Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - Ä°zmir - Ä°nÅaat Mühendisleri Odası
Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - Ä°zmir - Ä°nÅaat Mühendisleri Odası
Mart 2011 - Sayı: 157 (4398 KB) - Ä°zmir - Ä°nÅaat Mühendisleri Odası
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Kültür ve Sanat<br />
9 <strong>Mart</strong> 1971<br />
9 <strong>Mart</strong> 1971 tarihinde, ülke yönetimini ele geçirmek isteyen<br />
bir cuntanın varlığı açığa çıkarıldı.<br />
Hakkında pek az yayın bulunan bu cunta hareketi, çok<br />
az kişi tarafından tüm yönleri ile bilinmektedir. Bu cunta<br />
hareketinin içerisinde olduğu iddia edilen kişiler de bu<br />
girişimi açığa çıkaranlar da ‘9 <strong>Mart</strong> Cuntasından’ bahsetmekten<br />
hoşlanmamıştır.<br />
Bu sessizliğin arkasında yer alan cuntacılar açısından asıl<br />
gerekçe; başarısız olmaları ve deşifre olmayan bazı subayların<br />
açığa çıkarılmaması isteği olabilir. Cuntayı açığa<br />
çıkarıp birçok subayı emekli ayıran ve bazı kişilere işkence<br />
yapanlar açısından sessizliğin gerekçesi ise yüksek ihtimalle<br />
kendilerinin 3 gün sonra bir darbe yapmış olmasıdır.<br />
3 gün sonra kendileri darbe yapmış olan kişilerin,<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntasında yer alanları darbecilikle suçlamasını<br />
beklememek gerekir.<br />
Birçok yorumcu için bu durum daha kısa bir anlatımla,<br />
1971 yılında siyasetin farklı kulvarlarında yer alan kesimler<br />
ordunun içerisinde siyaset yapmaya başlamıştır.<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntası, ordunun içerisinde yer alan sola eğilimli<br />
ve ABD karşıtı kesimleri temsil etmektedir. 12 <strong>Mart</strong> Muhtırasını<br />
verenler ise, ordunun içerisinde yer alan sağa<br />
eğilimli ve ABD ile yakın ilişkiler içersinde olan kesimleri<br />
temsil etmektedir. Her iki kesimde, belirli bir siyasi eğilime<br />
yakınlık gösterdiği için siviller içerisinde taraftarları<br />
veya üyeleri bulunmaktadır.<br />
12 <strong>Mart</strong> darbesinin ne amaçla yapıldığı, darbe yapıldıktan<br />
bir süre geçtikten sonra anlaşılmıştır. 9 <strong>Mart</strong><br />
Cuntasından haberi olan bazı sol kesimler ilk anda, 12<br />
<strong>Mart</strong> darbesinin solun önünü açacak bir askeri harekât<br />
olduğunu düşünmüşlerdir. Birçok solda yer alan yapılanmanın<br />
12 <strong>Mart</strong> Darbesini selamlayan bildiriler yayınlanmasının<br />
arkasında bu yanılgı yatmaktadır. Bu sol gruplar<br />
darbenin kendilerine karşı yapıldığını anlaması için ise<br />
kısa bir süre geçmesi yetmiştir.<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntasının başını Emekli General Cemal Madanoğlu<br />
ve Tümgeneral Celil Gürkan çekiyordu. 12 <strong>Mart</strong><br />
darbesini planlayanların başını ise dönemin Genelkurmay<br />
Başkanı Memduh Tamaç ile 1. Ordu komutanı Faik<br />
Türün çekiyordu. 9 <strong>Mart</strong> Cuntası Kara Kuvvetleri Komutanı<br />
Faruk Gürler ve Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin<br />
Batur ile temas halindeydi. 9 <strong>Mart</strong><br />
Cuntasına yakın duran bu iki komutan,<br />
MİT ajanları Mahir Kaynak ve<br />
Mehmet Eymür tarafından Genelkurmay<br />
Başkanına bildirilince deşifre<br />
oldukları için saf değiştirerek 12<br />
<strong>Mart</strong>çılara katıldılar.<br />
Bu saf değiştirme 9 <strong>Mart</strong> Cuntasının sonunu getirmişti.<br />
12 <strong>Mart</strong> Muhtırası’nı veren Memduh Tağmaç, Orgeneral<br />
rütbesindekiler hariç bu 9 <strong>Mart</strong> Cuntasına adı karışan<br />
başta Tümgeneral Celil Gürkan olmak üzere tüm subayları<br />
re’sen emekliye sevketti. 1. Ordu Komutanı Faik<br />
Türün de bu darbeye adı karışan tüm aydınları ve diğer<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntası üyelerini Ziverbey Köşkünde Milli İstihbarat<br />
Teşkilatı vasıtasıyla işkenceyle sorguya çekti.<br />
Burada bu olayın çok fazla bilinmeyen başka bir yönü ise<br />
1.Ordu Komutanı Faik Türün’ün durumudur. Faik Türün<br />
12 <strong>Mart</strong>ta darbe yapmış bir komutandır. Solculara karşıdır.<br />
Ama karşı olmasının en büyük nedeni birçok analist<br />
için, öncellik kendisindeyken, Faruk Gürler’in genç<br />
subayların desteği ile Kara Kuvvetleri Komutanı yapılmış<br />
olmasındadır. Faruk Gürler 9 <strong>Mart</strong> Cuntasına yanaşmıştır.<br />
Çünkü geleceğini orada görmüştür. Durum değişip cuntanın<br />
başarısız olma ihtimali belirince çark ederek sağ<br />
bir darbenin mimarlarından biri olmuştur. Faruk Gürler<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntasında devlet başkanı yapılmak istenmektedir.<br />
Fakat 12 <strong>Mart</strong> darbesini yapanlara katılınca bu plan<br />
suya düşmüştür. Fakat bu plan 12 <strong>Mart</strong> darbesinden 2<br />
sene sonra 12 <strong>Mart</strong>’ı yapan askerlerin bir dayatması olarak<br />
meclise gelecekti. Bütün kuvvet komutanları meclise<br />
Faruk Gürler’i dayatmasına rağmen 12 <strong>Mart</strong> darbesinin<br />
en önemli mimarlarından 1. Ordu Komutanı Faik Türün<br />
Faruk Gürler’e destek vermemiştir. Gerekirse meclise 1.<br />
Ordu ile birlikte yürüyeceğini, Adalet Partisi Genel Başkanı<br />
Süleyman Demirel’e icap ederse TBMM’yi İstanbul’da<br />
toplayabileceğini söylemiştir. Sol devrimci olduğuna<br />
inandığı Orgeneral Faruk Gürler’in Cumhurbaşkanı olmasını<br />
engellemiştir.<br />
9 <strong>Mart</strong> Cuntası ve sonrasında gelişen 12 <strong>Mart</strong> Muhtırası<br />
süreci farklı yönleri ile analiz edilmesi gereken bir dönemdir.<br />
Bu konuda yazılan kaynakların artması ile birlikte<br />
şu an sıkça kullanılan ‘darbeci’‘demokrat’ vs. tanımlamaların<br />
yeniden yapılmasını sağlayacaktır.<br />
İMO İzmir Şubesi Bülteni - www.imoizmir.org.tr <strong>Mart</strong> <strong>2011</strong> - <strong>157</strong> 55