Dolayısıyla K<strong>el</strong>am ilmi, tarihs<strong>el</strong> gerçekliği çerçevesinde salt akide noktasında konuşmamış bilakis siyaseti <strong>din</strong>e uyarlamıştır. Buna binaen geçmişin yapısı kutsanarak bu, hem bugüne hem de g<strong>el</strong>eceğe yegane hakikat olarak dayatılmıştır. 130 Sonunda; mütek<strong>el</strong>limi, fakihi, nahivcisi, mutasavvıfı hasılı bu kültür dahilinde düşünen bütün alimleri, çizilen bu sınırlar içerisinde fikriyatlarını şekillendirmişlerdir. 131 130 <strong>el</strong>-Cabiri, Tekvin, s. 346-347 131 <strong>el</strong>-Cabiri, Bünye, s. 564
I. BÖLÜM CABİRİ’NİN TARİHSEL SÜRECİ DEĞERLENDİRMESİ 1. KAVRAMSAL ÇERÇEVE Arap siyasi sürecinin doğru bir şekilde anlaşılabilmesi için Cabiri’nin yazılarında kullandığı kavramlar üzerinde durulması gerekir. Bu kavramlar şunlardır: 1. 1. 1. Siyasi Akıl 132 Siyaset bir anlamda, bir tarafın bir tarafa idari olarak otoritesini uygulamasıdır. Cabiri’ye göre bu uygulamanın arka planını, psikolojik yapısını, iç mantığını ve kurgusunu oluşturan tem<strong>el</strong> özne “Siyasi Akıl”dır. 133 Cabiri, Arap-İslami kültürünün ortaya koymuş olduğu bilgis<strong>el</strong> sistemler açısından, siyasi akıl ile uygulama arasında farklılıkların ortaya çıktığını b<strong>el</strong>irtir. Buna göre, bilgis<strong>el</strong> sistemler düşünce üretirler. Ama siyasi akıl, üretmez. Aksine üretileni devşirir ve g<strong>el</strong>eceği açısından, kendi otoritesinin tem<strong>el</strong>lerini sağlamlaştırmak için onu kullanır. O halde burada bir farklılığın olması kadar hayati bir ilişki de vardır. Bu da; siyasi aklın meşruiyetini sağlaması babında pragmatist davranmasıdır. 134 1. 1. 2. Siyasi Şuuraltı 135 132 Aslında bu kavram konumuzun özünü oluşturmaktadır. Cabiri, bu çerçevede yapmış olduğu değerlendirm<strong>el</strong>erindeki amaçlarından birinde, şöyle bahseder: “ …bu konudaki tefekkürümüz, f<strong>el</strong>sefe tarihini düşünmemizle ilgilidir. O da bu tür konularda ahlak ve siyaseti düşünmektir. Pratik akıl, hem ahlaktır hem de siyaset…fakat başımı iki <strong>el</strong>imin arasına alıp düşündüğümde hakkında konuştuğum pratik f<strong>el</strong>sefede ahlakın olmadığını mülahaza ettim: Yani, Arap Siyasi Aklı. Niçin? Çünkü <strong>din</strong>, bizatihi ahlaktır. Bu ahlak nedir? İslam’da ahlak, nasihattir. Biz <strong>din</strong>in nasihat olduğunu biliyoruz. O halde siyaset, tek başına kalıyor. Eğer biz bu kitabı –<strong>el</strong>-Aklu’s-Siyasiyyu’l-Arabi- <strong>din</strong>den ayırsaydık, onu ahlaktan ayırmış olurduk. Halbuki bize göre ahlak <strong>din</strong>i kapsar. Aristo ve diğerlerinden nakledilen sözlere g<strong>el</strong>ince; bunların, Arap siyasi aklında b<strong>el</strong>irleyici bir fikri rehberliği, gerçek bir rolü ve etkinliği olmamıştır. O halde Arap siyasi aklı, İslam’da ahlaktan ayrılmış siyasetin aklıdır. Çünkü ahlak, <strong>din</strong>dir veya ondan bir parçadır. Bu ayrım hakkaniyete uygundur. Çünkü İslam’ın, kesinlikle <strong>din</strong> ve dünya olduğuna inanıyorum. Bu kitap; Müslümanların İslam’ı hayatlarına aktardıkları gibi…O’nda dünyanın anlaşılması babından bir çeşit sunumu değerlendirmektedir. Bu nedenle o, sadece dünyayla ilişkili yanı içermektedir. O halde bu kitap, ne vaaz ne de propaganda kitabıdır. Sadece İslam’da siyasi düşünce ve uygulamanın kitabıdır.” M. A. <strong>el</strong>-Cabiri, et-Turas ve’l-Hadase, <strong>el</strong>-Merkezu’s-Sekafiyyu’l- Arabi, Beyrut, 1991, s. 339. Görüldüğü gibi Cabiri, <strong>din</strong> ve dünya ayrımı yapmaktadır. Her ne kadar İslam’ın hem <strong>din</strong> hem de dünya olduğuna inansa da… Bu da onun düşmüş olduğu yanlışlardan biridir. 133 M. A. <strong>el</strong>-Cabiri, <strong>el</strong>-Akl, s. 7-10 134 <strong>el</strong>-Cabiri, <strong>el</strong>-Akl, s. 7-8 135 Cabiri, bu konu çerçevesinde bazı yazarların kendi yazıları hakkındaki değerlendirm<strong>el</strong>erine et-Turas ve’l- Hadase isimli eserinde yer verir. Bu yazarlardan biri de Mahmud Emin’dir. Burada Mahmud Emin, bu ve diğer
- Page 1 and 2: T.C ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL
- Page 3 and 4: T.C ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL
- Page 5 and 6: Tezimizde Cabiri’nin sadece din v
- Page 7 and 8: her şey mubahtır”. Buna siyaset
- Page 9 and 10: eder. 13 Bu husus başlı başına
- Page 11 and 12: kişinin görüşünü bütün insa
- Page 13 and 14: Tanrı yerine birey sorumlu olunca,
- Page 15 and 16: husumetler tarihsel bağlamından
- Page 17 and 18: savunulmasıydı. 50 İşte Cabiri
- Page 19 and 20: Kur’an’dan hareketle isyan bayr
- Page 21 and 22: akımlarıdır. 66 Cabiri’nin koy
- Page 23 and 24: Cabiri, olup bitenin aslını şöy
- Page 25 and 26: Maniheistlerin bu faaliyetlere giri
- Page 27 and 28: Cabiri, Hermetik, agnostik düşün
- Page 29 and 30: Cabiri, konumuz açısından Müsl
- Page 31 and 32: çerçevesindedir. Cabiri’ye gör
- Page 33 and 34: Emevilerin hasımları olan Fatımi
- Page 35: Hazm’ın şu sonuca vardığını
- Page 39 and 40: Cabiri, bu kavramı çağdaş sosyo
- Page 41 and 42: unu kendine entegre etme isteğini
- Page 43 and 44: - Sosyal ve siyasal açıdan akraba
- Page 45 and 46: toplu hareketi sağlayan mantıktı
- Page 47 and 48: ve kesin tavrını ortaya koymuştu
- Page 49 and 50: Cabiri’ye göre, Arap toplumuna b
- Page 51 and 52: ulabilmek için Taif’teki Sakif k
- Page 53 and 54: ulaştırılması ve kendisinin sö
- Page 55 and 56: Mekke’nin uluslar arası ticaret
- Page 57 and 58: İkinci tarihi olay, Büyük Bedir
- Page 59 and 60: Arapların arasından çekilmeliydi
- Page 61 and 62: 2. Rahat kazanılacak bir ganimet o
- Page 63 and 64: Peygamber’in vefatıdır. Bu vefa
- Page 65 and 66: 3. Sahabe, bu sorunu tamamen siyasa
- Page 67 and 68: olan, Sahabenin ileri gelenleriyle
- Page 69 and 70: Kahtanlılarla ittifak kurmuştur.
- Page 71 and 72: mektupta, Irak’ın fethine başla
- Page 73 and 74: Haldun’un deyimiyle Arabın ‘
- Page 75 and 76: insanların iktisadi açıdan bir s
- Page 77 and 78: ekonomik bir çekişme vardı. Bu n
- Page 79 and 80: Hz. Ali’nin zenginlere karşı al
- Page 81 and 82: Muhammedi Davet için ciddi tehditl
- Page 83 and 84: Cabiri, bütün bu ortaya konulan v
- Page 85 and 86: içkiyi helal görecekler. Bunlarla
- Page 87 and 88:
iki halifenin durumu, farklılık a
- Page 89 and 90:
mütevazi olduğu zaman onun adına
- Page 91 and 92:
Daha öncede belirtildiği gibi Mua
- Page 93 and 94:
B. 4. Hasan Basri Cabiri, Hasan Bas
- Page 95 and 96:
mü? Hiç insanları, yalan ve kand
- Page 97 and 98:
desteklenmesi anlamına gelecektir.
- Page 99 and 100:
Cabiri, Abbasi isyanı ve ihtilalin
- Page 101 and 102:
dayatarak, Hasan’ın Muaviye nam
- Page 103 and 104:
edendir. Çünkü onun iradesi, All
- Page 105 and 106:
de içteki çabalarla gerçekleşti
- Page 107 and 108:
3. Raşid Halifelerden sonra idare
- Page 109 and 110:
II. BÖLÜM CABİRİ’NİN GÜNÜM
- Page 111 and 112:
Çünkü bu tarz bir yaklaşım, o
- Page 113 and 114:
1. Sünni düşünce; devletin şek
- Page 115 and 116:
- Ya da hakkında nass olmayan mese
- Page 117 and 118:
ortaya çıktı. Sorun, hukuki ve b
- Page 119 and 120:
sorumludur. Köle, efendisinin mal
- Page 121 and 122:
uyanışın şartıdır.” Buradan
- Page 123 and 124:
uygulasaydı, Cabiri’nin memleket
- Page 125 and 126:
Tunus, Libya, Ürdün, Suudi Arabis
- Page 127 and 128:
giydirilen demokrasi gömleği, Lü
- Page 129 and 130:
Hatta bu bakımdan, önemli bir Hı
- Page 131 and 132:
Cabiri, dinin siyasete alet edilmes
- Page 133 and 134:
için laikliğin örtü olarak kull
- Page 135 and 136:
unları elde edebilmek için, demok
- Page 137 and 138:
çerçevesinde, anayasal bir boşlu
- Page 139 and 140:
her projede atılması gereken ilk
- Page 141 and 142:
SONUÇ Din ve siyaset insan yaşam
- Page 143 and 144:
Laiklik, tam anlamıyla Sekülerizm
- Page 145 and 146:
________ , Bünyetü’l-Akli’l-A
- Page 147 and 148:
İBN KESİR, Ebu’l-Fida İsmail,
- Page 149:
olarak o, bu kavramların tasallutu