03.07.2017 Views

HOTEL RESTAURANT MAGAZINE HAZİRAN 2017 SAYISI

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

86<br />

Genç yaşta ciddi<br />

mesleki deneyimler<br />

kazanan Alparslan,<br />

yüzlerce aşçı<br />

yetiştirdiğini ve bir<br />

çoğunun uluslararası<br />

platformda Türk<br />

gastronomisine<br />

başarı ile hizmet<br />

ettğini belirterek<br />

bundan gurur<br />

duyduğunu söylüyor.<br />

Caddesi’ndeki M & N Lunch Dinner ile<br />

edinir…<br />

Reina efsanesini yaratan şef<br />

oydu!<br />

Bugünlerde üzücü gelişmeleriyle İstanbul<br />

yeme içme ve eğlence hayatına kapılarını<br />

kapayan Reina’nın da açılış şefidir artık.<br />

yedi yılını Boğaz’ın gözde mekanında<br />

geçirdiğini söyleyen Alparslan, bu arada<br />

anlattığına göre yurt dışı deneyimlerini de<br />

ihmale getirmez, üç ayda bir uluslararası<br />

mutfakları yerinde teneffüs etmek için git<br />

gel yapar.<br />

“Türkiye’de daha bilinmezken Michelin<br />

restoranları o dönemde ben geziyordum.<br />

Her gittiğim yerden Michelin kitapçıkları<br />

edinip; ne kadar iyi restoran varsa<br />

deneyim kazanıyordum . Ya yemek<br />

yiyordum ya menülerini inceliyordum<br />

ya da birileriyle görüşüp kendime kısa<br />

dönemli eğitimler ayarlıyordum” diyen<br />

Alparslan, bu sayede dünyanın pek çok<br />

Michelin yıldızlı şefini tanıma ve birlikte<br />

çalışma fırsatı yakaladığını da sözlerine<br />

ekliyor.<br />

New York Times’ta haberi çıkan<br />

ilk Türk şef<br />

Yine Mehmet Koçaslan ve Ali Ünal<br />

Yönetimindeki Reina, Mels Su Ada<br />

ve Nomads’ın mutfaklarını da kuran<br />

Alparslan, yabancı şeflerle geçirdiği bu<br />

uzun teşrik-i mesailerinden sonra anlar<br />

ki, artık uluslararası bir şeftir. Onun bu<br />

tespitini perçinleyen ise New York’tan<br />

Temel Artukmaç & Hatice Artukmaç<br />

çiftinden gelen cazip teklif olur. “Buradan<br />

işine çok güvendiğim üç arkadaşımla<br />

birlikte Manhattan’a gittiğimde çok kısa<br />

bir sürede dünyanın en iyi şefleri listesine<br />

gireceğimizi tahmin edemiyorduk tabii.<br />

Restoranın adı, Savarona’ydı ve biz<br />

Atatürk’ün ismini taşıyan bu restoranda<br />

Türk şefleri olarak neredeyse üç<br />

Michelin hatta iki Michelin almış şeflerle<br />

kriterlerimizi eşitliyorduk. Hatta o<br />

dönem Zagat ve New York Times’ta bile<br />

haberlerim çıktı. Belki de o vakte kadar<br />

New York Times’ta çıkan ilk Türk şeftim”<br />

diyen Alparslan, ne yazık ki bir şanssızlık<br />

sonucu kendisini götüren işletmecinin<br />

vefatıyla mekana veda etmek zorunda<br />

kaldığını anlatıyor.<br />

Topaz’la ilk tanışma<br />

Profesyonel şefin bir sonraki<br />

duraklarında ise sırasıyla şehrin en köklü<br />

restoranlarından Dervish Restaurant<br />

ve New York’un en iyi üç restoranından<br />

biri olan Jean Georges oluyor. Mekanı<br />

bugünden mesleğinde bir dönüm<br />

olarak anımsayan Alparslan, Amerika<br />

serüvenine veda ederek, hayati bir<br />

kararla Türkiye’de kalış hikayesini ise<br />

şöyle anlatıyor:<br />

“O dönem Topaz Restaurant ve Desert<br />

Group Kurucularından Yücel Ozalp<br />

ve Kaya Demirer yolarımız pekişir ve<br />

devamında Topaz Restaurant’ın başında<br />

yeni başarılar bizi bekler<br />

“Türkiye’de ilk defa iki farklı şef<br />

degüstasyon menüsünü biz yaptık”<br />

Topaz’ı Topaz yapan değerleri soruyorum<br />

ardından. Topaz’ın bu sene 10. yılını<br />

kutladığını söyleyen Alparslan, restoranın<br />

konsepti ve menüleri üzerine şu<br />

bilgileri paylaşıyor: “Biz burada hem<br />

Osmanlı hem de modern menümüzle<br />

Türkiye’de ilk defa şef degüstasyonu<br />

yaptık. Ürünlerimizin mevsiminde ve<br />

lokal olmasına ayrıca önem veriyoruz.<br />

Özellikle son beş yıldır Ege ve Akdeniz<br />

yemeklerimiz tamamen kendi<br />

coğrafyamıza döndü. Yani Ege dediğimiz<br />

artık kendi Egemizde İtalya, İspanya ya da<br />

Fransa’daki ürünleri artık kullanmıyoruz.<br />

Kaybolmaya yüz tutmuş ürünlerimizi<br />

bulup, yemeklerimizde kullanmaya<br />

çalışıyoruz. Çiftçilerimize ve bu işi<br />

yapanlara da ayrıca destek veriyoruz.”<br />

“Teknolojiyi yakından takip<br />

ediyoruz”<br />

Topaz’da menülerin üç ayda bir<br />

değiştiğini anlatarak sözlerine devam<br />

eden Alparslan, teknolojiyi yoğun<br />

bir şekilde kullandıkları mutfakta<br />

uyguladıkları pişirme teknikleri ile ilgili<br />

olarak ise şunları söylüyor: “Türkiye’de ilk<br />

defa Moleculer gastronomi Sous - vide<br />

tekniğini burada uyguladık. Devamında<br />

kiraz, ıhlamur, kestane ve ceviz talaşları<br />

kullanarak fümeleme yapıyoruz.<br />

Sorbelerimizi ve dondurmalarımızı<br />

kendimiz yapıyoruz. Hatta zeytinli ve<br />

sarımsaklı sorbelerimiz bile var. Tüm<br />

ekmeklerimizi kendimiz yapıyoruz.<br />

Jöleleme teknikleri uyguluyoruz. Tüm<br />

moleküler ürünleri kullanıyoruz ama

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!