08.01.2015 Views

Gazi'de “DHKP-C Operasyonu” Adı Altında Esnaflara ... - Yürüyüş

Gazi'de “DHKP-C Operasyonu” Adı Altında Esnaflara ... - Yürüyüş

Gazi'de “DHKP-C Operasyonu” Adı Altında Esnaflara ... - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sayı: 360<br />

<strong>Yürüyüş</strong><br />

14 Nisan<br />

2013<br />

nesinin mühürsüz, 9 tanesinin de işaretli olduğu sandık kurulu<br />

başkanı tarafından tespit edilmiş ve salonda ilan edilmiştir.<br />

Bu ilandan sonra Genel – İş Genel Merkez yöneticilerinden<br />

iki kişi sandık kurulu masasına gitmiş ve aynı<br />

anda da salona polis çağırılmıştır. Salona polis gelmesinden<br />

1 saat sonra yeniden açıklama yapılmış ve Savaş Doğan’ın<br />

kaybettiği, Mustafa Sarıgül’ün adamlarının kazandığı ilan<br />

edilmiştir. Salon polis tarafından zorla boşaltılmıştır.<br />

Ertesi gün Savaş Doğan ve işçiler Şişli Belediyesi önünde<br />

çadır açarak masa başı oyunlarıyla ellerinden alınan seçim<br />

sonuçlarını istemişlerdir.<br />

Aynı gün Genel-İş Genel Merkezi yazılı bir açıklama<br />

yaparak “Şişli Belediyesi önünde yapılan eylemin kendi<br />

eylemleri olmadığını, kendileri ile ilgisi olmadığını,<br />

seçim sonuçlarını hazmedemeyen bir grubun yaptığı eylem<br />

olduğunu” açıklamış ve bu açıklamayı belediye başkanına<br />

da göndermiştir. Bu açıklama halen sendikanın internet<br />

sitesinde durmaktadır.<br />

Seçim sonuçlarına yapılan itirazda seçim kurulu hakimi<br />

işaretli oy olmadığını belirterek itirazımızı reddetmiştir.<br />

Hakimin olmadığını belirttiği bu işaretli oylardan bir tanesi<br />

şu an işçilerin elindedir.<br />

1 hafta süren çadır eyleminden sonra Mustafa Sarıgül<br />

adamlarının istifalarını almıştır. Kazandığı iddia edilen şube<br />

yöneticileri Sarıgül’ün isteğiyle istifa etmişlerdir.<br />

İstifalar genel merkeze gönderilmiş ve derhal olağanüstü<br />

genel kurul kararı alınması istenilmiştir. Çünkü delege esas<br />

olarak belediye yönetiminin belirlediği delegedir ama çadır<br />

eyleminin moral ve psikolojik etkisinden dolayı işçiler<br />

çok güçlüdür. Kuşkusuz Sarıgül şube yönetiminden vazgeçmeyecektir.<br />

Sarıgül’e toparlanma şansı tanımamak gerekmektedir.<br />

Geçen zaman işçinin aleyhine, Sarıgül’ün lehinedir.<br />

Ancak Genel-İş Genel Merkez yönetimi ısrarla olağanüstü<br />

genel kurul kararını almak için beklemiştir. Neden<br />

Demişlerdir ki; yasal süre 30 gün, biz canımız istediği<br />

zaman karar alırız… Oysa biz sadece yasal süreye değil<br />

kimin çıkarına olduğuna da bakarız. Başka koşullarda<br />

işçilerin lehine ise en son gün karar alınmasını talep ederiz.<br />

Ama bu koşullarda Şişli’de ilk gün karar alınması işçilerin<br />

lehinedir.<br />

Şişli Belediyesi’nde son dönemde yemekler bozuk çıkmaya<br />

ve işçiler zehirlenmeye başlamıştır. İşçi, zehirlenmeler<br />

karşısında sendikasını aramıştır. Ama bulamamıştır.<br />

Bu durum da genel merkez yöneticilerine anlatılmıştır.<br />

Ama işçinin beklediği karar çıkmamıştır.<br />

Şişli işçileri sendika genel merkezinde oturma eylemi<br />

ve açlık grevi yapmaya başlamışlardır. Bu durum da genel<br />

merkez yöneticilerinin bazıları tarafından DAYATMA<br />

olarak kabul edilmiştir. Elbette dayatma! Ne bekliyordunuz<br />

Siz bürokrat mısınız Elbette işçi size dayatacak ve<br />

siz de işçi ne istiyorsa onu yapacaksınız. Siz sendikacılığı<br />

kimin için yapıyorsunuz Kendi egolarınız için mi<br />

İşçilerin ve devrimcilerin açlık grevi devam ederken<br />

genel merkez yöneticileri kıllarını kıpırdatmamıştır. O sendikanın<br />

genel merkezinde açlık grevinde geçen her saniye<br />

sendikacılığın kara sayfası olmuştur.<br />

İşte bu sendikacılık sorgulanmalı ve bu sendikacılık ile<br />

hesaplaşılmalıdır. Sendika yönetimleri arpalık değildir. Sendikacılık<br />

da meslek değildir. Sendikalar mücadele alanıdır.<br />

Bedel ödemeyi gerektirmektedir. Çünkü baskı artmaktadır.<br />

İhtiyacımız olan içi boşalmış, kof sendikaları korumak değil<br />

onları devrimcileştirmektir. Sınıf sendikacılığının önünü<br />

açmaktır. Er ya da geç sınıf sendikacılığı önünü açacak,<br />

gelişecektir. Çünkü hayat patron sendikacılarına yaşam hakkı<br />

tanımayacaktır. Biz bozuk yemekten zehirlenen işçiler<br />

için mücadele edeceğiz, asgari ücretle çalışmaya zorlanan<br />

işçiler için mücadele edeceğiz, haksız hukuksuz işten atılan,<br />

sesini çıkardığı zaman sürgün edilen işçiler için onlarla<br />

birlikte mücadele edeceğiz ve kazanacağız.<br />

Yalanları Açığa Çıkarmaktan, Adaletsizlikleri<br />

Teşhir Etmekten Vazgeçmeyeceğiz!<br />

Gerçekleri Yazmaya<br />

Devam Edeceğiz!<br />

Tayyip Erdoğan sözde “insanlık<br />

dersleri” verirken gerçeklerin sesinden<br />

korkmaya devam ediyor. Yalanlar<br />

üzerine saltanat<br />

kurmaya<br />

çalışırken, gerçeklerin<br />

tüm<br />

çıplaklığıyla<br />

önlerine çıkması korkutuyor AKP iktidarını.<br />

Bu yüzden gerçekleri anlatan<br />

<strong>Yürüyüş</strong> dergisi üzerine baskı kurma<br />

çalışmaları devam ediyor.<br />

Haftalardır çıkan bütün dergilerin<br />

toplatılması iktidar için neredeyse rutin<br />

hale geldi.<br />

<strong>Yürüyüş</strong> dergisinin 359. sayısı çıkar<br />

çıkmaz peşinden toplatma kararı<br />

da beraberinde geldi.<br />

<strong>Yürüyüş</strong>'e yönelik bu baskıların<br />

sebebi, her zaman, koşullar ne olursa<br />

olsun gerçekleri dile getirmesi ve<br />

yalanlarını yüzlerine vurmaktan vazgeçmemesidir.<br />

İktidara ve uşakları Ağır<br />

Ceza hâkimlerine daha çok<br />

sebep vereceğiz. Çünkü <strong>Yürüyüş</strong><br />

gerçekleri dile getirmekten<br />

asla vazgeçmeyecek.<br />

Partiyi<br />

Selamlıyor<br />

44<br />

30 MART KIZILDERE’DEN 17 NİSAN ÇİFTEHAVUZLAR’A

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!