13.06.2015 Views

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

İncelemeler<br />

Tablo 7. Yapı Kullanma İzin Belgesi, Ocak- Haziran ayları toplamı<br />

Y I L L A R<br />

Bir Önceki Yılın İlk Altı<br />

Ayına Göre Değişim Oranı<br />

(%)<br />

Bina Sayısı<br />

Yüzölçümü<br />

(m²)<br />

Değer<br />

(TL)<br />

Daire sayısı<br />

2010 28 879 31 281 354 17 179 030 297 152 293<br />

2009 46 833 45 729 349 24 015 883 330 224 483<br />

2008 38 596 35 245 971 19 893 518 078 179 083<br />

2010 -38,3 -31,6 -28,5 -32,2<br />

2009 21,3 29,7 20,7 25,4<br />

Bina İnşaatı Maliyet Endeksi incelendiğinde, 2010 yılı üçüncü döneminde, toplamda bir önceki döneme göre %1,93, bir<br />

önceki yılın son dönemine göre %5,86, bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,93 ve dört dönem ortalamalara göre ise<br />

%4,02 artış göstermiştir.<br />

2010 yılı ikinci döneminde bir önceki döneme göre işçilik endeksi %6,42 artarken, malzeme endeksi %0,50 azalış göstermiştir.<br />

2010 yılı ikinci döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre işçilik endeksi %5,90 ve malzeme endeksi %5,78 artış göstermiştir.<br />

Tablo 8. 2010 ve 2009 yılı üçüncü dönem inşaat maliyet endeks yüzde değişim oranları<br />

2010 Yılı III. Dönem 2009 Yılı III. Dönem<br />

Toplam İşçilik Malzeme Toplam İşçilik Malzeme<br />

Bir önceki döneme göre değişim oranı (%) 1,93 0,95 2,24 0,55 0,46 0,58<br />

Bir önceki yılın son dönemine göre değişim oranı (%) 5,86 5,63 5,93 0,55 1,61 0,23<br />

Bir önceki yılın aynı dönemine göre değişim oranı (%) 5,93 6,42 5,78 -3,37 1,09 -4,68<br />

Dört dönem ortalamalara göre değişim oranı (%) 4,02 4,66 3,82 -2,71 4,99 -4,89<br />

İnşaat sektörünün 2005-2010 yılları arasındaki durumu yukarıdaki tablo 8’den de anlaşılacağı gibi hiç te olumluluk göstermemektedir.<br />

Kriz sektörü bir bütün olarak etkilemektedir. Sektörün kendine bağlı olarak etkilediği yaklaşık 200 sektörü ve<br />

bu alanlarda çalışan nufusu dikkate aldığımızda krizin etkisinin oldukça büyük olduğu görülmektedir. İnşaat maliyetlerin<br />

artış gösterdiği ortamda bina maliyetlerinde ortaya çıkacak artışların krizi daha da artıracağı açıktır.<br />

Sektördeki durgunluğu aşmak amacıyla konut kredilerindeki düşme soruna bir care olamayacaktır. Son bir yıl içinde konut<br />

kredi faizleri ortalama %1,49 lardan %0,90 lara kadar düşmüş olmasına rağmen konut talebi yaratılmasında ve tüketilmesinde<br />

bir care olamayacağı açıktır. Konut kredilerinde hızlı bir düşmeye karşın yine de 2008-2010 yılları arası konut kredilerinin<br />

tüketici kredileri içindeki payı %46,2 ile %47,8 arasında, toplam krediler içindeki payı da %10,2 ile %10,5 bandı arasında çok<br />

büyük bir değişiklik olmadan kalmıştır.<br />

Aynı şekilde, kredi faizlerinin hızlı düşüşü, vade sürelerini de uzatarak, 60-120-180 aya çıkarmıştır. Bu vade sürelerinde kredi<br />

kulanımı, kullanılan kredilerin %92’lerine varmıştır.<br />

2010 yılının ilk yarısında 203 600 kişi 14,1 milyar TL. Kredi kullanım olanakları artmasına rağmen konut satışları 2010 yılının<br />

2. döneminde 90 270 adet ile halen kriz öncesi dönemin gerisinde kalmaktadır.<br />

Alışveriş Merkezlerinde (AVM) ise 2010 yılı itibarıyla artış göstermektedir. Yeni açılan AVM’lerle toplam AVM sayısı 226 ve<br />

bunların kullanılabilir alan büyüklükleri de 5,67 milyon m2’ye varmıştır.<br />

Konut sektöründe egemen olmaya çalışan birkaç büyük firmanın ağırlıklı yatırımlarının rezidans yapılaşmalarına, yüksek<br />

binalara ve özellikle AVM’lere yönelmesi, ülke halkının birikimlerinin ve alış güçlerinin giderek azaldığını göstermektedir.<br />

Çalışan nufusun ortalama ücretlerindeki düşüklük, onların basit ve kolay tüketim mallarına yönelmelerine neden olmaktadır.<br />

Tüketime yönelik harcamaların artması da inşaat sektörünün sanayi ve lojistik alanda yatırım yapmasını da karsız ve<br />

gereksiz hale getirmektedir. Tüketim merkezlerine yönelik AVM’lerin sayısal artımı ve süreçte artacağına dair göstergeler,<br />

üreten bir toplumdan, tüketen bir topluma gidişi de hızlandırmaktadır. 2008 yılında sanayi binaları ve depo alanları için<br />

alınan ruhsat 2 013 402 m 2 iken 2010 yılı ilk altı ayında bu değer 1 210 778 m 2 dir.<br />

Tablo 9’dan da görüleceği gibi sektör hala krizden çıkabilmiş değildir. Krizin etkilerinin daha uzun süre devam edeceği<br />

açıktır.<br />

Ayrıca günümüzde ucuz konut ürettiklerini söyleyerek, gazetelerde sayfa sayfa reklam veren firmaların sektörü canlandıracağını<br />

ummak pek olanaklı değildir. Bu firmalar, özellikle 1990-2000 yılları arası enflasyonun %100’lere vardığı dönemlerde,<br />

sermayelerini üretimle değil yüksek faizle artırmış kesimlerdir. Bu firmaların o dönemdeki ciroları incelendiğinde sermaye<br />

artımlarının yüksek faiz gelirlerinden olduğu görülebilecektir. 1985-2000 yılları arasında inşaat sektöründe yer alan ve üretim<br />

yapan çok sayıda orta ölçekli firma o dönemdeki yüksek enflasyon sonucu ya batmış yada sektörden çekilmek zorunda<br />

kalmışlardır.<br />

İMO İzmir Şubesi Bülteni - www.imoizmir.org.tr <strong>Mart</strong> <strong>2011</strong> - <strong>157</strong> 31

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!