23.03.2018 Views

Temel ve İleri Moleküler Biyoloji Yöntemleri Genomik ve Proteomik Analizler

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

1<br />

<strong>Moleküler</strong> <strong>Biyoloji</strong>de Kullanılan<br />

Yöntemlere Genel Bakış<br />

• • • •<br />

Güler TEMİZKAN<br />

Canlı organizmalar yaşamları boyunca kendini idare edebilen <strong>ve</strong> çoğaltabilen kimyasal sistemlerdir. Viroidler, virüsler<br />

gibi bazı ayrıcalıklı gruplar dışında, tüm canlılar kimyasal maddelerin yoğun çözeltileriyle dolu <strong>ve</strong> küçük birimler olan<br />

hücrelerden oluşur. Buna göre, canlılık olayları hücreler içerisindeki biyolojik moleküllerin yapı <strong>ve</strong> işlevlerine bağlı<br />

olarak ortaya çıkar.<br />

İnorganik <strong>ve</strong> organik kimyasal bileşenlerden oluşan hücrelerde, karbon atomlarından türevlenen organik bileşikler<br />

yaşam molekülleri olarak kabul edilirler. Bir hücrenin ağırlığının yaklaşık %99’u sadece dört çeşit elementle (C, H,<br />

N <strong>ve</strong> O) sınırlıdır. Hücreyi oluşturan temel organik moleküller başlıca iki grupta toplanabilir: küçük moleküller<br />

hücrenin temel kimyasal yapı taşlarının sentezinde <strong>ve</strong> enerji elde edilmesinde kullanılırlar; küçük moleküllerin<br />

polimerleri olan büyük moleküller (makromoleküller) ise biyolojik süreçlerin özgüllüğünden <strong>ve</strong> biyolojik bilginin<br />

transferinden sorumludurlar. Polimerik yapıdaki büyük moleküller monomerik yapıdaki küçük moleküllerin kovalent<br />

olarak birbirlerine bağlanarak tekrarlanmasıyla oluşurlar.<br />

Küçük organik moleküllerin ağırlıkları 100-1000 arasında değişir <strong>ve</strong> 30 ya da daha fazla C atomu içerirler. Bunlar<br />

genellikle çözelti içerisinde serbest durumda bulunurlar <strong>ve</strong> bir kısmı daha sonra makromoleküllerin meydana<br />

geleceği bir ürün havuzu oluştururlar. Küçük moleküller aynı zamanda, besin kaynaklarından türevlenen enerjiyi<br />

hücre tarafından kullanılabilecek biçime dönüştüren kimyasal reaksiyonların da temel aracılarıdır. Küçük moleküllerin<br />

miktarı hücredeki toplam organik maddenin yaklaşık onda birini oluşturur <strong>ve</strong> aşağı yukarı bin kadar farklı çeşidi<br />

bulunur. Küçük moleküllerden sentez edilen tüm biyolojik makromoleküller yıkıldıklarında aynı basit moleküllere<br />

dönüşürler. Hücrelerde küçük organik moleküllere ait başlıca dört temel aile vardır: basit şekerler, yağ asitleri,<br />

amino asitler <strong>ve</strong> nükleotidler. Bu ailelerin hepsi ortak kimyasal özellikleri olan çok farklı üyeleri içerirler.<br />

Bir makromolekül küçük molekül ağırlıklı alt birimlerin birbirine eklenmesiyle meydana gelen uzun <strong>ve</strong> zincir<br />

biçiminde polimerdir. Makromoleküller (proteinler, nükleik asitler <strong>ve</strong> polisakkaridler) küçük moleküllerin<br />

(amino asitler, nükleotidler <strong>ve</strong> şekerler) sınırlı bir repertuvarından meydana gelmekle birlikte ilginç özelliklere<br />

sahiptirler <strong>ve</strong> kendilerini oluşturan basit yapılı kimyasal öncülleriyle aralarında çok az benzerlik vardır. Lipitler<br />

ise, bazı özellikleri açısından makromoleküllere benzemekle birlikte (örneğin, çoğunun daha küçük moleküllerin<br />

polimerleri olarak sentez edilmeleri <strong>ve</strong> daha büyük yapılar halinde bir araya gelmeleri gibi) genellikle bu molekül<br />

grubu içerisine sokulmazlar. Bir makromolekülün üç boyutlu yapısı <strong>ve</strong> sonuçta işlevi için alt birimlerin kesin dizisi<br />

çok önemli olduğundan, polimerlerin biyosentezleri zincirin her konumuna doğru alt birimin girmesini sağlayacak<br />

mekanizmaları gerektirir. Makromoleküllerin her biri özel bilgileri taşırlar. Yapılarındaki biyolojik mesajlar, onların<br />

işlevlerini kusursuz biçimde yapmalarını sağlamak üzere, diğer moleküllerle yaptığı etkileşimlerde ortaya çıkar.<br />

Canlılık olaylarının karmaşıklığı, bu olaylara katılan moleküllerin çoğunun çok büyük boyutta olmalarını gerektirir.<br />

Makromoleküllerin ağırlıkları yaklaşık 10.000-1.000.000 arasında değişir. Küçük bir molekül olan su hücrenin toplam<br />

kitlesinin %70’ini kapsar; geri kalan kısmının hemen tamamı da makromoleküllerden ibarettir (Tablo 1.1).<br />

1

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!