüm, gözüm
döndü” türevlerinde açıklamalarla haksız
tahrik indirimi uygulanmasının da önünde bir
engel teşkil etmektedir. Ne yazık ki mevcut
durumda Türk yargı sisteminde özellikle
“erkeklik gururu”na verilen büyük önem neticesinde
yaygın bir biçimde uygulanan haksız
tahrik indirimlerine rastlanmaktadır. Bunun
ise ceza hukukunun temel ve en önemli ilkelerinden
olan caydırıcılık ilkesini ortadan
kaldırmak ve kadının yaşam hakkının erkeklik
karşısında öneminin azaltılması sonuçlarını
ortadan kaldırdığını görmemiz gerekmektedir.
Eşitliğin tesis edilmesi ve kadının yaşam
hakkının erkeğin yaşam hakkı kadar önemli
bir noktaya getirilmesi ancak şiddete destek
veren toplumsal ve hukuki uygulamaların değiştirilmesi
ile mümkündür. Bunun dışında, önleme
ile ilgili noktalar, şiddete karşı farkındalığın
artırılması ile ilgili yapılacak çalışmaları
destekleme yükümlülüğünü, eğitim müfredatına
eşitliğe ilişkin noktaların dahil edilmesini,
medyanın kadına yönelik şiddeti önlemeye ve
kadının onuruna saygı duymaya yönelik politikalar
oluşturmasını içermektedir. 6 Eşitsizlik
5 İstanbul Sözleşmesi m.12/1: Taraflar kadınların daha
aşağı düzeyde olduğu düşüncesine veya kadınların ve
erkeklerin toplumsal olarak klişeleşmiş rollerine dayalı
ön yargıların, törelerin, geleneklerin ve diğer uygulamaların
kökünün kazınması amacıyla kadınların ve erkeklerin
sosyal ve kültürel davranış kalıplarının değiştirilmesine
yardımcı olacak tedbirleri alacaklardır.
6 İstanbul Sözleşmesi m.13/1: Taraflar bu Sözleşme
kapsamındaki her türlü şiddet eyleminin ortaya farklı şekillerde
çıkışı ve bu eylemlerin çocuklar üzerindeki etkisi
ve bu şiddet eylemlerinin önlenmesi ihtiyacı konusunda
44
fikri, düşüncelerde başlayarak eylemlere
dökülmek suretiyle şiddeti oluşturmaktadır.
Yine düşünceler yoluyla şiddetin başlamadan
önüne geçmek mümkündür. Bu ise kişilerin
eğitimi ve davranış kalıplarının öğrenimi
noktasında oldukça etkili olan medya
aracılığıyla gerçekleştirilebilecektir.
İstanbul Sözleşmesi ile birlikte incelenmesi
gereken bir diğer kanun, 6284 sayılı
kanundur. Bu kanun, İstanbul Sözleşmesi’nin
imzalanmasını müteakiben, sözleşmenin taraf
devletlere yüklediği yükümlülüklerin yerine
getirilmesini sağlamak amacıyla çıkarılmıştır.
Bu kanun, sözleşmenin “Soruşturma, Kovuşturma,
Usul Hukuku ve Koruyucu Tedbirler”
başlıklı 6. Bölümünde yer alan koruma tedbirlerini
düzenlemektedir. Bu noktada, kadına
karşı şiddetin veya genel anlamda ev içi şiddetin
içerdiği özel durumlar sebebiyle, uzun
süren yargısal süreci yanı sıra hızlı bir şekilde
karar alınabilecek tedbir mekanizmasının
gereksinim olduğu belirtilmelidir. 6284 sayılı
kanunun bu gereksinimi karşılamaya yönelik
oluşturulduğu söylenebilecektir. Bu kanun
halk arasındaki farkındalığın ve anlayışın arttırılması
için, yerine göre ulusal insan hakları kuruluşları ve eşit
haklar kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ve özellikle de
kadın örgütleriyle işbirliği de dahil olmak üzere, düzenli
olarak ve her düzeyde farkındalık arttırıcı kampanya ve
programları yaygınlaştıracak veya uygulayacaktır.
Madde 14: Taraflar, yerine göre, tüm eğitim seviyelerinde
resmi müfredata, kadın erkek eşitliği, toplumsal klişelerden
arındırılmış toplumsal cinsiyet rolleri, karşılıklı
saygı, kişisel ilişkilerde çatışmaların şiddete başvurmadan
çözüme kavuşturulması, kadınlara karşı toplumsal
cinsiyete dayalı şiddet ve kişilik bütünlüğüne saygı gibi
konuların, öğrencilerin zaman içinde değişen öğrenme
kapasitelerine uyarlanmış bir biçimde dahil edilmesi için
gerekli tedbirleri alacaklardır.
Taraflar 1. fıkrada belirtilen ilkeleri yaygın eğitimin yanı
sıra, spor, kültür ve eğlence tesislerinde ve medyada
yaygınlaştırılmasına yönelik gerekli tedbirleri alacaklardır.
Madde 17 : Taraflar, özel sektörü, bilgi ve iletişim teknolojisi
sektörünü ve medyayı, bu sektörlerin ifade özgürlüğüne
ve bağımsızlığına gerekli saygıyı göstererek, kadına
yönelik şiddeti önlemeye ve kadın onuruna saygıyı
arttırmaya yönelik politikaların oluşturulmasına ve uygulanmasına
ve bu konularda kılavuzların oluşturulmasına
ve kendi kendini düzenleyici standartların belirlenmesine
katılmaya teşvik edecektir.
Taraflar özel sektör aktörleriyle işbirliği içinde, çocuklar,
anne babalar ve eğitimciler arasında, zararlı olabilecek,
cinsel ve şiddet içeren aşağılayıcı içeriklere erişim
sağlayan bilgi ve iletişim ortamıyla nasıl baş edileceğine
yönelik beceriler geliştirip yaygınlaştıracaktır.