13.06.2015 Views

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - İzmir - İnşaat Mühendisleri Odası

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Üyelerimizden<br />

YENİ MEZUN GÖZÜYLE LİBYA DENEYİMLERİM<br />

Cihan YAMAN<br />

İnşaat Mühendisi<br />

Öncelikle Libya’ya nasıl gittiğimi anlatarak, yeni mezun<br />

olan veya mezun olacak arkadaşlara birkaç tavsiyede bulunmak<br />

istiyorum. Herkesin bildiği üzere ülkemizde işsiz<br />

insan sayısı oldukça fazladır. Bunu düşünerek kendinizi<br />

karamsarlığa itmeyin. İşsiz olduğunuz süreçte kesinlikle<br />

boş durmayın. İnşaat mühendisliği ile ilgili odamızın<br />

veya başka kurumların açtıkları kurslara gidebilirsiniz. Bir<br />

süre için; tanıdıklarınızdan veya odadan yardım isteyerek<br />

işi öğrenmeye çalışmak da size deneyim kazandıracaktır.<br />

Bilindiği üzere inşaat sektörü mühendisliğin yanında<br />

teknoloji ilede iç içe durumdadır. İnşaat teknolojilerini<br />

internetten, dergilerden ve özellikle belgesellerden takip<br />

etmenin yararı olacaktır.<br />

Libya’ya gitmeden önce oradaki şartlarla ilgili internetten<br />

araştırma yapıp fikir edinmeye çalıştım. Türkiye’den şirketin<br />

benimle beraber gönderdiği yedi işçi ile birlikte ayrıldım.<br />

Tek başına olmaktansa yanınızda kendi ülkenizden<br />

insanların olması sizin için büyük bir şanstır.<br />

Libya’da Tripoli Havaalanına geldiğinizde, ilk gözünüze<br />

çarpan havaalanının bakımsızlığı ve herhangi bir düzenin<br />

olmadığıdır. Libya’daki insanlar yabancıları kendilerinden<br />

aşağıda görmekteler ve buna göre insanlara davranmaktalar.<br />

Onlar her daim sizin üstünüzdedir ve ona göre hareket<br />

etmek zorundasınız.<br />

Havaalanından şantiyemin olduğu Al-Agalat kasabasına<br />

hareket ederken trafikteki düzensizlik ve trafik kurallarına<br />

uyulmaması dikkat çekiyor. Bu sebepten dolayı Libya’da<br />

trafikte çok dikkatli olmalısınız. İlginçtir ki, oradaki insanlar<br />

kaza yaptıklarında birbirleri ile kavga veya laf dalaşına<br />

girmeden “ALLAH galip” deyip yola devam ediyorlar.<br />

Libya’da hükümetin politikalarından ve söylemlerinden<br />

dolayı şiddetli bir şekilde yabancı düşmanlığı göze çarpıyor<br />

ama şunu da belirtmek isterim ki; Libya halkının<br />

Türklere karşı düşmanlığı veya kötü düşünceleri yoktur.<br />

Gerek geçmişten gelen ilişkilerimiz gerek şimdiki zaman<br />

diliminde olan ilişkilerimizden ötürü bize karşı iyi davranmaya<br />

çalışıyorlar.<br />

Libya’ya gerek mühendislik olarak farklı ve güzel yapılar<br />

incelemek için gerekse de maddi imkânları iyi olduğu için<br />

gitmek istedim. Orada edindiğim tecrübelere göre, oraya<br />

gidip de maddi ve manevi olarak memnun olmayan pek<br />

görmedim. Memnun olmayanlar da en kısa sürede geri<br />

dönüyorlar. Oraya giderken şunu da iyi bilmek gerekiyor,<br />

orada kendinize vakit ayırmanız çok zor. Sosyal hayatınız<br />

da yok denecek kadar az. Sizin için oradaki tek ve en<br />

önemli olay şantiyede çalışmak. Bizim şantiyemiz Tunus<br />

ile Tripoli arasında sahil kesimine çok uzak da olmayan<br />

Al-Agalat kasabasındaki hastane inşaatıydı. 21. yüzyılın<br />

şartlarına uygun akıllı bina sistemi ile yapılmış yenilenme<br />

projesiydi. Benim için süre az da olsa olabildiğince tecrübe<br />

edinmeye çalıştım. Normal şartlarda 1 <strong>Mart</strong>’ta hastaneyi<br />

teslim edip Sabratha’daki daha da büyük olan yeni<br />

bir hastane yenilenme projesine geçilecekti ama çıkan<br />

olaylardan dolayı geri dönmek zorunda kaldık.<br />

Libya’da isyan büyük çaplı olarak benim oradaki 15. günüm<br />

olan 18 Şubat <strong>2011</strong> tarihinde başladı. Başlangıçta<br />

kimse bu kadar büyüyeceğini düşünmemişti. Bizim şantiyemiz<br />

22 Şubat’a kadar çalışıp ancak o gün içinde çalışma<br />

durduruldu. Biz batıda olduğumuz için nispeten daha<br />

rahattık ama herkeste endişe vardı, “Bizim de şantiyemiz<br />

basılacak mı bize de zarar verecekler mi?” diye<br />

Dönüş yolunda Tripoli Havaalanı çok kalabalıktı. Dışarıda<br />

5-10 bin civarında Mısırlı yerlerde bekliyordu. Mısırlılara<br />

karşı acımasızca muamele ediyorlardı. Orda kim olsa Mısırlılar<br />

için üzüntü duyardı. Türkler için ayrı bir sıra vardı<br />

ve dış kapıdan içeriye girerken pek sıkıntı olmadı. Dışarıda<br />

Türk yetkililerinin bulunmasının payı bunda büyüktü.<br />

İçeriye girdikten sonra artık herkes Libyalıların insafına<br />

kalmıştı ve Libyalı görevliler de açıkçası insan gibi davranmıyorlardı.<br />

Havaalanında 36 saat susuz, oksijensiz ve<br />

gergin bir atmosferde bekledikten sonra ancak uçağa<br />

binebildik.<br />

Yeni mezun bir İnşaat Mühendisi olarak Libya’ya gidiş sürecim<br />

ve yaşadıklarımı yansıtmaya çalıştığım yazımı sürç-i<br />

lisan ettiysek affola sözüyle tamamlamak istiyorum.<br />

İMO İzmir Şubesi Bülteni - www.imoizmir.org.tr <strong>Mart</strong> <strong>2011</strong> - <strong>157</strong> 47

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!