İçindekiler - İlahiyat Fakültesi - Marmara Üniversitesi
İçindekiler - İlahiyat Fakültesi - Marmara Üniversitesi
İçindekiler - İlahiyat Fakültesi - Marmara Üniversitesi
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
84 Mehmet Bulğen<br />
Bir başka husus insanın kalıtım yoluyla intikal eden özellikleridir. Zira bugün<br />
genetik bilimi insanın genler yoluyla kazandığı rûhî-bedenî özellikleri var olduğunu<br />
söylemektedir. Meselâ aynı genleri paylaşan ikizlerle, genlerin yarısını<br />
paylaşan ikiz olmayan kardeşlerin mukayesesi, birçok davranış biçiminin genetik<br />
kalıtım tarafından ciddî bir biçimde etkilendiğini ortaya koymaktadır. 112 Halbuki<br />
reenkarnasyon inancına göre ölümle birlikte başka bir bedene intikal eden ruhun<br />
kendi karakterine uygun bir bedeni nasıl seçtiği ve bu durum karşısında kalıtımın<br />
nasıl açıklanacağı belirsizdir. 113<br />
Diğer taraftan insan doğası üzerine yapılan bilimsel araştırmalar, beynin belli<br />
bölümlerindeki hasar ve kimyasal dengesizliklerin belirli zihinsel/ruhsal yetenekleri<br />
dramatik bir şekilde etkilediğini ortaya koymaktadır. 114 Dolayısıyla bilim<br />
zihinsel ve ruhsal yaşamın biyolojik işlemlere bağlı olduğunu göstererek reenkarnasyoncuların<br />
temel postulatı olan ruh-beden düalizmini tartışmalı hâle getirmektedir.<br />
Günümüz bilimi, insanı rûh ve beden olmak üzere ikiye ayırma değil,<br />
onu rûhu ve bedeniyle ayrılmaz bir bütün sayma eğilimindedir.<br />
Yine reenkarnasyon inancına göre ezelî ruhlar kemale erinceye ya da mutlak<br />
ruh seviyesine ulaşıncaya kadar tekrar bedenlenmeye devam ederler. Kemâle<br />
eren ruh artık tenâsühe ihtiyaç duymayarak sistemden çıkar. Diğer taraftan<br />
ruhlar ezelî ve sâbit kabul edildiği için sisteme yeni bir ruh girişi de mümkün<br />
olmayacaktır. Buna göre eğer bedenlenme süreci ezelden beri devam edegelen bir<br />
süreç ise şimdiye kadar rûhların tekâmüllerini tamamlamaları, böylelikle de<br />
tekrar bedenlenme işlemini sona erdirmeleri gerekirdi. Buna ruhların sayısının<br />
sonsuz olduğu cevabıyla da karşı çıkılamayacaktır. Zirâ sonsuz sayıda ruh deneyimlemek<br />
için sonsuz sayıda madde gerektirecektir. Halbuki daha önce de belirttiğimiz<br />
gibi Modern Kozmoloji ezeliyet, ebediyet ve sonsuzluk gibi nitelikleri<br />
evrene izâfe etmemektedir.<br />
Sonuç itibariyle reenkarnasyonun bilimsel olarak kanıtlandığı iddiası gerçeği<br />
yansıtmayıp; tam aksine bu inancın günümüz biliminin temel paradigmalarıyla<br />
çelişmesi söz konusudur.<br />
3.2. Karma Yasası ve Reenkarnasyon Kötülük Problemini Çözer mi?<br />
Ülkemizdeki ruhçu akımların kullandıkları bir başka iddia, reenkarnasyonun<br />
dayandığı karma yasasının toplumdaki farklılıkları izah ettiği, böylelikle kötülük<br />
problemini (teodise) çözdüğüdür. Buna göre bugün birisi zenginlik içinde mutlu<br />
bir hayat sürdüğü halde, başka birisi sefalet içinde bir hastalığın pençesinde<br />
inliyor ise, böyle bir eşitsizliğin sebebi, söz konusu kişilerin geçmiş varoluşlarında<br />
112 Ian G. Barbour, When Science Meets Religion, USA 2000, s. viii.<br />
113 Yusuf Şevki Yavuz, “İslâmî Açıdan Tenâsüh Hakkında Bir Değerlendirme”, İslâm’da İnanç<br />
İbadet ve Günlük Yaşayış Ansiklopedisi, İstanbul 1997, IV, 330.<br />
114 Ian G. Barbour, When Science Meets Religion, s. viii.