Kırktuğ Dergisi 11. Sayısı
"Zikr eder cinnü-melek hem insan, Yaşasın devletü #Azerbaycan. Hür azade yaşatsun hamunu, Hem hukuk olsun er ile nisvan."
"Zikr eder cinnü-melek hem insan,
Yaşasın devletü #Azerbaycan.
Hür azade yaşatsun hamunu,
Hem hukuk olsun er ile nisvan."
- No tags were found...
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
GÖNÜL TEZGAHI
Tuğba Dinç Günay
Çatılar karla örtülmüş, bacalarda duman tütmekte, sobada çıtır çıtır yanan odunlar, başında
hiçbir zaman eksik olmayan güğüm, yandaki bakırda kozalaklar, yeni yarılmış çam
odunları, duvarda üstünde geyiklerin olduğu örtü, üst tarafında boydan boya seren, serende
ibrik, güğüm, kazaneniği, yazma camekanları, ahşaptan çerçeveler, yerlerde minderler, işlemeli
örtüsü olan divanlar, üstünde potanlar, kapının yanında yüklük, düzgünce yerleştirilmiş
döşekler, yorganlar, yastıklar... İşte benim huzur kokan, insanı alıp zamana karıştıran evi.
Aaa bir de kilim ıstarı var. Yarıya kadar dokunmuş tamamlanmayı bekleyen kilim.Ninemle
avlunun işini bitirip başına geçeceğiz. Ninem hep “Yörüklerin evinde, barkında, çadırında
kilim ıstarı olmazsa olmaz.” der. Çok meşakkatli, sağlam sabır isteyen bir nevi de dinlendirici
bu uğraşı evin bütün kadınları bilmeliymiş yoksa kilim dokumayı bilmeyen kadınlar geçincemeden
anlamazmış.
Yazın kırkılan koyunların yünlerini ninem tengereği ile eğirir, halıcı ile büker sağlam ipler
üretir. Ağaç ve ot köklerinden elde edilen boyalara yatırırlar. Allı, morlu, gök, yeşil,sarı, kara
rengarenk ipler olur. Ardından ıstarın başına geçilir, ipler yerleştirilmeye başlanır, kirkitle
sağlamlaştırılır. İlk kilim dokuyanlar Türkmen motifiyle başlar. Elibelinde, deveboynu, kuşboynuzu,
çataldalı, yelek, sevdiler, kocayanlış gibi birbirinden farklı kilim desenleriyle devam
edilir. Kadınlar kilime hayallerini, umutlarını, sevinçlerini, kederlerini, üzüntülerini, sevdalarını,
ömürlerini dokurlar. Dağlarını, taşlarını, bahçelerini, yavrularını, ailelerini işlerler kilim
desenlerinde. Hayat veririler, anlam katarlar onlara. Her Yörük kızının çeyizinde mutlak bir
tane kilimi olur. Yıldan yıla değerini korur, ilk günkü canlılığını kaybetmez hiçbir zaman kilim.
Her baktığında seni alır memleketine, toprağına, vatanına götürür. Bende ninemle soğuğu sert
bu kış gününde hasret kokan hikayemi dokumaya başlarım.
Şöyle bir düşününce yurdumun dört bir yanında bizi biz yapan o kadar değerli örf, adet,
gelenek, alışkanlık var ki önemi bilinmeyen. Bu zengin kültür, birikim, bu saflık bu doğallık,
bu samimiyet benim , benim kimliğim, bizim kimliğimiz, hala toprağımızda değerleri için çabalayan
bir tutam insanın kimliği. Ahını, şahını, heyecanını, endamını kaybetmeyen koca bir
hazine, vatanımın tarifi.
Bütün insanlarımızla birlikte bir gönül tezgahında bizi biz yapan değerlerimizi kilim desenlerinde
buluşturmak en büyük temennim.
6