27.12.2018 Views

MEHMET_SEVKET_EYGi_MAKALELERi_2005

Para İle Satılamaz. Ücretsizdir.

Para İle Satılamaz. Ücretsizdir.

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

SÜNNÎLİKLE REFORMCULUK ARASINDAKİ MÜCADELE<br />

EHLİSÜNNET Müslümanlığına karşı reformculuğu, bid atleri, ehliyetsizlerin ictihad<br />

yapmasını, dinde değişiklik ve yeniliğe gidilmesini savunan tâife Sünnî din alimlerinin<br />

tanınmasını istemez. Onların kendi bilginleri, fikir adamları, yazarları, aksiyoncuları vardır.<br />

1850-1936 yılları arasında yaşamış İsmail Yusuf Nebhanî ehl-i sünneti savunmuş, bid at ve<br />

yeniliklerle mücadele etmiş büyük bir din alimidir. Ülkemizde bu zatı tanıyan kaç kişi çıkar<br />

Ehl-i Sünnet alimleri unutturulmak istenirken; bid atçiler, reformcular, rafizîler, bozuk<br />

fikirliler yoğun bir propaganda yapılarak tanıtılmıştır. Mesela, Yüce Rabbimiz için "Allah<br />

gerçek bir Janus tur" diyen ve kendisini Şiî hocaların ve ahundların bile reddettiği Ali Şeriatî<br />

büyük bir İslâm düşünürü, aziz bir şehid, örnek bir aksiyon adamı olarak tanıtılmıştır.<br />

19 uncu yüzyılın ikinci yarısında İslâm dünyasında Ehl-i Sünnet taraftarı gelenekçi din<br />

alimleriyle, reformcu ve yenilikçiler arasında büyük bir fikir savaşı yaşanmıştır. Bid atçilerin,<br />

reformcuların, yenilikçilerin başını Cemaleddin Afganî çekiyordu. Şu, İranlı olduğu halde<br />

kendisini Afgan gösteren, Şiî olduğu halde Sünnî postuna bürünen, Farmasonluğun en<br />

koyusuna bağlı olan, İngiliz ajanı Blunt ile işbirliği yaparak Sultan Abdülhamid i tahtından<br />

indirmek isteyen karanlık kişi.<br />

Onun yanında, yine Mason olan ve İngilizlerin kendisini Mısır başmüftüsü yaptıkları<br />

Muhammed Abduh, Menar dergisi sahibi Reşid Rıza...<br />

Türkiye mizde 20 nci asrın ilk çeyreğinde, içyüzleri bilinmediği için bu üç şaibeli<br />

reformcunun övgüleri yapılmış, kitapları tanıtılmış, fikir ve metodlarının Müslümanları<br />

kurtaracağı sanılmıştır. Lakin daha sonraki tarihlerde bu üçünün de maskeleri düşmüş,<br />

içyüzleri meydana çıkarılmıştır. Artık zamanımızda Afganî yi, Abduh u, Reşid Rıza yı körü<br />

körüne tutan ve destekleyenlerin hiçbir mâzereti yoktur.<br />

Reformcular ve yenilikçiler Osmanlı Padişahı ve MüslümanlarınHalifesi Sultan İkinci<br />

Abdülhamid Han a düşmanlık ve muhalefet etmişlerdir. Buna mukabil Ehl-i<br />

SünnetMüslümanlığına bağlı gelenekçi âlimler Padişaha ve Halifeye sadık kalmışlar, Osmanlı<br />

İslâm devletinin ayakta kalması, bütünlüğünü koruması için çalışmışlardır.<br />

Suriyeli Rufaî şeyhi Ebü l-Hüda es-Sayyadî o devirde Osmanlı saltanatının ve hilafetinin<br />

yaşaması ve devam etmesi için en fazla gayret sarf edenlerdendir. Farmasonların,<br />

Siyonistlerin, Sabataycıların, Haçlıların, İslâm dan uzaklaşmışların, Reformcu ve<br />

Yenilikçilerin kötüledikleri bu zat 400 e yakın kitap yazarak Sünnîliği savunmuş, bid atleri<br />

kötülemiştir. Ebü l-Hüda Sayyadî yi ülkemizde tanıyan, eserlerini okuyan kaç Müslüman<br />

vardır Bu büyük zat da unutturulmuştur, kötülenmiştir.<br />

<strong>2005</strong> yılındayız. Türkiye nin ve İslâm dünyasının haline bakınız. Aradan yüz yıl geçtikten<br />

sonra, bugünkü manzara, Ehl-i Sünnet taraftarı gelenekçilerin mi haklı, olduğunu, yoksa<br />

Afganî Farmasonunun peşinden giden reformcuların mı haklı olduğunu bize çok açık olarak<br />

göstermektedir.<br />

Reformcular, yenilikçiler, değişim taraftarları Sultan Abdülhamid aleyhinde bulunarak ve<br />

onun yıkılması için çalışarak Haçlı ve Siyonist emperyalizmine hizmet etmişlerdir.<br />

Reformcular, Afganîciler, yenilik ve değişiklik taraftarları İslâm dinini siyasî bir ideoloji<br />

haline getirmişlerdi. Geleceğe ait fikirleri ve senaryoları ütopyadan ibaretti. Bunlar ictihad<br />

kapısının açılmasıyla Müslümanların düzelip toparlanacaklarını iddia ediyorlardı. İctihad<br />

kapısı açıldı da ne oldu İslâm dünyasında söz ayağa düştü, Müslümanların kafaları karıştı,<br />

dehşet verici bir fikir anarşisi hâkim oldu.<br />

1969 da sürgündeydim, ev kiralamış, Beyrut ta yaşamıştım. Sokaklarda tekerlekli arabalarda<br />

kavun karpuz gibi reformcu ve yenilikçi din kitapları satılıyordu. Bunlar ihtilâlci, radikal,<br />

aktivist fikir ve reçetelerle doluydu. Saf Müslüman kitleler, "Asr-ı Saadet Müslümanlığını geri<br />

- 332 -

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!