Füsun Sayek TTB Raporları 2008: SaÄlık Emek-Gücü
Füsun Sayek TTB Raporları 2008: SaÄlık Emek-Gücü
Füsun Sayek TTB Raporları 2008: SaÄlık Emek-Gücü
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
enzer bir güncellemeyi yayınlamadığı<br />
için Bolu-Düzce (1995-1998) ve Adana-Osmaniye<br />
(1995) illerine dikkat<br />
etmek gerekir. Bu yıllarda Bolu ve<br />
Adana genellikle bir üst dilimde yer<br />
almasına karşın, Düzce ve Osmaniye<br />
dilimler dışı kalmıştır.<br />
Pratisyen Hekimler<br />
Grafik 1.<br />
Pratisyen Hekimlerin İllere Dağılımı<br />
e. Toplamdaki değişimi görebilmek<br />
için her dilime düşen nüfusun oranı<br />
ayrıca tablolaştırılmıştır. Ortalamanın<br />
üstünde (dilim 1 ve dilim 2) ve altında<br />
(dilim 4 ve dilim 5) kalan nüfus oranı<br />
da bu tabloların altında ayrıca görülebilir.<br />
f. İllere ve yıllara göre çalışan sağlık<br />
meslek gruplarının kendi içindeki dağılımını<br />
izleyebilmek için her yıl için<br />
her ildeki sağlık meslek grubunun çalışan<br />
toplam sağlık emek-gücüne oranını<br />
gösteren tablolar oluşturulmuştur.<br />
g. Sağlık meslek grupları arasında her<br />
yıl için dağılım yukarıdaki uygulama<br />
ile %20’lik parçalara bölünerek her<br />
ilin bulunduğu dilimi gösteren tablolar<br />
elde edilmiştir.<br />
h. Ayrıca, OECD ülkelerinin ortalamalarını<br />
gösteren 4 ayrı tablo OECD1-4<br />
olarak yeniden derlenmiştir. Yeniden<br />
derleme nedeni, farklı ülkelerin farklı<br />
yöntemlerle veri iletmesidir.<br />
Yukarıda sayılan 9 meslek grubundan;<br />
hekimler, pratisyen hekimler, uzman<br />
hekimler ve sağlık emekçileri ile ilgili<br />
bulgular metin içinde paylaşılacaktır.<br />
Diğer sağlık meslek grupları ile ilgili<br />
bilgiler ve ayrıntılar EK-5’de sunulmuştur.<br />
Pratisyen hekimlerinin illere dağılımında<br />
İstanbul, Ankara ve İzmir’e yığılma<br />
dikkati çekmektedir. Adı geçen üç<br />
büyük ildeki yığılma 11 yıl boyunca<br />
yaklaşık %40’tır. Bin kişi başına pratisyen<br />
hekim sayısı bakımından son 11<br />
yılda illerin durumu genel olarak aşırı<br />
derecede kötüye gitmektedir. Bu süre<br />
içerisinde, yalnızca Ankara, durumu<br />
daima iyi olan il konumundadır. İllerin<br />
%80’i orta dilimin altında kalmaktadır.<br />
Daima en kötü dilimde yer alan illerin<br />
tamamı, aynı zamanda gelişmişlik<br />
sıralamaları bakımından da son sıralardadır.<br />
Onbir yıl boyunca 1.000 kişi başına<br />
pratisyen hekim sayısı bakımından<br />
eşitsizlik 1.40-1.20 aralığındadır. Özellikle<br />
2001’den itibaren bu aralık 1.30-<br />
1.20 aralığında bir inen bir çıkan bir<br />
farka dönüşmüştür.<br />
Pratisyen hekimlerin sağlık çalışanları<br />
içindeki dağılımı da, bu saptamayı<br />
doğrulamaktadır. G27 tablosunda<br />
11 yıl boyunca durumu değişmeyen<br />
yalnızca 2 il vardır: Giresun ve Balıkesir.<br />
Her iki il de, pratisyen hekimlerin<br />
sağlık emekçilerine oranı bakımından<br />
daima en kötü dilimde kalmaktadır.<br />
Diğer illerin tamamı yıldan yıla %20<br />
’lik dilimlerde bir aşağı iki yukarı gezer<br />
haldedir.<br />
Tabloda dikkat çekici bir diğer nokta<br />
Van, Şırnak, Ağrı ve Hakkari’de 2006<br />
yılındaki ani ‘aşırı’ artıştır. Bu iller<br />
birdenbire pratisyen hekimlerin sağlık<br />
emekçileri içindeki payı bakımından<br />
en iyi duruma gelmişlerdir.<br />
OECD ülkeleriyle karşılaştırıldığında<br />
ise, hekim istihdamındaki temel sorunun,<br />
neden “sayı” değil “dağılım”<br />
olduğu açıkça görülmektedir. Örneğin,<br />
2006 yılında bu ülkelerde bin kişi başına<br />
pratisyen hekim sayısı ortalama<br />
0.9, sağlık emekçileri içinde pratisyen<br />
hekimlerin payı ise %11’dir. Aynı<br />
yıl Türkiye’de ise bu sayılar 0.7 ve<br />
%23’tür. Nüfusun %22’si, kişi başına<br />
pratisyen hekim bakımından OECD<br />
ortalamasının üzerindedir. Pratisyen<br />
hekimlerin sağlık emekçileri içindeki<br />
payı ise, tüm nüfus için OECD ortalamasının<br />
üzerindedir. En küçük paya<br />
sahip il olan Muğla’da bile bu rakam<br />
%15’tir.<br />
Eşitsizlikten olumsuz etkilenen nüfus<br />
ise giderek artmaktadır. 1995-2006<br />
arasında bin kişi başına pratisyen<br />
hekim sayısı bakımından en kötü<br />
durumdaki nüfusun oranı %69’dan<br />
%78’e çıkmıştır. 2006’da nüfusun<br />
%17’si için bin kişi başına pratisyen<br />
hekim sayısı 1.35 iken, %80’e yakını<br />
için 0.6’dır. Orta dilim ise neredeyse<br />
erimiştir.<br />
Bulguların ışığında görünen; pratisyen<br />
hekim dağılımının düzeyi itibariyle<br />
illerin yıllar itibariyle sürekli yer değiştirmesidir.<br />
Bu durumun bilinen<br />
nedeni de pratisyen hekim dağılımında<br />
bozukluğu gidermenin temel yolu<br />
olarak zorunlu hizmet uygulamasının<br />
kullanılmasıdır. Zorunlu hizmet atamalarıyla<br />
yapılmaya çalışılan iyileştirme<br />
kalıcı olamamakta, iki üç yıl içinde ilin<br />
yeniden bir alt dilime düşmesini engelleyememektedir.<br />
28 FÜSUN SAYEK <strong>TTB</strong> RAPORLARI-<strong>2008</strong>